34,6477$% 0
36,6157€% 0.01
2.936,31%-0,01
4.934,00%-0,02
19.734,00%-0,01
2.636,90%0,01
9.639,77%0,04
TBMM Plan ve Bütçe Komitesi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın 2025 bütçesini görüşmek üzere toplandı. Milletvekillerinin söz almasının ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, soruları yanıtlamaya başladı. İzmir’de yaşları 1 ile 5 arasında değişen kardeşlerin yangın ölümüne ilişkin olarak Göktaş’ın “Çocuklarımızın iyilik halinin sağlanması için yoğun bir çaba gösteriyoruz. İzmir’deki elim olay hepimizi yüreğini yaktı. Bakanlık personeli evi sadece bu yıl 18 kez ziyaret etmiş. Anne ve çocuklar arasındaki bağı görmüş. Çok zor bir karar çocuğu anneden ayırmak” demesi üzerine gerginlik çıktı. Komisyon Başkanı Mehmet Muş, birleşime 20 dakika ara verdi.
İzmir’de beş çocuğun yanarak ölmesinde ihmal iddiası: Yasaya göre, aile istemese bile çocuklar müdafaaya alınabiliyor
Komisyon, AKP Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplandı. Komisyonda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının bütçe, kesin hesap ve Sayıştay raporları görüşülüyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın sunumu öncesi muhalefet milletvekilleri üstünde kırmızı boya ile öldürülen kadınların isimleri yazılı bir “kefen” açıldı. İzmir’de yanarak ölen kardeşler bütçede gündeme geldi: Muhalefet “Sorumlusu bakanlık” dedi, AKP’liler itiraz etti Bakan Göktaş milletvekilleriyle tokalaşırken, CHP’li kadın vekiller, “Sayın Bakan, bu kefenin üzerinde öldürülen kadınların isimleri yazılı. 9 Ekim’de 296’ydı, bugün 411. Vicdanınız sızlıyor mu Sayın Bakan? Kafanızı yastığa nasıl koyuyorsunuz Sayın Bakan. Bu kadınların vebali sizin boyununuzdadır. Kefeni çantamızda taşır hale geldik” diye tepki gösterdi. Kurul sıralarına “İstanbul Sözleşmesi yaşatır”, “istifa”, “Marjinal değiliz halkız” ve “Jin, Jiyan, Azadi” yazılı dövizler ve öldürülen kadınlar ile Diyarbakırlı 8 yaşındaki Narin’in fotoğrafları konuldu.
|
TBMM Plan ve Bütçe Kurulu, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın 2025 bütçe görüşmelerini tamamladı. Milletvekillerinin söz almasının ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, soruları yanıtladı.
Göktaş, siyasete giriş “motivasyonunu” anlattı
Siyasete giriş öyküsünün bir kadın cinayetiyle başladığını belirten Göktaş, şunları söyledi:
“Bakanlığımız 85 milyona hizmet götüren bir kurum. Önceliğimiz tolumun tüm bölümlerine eşit şekilde ulaşmak. bakanlık olarak toplumla dayanıklılığımız arttırmak için sıkıntıları kıymetlendiriyoruz. Birincisi sosyal risk haritası. Paydaş bakanlıklarımızın da dayanaklarıyla gerçekleştirdiğimiz veri tabanını da ayarladığımızda şimdi olaylar gerçekleşmeden müdahale edeceğiz. Oburu ise aile rehberi sistemi. Ulaşılabilir bir destek sunacağız. Sağlık Bakanlığı, MEB, GSB gibi bakanlıkların olduğu büyük bir kapasiteden bahsediyoruz.
“Şov yapmıyoruz, vatandaşın yanındayız”
Şiddet olaylarına atıf yaparak haberiniz yok gibi ithamlarda bulunuldu. Bunlar haksız ve gerçek dışı. Bunu yapmanız haksızlık. Siz hiç kadın cinayetine şahit oldunuz mu? Ben oldum, Belçika’da kadın yanımda 22 yerinde bıçaklanarak öldürüldü. Bu benim siyasete girme motivasyonumdur. Mağdurların haklarının korunması için tüm hukuki süreçleri takip ediyoruz. Her etapta mağdurların yanında oluyoruz. Gösteri yapmıyoruz, vatandaşın yanındayız. Psikososyal destek hizmetlerimiz de bunlar kapsamında.”
