DOLAR

32,8826$% -0.25

EURO

35,1821% -0.54

GRAM ALTIN

2.449,68%-0,30

ÇEYREK ALTIN

4.001,00%-0,17

TAM ALTIN

16.005,00%-0,18

ONS

2.326,34%-0,04

BİST100

10.647,91%-0,31

Öğle Vakti a 13:11
Bursa AÇIK 27°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Asgari Ücrete Zam İçin Eylem Yaptılar

ad826x90

asgari ücretle ilgili Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. Açıklamayı okuyan Liman-İş Sendikası Marmara Bölge Başkanı Mülazım Dursun, şunları söyledi:

“AYDA 10 BİN LİRA İLE YAŞAMA TUTUNMAYA ÇALIŞIYORLAR”

*Ücretler artırılsın, artırımlar ve pahalılık durdurulsun. Bizler, sayıları on milyonlarla ifade edilen personellerin, kamu işçilerinin, emeklilerin sözcüleriyiz. 1 Temmuz’dan geçerli olacak şekilde ücret ve maaşlarımızın geçinebileceğimiz, asgari seviyede de olsa insanca yaşayabileceğimiz bir seviyeye yükseltilmesini istiyoruz.

*Mayıs 2024 itibarıyla açlık sonunun 18 bin 969, 22 TL, yoksulluk hududunun 61 bin 788, 99 TL olduğu günümüzde, milyonlarca asgari fiyatlı işçi 17 bin 2 liraya ya da az biraz daha fazla bir ücretle çalışmaktadır.

*Milyonlarca emekli ise sadece ayda 10 bin lira ile yaşama tutunmaya çalışmaktadır. Yani, milyonlarcamız açlık sonunun altında geriye kalanlarımız yoksulluk hududunun altında yaşamaya çalışıyoruz. 

“ÇARKLARIN KİMİN ÇIKARI İÇİN DÖNDÜĞÜNÜ AÇIKÇA GÖSTERMEKTEDİR”

*Bununla birlikte ücret ve maaşlarımız gerçek olarak daima erimekte, alım gücümüz düşmeye devam etmektedir. Asgari ücret ilan edildiği 2024 Ocak ayına kıyasla gerçek manada 3 bin 863 lira erimiştir.

*Hem emek hem de sermaye ve hükümet tarafında bahsin muhatapları taleplerimiz karşısında kulak tıkamayı inatla sürdürmektedir. En başta da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan. Görüyoruz ki biz ürettikçe, yeni bedeller yarattıkça fakirleşirken birileri sırtımızdan zenginleştikçe, zenginleşiyor.

*2016 yılında emeğin ulusal gelirden aldığı pay yüzde 32 iken 2022 yılında bu oran yüzde 23,7’e kadar gerilemiştir. Aynı periyotta sermayenin payı ise yüzde 41, 6’dan yüzde 49,9’a yükselmiştir. Çarkların kimin çıkarı için döndüğünü açıkça göstermektedir. 

“BUNUN ADI HÜKÜMET ELİYLE YASAL SOYGUN”

*Maalesef ki enflasyonun, hayat pahalılığının, ekonomik sorunların kaynağı olarak işçi fiyatlarını gösterilmektedir. İşverenler çalışanların ürettiği her değerin kaymağını alırken, çalışanlara düşen ise sadece yoksulluk, geçim sıkıntısı enflasyonla boğuşmak olmuştur.

*İşçi-emekçilerin sıkıntısını dert etmedikleri aşikardır. Çalışanların emeği ile geçinenlerin başında bir türlü geçindiremeyen asgari kölelik ücreti yanında bir de vergi soygunu var. Toplam vergi gelirlerinin yüzde 75’ini biz çalışanlardan işçilerden dar gelirlilerden alınmaktadır. Bordrodan kes gitsin, koy vergi dilimini, al KDV, ÖTV gibi dolaylı vergilerle işçinin yükü artık arşı geçmiştir.

*Buradan soruyoruz: Dünyanın neresinde ‘vergi dilimi’ gibi ucube bir prosedürle işçinin aylık fiyatının aylar sonra önemli oranlarda düştüğü bir ülke? Bunun adı hükümet eliyle ‘pasal soygun’ dan başka bir şey değildir.

“YETER ARTIK ELİNİZİ İŞÇİNİN, DAR GELİRLİNİN, EMEKLİNİN CEBİNDEN ÇEKİN”

*Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek eliyle yeni vergi paketleri hazırlanıp Meclis’e sevk ediliyor. Vergiyi tabana yayma adı altında; yoksul halkın, yaşama tutunmaya çalışan engellilerin, bahşişle geçimini sağlamaya çalışanların, ölümle burun-buruna çalışan motokuryelerin ceplerine el uzatılıyor.

