DOLAR

34,0038$% -0.19

EURO

38,0773% 0.39

GRAM ALTIN

2.828,72%0,94

ÇEYREK ALTIN

4.690,00%1,17

TAM ALTIN

18.704,00%1,18

ONS

2.586,78%1,09

BİST100

9.975,61%2,06

İmsak Vakti a 05:15
Bursa AÇIK 23°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
SON DAKİKA

DOLAR 34,0038

EURO 38,0773

ALTIN 2.828,72

BİST 100 9.975,61

İmsak 05:15

23°

Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nde 2. Gün Geride Kaldı

ad826x90

Seyir Derneği tarafından Ayvalık Belediyesi işbirliğiyle düzenlenen Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nde dün 5 farklı mekanda 16 film gösterildi. Günün ilk sinemaları Ali Abbasi’nin yönettiği “Çırak” (The Apprentice) ve Christophe Honoré imzalı “Marcello Mio” oldu.

Genç Sinema öğrencileri ise Stockholm Film Okulu’ndan Anders Rune ve kurgucu Ali Aga’nın atölyeleriyle güne başladılar.

‘KARA KUTU BİR TÜRKİYE PROJEKSİYONU’

“Kara Kutu” (Black Box) sinemasının gösterimi sonrası yönetmen Aslı Özge ve görüntü yönetmeni Emre Erkmen soruları yanıtladı. Film, son yirmi yıldır tüm dünyada oluşturulan korku ikliminin sonuçlarını bir apartmanda geçen hikaye ile anlatıyor.

Aslı Özge, “Kara Kutu her ne kadar bir Alman sineması olsa da aslında benim için bir Türkiye projeksiyonu. Eğer bu avlu bir ülkeyse – yani benim başımda böyle bir metafor var – tahminen de Türkiye olabilir burası. Bu avlunun sınırlarını; bir anlamda yöneticisi, yaşayanları, solcuları, sağcıları, yabancıları, hatta yasa dışı bir kediye kadar aslında bir ülkenin metaforu gibi düşündüm. Bu anlamda söylediği şey, yani kentsel dönüşüm ve soylulaştırma teması ön planda olan bir sahne dekoru gibi benim için. Aslında arka planda anlattığım şey demokrasinin nasıl bir anda kaybolabileceği, nasıl yok olabileceği, beş dakika içinde her şeyin tepetaklak olabileceği. Bunun üstüne bir film aslında benim için” ifadelerini kullandı.

‘CADILAR’I YAPABİLMEK İÇİN 120 TANE FİLM FEYRETTİM’

Yönetmen Elizabeth Sankey belgesel sineması “Cadılar”ın (The Witches) Türkiye’deki ilk gösteriminde Ayvalık izleyicisiyle buluştu. Sankey belgeselde, oğlunu dünyaya getirdikten sonra yaşadığı ağır depresyon gibi kişisel bir öyküyü, tarih boyunca farklı anlatılarda kurallara uymayan kadınların nasıl temsil edildiği ve cezalandırıldığına dair tezleriyle birleştiriyor.

Elizabeth Sankey şöyle konuştu:

“Belgeselle ilgili çalışmalara hastaneden çıktıktan iki ay sonra başladım. Çünkü bunu yapmak zorundaydım. Dönüştüğüm insan olabilmek için, o beşerle yüzleşebilmek ve o kimliği kabul edebilmek için bu belgeseli yapmam gerekiyordu. Cadılar’ı yapabilmek için 120 tane film seyrettim. Normal koşullarda aslında hiç korku sineması seyredemem, korkarım. Lakin yaşadığım hastalık, yaşadığım karanlık o kadar büyüktü ki artık hiçbir korku sineması beni korkutmuyor. Genellikle kadınlar bu tür kederlerini hiç konuşmadığı için aslında bunun ne kadar önemli bir sorun olduğu da bilinmiyor. Ben bu sineması bir taraftan kendi kişisel sıhhatim için yaptım ama diğer yandan bunun dile getirilmesi gereken, çok acil bir sorun olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu insanı ölüme, intihara sürüklüyor ve bütün toplumlarda böyle şeyler çok bastırılıyor. Doğum dışarıdan bakıldığında son derece steril bir şey gibi gösteriliyor ama aynı zamanda çok kanlı ve çok acılı bir süreç. Birden fazla insan bunu paylaşamıyor kimseyle, konuşamıyor. Ben sinemadaki cadı özdeşleşmesiyle herkesin içinde var olan ve toplumsal kabul görmeyen o gücü keşfettim. Film için bayanlarla konuşmak da bana çok iyi geldi.”