“Sizin taklit ettikleriniz var ama onlar daha kaliteliydi”
Muhalefet milletvekillerinin tepki göstermesi üzerine Başkan Muş, “Bütçe müzakeresi yapıyoruz. Sorularınızın yanıtını verdi ya da vermedi. Buna vatandaş karar verecek” dedi. Milletvekillerinin “Bizi taklit ederek anlatıyor” demesi üzerine Bakan Göktaş, “Sizi izlemedim bile. Sizin taklit ettikleriniz var ama onlar daha kaliteliydi” dedi.
“Biraz düzey, kameralar kapandı”
Gerilimin ardından konuşmasına devam eden Göktaş, şöyle devam etti:
“Narin’in hukuki olarak hakkını arayan biziz. Grubumuza de ayrıca teşekkür ediyorum.”
Ancak tepkiler devam edince Göktaş, “Biraz düzey. Kameralar kapandı!” dedi.
“Konukevindeki kadınların oy kullanamadıklarını iddia ettiler, kullanıyorlar”
Kadın cinayetlerine ilişkin olarak topyekün mücadele ettiklerini ifade eden Göktaş, konuşmasına şöyle devam etti:
“Topyekün seferberlik anlayışıyla mücadele ediyoruz. Şiddeti siz, biz daima birlikte el ele vererek kazıyacağız. Gelen tenkitlerden dolayı tekrar bahsedeceğim. Konuk konutlarımızın doluluk oranı yüzde 70. konuk evinden sığınak olarak bahsedildi. Bu ifadeyi kadınları incitmemek adına kullanmıyoruz. Kadınları konuk ediyoruz. Psikososyal yönden koruyoruz. Konukevindeki kadınların oy kullanamadıklarını iddia ettiler, kullanıyorlar. İkamet adreslerinin olduğu yerde oy kullanıyorlar.”
“Kadına yönelik şiddetle çabayı İstanbul Sözleşmesi’ne hapsedenler görüyoruz”
Göktaş, İstanbul Mukavelesi’nin iptal edilmesinin kadına şiddetle çabayı etkilemediğini öne sürerek; “Bu ülkede yıllarca başörtüsü yüzünden üniversiteye gidemeyen kadınlar oldu. Yıllarca kılık kıyafetleri yüzünden siz kadınları istihdamdan uzaklaştırmadınız mı? Kadına yönelik şiddetle çabayı İstanbul Sözleşmesi’ne hapsedenler görüyoruz. Bu anlamda kadına yönelik şiddetle uğraşımız tek bir mukaveleyle başlamadığı gibi olmadığında da çabamızın durmayacağı nettir. Kadına yönelik şiddetle mücadelede dünyada eşi benzeri az bulunan hukuki düzenlemeye sahibiz. Geri çekilme kararı ülkemizin kadınlara şiddetten taviz verdiği anlamına mutlaka gelmemektedir. Asılsız ve yakışıksız ithamlar şiddetle gayretimize hiçbir katkı sunmamaktadır” dedi.
kadına yönelik şiddetle mücadelede medyanın rolüne değinen Bakan Göktaş, “Kadına yönelik şiddetle mücadelede sadece dizilerin ele alınmaması gerektiğine dair yorumlar geldi. Kadınları basmakalıp rollerle sömürüyorlar ve kadına yönelik şiddet olağanlaşıyor. kadınların saygınlığını zedeliyor. Medyanın sorumlu, hassas ve dikkatli olması şiddetle çabamızı arttıracaktır. RTÜK başta olmak üzere paydaşlarla çalışmalarımızı sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.
