32,6812$% 0.05
35,4552€% 0.02
2.498,83%-0,49
4.049,00%0,79
16.222,00%0,86
2.376,96%-0,59
10.899,64%0,44
AİHM’in kararına göre, TMMOB Ankara Şubesi, Atatürk Orman Çiftliği sonlarını kapsayan alana ilişkin 2010’da yapılan imar planına karşı açtığı davada verilen yürütmenin durdurulması kararının uygulanmayarak Cumhurbaşkanlığı Külliyesi inşaatına devam edilmesi nedeniyle “mahkemeye erişim haklarının ihlal edildiği” iddiasıyla AİHM’e başvurdu.
TMMOB, müracaatında, kamunun menfaatlerini savunduklarını ve yargı kararlarının gereğinin yerine getirilmediğini iddia etti.
Başvuruyu inceleyen AİHM, oy birliğiyle müracaatın kabul edilemez olduğuna hükmetti.
– Kararın gerekçesinden
AİHM’in kararında, imar planı değişikliğinin iptali adına açılan davada Yönetim Mahkemesinin 10 Şubat 2014’te yürütmenin durdurulmasına karar verdiği, bundan kısa süre sonra ise başka bir imar planının uygulanmaya konulduğu belirtildi.
AİHM’in kararında, yönetim mahkemesinin 2015’te ilk planı iptal ettiği, iptal kararının Danıştay tarafından bozulması üzerine ise iptal isteminin reddine karar verdiği ifade edildi.
Başvurucuların, Atatürk Orman Çiftliği toprağında Cumhurbaşkanlığı Kompleksi inşa edilmesi nedeniyle kendilerine “kamunun menfaatlerini savunma misyonu yükledikleri” yönünde açıklamalarının bulunduğu aktarılan kararda, “Bu açıklamalar, yönetim mahkemeleri önündeki yargılamaların, Avrupa İnsan Hakları Mukavelesi’nin 6. unsurunda belirtilen adil yargılanma hakkı manasında uygar hak ve yükümlülükler açısından doğrudan belirleyici olduğunu göstermek için yeterli değildir.” ifadesi kullanıldı.
Başvurunun, Avrupa İnsan Hakları Mukavelesi kararları ile konu tarafından bağdaşmadığı aktarılan kararda, şunlar kaydedildi:
“Mahkeme, müracaatın Sözleşme’nin 35. unsurunun 3 ve 4. fıkraları uyarınca reddedilmesi gerektiği sonucuna varmaktadır. Mahkeme, bu münasebetlerle oy birliğiyle, müracaatın kabul edilemez olduğuna karar vermiştir.”
Avrupa İnsan Hakları Mukavelesi’nin 35. hususunun 3. fıkrasında, “Başvurunun konu bakımından sözleşme veya protokollerinin kararlarıyla bağdaşmaması, destekten açıkça mahrum veya kişisel başvuru hakkının berbata kullanılması niteliğinde olması” veya “Başvurucunun önemli bir zarar görmemiş olması” hallerinde ferdi başvuruların kabul edilemeyeceği kararı yer alıyor.
İzmir’in Seçil Erzan’ı Konuştu: “Çırpındıkça Daha da Bataklığa Saplandım”
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.