‘ZOR BİR GERÇEĞİ ACITMADAN ANLATMAK İÇİN KAFA YORDUK’

İstanbul Film Festivali’nde Seyfi Teoman İlk Film Ödülü’ne layık görülen, odağına yaşadığı kayıplara, hezimet korkusuna, toplumsal baskılara ve bir yere ait olamama hissine rağmen toparlanmaya çalışan 22 yaşında bir kadını alan “Başlangıçlar” sinemasının gösterimi yönetmen Ozan Yoleri, üretimciler Alara Hamamcıoğlu ve Ilgım Çoşar, sinemanın ses dizayncısı Ahmet Gürbüz, müziklerde imzası bulunan Avi Medina’nın katılımıyla gerçekleşti.

Ozan Yoleri, “Filme geri dönüp baktığımda şöyle düşünüyorum; birçok film ya da kurgusal gereç, belli bir zaman geçtikten sonra daha berrak bir zihinle bakarak analitik yazılıyor. Biz bu sineması biraz daha tersten yaptık. Yani bazı şeyleri yaşarken bir yandan da yazıp çekmenin acelesindeydik, o hisler tazeliğini kaybetmesin diye. 2022 başında yazdık, yazında çektik ve belli ki daha karamsar bir yerdeymişiz o zaman. Zor bir gerçeği acıtmadan anlatmak için kafa yorduk. Senaryo yazarken mümkün olduğunca kuşak çatışmasına girmemeye çalıştık. Bu kuşak çatışması bana hüzünlü geliyor. Çünkü anne babalar, üst kuşak bir şey yapmak istiyor belli ki. Lakin işte iletişimsizlik, değişen dönem, aşırı dijitalleşme bu bağı daha da koparıyor. Daha yakın nesiller arasındaki bağlar bile kopuyor. Bunun hüznünü taşıyorum biraz” diye konuştu.

‘HEM EVE HEM KENDİMİZE YENİ BİR GÖZLE BAKMAYA BAŞLADIK’

Ayvalık için büyük anlamı olan mübadelenin tesirlerinin yıllar sonra bile devam ettiğini Türkiye’de başka bir bölgede yaşayan kendi ailesi üzerinden anlattığı belgeseli Rodakis’i Ararken gösterimi sonrası yönetmen Kerem Soyyılmaz da izleyiciyle buluştu.

Kerem Soyyılmaz, “Tam yüz yıl önce, bu zamanda olan büyük bir acıdan bahsediyoruz. İlk başta merak ile başlayan bir serüvendi ama orada daha fazla zaman geçirdikçe hem eve hem de kendimize yeni bir gözle bakmaya başladık. Sonra bunu hissetmeye, düşünmeye başladım. Burası İstanbul’un kuzeybatısında bir köy. Trakya’nın dinamikleri biraz daha farklıydı mübadele sürecine baktığımızda. Daha karmaşık, zaman içinde bir sürü farklı göçlerin olduğu, yol üstü bir yer. Bence tarihi bir öyküye sahip olmamız önemli, daha iyi bir gelecek yaratmamıza faydalı olur diye düşünüyorum” dedi.

Festival programında yer alan kısa filmlerden Eksi Bir, Her Gün Biraz Daha Kolay, Oyunbozan, Kontrpiye, En Uzun Gece ve Gukla’nın gösterimleri da Ayvalık izleyicisinin yoğun ilgisiyle geçti.

Film gösterimleri arasında MUBI ev sahipliğinde Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi’nde gerçekleşen kokteylde şenliğin konukları bir araya geldi. Şenlikte izleyiciyle buluşan diğer filmler ise “Gidecek Yer Yok” (No Other Land), “Cevher” (The Substance), “Aydınlık Hayallerimiz” (All We Imagine as Light), “Tereddüt Çizgisi”, “Bu Ben Değilim” (It’s Not Me), “İkinci Perde” (The Second Act) ve “Mükemmel Günler” (Perfect Days) oldu.

Şenlikte gösterimler bu yıl Ayvalık Belediyesi Vural Sineması Nejat Uygur Sahnesi, Fabrika Ayvalık, İsmet İnönü Kültür Merkezi, ASKEV Sera ve Kırlangıç Ayvalık’ta gerçekleşecek. Bilet fiyatları tam 150 TL, indirimli 100 TL olarak satışta. ASKEV Sera ve Kırlangıç Ayvalık’taki gösterimler ücretsiz gerçekleştirilecek.

(BÜLTEN)

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika 

Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr

Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Faydaları Saymakla Bitmiyor Ama Isıtılarak Yendiğinde Zehre Dönüşüyor

HIZLI YORUM YAP