Bakım Sigortası Yükü Hafifletir

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Prof. Dr. İsmail Tufan – Yaşlanmak, hayatımızın kaçınılmaz bir modülüdür ve herkes bu sürecin getirdiği fizikî ve zihinsel değişimlere hazır olmalıdır. Bu değişimlerin herhalde en kıymetlilerinden biri bakım gereksinimidir. Bu noktada bakım sigortası devreye girmelidir ve bakım ihtiyacı olan bireylere bakım garantisi sağlanmalıdır.

Neden gerek var?

Önce bakım sigortasının “yaşlı bakımı sigortası” olmadığını belirtelim. Yaşlılıkta bakım ihtiyacı artsa da doğuştan engelli veya sonradan engelli olup yaşlı olmayan milyonlarca kişinin bakıma ihtiyacı var. Doğumdan son nefesine kadar yaşlanan insanın bakıma ihtiyacı olunca, yaşam kalitesi azalır. Bağımsız yaşamın sürdürülebilmesi için fizikî, duygusal ve sosyal destek muhtaçlıkları karşılanmalıdır. Bakım sigortası, yaştan bağımsız bireylerin ihtiyaç duyduğu bakım hizmetlerini karşılayarak onların yaşam kalitesini artırır. Bakım sigortasının gerekliliği, artan yaşlı nüfus oranıyla daha da barizleşti. Bakım sigortasının maliyetini çalışanlar, patronlar ve emekliler birlikte karşılayarak bireylerin ve ailelerin üzerindeki ekonomik yükü hafifletirler.

Hizmete kolay erişim

Bakım sigortası, bireylere ve ailelerine büyük bir rahatlık sağlar. Öncelikle, sigortalı bireyler, ihtiyaç duydukları bakım hizmetlerine kolaylıkla erişebilirler. Bu hizmetler, evde bakım, bakımevleri veya rehabilitasyon merkezlerinde sunulabilir. Bakım sigortası, bu hizmetlerin maliyetinin tümünü veya bir kısmını karşılayarak bireylerin maddi telaşını azaltır. Aileler açısından da bakım sigortası büyük bir dayanaktır. Aile üyeleri, bakıma ihtiyaç duyan (yaşlı) bireylerin bakımını üstlenirken fizikî yorgunluk, duygusal gerilim ve mali sıkıntı gibi çeşitli zorluklarla karşılaşırlar. Bakım sigortası, sadece bakımın maliyetini karşılayarak veya buna ortak olarak ailelerin üzerindeki yükü hafifletmekle kalmaz, aynı vakitte toplumun “yeni bakım kültürü” (Tufan, 2006) ile tanışmasına ve benimsemesine de imkan tanır.

Toplumun refah seviyesini artırır

Bakım sigortasının toplumsal tesirleri, bireylerin yaşam kalitesini artırmanın ötesine geçer. Toplum genelinde sağlık ve refah seviyesini yükselterek sosyal bütünleşmeyi teşvik eder. Bakım hizmetlerine erişimin kolaylaşması, bireylerin topluma iştirakini artırır, onların toplumdan izole olmalarını maniler. Bu da sosyal bağların güçlenmesine ve toplumsal ahengin artmasına katkıda bulunur. Ayrıyeten bakım sigortası, sağlık ve bakım kesimlerinde istihdamı artırarak ülkenin ekonomik büyümesine de katkı sağlar. Profesyonel bakım hizmetlerine talebin artması, bu alanda daha fazla iş imkanı yaratır ve iş gücü eğitimine olan ihtiyacı artırır. Böylelikle, hem bireyler hem de toplum genelinde ekonomik ve sosyal kalkınma desteklenmiş olur.

Almanya’da sosyal güvenliğin ‘beşinci sütunu’ örnek olabilir

Almanya’da gerontoloji kısmından mezun olan, doktorasını da bu ülkede yapan Prof. Dr. İsmail Tufan, bakım sigortasında Almanya örneğini şöyle anlattı:

“Almanya’da bakım sigortası sosyal güvenlik sisteminin bir modülüdür. Hatta sosyal güvenlik sisteminin “beşinci sütunu” olarak tanımlanır. Bu sigorta, yaşlı, engelli veya bakıma muhtaç şahıslara yönelik bakım hizmetlerini finanse etmek için kullanılır.

