34,5659$% 0.12
36,2261€% -0.14
2.963,67%0,08
5.050,00%0,16
20.137,00%0,15
2.669,51%-0,07
9.367,77%3,72
Dünya iklim değişikliğinine odaklandı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar da Azerbaycan’ın ev sahipliği yaptığı Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 29. Taraflar Konferansı (COP29) kapsamında Bakü’de bulunuyor.
Bayraktar, toplantı kapsamında iklim değişikliği ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak, Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadelede ana omurgasını, en üst düzeyde yenilenebilir enerji kullanımı, verimlilik ile nükleer gücün oluşturduğu bir enerji programı izlediğini belirtti.
“TÜRKİYE YENİLENEBİLİR GÜCE ODAKLANDI”
Bayraktar, Türkiye’nin küresel iklim değişikliğiyle ilgili belirli alanlara ağırlaştığını kaydederek, “Bunların en başında yenilenebilir enerji geliyor. Ülkemizin çok büyük potansiyeli olduğu bu alanda kısa bir zaman önce 2035 için çok tezli bir program açıkladık.” dedi.
İklim değişikliğiyle mücadelede işbirliğinin önemine değinen Bayraktar, “İklim değişikliği uzun soluklu bir çabayı ve kolektif bir çabayı gerektiriyor. Sadece Türkiye’nin uğraşıyla bunun olmasına imkan yok. Ülkelerin kendi potansiyelleri ve bu alanda yapacağı katkılar önemli.” ifadelerini kullandı.
“YENİ BİR YATIRIM DÖNEMİNE GİRİYORUZ”
Bakan Bayraktar, şöyle devam etti:
Biz ülke olarak son 14-15 yılda, özellikle güneş ve rüzgarda 30 bin megavatı aşan bir kurulu güce sahip olduk. Neredeyse sıfırdan bu noktaya geldik. Bu 30 bini şimdi 2035 için 120 bin megavata çıkarmak gibi çok büyük, tezli bir programa başlıyoruz. Geçtiğimiz 14-15 yılda yıllık yaklaşık 2 bin 500-2 bin 700 megavat yeni kapasite oluştururken, şimdi bunu 3 katına çıkarıp her yıl 7 bin 500-8 bin megavatlık bir kurulu gücü rüzgarda ve güneşte devreye almamız lazım.
AK Parti iktidarlarının ilk dönemine baktığınızda, hidrolik santrallerde çok büyük bir gelişme, 12 bin megavattan 32 bin megavata gelen bir gelişme oldu. Dolayısıyla yenilenebilir gücün, jeotermal, biyokütle, biyogaz dahil bütün bu alanlarda, deniz üstü rüzgarı da dahil etmek suretiyle çok yoğun bir periyoda, yeni bir yatırım dönemine giriyoruz.
“DESTEKLEYİCİ ISLAHATLAR HAYATA GEÇECEK”
Bu kapsamda destekleyici ıslahatların da hayata geçirilmesi gerektiğini aktaran Bayraktar, “Özellikle izin süreçlerini kolaylaştıran, dolayısıyla yatırımları biraz daha cazip hale getiren, Meclis’imizin gündemine getirmeyi düşündüğümüz bir çalışmayı da hazırlıyoruz. Bunu da yaptığımız takdirde finansmanla birleştirip bu 7-8 bin megavat yıllık gayelere ulaşabileceğimize inanıyorum. Ülkemizin gücü buna yeterli.” diye konuştu.
“YEKA İHALELERİ OCAKTA BAŞLAYACAK”
Bayraktar, bu hedef doğrultusunda, ilk etapta yıllık 2 bin megavat olarak açıklanan Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) ihalelerinin de ocakta başlayacağını anımsatarak, “Ben çok önemli bir ilginin olacağına inanıyorum.” ifadesini kullandı.
ENERJİ VERİMLİLİĞİNDE ÖNEMLİ POTANSİYEL
Enerji verimliliği alanındaki amaçlara de değinen Bayraktar, şu değerlendirmeyi yaptı:
Enerji verimliliğinde, ekonomimizin bütün alanlarında, tarımdan ulaştırmaya, binalardan endüstriye, güce kadar birçok alanda enerji verimliliğinde önemli potansiyelimiz var. 2017-2023 döneminde, Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı olarak açıkladığımız programda yaklaşık yüzde 14’lük bir iyileşme sağladık birincil enerji tüketiminde. 2024-2030 gayesini bu yıl başında açıklamıştık. Orada da yüzde 16’lık bir hedefimiz var. Yaklaşık 20 milyar dolar bu alana yatırım yapmamız lazım. Dolayısıyla orada çok büyük bir potansiyel var.
