Anadolu’yu Keşfeden Pakistanlı Motosikletçiler, Türk Şoförleri Ülkelerine Davet Etti

Pakistanlı motosikletli yedili bir arkadaş grubu, “Lahor-İstanbul Rallisi” adı altında düzenledikleri seyahatle Pakistan-Türkiye dostluğunu pekiştirmek amacıyla yola çıkarak İran rotasını izleyerek Türkiye’ye ulaştı. Grup, Anadolu’nun pek çok kentinden geçerek yaklaşık 8 bin kilometre kat etti.

“İSTANBUL’UN DAR YOLLARINDA KENDİMİZİ LAHOR’DA HİSSETTİK”

Tareen,

Pakistan, İran ve Türkiye, dost İslam ülkeleri olarak köklü bir kültürel geçmişe sahip. Yemeklerimiz ve dostluklarımız yüzyıllara dayanıyor. İstanbul da Lahor gibi tarihi bir şehir, bu yüzden bu yolculuğu İstanbul’a kadar sürdürmek istedik

dedi.

Zorlu bir seyahatin ardından İstanbul’a ulaşmanın kendileri için taşıdığı öneme değinen Tareen, “Buraya ulaşmak, iki ülke arasındaki güçlü dostluğun bir sembolü. Bu, Türk dostlarımızla daha yakın bağlar kurma fırsatını sunuyor” şeklinde konuştu.

Tareen, Lahor’un dar sokakları ile İstanbul’un tarihi dokusunun benzerlik taşıdığına da dikkat çekerek, “İstanbul’un dar yollarında yürürken kendimizi zaman zaman Lahor’da gibi hissettik. İnsanlar, dükkanlar ve şehrin eski surları, Lahor’u anımsatıyor” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE’NİN DOĞUSU, EŞSİZ BİR HOŞLUĞA SAHİP”

Türkiye’nin doğusunun kendilerini derinden etkilediğini vurgulayan Tareen,

Çoğu insan genellikle İstanbul veya İzmir gibi büyük kentlere yöneliyor. Ancak Türkiye’nin doğusu, yüksek tepeleri, karla kaplı dağları ve köyleriyle eşsiz bir hoşluğa sahip. Bu bölgede insanlar son derece misafirperver, nazik ve samimi. Katiyetle tekrar keşfetmek isteyeceğimiz bir yer

değerlendirmesinde bulundu.

Her gün 300 ila 400 kilometre yol alıyoruz. Yolda durup yerel lezzetleri tatma ve beşerlerle sohbet etme fırsatını yakalıyoruz. İran ve Türkiye’de pek çok motosiklet sürücüsü ile bir araya geldik. Türk şoförleri Pakistan’a davet ettik ve bu seyahatle iki ülke arasında turizmi canlandırmayı amaçlıyoruz

dedi.

ÖZBEKİSTAN VE KAZAKİSTAN’I DA GEZECEKLER

Bu rallinin sırf kişisel bir yolculuk olmadığını, aynı zamanda iki ülke arasında daha güçlü bir turizm iş birliğine zemin hazırlamasını umduklarını belirten Tareen,

Türkiye’nin büyük bir turizm iktisadı var. Pakistan’da da tarihi alanlarımızın korunması ve onarım çalışmalarının yapılması gerektiğine inanıyoruz. Bu konuda Türkiye’den alacağımız deneyim, turizm potansiyelimizi artırma açısından epeyce faydalı olacaktır

dedi.

Tareen, bir sonraki seyahatlerinde Özbekistan ve Kazakistan’ı ziyaret etmeyi planladıklarını, ayrıca Pakistan ile Türkiye arasındaki dostluk alakasını diğer ülkelerle de genişletme gerekliliğine dikkat çekerek sözlerini tamamladı.

“TÜRKLER, PAKİSTAN’I KARDEŞ ÜLKE OLARAK GÖRÜYOR”

Grup üyelerinden Munawar Hussain (43), daha önce Türkiye’ye hava yoluyla geldiğini ve bu kez motosikletle seyahat etmenin ona apayrı bir deneyim sunduğunu ifade etti.

Hussain,

Hava yoluyla geldiğimizde sırf büyük kentleri görebiliyoruz. Ancak motosikletle seyahat ettiğinizde küçük kasabaları ve köyleri keşfetme fırsatınız oluyor. Böylece Türkiye’yi daha derinlemesine tanıma talihi bulduk

şeklinde konuştu.

Türkiye’deki misafirperverliğin kendilerini hayli etkilediğini dile getiren Hussain,

İran’da da sıcak karşılandık ama Türkiye’de Pakistan’dan geldiğimizi duyduklarında insanların yüzlerindeki gülümseme çok farklı. Türkler, Pakistan’ı kardeş ülke olarak görüyor ve bu bizim için gerçekten çok anlamlı

dedi.

Suudi Arabistan’ın Medine kentinden katılan 31 yaşındaki Abu Bakar Cheema ise İstanbul ile Lahor arasında benzerlikler olduğunu belirtti. Seyahatleri boyunca zorluklarla müsabakalarına rağmen Cheema, tecrübenin keyifli geçtiğini vurguladı.

TÜRK VATANDAŞLARINI DA PAKİSTAN’A DAVET ETTİLER

Röportajın sonunda grup üyeleri, Türk vatandaşlarını Pakistan’ı ziyaret etmeye ve ülkenin kültürel zenginliklerini keşfetmeye çağırdı. Bu tür aktifliklerin, iki ülkenin halkları arasında daha derin bir bağ oluşturacağına ve turizm aracılığıyla kültürel bağlantıların güçleneceğine dikkat çektiler.