“İsimleri zikretmenin, hadiseleri zikretmenin çocuğu suistimal olduğuna inanıyoruz”
“Çocukların haklarından ve özgürlüklerinden sorumlu bir bakan olarak çocukların mahremiyeti en temel sorunum” diyen Göktaş, şunları aktardı:
“İsimleri zikretmenin, olayları zikretmenin çocuğu suistimal olduğuna inanıyoruz. Biz çocuklarımızın geleceğini etkileyecek herhangi bir bilginin ileriki yaşlarda karşılarına çıkmasını istemiyoruz. Bakanlığımıza emanet edilen her bir çocuğun ayrı bir hikayesi var. Kadınlar ve çocuklarla ilgili her konu siyaset üstüdür. Buna teşebbüs edenlere de müsemma göstermem. Lütfen çocuklarımızla ilgili herhangi bir hadise elinize ulaştığında bana ulaşın. Gerekli adımları birlikte atalım. Bize uzatılan her ele biz kucak açarız.”
“Denetimsiz olması çocuklar içni bir risk”
Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı’nın “kreşleri kapatma” girişimini savunan Göktaş, “Kreşler konusunu yanlış tabanda konuşursak çocuklara ve ailelere haksızlık etmiş oluruz. Müfredatın yasal düzlemde denetlenmesi gerekiyor. Belediyelerin ve özel kesimin belirli çerçevede hareket etmek kaydıyla böyle kurumlar açmalarını natürel ki isteriz. Sahada belediyeler tarafından oyun evi, kreş adı altından anaokulu işlemi yapan kurumlar olduğu bilgisi ulaştı. Bu mevzuyu siyaset üstü tartışmamız lazım. Bu yazı bütün belediyelere gitti. Kontrolsüz olması çocuklar içni bir risk” şeklinde konuştu.
İzmir’de yanarak hayatını kaybeden beş kardeşin durumu tartışma yarattı
Bakan Göktaş, İzmir’de yanarak hayatını kaybeden beş kardeş için bakanlık ihmali iddialarına şöyle karşılık verdi:
“Çocuk istismarı iddialarıyla ilgili olarak herhangi bir ihbar bize ulaştığı an müdahalede bulunuyoruz. Sosyal incelemelerimizi gerçekleştiriyoruz. Gerekli önlemleri alıyoruz. Ülkemizin neresinde olursa olsun tespit ettiğimiz an gerekli önlemleri alıyoruz. Bu süreçte ailelerle de yan yana yürüyoruz. Ev içinde gereksinimleri tespit ediyor ve buna göre plan oluşturuyoruz. Bu şekilde 51 bin çocuğumuza ulaştık. Çocuklarımızın iyilik halinin sağlanması için yoğun bir çaba gösteriyoruz. İzmir’deki elim olay hepimizi yüreğini yaktı. Bakanlık personeli evi sadece bu yıl 18 kez ziyaret etmiş. Anne ve çocuklar arasındaki bağı görmüş. Çok zor bir karar çocuğu anneden ayırmak.”
Göktaş’ın sözleri üzerine komisyonda gerginlik çıktı. Başkan Muş, birleşime 20 dakika ara verdi.
Görüşmeler devam ediyor
Göktaş, verilen ortanın ardından şu şekilde devam etti:
“Kadın ve aile birbirinin yapı taşıdır. Biri olmadan oburu olmaz. Bazı vekillerin kutsal aile diyerek aileyi küçümseyen hallerini gördük. Kadınları güçlenmesi toplumun ve ailenin güçlenmesidir. Kadınlar özgürse ve hakları korunuyorsa o evde çocuklar sağlıklı büyür. Kadına yönelik şiddetin olduğu bir ortamda güçlü aile bağların söz edebilir miyiz? Aile geleceği inşa eden en temel kurumdur. Yarının garantisidir.
Dünya bir kriz yumağındayken ülkemizde istikrar ve güveni sağlamak için çalışıyoruz. bu ülkenin en hassas bahislerini siyasi gereç haline getirmeyin. Siyaset üstü düzlemde birlikte çalışalım. Kapımız sonuna kadar açıktır.”
Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Cem Karaca’ya, Aşina Olmayan Gençlerimizi Gördükçe Kendimizi Sorguluyoruz