TÜRKİYE’NİN NÜKLEER ENERJİ ÇALIŞMALARI
Bayraktar, Türkiye’nin nükleer enerjiyi de enerji sepetine dahil etmesi gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
Geçtiğimiz yıl Dubai’de, COP28’de, gelişmiş birçok ülke bir deklarasyon yayınladı. Dediler ki, ‘İklim değişikliğiyle mücadele edeceksek bugünkü nükleer gücü 3 katına çıkarmamız lazım 2050’ye kadar.’ Türkiye de aslında bu yolda ilerliyor. Diyoruz ki 2050’de bizim 20 bin megavatlık nükleer kurulu güce sahip olmamız lazım. Akkuyu’da 4 nükleer reaktörün yapımı devam ediyor. Sinop, Trakya bunları takip edecek. Küçük modüler reaktörlerde de önemli potansiyel var. Türkiye yenilenebilir kapasitesini azamî seviyede ekonomisine kazandırarak, enerji verimliliğini en üst seviyede iktisadının bütün alanlarında güzelleştirerek ve nükleeri de işin içine katmak suretiyle ana omurgasını bunun üzerine kurduğu bir iklim değişikliğiyle mücadele programını izliyor.
İLETİM VE DAĞITIM ŞEBEKESİ İHTİYACI
Söz konusu çalışmalar için güçlü bir iletim ve dağıtım şebekesi ihtiyacını da vurgulayan Bayraktar, “Yenilenebilir enerji gayesini açıklarken, yaklaşık 30 milyar dolara yakın, iletim şebekesinde yapacağımız güzelleştirme, bölgemizdeki ülkelerle, komşu ülkelerimizle kuracağımız ihracat ve ithalat temaslarından da aynı zamanda bahsettik. Dolayısıyla böyle bir güçlü altyapıyı da kesinlikle beraberinde katmamız lazım.” dedi.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİYLE MÜCADELEDE KÜRESEL ÖLÇEKTE AŞILMASI GEREKEN ZORLUKLAR
Bayraktar, hidrojen, depolama, karbon yakalama gibi yeni teknolojilerin de dahil edildiğini belirterek, “Ama bütün bunlar için dünya olarak yapılması gereken şeyler de var. Bunların başında kararlı ve uyumlu, istikrarlı siyasetler olması lazım. COP30’da neler konuşacağımızı çok merak ediyorum. Biliyorsunuz, ABD’de başkanlıkta değişiklik söz konusu. Dolayısıyla onun getireceği bu siyasetlere etkiler nasıl olacak? ABD tekrar Paris Muahedesi’nden çıkacak mı? Bu inişli çıkışlı siyasetlerin verdiği mesaj piyasaya, finansman tarafına çok önemli. Dolayısıyla birinci tarafta böyle bir risk var.” ifadelerini kullandı.
YENİLENEBİLİR GÜÇTE EKİPMAN İHTİYACI
Böylesine argümanlı yenilenebilir enerji hedefi için ekipman gereksiniminin önemine de değinen Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü:
Ekipman tarafına baktığınızda oralarda belirli sıkışmalar ve sıkıntılar olduğunu görüyoruz. Bugün dünyada panel dediğiniz zaman tek bir ülke akla gelebiliyor. Dolayısıyla burada bu işin tedarik zincirini nasıl yöneteceğiz? Daha geriye giderseniz kritik madenler, bizim Eskişehir Beylikova’da büyük bir rezerv olarak açıkladığımız nadir toprak elementleri, yani bu işin daha başına gittiğinizde hammadde tarafında, piyasanın gelişmesi, büyümesi, üretimi, fiyatlara etkisi, bunlar aslında bütün bu bahsettiğimiz amaçları gerçekleştirmek için küresel ölçekte aşılması gereken zorluklar. Eğer dünya olarak bu konuda ciddiysek, iklim değişikliğiyle mücadele edeceksek bu alanlarda da benzer kolektif bir basireti gösterip aksiyon almamız gerekecek.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİYLE MÜCADELEDE FİNANSMANIN ÖNEMİ
Bayraktar, COP29’un en önemli hususlarından biri olan finansman konusuna ilişkin de şunları kaydetti:
Dünyada başlayan bir muhafazacı eğilim var. Bu noktadan baktığınızda burada çok iyimser olduğumu söyleyemeyeceğim. Ama finans olmadan bu konuştuğumuz gayelerin hiçbirinin gerçekleşmesi mümkün değil. Çok önemli bir siyasi irade ve kararlılık gerekiyor. Bunun yanında çok önemli bir teknik altyapıya ihtiyaç var. Bir üçüncü ayak yani olmazsa olmaz ayağı bu işin finansmanı. Burada da uluslararası finansal kuruluşlara, Dünya Bankası, Uluslararası Finans Kurumu (IFC), Avrupa’daki finansal kuruluşlara, ticari finansal kuruluşlara bu anlamda büyük görev düşüyor. Onların da normal bir düşünce şekliyle değil daha farklı, yapan, pragmatik, yaratıcı bir yaklaşıma, kreatif bir yaklaşıma gelmeleri lazım ki bütün bunları başarabilelim.
Şu anda bütün dünyada enflasyonist bir ortamın olduğunu, faizlerin yüksek olduğu bir ortamda olduğumuzu düşünürsek bunun da getirdiği sistemin üzerinde etkiler ve maniler var. Ümit ediyorum, bu toplantı bu çabanın küresel ölçekteki çabalarını artırmak için var ve bu anlamda olumlu katkılar olur. Biz ülke olarak, hem arz güvenliğimizi sağlamak hem küresel ısınma ile mücadelede Türkiye olarak katkı sağlamak için bütün bu alanlarda kararlılıkla yürümeye devam edeceğiz.
Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Alman Bankası Türkiye’de Faiz İndirileceği Ayı Açıkladı