32,5675$% 0.11
35,3371€% 0.55
2.466,50%0,16
3.995,00%0,05
16.007,00%0,06
2.356,78%0,06
10.872,56%1,78
Aylardır üzerinde tartışmalar yürütülen 9. Yargı Paketi teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) sunuldu. AKP milletvekillerinin imzasını taşıyan, kamuoyunda 9. Yargı Paketi olarak bilinen “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, 38 unsurda değişiklik öngörüyor. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla paketin adalet hizmetlerinin aktifliğini artıran, yargısal süreçleri hızlandıran, kabahatle aktif mücadele sağlayan, ceza adalet sistemini ve türel güvenliği güçlendiren, temel hak ve özgürlüklerin korunması ve genişletilmesini sağlayan, aile kurumunu güçlendiren, hukuk ve ceza uyuşmazlıklarında alternatif çözüm yollarının alanlarını genişleten önemli düzenlemeler içerdiğini söyledi.
AYM’nin iptal kararı dikkate alınmadı
Pakette “etki ajanlığı” olarak bilinen casusluk unsurunun yeniden düzenlemesi bulunmuyor. Paketin bir diğer dikkat çeken noktası da kadınların evlendikten sonra da bekarlık soyadlarını tek başına kullanabilmesini öngören madde. Anayasa Mahkemesi (AYM), Şubat 2023’te kadının bekarlık soyadının fakat eşinin soyadı ile kullanılabilmesine dair maddeyi iptal etmişti. AYM’nin iptal kararı, Türk Uygar Kanun’unun 187’nci unsurundaki “Kadın, evlenmekle kocasının soyadını alır; fakat evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus yönetimine yapacağı yazılı müracaatla kocasının soyadı önünde evvelki soyadını da kullanabilir” kararını eşitliğe muhalif bulmuştu. Ancak yeni pakette AYM’nin bu kararının tersine kadının bekarlık soyadının lakin kocasının soyadıyla birlikte kullanması öngörülüyor. Hususun münasebetinde ise “anne babanın ayrı soyadı kullanmalarının çocuk üzerinde olumsuz etkiler oluşturabileceği ve çocuğun hangi soyadını kullanacağı tartışma konusu haline gelebileceği” sözleri yer alıyor Türkiye’de kullanılan Uygar Kanun, TBMM’nin 1926 yılında aldığı kararla İsviçre Uygar Kanunu’ndan çevrilmişti. Yıllar içerisinde bu kanunda pek çok değişiklik yapıldı. İsviçre 2013 yılında bu maddeyi değiştirerek çiftlerin evlendikten sonra kendi soyadlarını taşıyabilmelerinin önünü açmıştı.
Kadınların kendi soyadını kullanmasına engel
To view this video please enable JavaScript, and consider upgrading to a web browser that supports HTML5 video Almanya ve Fransa’nın da ortalarında bulunduğu pek çok Avrupa ülkesinin uygar kanunlarında kadınlara, eşlerinin soyadını kullanma hakkı tanınıyor fakat “kullanma mecburiyeti” bulunmuyor.
“Biz aile değil, kadınız”
Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı istekli avukatı Selin Nakıpoğlu, pakette yer alan bu hususun Şubat 2016’da Cumhurbaşkanı’nın sarf ettiği, “Anayasa Mahkemesi’nin verdiği karara uymuyorum, hürmet da duymuyorum” sözlerine uygun olduğu görüşünde. Bu uygulamanın “Türk toplumunun temeli olan aile bütünlüğüne zarar verebileceği” münasebetini “trajikomik” olarak tanımlayan Nakıpoğlu, temel aile bütünlüğüne zarar veren durumun tek kişinin kararıyla İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmek olduğunu söylüyor. Pakette yer alan düzenlemenin “karanlık bir zihniyetin ürünü” olduğunu ifade eden Nakıpoğlu, “Biz aile değil, bayanız. Kimliğimizi yok saymaya çalışıyorlar” diye konuşuyor. Avukat Selin NakıpoğluFotoğraf: Privat
“Etki ajanlığı unsuru yok”
Casusluk hususu ile ilgili çok tartışılan ve geçen Mayıs ayında medyaya sızan taslak metinde yer alan “etki ajanlığı” unsuru 9. Yargı Paketi’nde yer almadı. Sızan taslak metin üzerine kamuoyunda tartışılan “etki ajanlığı” düzenlemesinde Türk Ceza Kanunu’nun 328. Hususunda tanımlanan “casusluk” ve 339’uncu hususunda düzenlenen “devlet güvenliği ile ilgili belgeleri elinde bulundurma kabahatlerinin yanı sıra yeni bir suç tanımlanıyordu. Buna göre devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal faydaları aleyhine yabancı bir devlet veya tertibin stratejik çıkarları veya talimatı doğrultusunda, “Türk vatandaşları veya kurum ve kuruluşları ya da Türkiye’de bulunan yabancılar hakkında araştırma yapan ve yaptıranların eylemleri suç kapsamına girecekti.
