Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, PKK başkanı Abdullah Öcalan ile ilgili “Umut hakkı bizim mevzuatımızda, kanunlarımızda olan bir konu değil” açıklamasını yaptı. “Abdullah Öcalan Newroz’da imajlı bir davette bulunacak mı?” sorusuna Tunç, “Videoyla, canlı temasla temas kurması söz konusu değil. Talep olursa mektup ile ilgili değerlendirme yapılabilir” cevabını verdi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara Hakimevi’nde basın kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi, soruları yanıtladı.
PKK lideri Abdullah Öcalan’ın PKK’ye silah bırakma ve kendini feshetme davetine ilişkin soru üzerine Bakan Tunç, “Çağrı terör örgütü elebaşının kendi örgütüne silah bırakmasına yönelik. Davette, terör örgütünün kendilerine göre zemin sağlayan konuların artık münasebetlerinin olmadığını söylüyor. Kongrenizi toplayın, örgütü feshedin, tüm gruplar da silah bıraksın deniliyor. Çağrı bu ve örgüte yönelik” karşılığını verdi.
Tunç, şunları kaydetti:
“İmralı’nın çağrısında bir şart söz konusu değil. Silah bırakma şartı yerine getirilmezse terörle mücadele devam eder. Devletin terörle uğraştan vazgeçmesi gibi bir durum söz konusu olamaz. Hatta davette ateşkes olmadığı halde ateşkes kelamına karşı Milli Savunma Bakanımızın ‘Bunu kabul edemeyiz’ biçimindeki cümleleri de söz konusu. Buradaki hedefimiz ülkemizi terörden kurtarmak. 40 yıldan bu yana çok büyük kayıplar verdik, şehitler verdik, maddi kayıplarımız oldu. Bin yıllık kardeşliğimize bir hançer saplandı. Şimdi bu hançeri çıkardığımız zaman olağan bu yaranın uygunlaşması, o çıkarılan yerdeki güzelleşmeyi sağlayacak gereklilikler ne olabilir? Onlar bu davetin sonuç verip vermediğine bağlı konular. ‘Bundan sonraki adımlar ne olabilir’ şekilde şimdiden bir tartışma doğru değil. Bu sürecin akamete uğramaması lazım, bu hepimiz için önemli.”
Tunç, geçen haftaki Van programını anımsatarak, “İnsanlar gerçekten umutlu, heyecanlı. ‘Artık buralarda terör olmasın, çocuklarımız kaçırılmasın, daima bir arada birlik, beraberlik içerisinde önümüze bakalım’ diyorlar. Hepimiz bunu istiyoruz. Demokratik siyaset kanalları açık o anlamda. Eğer davetin muhatabı olumlu cevap verirse, Türkiye’de terör sonlandırılmış olur. Bundan daha önemli bir aşama söz konusu olamaz” değerlendirmesinde bulundu.
“Af söz konusu değil”
Adalet Bakanı Tunç, Öcalan’ın cezaevi koşullarına ilişkin soruya, “Kişiye yönelik bir düzenleme, bir uygunlaştırma söz konusu değil. Biz mevzuatımızda daima birtakım iyileştirmeler yapıyoruz” karşılığını verdi.
Bazı sözlerin “af” şeklinde yorumlandığını ancak gündemde genel affın bulunmadığını belirten Tunç, şöyle devam etti:
“Mesela hasta mahkumlar… ‘Cezaevinde ölmesin hükümlü’ diyoruz. Bu insan haklarına alışılmamış. Bunların genel af şeklinde yorumlanması doğru değil. ‘Kovid-19 müsaadesiyle ilgili bir çalışma ‘olabilir’ dedik, ‘Af mı geliyor’ şeklinde birtakım yorumlara neden oldu. Oradaki konu tamamen Kovid izni süreciyle ilgili. 2020’de Kovid müsaadesinden yararlanıp açık cezaevinde bulunanlar denetimli özgürlükten faydalanarak tahliye edilmişti. Kovid devam ettiği surece bu süre 31 Temmuz 2023’e kadar uzatıldı. O tarihten sonra bu bireylerden şartlı salıverilmesine 5 yıl kalanların Kovid izni kapsamında hayatına devam etmesine, şartlı salıverilmesine 5 yıldan fazla olanların ise cezaevine dönmesine yönelik bir düzenleme yapıldı. Bu düzenlemeden yaklaşık 100 bine yakın kişi faydalanmış oldu.
