34,4273$% 0.27
36,4117€% 0.48
2.841,06%0,25
4.834,00%-0,08
19.327,00%-0,13
2.567,30%0,00
9.403,93%-0,18
Derleyen: Fazilet Şenol / Milliyet.com.tr – Takvimler Mayıs 1992’yi gösterdiğinde ATF (Alkol, Tütün, Ateşli Silahlar ve Patlayıcılar Bürosu) David Koresh (diğer ismiyle Vernon Wayne Howell) ve ABD’nin Teksas eyaletindeki Waco kenti yakınlarındaki büyük bir arazide yaşayan Branch Davidians tarikatı hakkında kapsamlı bir soruşturma başlattı. ATF’nin soruşturması, Koresh ve Davidians’ın makineli tüfeklerin yasadışı üretimi ve bulundurulması, bombalar da dahil olmak üzere yıkıcı aygıtların yasadışı üretimiyle ilgiliydi. ATF’nin soruşturması, kümenin şunları elde ettiğini gösterdi: Saldırı tüfekleri ve tabancalar da dahil olmak üzere 136 ateşli silah, bu ateşli silahlar için 700’den fazla şarjör, 200 binden fazla mermi, AR15/M16 tüfekler için 110 adet üst ve alt alıcı, AR15/M16 tüfekleri için el bombası fırlatıcı aparatları, 400’den fazla boş M31 tüfek bombası, kara barut ve diğer patlayıcı kimyasallar. Peki Davidians tarikatı Kermil Dağı’nda ne yapıyordu ve neden bu kadar mühimmata sahiplerdi?
ÖLÜLERİ DİRİLTMESİNİ İSTEDİ
1993 yılının başlarında, kimse Teksas’ın Axtell kentindeki bir yerleşkeye yapılan hükümet baskınının 51 gün süreceğini tahmin etmiyordu. ABD tarihine damga vuran olaylardan biri olan Waco Kuşatması’nın hikayesi epeyce ilginç datalara dayanıyor. 1930’larda, Yedinci Gün Adventist Kilisesi’nin Victor Houteff isminde hoşnutsuz bir üyesi ayrılmış ve Davidian hareketini kurmuştu. Houteff’in vefatından sonra Ben Roden, 1962’de Waco yakınlarındaki Kermil Dağı’ndaki yerleşimin denetimini ele geçiren Branch Davidians olarak bilinen hareketin bir koluna öncülük etti. İncil’in tam manasıyla Allah’ın sözü olduğuna inanan Davut Kolu mensupları, Vahiy Kitabı’nda anlatıldığı gibi dünyanın sonu ve İsa’nın ikinci gelişi hakkında ipuçları bulmak için İncil’e baktılar.
Ben Roden 1978’de öldü ve karısı Lois’i tarikatın sözde baş peygamberi olarak bıraktı. 1981’de, Vernon Wayne Howell (David Koresh) isminde 22 yaşında bir mürit Kermil Dağı’na geldi; Lois Roden ile ilişki kurdu ve vefatından sonra oğlu George ile kontrol konusunda çatıştı. Koresh’in annesine tecavüz edip beynini yıkadığını söyleyen Roden, Koresh’in kümenin denetimini ele geçirmek için bir mucize gerçekleştirmesini talep etti ve onu tıpkı Hz. İsa’nın yaptığı gibi ölüleri diriltme vazifesine davet etti.
Koresh ve uyuşmazlık sırasında kamptan sürgün edilen yedi takipçisi, mülke gizlice geri döndüler. Daha sonra polise, Roden’in diriltmek için çıkardığı onlarca yıllık bir cesedi fotoğraflamak ve yetkililere bir bedeni kirlettiğine dair kanıt sunmak için orada olduklarını söylediler. İki kamp arasında bir çatışma çıktı. Roden açılan ateş sonucu yaralandı ve Koresh, Kermil’in denetimini ele geçirdi.
KENDİNİ PEYGAMBER İLAN ETTİ
Koresh, Branch Davidians’a katılmadan önce lise terk bir serseriydi ancak kümeye katıldıktan sonra kendini peygamber ilan etti. Davidians, kıyametin yakın olduğuna ve Koresh’in Vahiy Kitabı’nda önceden bildirilen ve gelişinin Mesih’in ikinci gelişine yol açacağı ‘Tanrı Kuzusu’ (Yuhanna İncili’nde geçen ve İsa için kullanılan adlandırmalardan biri) olduğuna inanıyordu. Devamında ise son vakitlerde önemli bir rol oynayacağını iddia ettiğini 24 çocuğu olacağını kehanetinde bulundu. Bu çocukları dünyaya getirmek için erkek müritlerinin, evli olanların bile bekar olmalarını emretti. Müritlerinden oluşan birden fazla kadın ve kız çocuğunu kendine eş olarak aldı. Bazıları 12 yaşında küçük kızlardı. Kermil Dağı isimli yerleşkeden ayrılmaya karar veren 11 yetişkinden biri olan Schroeder isimli bir kadın, başkanları Koresh’in reşit olmayanlar dahil birkaç bayanla cinsel ilişki kurmasının tarikat içinde normal kabul edildiğini şöyle anlattı:
Bizim inanç sistemimizde 12 yaşına basan kızlar yetişkin olarak görülüyordu. İncil okumaları sırasında Koresh’in beni seçmesi için dua ediyordum. Onunla ilk birlikte olduğumda, David aracılığıyla Allah’la baş başaydım.