*Diğer yandan açıklanan yeni istatistiklerle kar oranlarını yüzde binlere çıkaran holding şirketlerine, banka ve finans etraflarına, işverenler dünyasına dokunulmadığı gibi; sıfır faizli kredilerle teşvik paketleriyle vergi aflarıyla daha çok beslenmeye devam ediliyor. İşçi Sendikaları Şubeler Platformu olarak diyoruz ki; kâfi artık! Elinizi işçinin, dar gelirlinin, emeklinin cebinden çekin.

*Ekonomik krizin, enflasyonun ve hayat pahalılığının sebebi milyon dolar vergilerini affettiğiniz sermayedarlar, kredilerle, teşviklerle beslediğiniz işbirlikçi işverenler ve emek karşıtı uyguladığınız ekonomi politikalarıdır.

“VERGİ DİLİMİ NEDENİYLE AYLIK FİYATLARIMIZ DÜŞMEKTEDİR”

*Kamu çerçeve protokolünün hışmına uğrayan yüzbinlerce kamu çalışanı yoksulluk sonunun yarısı kadar bir maaşa mahkûm edilmiştir. Gerçek bir ek zam talebi için seslerini yükselten kamunun bir kolu olan savunma endüstrisi emekçilerinin yaşamsal bu talebi barikatlarla engellenmiş görmezden gelinmiştir.

*Yine eğitim işçilerinin, özel sektör öğretmenlerinin günlerdir sokakta seslerini duyurdukları Taban maaş talebi yüz binlerce eğitim işçisinin talebidir. Eğitim işçilerinde de görüldüğü gibi Özel Kesimin her alanı zalimce emek sömürmeye devam etmektedir.

*Temmuz ayı bizim için fiziken yakıcı (sıcak) olduğu kadar ekonomik olarak da yıkıcı bir aydır. Zira, yılın ortasına gelindiğinde ücret ve maaşlarımız erimekte, enflasyon ve hayat pahalılığı belimizi bükmektedir. Dahası vergi dilimi nedeniyle aylık fiyatlarımız düşmektedir.

“BİZLER OLAĞANDIŞI OLAN BU OLAĞANLIĞI KABUL ETMİYORUZ”

*Bizlere hala sabredin davetleri yapılmaktadır. Biz işçilere zorla dayatılmaya ve giydirilmeyen çalışılan bu ekonomik kefeni ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yeni vergi programını muhakkak reddediyoruz.

*Emekçilerin bu yoksulluk enflasyon kıskacını daha da berbata götürecek olan bu programa ne uyacak şartları ne de katlanacak sabırları kalmamıştır. Son günlerde kamuoyuna yansıyan ve hükümet yetkililerinin normalleşme süreci sözleri yer alıyor? Bizler de işçiler olarak soruyoruz?

*Bu olağanlaşmanın içeriği nedir? Yoksa daha evvelki emek karşıtı sürpriz olmayan gerçekte işsizliğin, açlığın, kölece çalışma şartlarının artması, sömürünün katmerleşmesi, haksızlığın, adaletsizliğin artması olacak ise bizler olağandışı olan bu olağanlığı kabul etmiyoruz.

“TEMEL TÜKETİM MADDELERİ BAŞTA OLMAK ÜZERE FİYAT ARTIŞLARI DURDURULMALIDIR”

*İşsizlik büyürken, ekmeğimizin küçüldüğü, hak ve özgürlüklerimiz ayaklar altına çiğnendiği, hukuksuzluk ve adaletsizliğin tavan yaptığı böyle bir periyotta bizler için normalleşme lakin ve lakin işçi-emekçilerin insanca yaşayacak yaşam şartlarının sağlanmasından başka bir anlam ifade etmemektedir. Buradan bir kez daha taleplerimizi dile getiriyoruz.

*Asgari ücrete temmuz zammı derhal sağlanmalıdır. Temmuz zammı lütuf değil gereksinimdir bu yüzden legal hakkımdır vazgeçmeyeceğiz. Enflasyonun ve hayat pahalılığının nedeni işçi fiyatları değildir. 1 Temmuz’dan geçerli olmak üzere ücret ve maaşlara en az gerçek enflasyon kadar zam yapılmalı ve refah payı eklenmelidir.

*Az kazanandan az-çok kazanandan çok vergi alınmalı asgari fiyatlı vergiden muaf tutulmalıdır. İşverenlerden, servet sahibi kurum ve şahıslardan servet vergisi alınmalıdır. Temel tüketim maddeleri başta olmak üzere fiyat artışları durdurulmalıdır.  

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

TBMM Başkanvekili Celal Adan’ın Milli Maç Heyecanı

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.