Derleyen: Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr – Kıssası yıllardır sosyal medyada dolaşan bir uçak ‘Pan American 914’. Hakkında sayısız paylaşım yapılan, savların katlanarak büyüdüğü bir ine sahip. Büyük bir çoğunluk Pan American 914 uçağının gerçekten sırra kadem bastığına, içindeki yolcularıyla farklı bir kainata geçtiğine ve tam 37 yıl sonra bir anda geri döndüğüne inanıyor. İşin aslının göründüğü gibi olmadığını savunanlar ise ellerindeki delillerle bu kıssanın tamamen kurgu olduğunun üstüne ısrarla basıyor. Peki gerçek ne? Sosyal medyayı dönem dönem kasıp kavuran ‘Pan American 914’ 37 yıl süren bir seyahate çıkıp geri mi geldi yoksa tüm bunlar bir hayal ürünü mü?
ARAMA ÇALIŞMALARI YAPILDI, İZ YOKTU
Her şey 1955 yılının 22 Temmuz gününde yaşandı. İddialara göre ‘Pan American 914’ uçağının New York’tan Miami’ye uçuşu planlanmıştı lakin bu mümkün olmadı. 57 yolcu ve 6 mürettebatıyla gökyüzünde sırra kadem basan uçak başarılı bir şekilde kalkış yaptı fakat 3 saat içinde ulaşması gereken yere inemedi. Pan American 914’le ilgili tüm bulgular uçağın tamamen kaybolduğuna işaret ediyordu. Uçağın gökyüzünde herhangi bir sorun yaşadığına dair bilgi yoktu. Yetkililer uçağı bulmak için Atlantik Okyanusu’nda çalışma başlatsa da tüm uğraşlar boşa çıktı ve ne uçağa ne de içindeki herhangi bir yolcuya ait ize rastlanmadı.
Arama kurtarma ekipleri uçaktan hiçbir iz bulamayınca yetkililer uçaktaki herkesin öldüğünü ve uçağın bulunamadığını içeren resmi bir açıklama yaptı. 50’li yıllarda yaşanan bu olay yıllar içinde unutuldu. Ta ki 9 Eylül 1992 yılına kadar. Pan American 914’ün kaybolduğunun bildirilmesinin ardından tam 37 yıl sonra Venezuela Havalimanı’nda çalışan Juan de la Corte isimli görevli uçuş takip merkezinde gözlem yaparken bir anda belirip kaybolan bir nokta gördü. Juan de la Corte gördüğü bu noktayı takip etmeye başladı. Olayın garip yanlarından biri bu nokta herhangi bir uçak olamayacak kadar hızlı hareket ediyordu. Kendisini gördüğü şeyin bir uçak olmadığına inandırmasıyla noktanın süratlice Venezuela Havalimanı’na yaklaşması bir oldu.
37 YIL SONRA VENEZUELA’YA İNİŞ YAPTI
Venezuela Havalimanı’na hızlı bir giriş yaptığı iddia edilen Pan American 914 uçağı epey eski bir görünüme sahipti. Juan de la Corte ve ekip arkadaşları gördükleri şey karşısında şoke olmuşlardı. Fakat birazdan olacaklar o ana kadar gördüklerinden çok daha harikuladeydi. Uçağın pilotuyla irtibata geçen yetkililere kendi ana lisanı olan İngilizceyle nerede olduklarını sordu, Venezuela’daydılar. Juan de la Corte pilota nereden ve saat kaçta kalktıklarını sordu. Pilotun verdiği cevap, “2 Temmuz 1955” oldu. Venezuelalı yetkililer, tarihin 21 Mayıs 1992 olduğunu söyleyince pilot tüm kapıları kapattı ve uçaktaki yolculara hiçbir soru sorulmaması gerektiğini söyleyerek süratlice, hiçbir kurala uymadan kalkışa geçti. Yetkililer ne olduğunu anlayamadan uçağı süre gözlemledi lakin sadece birkaç saat önce hızla belirip kaybolan uçak bu kez gözlerden tamamen kayboldu.
Pan American 914’ün hikayesi tüm ayrıntılarıyla ilk kez Weekly World News’de yayınlanmıştı. Tüm dünya kıssasını bu şekilde duymuştu. 1985 yılında ikinci kez ve 1992 yılında Venezuela’da yaşanan bu olaydan sonra haber yeni ayrıntılarıyla üçüncü kez yayınlandı.
Yaşananlar basında tüm detaylarıyla yer aldı. O günlerde herkes bu olayı konuştu. Ancak Pan American 914’ün kayboluşuna, yeniden ortaya çıkışına ve sonunda gökyüzüne dönerek yok oluşuna dair hiçbir kanıt yoktu. 90’lı yıllarda bu hikaye teknolojinin şimdi günümüzdeki kadar gelişmiş olmamasından ötürü inandırıcıydı. Ancak Pan American 914’ün öyküsünün peşine düşenler olayda çok fazla boşluk ve abartı olduğunu dahası kurmaca olduğunu düşündü.
Pan American 914 ile ilgili en tanınan teori, uçağın bir çeşit zaman portalından veya solucan deliğinden geçtiği ve 1955’te Miami’ye inmek yerine 37 yıl sonra Venezuela’ya vardığında ortaya çıktığı istikametindeydi. Uçağın Venezuela’nın başkenti Karakas’tan ayrıldıktan sonra solucan deliğinden geri döndüğü varsayıldı. Görünüşe göre solucan deliklerinin veya zaman portallarının tam olarak nasıl çalıştığı ise bugüne dek tam olarak anlaşılamadı. Yıllar içinde Pan American 914’ün kıssasını dinleyen ve solucan deliği teorisine inanmayı reddeden bir kesim doğdu. Hikâyenin muhakkak bir mantık çerçevesine oturmadığını düşünenler bu haberin tamamen kurmaca olduğunu söyledi ki ispatlar bu olayın kurgu olduğunu destekleyen nitelikteydi.
Pan American 914’e ait olduğu iddia edilen fotoğraf, Google lens aramasına göre Douglas C-54B Skymaster’ın hazır görseliydi. Öte yandan haberde kullanılan yolcu fotoğrafları stok fotoğraflardan seçilmişti.
OLAY PARANORMAL DEĞİL, KURMACAYDI
Araştırmacılar Pan American 914’ün çılgın ve uydurma öykülerde uzmanlaşmış olduğuna inanılan Weekly World News tarafından servis edildiğini gördü. Buna ek olarak Weekly World News yıllar içinde güncelleme yaparak yeniden yayınladığı Pan American 914 haberlerinde yolcuların olduğu iddia ettiği fotoğrafları her seferinde farklı yayınladı. Görgü şahidi olarak isimlendirilen Juan de la Corte isimli kişinin hiç olmadığı ve fotoğrafının internetten bir stok fotoğraf sitesinden alındığı tespit edildi.
Yapılan araştırmalardan edinilen aktüel bilgilere göre, 22 Temmuz 1955’te Pan American 914 isimli bir uçak hiç kalkmadı. Dolayısıyla de 63 kişi hiç kaybolmadı, Atlantik Okyanusu’nda arama kurtarma çalışmaları yapılmadı. 37 yıl sonra bir anda Venezuela’ya iniş yapmadı ve gizemli bir şekilde ortadan kaybolmadı.
Hikaye paranormal bir sansasyon yaratmak için kurgulanmış olsa bile Pan American 914 öyküsünün bugüne dek ulaşması, insanların uçak kazaları ve kıssalarına olan merakını bize bir kez daha gösterdi.
13:12