Koresh’in eşleri ve çocuklarıyla çekilmiş görüntüleri basına dağıtılmadı. Ancak FBI ve Adalet Bakanı Janet Reno’nın aralarında olduğu üst seviye yetkililer bunları izledi.
899 ŞAHISLA 51 GÜN SÜREN KUŞATMA
27 Şubat 1993’te Waco Tribune Herald Gazetesi, silah fuarlarında silah satan bir iş yürüten Branch Davidianlar’ın kendi tesislerinde silah stokladıklarını ve çocuklara istismarda bulunduklarını bildiren bir dizi makalenin birincisini yayınladı. Ertesi gün Alkol, Tütün ve Ateşli Silahlar Ofisi, Kermil Dağı’nda bir arama buyruğu yürütmeye çalıştı. Koresh düzenli olarak koşuya çıksa ve sık sık mülkü terk etse de yetkililer, iyi silahlanmış tesisdeyken onu tutuklamaya karar verdiler. Ancak grup yaklaşan baskın hakkında uyarılmıştı ve ATF casusları geldiğinde bir çatışmaya hazırlanmıştı. Koresh yaralandı ve tarikat üyelerinin 6’sı vurularak öldürüldü, 4 ATF casusu da öldürüldü.
Bu ilk çatışmayı 51 günlük bir kuşatma izledi. FBI müzakerecileri bazı Davidianların serbest bırakılmasını sağladı ancak çok daha fazlası yerleşkenin içinde kaldı. Bu arada, yetkililer Amerikan sivillerine karşı bir araya getirilen en güçlü askeri gücü topladı. Kolluk kuvvetleri 10 Bradley tankı, 2 Abrams tankı, 4 savaş mühendisliği aracı, 668 casus, 6 ABD Gümrük memuru, 15 ABD Ordusu personeli, 13 Teksas Ulusal Muhafızı üyesi, 31 Teksas Korucusu, Teksas Kamu Güvenliği Departmanı’ndan 131 memur, McLennan İlçe Şerif Ofisi’nden 17 memur ve 18 Waco polisi olmak üzere toplam 899 kişi getirdi.
KESİLEN TAVŞAN SESİ DİNLETTİLER
Güç gösterisinin yanı sıra yetkililer gece boyunca Kermil Dağı’na kesilen tavşanların çığlıklarının kayıtlarını ve rahatsız edici müzikleri yüksek sesle çalarak Davidianları yerleşkeden uzaklaştırmaya çalıştılar. 12 Nisan 1993 haftasına gelindiğinde yetkililer, hükümete günde milyonlarca dolara mal olmanın yanı sıra imajını önemli şekilde zedeleyen kuşatmaya son verebilecek alternatifleri konuşmak için toplantı üzerine toplantı yapmaya başladı.
Başkan Bill Clinton’ın onayıyla Başsavcı Janet Reno, çocuk istismarı raporlarına ve Jonestown biçimi bir toplu intihar korkusuna atıfta bulunarak, yetkililere tesise saldırı başlatma izni verdi. Müzakerecilerin itirazlarına rağmen, birkaç dakika içinde rehine kurtarma grubunun komutanı tüm yerleşkenin gaza boğulmasını emretti. Bu eylem 6 saat boyunca devam etti ve bu sürede kimse binadan ayrılmadı. Öğlene doğru, yerleşkenin üç farklı noktasında neredeyse aynı anda yangın çıktı. İtfaiye ekipleri olay yerine ulaştığında merkez küle dönmüştü. Ölümcül yangından önce 14 yetişkin ve 21 çocuk kampı terk ederken, yangın başladıktan sonra dokuz kişi daha kaçtı. Yangının sebebi hala net olarak bilinmiyor.
TOPLU BİR ŞEKİLDE İNTİHAR ETMİŞ OLABİLİRLER
Hayatta kalanlar, kümenin yangını çıkarmadığını iddia etse de, yetkililer Davidianların yangını başlatmayı tartıştıkları Kermil Dağı’ndan gelen kayıtların dökümlerini yayınladı. Bu iddiaya göre içeride kalan tarikat üyeleri toplu bir şekilde intihar etmiş olabilirlerdi. O günden beri FBI’a yönelik suçlamalar devam etse de yangını kimin çıkardığı net değil.
19 Nisan 1993’te yangınların yerleşkeyi tüketmesiyle dramatik bir şekilde sona eren kuşatmada 25 çocuk da dahil olmak üzere yaklaşık 75 kişi öldü. Kuşatma sona erdikten sonra, tarikatın 8 üyesi istekli adam öldürme ve suç işlerken ateşli silah kullanma suçlamalarıyla mahkum edildi. 2007’ye kadar hepsi mahpustan çıktı.
Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Kuzey Kore’den Tansiyon Yükselten Balon! Bu Taktik Yeni Değil: ‘Bedelini Ödeyin’