Çanakkale’de Balıkçılar, Müsilaj Nedeniyle Av Sezonunu Erken Kapattı

Çanakkale Boğazı ve Marmara Denizi’nde 2020 yılında görülen müsilaj, bu yıl da görülmeye başlandı.

Müsilaj tesirini artırması ile Çanakkale Boğazı’nda avlanan bazı balıkçılar, 15 Nisan’da kapanacak av sezonunu erkene çekti.

Müsilajın tesirini her geçen gün arttırdığını söyleyen DEM-BİR Çanakkale-Tekirdağ Bölge Birliği Başkanı Naci Karabiber, bazı balıkçıların müsilaj nedeniyle av sezonunu 1 ay erken kapattığını belirtti.

“AĞLARIMIZ PATLADI, EPEY BİR AĞIMIZ KAYIP”

Türkiye’de yasal olarak balık av döneminin 1 Eylül’de başladığını söyleyen Naci Karabiber, şu sözleri kullandı:

Müsilaj son günlerde çok ağırlaştı, avcılığı imkansız hale getirdi. Dönemimizi kapattık. Artık mücadele edilemez bir hale geldi. Çok fazla ağ kaybettik, çok fazla sistemimiz patladı. Sezonu erken kapattık.

1 Eylül’den itibaren denizde av bu yıl iyi oldu. Karadeniz’de palamut popülasyonu çok yeterliydi. Sonrasında hamsi popülasyonu düzgündü. Kasımın sonundan itibaren müsilaj başlamasıyla peyderpey avcılık ve faaliyetlerimiz kısıtlandı. Artık mart ayı ile birlikte tamamen avcılık yapamaz hale geldik.

En son dün gece Şarköy açıklarında bir av operasyonu yaptık. Ağı denizden alamadık, ağlarımız patladı, epey bir ağımız kayıp. Sonra dalgıç daldırıp topladık ağlarımızı. Pes ettik, bıraktık.

“MARMARA DENİZİ ÖLÜYOR”

Müsilaj probleminin büyük sonuçlar doğabileceği konusunda uyaran Karabiber, sözlerine şöyle devam etti:

Marmara Denizi’nde müsilajın 5 yıl veya 3 yıl üst üste olduğunu düşünün. Felaketin boyutlarını, ne kadar uçuk bir sayılara ulaşacağını kimse tahmin edebiliyor mu? Marmara Denizi’nde sucul yaşam biter.

Marmara’nın çevresinde hiçbir tane turizm sektörü, sanayi kuruluşu kalmaz. Marmara çöl olur. Adeta Marmara Denizi üzerinden yürüyerek geçilecek hale gelir. Müsilaj engellenebilir ama olduktan sonra müsilaj için yapılabilecek hiçbir şey yok. Bu açıdan, kesinlikle akademisyenlerimizin ve Meclis’teki müsilaj komitesinde yapılan çalışmaların hemen hayata geçirilmesi gerekiyor.

Yoksa avcılığı geçtim, Akdeniz’de de avlanırız, Karadeniz’e de gideriz ama Marmara Denizi ölüyor, sucul yaşam bitiyor. Oksijen kalmadı. Çok daha büyük kötü sonuçlar doğacak. Her yıl artarak devam ediyor.