DOLAR

33,9008$% 0.03

EURO

37,6352% -0.04

GRAM ALTIN

2.809,88%0,81

ÇEYREK ALTIN

4.610,00%0,88

TAM ALTIN

18.383,00%0,88

ONS

2.577,74%0,76

BİST100

9.685,49%1,73

İmsak Vakti a 05:13
Bursa AÇIK 24°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
SON DAKİKA

DOLAR 33,9008

EURO 37,6352

ALTIN 2.809,88

BİST 100 9.685,49

İmsak 05:13

24°

38 Bin Ölü: Buz Dağının Görünen Yüzü

ad826x90

Bir saldırının şiddeti ya da bir olayın trajik tarafı değerlendirilirken tıbbi nedenlerden ötürü odaklanılan “ölü ve yaralı sayısı” kavramı bazen gerçekleri saklar. Zira savaşlar insanları sırf doğrudan şiddet yoluyla öldürmez. Yetersiz beslenme, temel sağlık hizmetlerinin eksiklikleri ve sıhhatsiz koşullar kaçınılmaz sonun dolaylı nedenleri arasında. The Guardian editörü Mona Chalabi Lancet tıp mecmuasında yayınlanan bir çalışmanın detaylarını paylaştı.

Dergideki makalede İsrail’in bombardımanı dursa bile Gazze’deki ölü sayısının artmasının beklendiği bedellendiriliyor ve kesin sayının 186.000 civarında olabileceği iddia ediliyor. Savaşın sağlığı nasıl etkilediğini modelleyen bilim insanları tarafından yazılan makale, doğru bir sayımın ehemmiyetini ve bunu başarmanın zorluğunu da ortaya koyuyor.

10 KİŞİ DAHA ENKAZ ALTINDA

Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre İsrail güçleri son dokuz ay boyunca Gazze’de yaklaşık 38 bin kişinin ölümüne yol açan yoğun bir askeri harekat yürüttü. Zaman geçtikçe (Birleşmiş Milletler, Dünya Sağlık Örgütü ve İsrail istihbarat servisleri tarafından da kabul edilen) bu sayıların kıymetlendirilmesi daha zor hale geldi; yetkililerin cinayetlere ayak uydurması daha az mümkün oldu. Gazze’de 10 bin kişinin daha enkaz altında olduğu tahmin ediliyor. Ölenler arasında sayılmadılar.

Bugün kalıcı ateşkes ilan edilse ölü sayısının burada duracağını düşünebilirsiniz. Ancak savaş, insanları sadece doğrudan şiddet yoluyla öldürmez. Son yıllarda, silahlı çatışmalar sırasında hastalıkların yayılmasını inceleyen epidemiyologlar, savaşın dolaylı kayıplarının nedenlerini şöyle sıralıyor:

– Yetersiz beslenme

– İlaç eksikliği

– Sıhhatsiz yaşam koşulları

BİR DOĞRUDAN ÖLÜME DÖRT DOLAYLI ÖLÜM

Dolaylı kayıpların sayısı birçok zaman doğrudan olanların çok üstünde. Doğu Timor’da 1974 ile 1999 yılları arasında yaklaşık 19.000 kişi ya öldürüldü ya da ortadan kayboldu; bunların birçok, bazı bilim adamlarının soykırım olarak isimlendirdiği Endonezya istilası ve işgali sırasında gerçekleşti. Ancak bu sayı, insani kaybın bilançosunu tanım etmekten çok uzak. Tahminen 84.000 insanın daha Endonezya’nın kitlesel göçe zorlama ve açlık kampanyasının ardından öldü. Bu, her doğrudan ölüme karşılık dört dolaylı ölüm demektir.

The Guardian editörü Mona Chalabi Lancet’teki makalenin müellifleri olan Salim Yusuf ve Rasha Khatib ile Gazze’deki en son ölü sayısı hakkında konuştu. Kanada McMaster Üniversitesi Nüfus Sağlığı Araştırma Enstitüsü müdürü olan Salim Yusuf, çatışmanın başlarında evvelki çatışmalardan elde edilen datalara dayanarak Gazze için temel oranın dörde bir olduğunu düşündüğünü, ancak şimdi son toplamın çok daha yüksek olabileceğinden endişeleniyordu.

