32,5743$% 0.17
35,2808€% 0.48
2.469,67%0,27
4.013,00%-0,15
16.078,00%-0,13
2.359,07%0,14
10.730,15%0,45
Yusuf Bayram, eşi Fatma ve üç çocuğuyla birlikte hem yaz tatillerini geçirmek, hem de sağlık denetimlerini yaptırmak için Almanya’nın Hannover kentinden İstanbul’a gelmek üzere yola çıktı. 22 saatlik seyahatin ardından sınır kapısını geçen aile, 1 Temmuz Pazartesi günü, saat 02.30 Lüleburgaz’da bir tesise ait otoparkta mola verdi. Aile arabada uyuduğu sırada, kimliği belirlenemeyen saldırgan, önce Yusuf Bayram’ın bulunduğu taraftaki ön sağ camı kırdı. Elindeki kesici aletle Yusuf Bayram’a saldıran şüpheli, Fatma Bayram’a ait çantayı alarak kaçtı. Yaklaşık 10 bin avro maddi kayba uğradığını ifade eden Bayram, olayı hafif sıyrık ve kesiklerle atlattı. Aile, olayın çabucak ardından acil çağrı çizgisini arayıp durumu jandarmaya bildirdi. Olay yerine gelen ekipler, camın buji parçası ile kırıldığını, ön iki lastiğin de kesici bir aletle patlatılmış olduğunu tespit etti.
“ÇANTANIN ÇALINDIĞINI SONRADAN FARK ETTİM”
Uyuduğu sırada gaspa uğrayan Yusuf Bayram şunları söyledi: “Almanya’dan yola çıktım cumartesi günü. Farklı ülkelerden geçerken, yolda tedirginken başıma böyle bir şey geleceğini kestiremezdim, kestiremedim de. Ne zamanki Türkiye’ye girdim. Edirne Gümrük Kapısı’ndan Kırklareli istikametinde İstanbul’a doğru seyir halindeyken güvenli gördüğüm bir dinlenme tesisine girdim. Yol hali, araçta çocuklarım var. Benim de dinlenmem gerekiyordu. Onların da can güvenliğini sağlamam gerekiyordu. Keşif yapmışlar açıkçası. Ön lastikleri patlatmışlar. Ardından buji kesimiyle, aracımın camını kırıp elinde bıçağıyla birlikte camdan içeri canıma kastederek bizi gasp ettiler. Sol dirseğiyle camdan içeri direk göğsüme bastırarak, koltuktan hareket etmemi engelledi. Sağ elinde de bıçak fark ettim dizlerimde, sağ ayağımın altından eşimin çantasını alıp gitti, bunu daha sonra farkettik. Uyku esnasında olduğum için darptan sonra şok içerisindeydim. Ne yapacağımı tamamen karıştırdım. Şok içerisindeydim. Ardından tabi çocukları kontrol ettim”
“8-10 BİN AVRO CİVARINDA MADDİ KAYIP VAR”
Jandarma mıntıkasında yaşanan olay için 45 dakika yardım beklediklerini söyleyen Bayram, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bayağı uzun bir süre bekledim. Yardımcı olan vatandaşlar da bir yerden sonra gitmek, seyir haline geçmek zorunda kaldılar. Ne ambulans geldi, ne sağlık sorunumu soran oldu. Darptan sonra hastaneye rapora bile gidemedim ben. Apar topar karakola gidip sözümüzü verdik. Çalınan çantada tabi ki belli bir ölçü nakit para, yakın zamanda eşim annesini kaybetti; ondan kalan değerli eşyalar vardı. Cüzdanın içinde çocuklarımın sağlık kartları, eşimin kimlikleri ehliyetleri, mavi kartları, eşim Türk ve Alman asıllı olduğu için Türkiye ismine mavi kartlarım ve şu an aklıma gelmeyen birçok evraklarım ve değerli eşyalarım çantanın içerisinde olduğu için hepsi gitti. 8-10 bin avro civarında maddi kayıp var”
“BİR HEVESLE GELDİK, CANIMIZA MALIMIZA KASTETTİLER”
Fatma Bayram ise, yaşadıklarını şöyle aktardı: “Gurbetten memlekete geliyorsun, bir hızla, bir sevgiyle, bir memnunlukla. Yıllardan beridir söylenen bir telaffuz vardı. Sakın Bulgaristan’da durmayın, oradan gece geçmemeye itina gösterin, gündüz geçin diye. Biz de tabi o denli yapmaya çalıştık. Mümkün olduğu kadar, fazla durmadık.
Yaklaşık 22-23 saatte Edirne’ye ulaştık, Edirne Kapısı’ndan içeri girdik. Bir hevesle geliyorsun, ana yurduna. Geldikten sonra oh rahatladım deyip dinlenmek istiyorsun, canına malına gasp ediyorlar. Işık vurmasın diye buraya eşim havlu gerdi, görünmesin diye. Olasıdır ki, önce içeriyi keşfettiler. Eşimin ayağının dibinde benim bel çantam vardı, onu görmüşler. Olay esasen o denli bir anlık oldu ki, güya bir hafriyat kamyonunun üzerinden üzerimize kum yağıyormuş gibi hissettik bir an. Çocuklar çığlık çığlığa, ben bağırıyorum eşim bağırıyor bir yandan. Ne olduğunu anlamadık bile. Cam parçası olduğunu kendimize geldikten sonra farkettik. Bir şeyler oluyordu deprem gibi, araba sürükleniyor gibi o denli bir atmosferdi. Kendime geldiğimde birinin otomobile bindiğini gördüm, kendi araçlarına. Ve hızla uzaklaştıklarını gördüm. Çabucak otomobilden indim, eşim esasen çok berbattı. Çabucak çantalarımızı kontrol ettik. Benim çantamın gittiğini gördüm.
Tam eşimin ayağının arasındaydı. Rengi de açıktı. Karanlıkta daha iyi tespit edilmiş muhtemelen”
“DİĞER GURBETÇİLER DE AYNI DURUMU YAŞIYORMUŞ”
Bayram, “Orada durum olağanmış, herkesin başına geliyormuş. 2 aydır orada olmuyormuş ilk sefer bizim başımıza gelmiş. O denli bir noktaya denk gelmiş ki araç, ölü noktada. Kameranın çekmediği yerde. Kamera çekiyor ama içerinin kirişi kameranın önüne denk geliyor. Araba da kirişin gerisine denk gelmiş. Diğer aracın plakası yoktu, camları filmliydi” diye konuştu.
Özgür Özel’e Merih Demiral’ın Bozkurt İşareti Soruldu
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.