Casusluk yasasında değişiklik hala gündemde
9. Yargı Paketi teklifi ile ilgili soruları yanıtlayan AKP Grup Başkanı Abdullah Güler, casusluk kanunuyla ilgili değişiklik planlarının hala gündemlerinde olduğunu belirtti. Mevcut kanun düzenlemesinin yetersiz kaldığını ve Türkiye’de suç işleyen kişi ve yapılarla faal mücadele edilmesi gerektiğini ifade eden Güler, “Türk Ceza Kanunu’nun 339’uncu unsurunda yer alan ‘casusluk suç’ tarifi içerisinde bilgi ve dokümanın dışında, teknolojinin geliştiği dönemlerde farklı faaliyet alanlarında casusluk faaliyetlerinin sürdürüldüğünü görüyoruz. Önümüzdeki dönemlerde yer alacaktır. Bir istihbarat örgütü ismine ya da ülke ismine, ülkemizde Türk Ceza Kanunu’nu ihlal eden değişik hatalar işlenebilmektedir. Bunun çerçevesinin daha somut, daha kesin kanıtlar noktasında somut bir hususa ulaştığı da önümüzdeki tekliflerimizde yer alacaktır” diye konuştu.
Pakette öngörülen değişikler neler?
Hakim ve savcı yardımcılığı mülakatına çağrılacak aday sayısı sınav ilanında belirtilen takım sayısının iki katından bir katına indirilecek. Ayrıca soru sorulacak alanlar arasına milletlerarası hukuk, milletlerarası özel hukuk ve ticari işletme ve şirketler hukuku mevzuları da eklenecek. Trafikten menedilerek alıkonulan araçlardan yediemin otoparklarında bulunan ve sahipleri tarafından teslim alınmayan araçların satış yordamı kolaylaştırılacak. Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararına uygun olarak anneye de baba ile çocuk arasındaki soybağının reddi için dava açma hakkı verilecek. Evlilik birliği içinde doğan çocuğun koca ile olan soybağının reddi için baba olduğunu iddia eden üçüncü kişiye sonlu bir şekilde dava açabilme hakkı tanıyan hüküm tekrar düzenlenecek. İstinaf kanun yolunda aynı bölge adliye mahkemesi içerisindeki hukuk daireleri arasındaki iş kısmı uyuşmazlıklarının kısa sürede giderilmesi sağlanarak evrakların istinaf kademesinde görülme mühletleri kısaltılacak. Arabuluculuk görüşmelerinin ilk toplantısına mazeretsiz olarak katılmayan tarafın, davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile karşı tarafın ödemekle yükümlü olduğu yargılama masrafının tamamı yerine yarısından sorumlu tutulacak. Mesleğinde 20 yıl kıdeme sahip hukukçular arabuluculuk eğitimi almak koşuluyla imtihansız olarak arabulucu olabilecekler. Birden fazla baronun bulunduğu illerde barolara gönderilecek adli yardım ödeneği yüzde 40’tan yüzde 30’a inecek. DW Türkçe’ye sansürsüz nasıl erişebilirim?
Meteoroloji’den İstanbul Dahil Birçok Kente Uyarı
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.