NÜFUSUN YÜZDE 8’İ

Yusuf ve meslektaşları, tahlillerinin en son taslağında dörde bir oranının Gazze’de toplam 186.000 ölüm anlamına gelebileceğini buldu. Bu sayılar Gazze’nin 2.4 milyonluk nüfusunun yüzde 8’ini temsil ediyor. Araştırmanın baş yazarı ve Wisconsin’deki Advocate Aurora Araştırma Enstitüsü’nde klinik epidemiyolog olan Khatib ise, bu sayıların zor varsayımlar olarak değil, hayli kaba taslak kestirimler olarak ele alınması gerektiğini söylüyor:

– Sağlık sistemi çöktüğünde bilgi sistemleri de çöküyor… Doğrudan ölüm sayıları zaman geçtikçe daha az güvenilir hale gelecek ve bu tahminleri yapmak için en önemli paha zamanla aşınmış olacak.

Bu aslında oldu. Hastaneler ve morglar da dahil olmak üzere altyapıya verilen zarar, Gazze Sağlık Bakanlığı’nın daha önce yayınladığı isim listesine kimliği belirlenemeyen cesetleri de eklemek zorunda kalması anlamına geliyor (kimliği belirlenemeyen kişiler toplam sayının yüzde 30’unu oluşturuyor).

‘ÖLÜLER SAYILMAYI HAK EDİYOR’

Doğru ölüm sayımları çok önemli. Bilançonun kamuoyu ile paylaşılabilmesi için savaşın gerçek maliyetinin anlaşılması gerekir. Ve şayet iyileşme olacaksa, altyapı ve yardım gereksinimlerinin kıymetlendirilmesi için doğru ölüm sayımları yapılması gerekiyor. Dahası, ölüler sayılmayı hak ediyor. En azından, yaslı kişiler, sevdiklerinin de ölenler arasında sayılacağına ve geride kalanların gelecekteki kayıpları önlemeye ikna edilmesine yardımcı olacaklarına dair umut duyuyor. 

Salim Yusuf, şimdilik bu sayıların mutlaklığı, büyüklükleri kadar önemli değil dedi. Takımın hesaplamaları büyük bir hata payı içerse bile, en son ölü sayısı muhtemelen onbinlerle ölçülmeyecek; yüzbinlerle ölçülecek.

SADECE SAVAŞ MI?

Çatışmaların bu kadar çok insanı dolaylı olarak öldürmesinin birçok nedeni var. Birincisi, sağlık altyapısının zarar görmesi. Khatib, yeterli doktor, hastane yatağı, tıbbi gereç veya teşhis laboratuvarı olmamasını şöyle açıklıyor:

– Ölüm mümkünlüğü sadece bomba veya kurşunla yaralananlar için değil, aynı zamanda hamile olanlar, engelli olanlar veya ani kalp krizi geçirenler için de artıyor.

‘GAZZE GÜÇLÜ BİR ALTYAPIYA SAHİPTİ’

Gazze, Doğu Timor’dan çok daha güçlü bir sağlık altyapısına (aşı oranları ve sanitasyona erişim açısından) sahipti. Ancak sağlık sistemi 7 Ekim’den çok önce de baskı altındaydı. İsrailli insan hakları grubu B’Tselem‘in Nisan 2023 tarihli raporuna göre, İsrail’in 15 yılı aşkın müddettir sürdürdüğü abluka daima ilaç ve tıbbi ekipman ıstırabına yol açtı. 2023 Haziran ortası itibarıyla Gazze’deki 36 hastaneden sırf 17’si kısmen hizmet veriyordu, geri kalanı ise tamamen yıkılmıştı.

Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre savaşta 80 binden fazla Filistinli yaralandı. Gazze’deki El Aksa Hastanesi’nde çalışan çocuk hekimi Seema Jelani durumu şu cümlelerle özetliyor:

– Savaşta yaralanan, yanan annesiz babasız kalan çocuklar, travmatik amputasyonlar yaşayan çok sayıda pediatrik hastam vardı ve bu, Irak’ta veya başka yerlerde şahit olduğumdan farklı bir şey… Orada bulunduğum iki hafta içinde, çevre bölgelerde artan şiddet nedeniyle yarı fonksiyonlu bir hastanenin, zar zor işlev gören veya fonksiyonsuz bir hastaneye dönüştüğünü gördüm.

GIDA VE PAK SU İHTİYACI

Yaşamak ve güzelleşmek için aynı zamanda besine ve pak suya da erişmeniz gerekir. 1999 ile 2005 yılları arasında Güney Sudan’daki savaş sırasında hükümet güçleri ve milisler gıda gereçlerini yağmaladı; Cenevre Bildirgesi raporuna göre önemli kıtlıklar, dolaylı ölüm oranının toplam ölü sayısına oranı yüzde 10’a karşılık geliyordu. 