Primlerin bir kısmı patron, diğer kısmı sigortalı kişi tarafından ödeniyor. Almanya federal hükümeti, bakım sigortası primlerine ek olarak ek bir katkı sağlıyor. Almanya’da bakım sigortası, sosyal devlet prensibine ve sosyal adalet anlayışına dayanır. Bakıma muhtaç bireylerin sağlık ve yaşam kalitesini korumak ve desteklemek amaçlanmaktadır.

Almanya’daki bakım sigortası sisteminde hem bakıma muhtaç bireylere hem de onların bakımını üstlenen aile üyelerine farklı tıpta takviyeler sağlanıyor.

Bakım parası, bakıma muhtaç kişilerin bakımını üstlenen aile üyelerine veya istekli bakıcılara değil, bakılan kişiye verilen nakdi bir yardımdır. Bu para, bakım hizmetlerinin evde sağlanması durumunda ödenmektedir. Bakım parası, bakım derecesine göre değişmektedir ve bakılan kişi bakım parasını bakıcının emeklerinin karşılanması amacıyla kullanmaktadır.

Profesyonel bakım hizmetleri, bakıma muhtaç şahıslara sunulan doğrudan hizmetlerdir. Bu hizmetler, profesyonel bakım işçisi tarafından sağlanmaktadır ve bakım sigortası tarafından finanse edilmektedir. Evde bakım hizmetleri veya bakım meskenlerinde sunulan hizmetleri kapsamaktadır.

Bakım parası ve bakım hizmetlerinin bir kombinasyonu olarak sunulan “kombine hizmetler”, bakıma muhtaç kişinin hem aile üyeleri hem de profesyonel bakım işçisi tarafından sağlanan bakımdır. Bu durumda, bakım sigortası hem nakdi yardımlar hem de hizmet yardımları sağlamaktadır.

Kısa müddetli bakım, bakıcının hastalanması veya izin alması durumunda bakıma muhtaç kişinin bakımının devam etmesi için sağlanmaktadır. Gündüz bakımı ise bakıma muhtaç kişinin gün içinde bakım merkezlerinde bakım almasını sağlar ve akşamları evine döner.

Bakım sigortası, bakıma muhtaç kişilerin evde bakımının yükünü hafifletmek amacıyla aylık makul bir ölçü para verir. Bu, bakım hizmetleri veya destekleyici hizmetler için kullanılır.

Aile üyeleri veya istekli bakıcılar, makul koşullar altında sosyal güvenlik primlerinden muaf tutulur veya sigortalı hale getirilirler. Bu, emeklilik, sağlık sigortası ve işsizlik sigortası gibi sosyal güvenlik haklarına erişimi sağlar.”

Osnabrück Üniversitesi Vetcha Fakültesi Gerontoloji Bölümü’nü bitiren ve uzun yıllar Almanya’da yaşayan Prof. Dr. İsmail Tufan (sağda), 2006’da Akdeniz Üniversitesi bünyesinde Türkiye’nin ilk gerontoloji kısmını, daha sonra da Türkiye’de yaşam uzunluğu eğitimi destekleyen ilk üçüncü yaş üniversite modeli 60+ Tazelenme Üniversitesi’ni kurdu.

Hem devlete hem bireye ekonomik yarar sağlar

Bakım sigortasının ekonomik yararları, hem bireylere hem de devlete avantaj sunar. Bireyler açısından, sigorta, uzun vadede büyük maliyetler gerektiren bakım hizmetlerini karşılayarak ekonomik garanti sağlar. Bu, özellikle düşük ve orta gelirli aileler için büyük bir rahatlamadır ve onların finansal istikrarını korur. Devlet açısından ise bakım sigortası, sağlık ve sosyal güvenlik harcamalarının sürdürülebilirliğini artırır. Özellikle yaşlılık devrinde artan sağlık harcamaları, devlet bütçesinde bir yük oluşturur. Bakım sigortası, bu harcamaların özel sigorta sistemi üzerinden karşılanmasını sağlayarak, devletin mali yükünü hafifletir. Aynı vakitte, sigorta primlerinden elde edilen gelirler, ekonomik döngüye katkı sağlar ve genel ekonomik istikrarı dayanaklar.

BİTTİ