Kapalı cezaevinde bulunanlar da 3 yıl erken açık cezaevine geçmiş oldular. Bu düzenlemeden 31 Temmuz 2023 tarihi itibarıyla cezası mutlaklaşan ve cezaevinde bulunanlar yararlandı. 31 Temmuz 2023’te cezaevinde değil ama daha önce suç işlemiş ancak cezasının infazı şimdi katılaşmamış ve hapse girmemiş olanların, yargılamadaki gecikmeden dolayı bu düzenlemeden yararlanamaması gibi bir durum ortaya çıktı. Bu yönde müracaatlar, talepler oldu. Bu talepler doğrultusunda bir düzenleme olabilir. Buradan bir af geliyor değerlendirmesi yapmak doğru değil, gündemde af söz konusu değil.”
“Umut hakkı mevzuatımızda yok”
Adalet Bakanı Tunç, “umut hakkı” konusundaki tartışmalara ilişkin soruya, “Umut hakkı bizim mevzuatımızda, kanunlarımızda olan bir konu değil” karşılığını verdi.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası mahkumlarının şartlı salıverme mühletinin 30, müebbet hapis cezası mahkumlarının şartlı salıverme mühletinin 24 yıl olduğunu aktaran Tunç, şöyle konuştu:
“Bu yıllar dolduğunda kişi cezaevinde iyi halliyse tahliye olur. Birden fazla ağırlaştırılmış müebbet varsa daha farklı bir durum söz hususudur. Burada ölüm cezasından çevrilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası söz konusu. Ölüm cezasından çevrilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının şartlı salıvermesinin olmadığına dair Ceza İnfaz Kanunu’nda özel bir hüküm yer alıyor. Şu anda bizim konuşacağımız konu, terörün kendini feshetmesi, silahları bırakması. Bizim şu anda tüm odaklandığımız konu bu.”
Tunç, Öcalan’ın çağrısında herhangi bir şart, herhangi bir şartlı salıverme veya bir umut hakkı talebi söz konusu olmadığını belirterek, “Burada terör örgütü elebaşının örgüte yönelik bir çağrısı var. Burada muhatap devlet değil, muhatap örgüt. Dolayısıyla örgüt bunu nasıl kıymetlendirecek bunu daima birlikte göreceğiz. Değerlendirilse terör bitmiş olur. Değerlendirilmezse de terörle mücadele devam eder” dedi.
Bakan Yılmaz Tunç, “İmralı’da tecrit” ifadelerine ilişkin, “İmralı’da tecrit söz konusu değil. Geçmişte de daima tecrit olduğu, sağlık durumunun berbata gittiğini söylediler ama onların hiçbirisinin olmadığı, orada yanında başka mahkumların da olduğu, sağlık durumunun kötü olmadığı, bunların bir dezenformasyon olduğu ortaya çıktı. Mahkumların cezaevindeki şartları belirlidir. Yani mahkuma göre bir şart, ayrım söz konusu değil. Orada sağlık şartları, yeme, içme, barınma şartları hepsi mevzuatımıza uygun şekilde yürütülüyor.” diye konuştu.
“Video söz konusu değil, mektup değerlendirilir”
Adalet Bakanı Tunç, “Öcalan Newroz’da manzaralı bir davette bulunacak mı?” sorusuna, “Bizim ceza infaz mevzuatımızda mahkumların yakınlarıyla görüşebilmesi, dışarıyla nasıl temas edeceği belli kaidelere bağlı. Mektup gönderebilir, telefonla görüşebilir. Bunlar mevzuatta olan konular. Ama bir görüntüyle, canlı irtibatla temas kurması söz konusu değil. Mektup gönderebilir. Mahkumlar mektup yazabilir, mahkumlara de mektup yazılabilir” karşılığını verdi.
“Mektup” konusunda şimdi bir talebin bulunmadığına işaret eden Tunç, “Talep olursa mektup ile ilgili değerlendirme yapılabilir. Newroz’u kutlamak için bir mektup gönderecekse esasen o mektup bu davetin ruhuna uygun olması lazım ki yoksa davetin bir anlamı kalmaz. Çağrıyı bu sefer siz yırtıp atmış olursunuz. Dolayısıyla bunun sınırlarını aşmayan bir mesaj olabilir. O davetin dışına taşan farklı bir şey olursa sürece zarar veren bir açıklama olur. Dolayısıyla o yola girilmez diye düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
Bakan Tunç, DEM Parti heyeti ile Öcalan görüşmesine ilişkin ise “Orada fotoğrafı da çekildi, görüntüsü da alındı. Video, tamamen devletin güvenlik ve istihbaratı açısından çektiği bir video” açıklamasında bulundu.
Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
02:00
News
Genel
Genel
Genel
Genel
Genel
Genel