İsrail güçleri Gazze’de bir zamanlar narenciye, zeytin, üzüm, hurma ve karpuz yetiştiren çiftlikleri yok etti. Ayrıca insani yardım materyalleriyle dolu tırları da sınırda durdurdu. Bu arada, ABD ve Avrupa’nın büyük kısmı de dahil olmak üzere pek çok ülke, 7 Ekim’de yaşananlarla temaslı Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) çalışanları ile ilişkili olduğu iddiası üzerine ajansa gelen fonları durdurdu. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre Gazze nüfusunun yüzde 90’ından fazlası aralık ayında açlık kriziyle karşı karşıyaydı ve pak su yok denecek kadar azdı.

GÖÇÜN ARDINDAN BAŞ GÖSTEREN TRAVMALAR 

Üçüncü önemli faktör ise yer değiştirme. İnsanlar meskenlerini terk etmeye zorlandığında, sadece duygusal travma değil (yerinden edilmiş insanlar yüksek oranda travma sonrası gerilim bozukluğu ve intihar eğilimi gibi sorunlar) aynı zamanda fizikî travmalar yaşıyor. Aşırı kalabalık ve sıhhatsiz kamplarda bulaşıcı hastalıklar hızla yayılıyor.

‘TAŞININ YA DA ÖLÜMÜ GÖZE ALIN’

Öte yandan savaştan önce bile Gazze sakinlerinin birçok mülteciydi. Aralık ayında UNRWA, en az 1,9 milyon insanın, yani nüfusun yaklaşık yüzde 80’inin İsrail’in ‘Taşının ya da ölümü göze alın’ ikazlarına cevap olarak meskenlerinden kaçtığını bildirdi. Gazze’nin mevcut tek çıkışı olan ve komşu ülke Mısır’a açılan Refah sınır kapısında önemli kısıtlamalar olmasına rağmen, Refah’ın nüfusu yaklaşık çeyrek milyondan bir milyonun üzerine çıktı. Sonuç olarak Gazze nüfusunun yaklaşık yarısı topraklarının sadece yüzde 17’sinde ağırlaşmıştı. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre yakın etrafta yayılan hastalıklar arasında çok sayıda menenjit, uyuz, bit ve suçiçeği gibi vakalar kayda geçti. Mayıs ayında ise İsrail, Refah’a yönelik saldırıları artırdı ve Gazze nüfusunun kalan yarısının bir kez daha yerinden edilmesine neden oldu.

KESİN SAYILARIN BELİRLENMESİ YILLAR ALABİLİR

Hatib, Gazze’deki savaşın yakın tarihte kayda geçen çatışmalar arasında en yüksek dolaylı ölüm oranına sahip olabileceğinden korkuyor ve Lancet’te yayınlanan sayıları muhafazakar bulduğunu söylüyor: 

– Herkesin etrafında daha fazla kayıp olacak… Zihinsel ve fizikî iyileşme, altyapının yeniden inşası; bunların hepsi geride kalanlar için daha da zorlaşıyor…

Şimdilik bir rüya mı bilinmez ama İsrail, yardım ve ithalat üzerindeki kısıtlamaları kaldırarak Gazze’ye daha fazla gıda, yakıt, pak su ve tıbbi materyalin girmesine izin verebilir. Bu kaynaklar sadece yaralılara değil aynı zamanda kanser, diyabet veya kısa müddetli hastalıkları olan bireylere de yardımcı olacaktır. 

Ancak stratejistler İsrail’in, köklü bir değişiklik olmazsa, Uluslararası Adalet Divanı’nda soykırım yaptığı tarafındaki iddiaları daha da destekleyecek kanlı adımlar atacağını belirtiyor. Araştırmacılar artık ufuk çizgisinden bile uzakta bir ihtimal olan ateşkes buyruğuna kadar kesin ölü sayısının belirlenmesinin yıllar alabileceğini belirtiyor.

Tüm bu gerçekliğin gölgesinde Gazze ve etrafına yönelik devam eden doğrudan ve dolaylı şiddet kampanyasının, yakın zamanda yaşanan felaketin çok ötesinde bir bedeli olacağı ise aşikar.

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa HaberBursa GündemBursa Gündem HaberBursa HaberleriBursa Son Dakika

Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr

Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Chongqing’da Şiddetli Yağışlar Sonrası Sel Felaketi

HIZLI YORUM YAP