DOLAR

34,2626$% 0.33

EURO

37,6057% -0.48

GRAM ALTIN

2.913,80%-0,06

ÇEYREK ALTIN

4.965,00%-0,38

TAM ALTIN

19.797,00%-0,37

ONS

2.647,05%-0,33

BİST100

9.109,34%2,37

İmsak Vakti a 02:00
Bursa AÇIK 26°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
SON DAKİKA

DOLAR 34,2626

EURO 37,6057

ALTIN 2.913,80

BİST 100 9.109,34

İmsak 02:00

26°
  • Bursa Gündem Haber
  • Siyaset
  • CHP’li Karabat’tan İktidara Tepki: Fırat Nehri’nin Kenarında Bir Koyun Suya Gitse Sorumluluk Bende Derken Binlerce Vatandaş Enkaz Altındayken Sorumluluk Almadı

CHP’li Karabat’tan İktidara Tepki: Fırat Nehri’nin Kenarında Bir Koyun Suya Gitse Sorumluluk Bende Derken Binlerce Vatandaş Enkaz Altındayken Sorumluluk Almadı

ad826x90

 

CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, “İktidar ve iktidardakiler Fırat Nehri’nin kenarında bir koyun suya gitse sorumluluk bende derken binlerce vatandaş enkaz altındayken sorumluluğu üzerlerine almadı. Hatta onlara oy vermezlerse cezalandıracaklarını söylediler. Bizim Dışişleri eski Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu bir gün diyor ki; ‘Ülkemiz en zengin ülke değil ama en cömert ülkedir’ diyor. Böylesine cömert bir ülke. Cömertlik sıralamasında dünyada ilk yirmiye giriyor. Lakin nedense kendi vatandaşına gelince, bayanına, çocuğuna, köylüsüne, emekçisine gelince en cimri hükümetle karşı karşıyayız” dedi.

Esenyurt Kardeş Kültürler Şenliği, birbirinden renkli aktifliklerin yanı sıra önemli konuşmacıların katıldığı söyleşilere ev sahipliği yapıyor. Bu kapsamda CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat ve Beylikdüzü Belediye Başkan Mehmet Murat Çalık’ın konuk olduğu ‘Sosyal Belediyecilik’ söyleşisi düzenlendi. Moderatörlüğünü Dr. Özgenur Reyhan Güler’in yaptığı programda, sosyal belediyecilik anlayışı, sürdürülebilir kentleşme, çözüm odaklı belediyecilik mevzuları tartışıldı. İlginin yoğun olduğu söyleşiye ev sahipliği yapan Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, ilçede hayata geçirdiği projeleri anlatarak, “Sosyal devletin yapmadığı hizmetleri biz belediyeler olarak yapıyoruz” dedi.

“Gelir dağılımındaki adaletsizlik azalacağına büyüyor”

Kentleşme ve göçle birlikte Türkiye’deki değişimi anlatan Başkan Özer, hükümetin bu değişimde sosyal devlet prensibinin içini boş bıraktığını söyleyerek, “Kentleşmeyle birlikte sermaye artık diğer dallardan çok kentlere yatırım yapmaya başlıyor. Böyle olunca ülkede gelir dağılımındaki adaletsizlik azalacağına büyüyor. Hem katılım hem de dağılımla ilgili adaletsizlik Türkiye’nin gündemini işgal ediyor. Türkiye’de meydana gelen dramatik göç dalgalarının yaratmış olduğu büyük bir çarpıklık da söz konusu. Onun da en çok yansıması Esenyurt’ta. İnsanlar ya zorunlu göçle ya da iş bulmak için geldiler. Ama o umutları kentlerin beton bariyerlerine çarparak tuzla buz oldu. Birçoğu umduğunu bulamadı ve her şehirde birden çok şehir ortaya çıktı” diye konuştu.

“Sosyal devletin yapamadıklarını yapıyoruz”

Sosyal devletin bu iktidar döneminde ortadan kalktığını belirten Başkan Özer, şöyle devam etti:

“Adeta halkın fakirleşmesini kendi iktidarını devam ettirecek bir yapı olarak gördüler. Hem fakirlerden hem de yoksulluktan dolayı birtakım cemaatlerin tuzaklarına düşen insanlar onlara birer oy deposu fonksiyonunu gördüğü için yoksulluğu giderebilmek yerine palyatif önlemlerle onları kendilerine bağlamaya çalıştılar. Hal böyle olunca sosyal devletin yapamadığını yapmak durumunda kaldık. Biz burada bir model uyguluyoruz. O modelin en önemli ayaklarından biri, ‘Sosyal Belediyeciliğin Kalbi Esenyurt’. Bu kapsamda 3 aşevi açtık. Altı tane daha açacağız. Günde 15 bin kişiye üç çeşit sıcak yemek dağıtıyoruz. İki tane kent lokantasının planlamasını yapıyoruz.

“Her zaman halkımızın yanında olacağız”

Kreşler yapıyoruz. Gelir gelmez bir kreşi açtık. Üç adedinin temelini attık. On bir tane daha yapacağız. Bu da sosyal belediyeciliğin bir yanıdır. Okulların bakım ve tamiratlarını yapıyoruz. 25 bin 600 tane kırtasiye seti ve okul çantası dağıttık. Kütüphanelerimizi kullanan çocuklarımıza çorba desteği veriyoruz. Ailelerimize gıda kolisi dağıtıyoruz. Cumhuriyet Halk Partili belediyeler sosyal devletin yapmadığı işleri yapmak durumundadır. Bu çalışmalarımız Türkiye’ye dalga dalga yayılacak ve ilk seçimde bu yürüyüş iktidarla sonuçlanacak. Gelinen iktidar demokratikleştirecek, sosyal devlet yeniden ihya edilecektir. Her zaman halkımızın yanında olacağız. Onlarla birlikte yürüyeceğiz. Onların daima kazanacağı günleri daima bir arada yaşayacağız.”

 “İktidar kaynaklarımızı kesiyor”

Esenyurt’a hizmet için kullanılacak kaynakları hükümetin kestiğini ifade eden Başkan Özer, “Belediye olarak eşit, adil, kapsayıcı ve erişilebilir olmak durumundayız. Ama bunu yapmakla görevli olan iktidar tam aksisini yaparak bizim kaynaklarımızı kesiyor. Geçen ay bizim 80 milyona yakın paramızı kestiler. Tarihte ilk kez burada yaşanıyor. Borcunuz var diyor. Tamam borcumuz var da belediyeler ilk kez borçlanmıyor ki… Peki niçin bunu yapıyor? Victor Hugo’nun bir kelamıyla atıfta bulunmak istiyorum. Diyor ki; ‘Siz yardım edilmiş fakirler istiyorsunuz.’ Çünkü size oy verecekler. ‘Biz ise ortadan kaldırılmış yoksulluk.’ Onun için biz onların işini yapıyoruz. Bu bizim vazifemiz değil. Bu işte hükümetin görevi. Ama mecburuz buna çünkü sürdürülebilir, yaşanabilir bir şehri yaratabilmek için bunları yapmak durumundayız. Yoksa bu şehir sürdürülemez, yaşanamaz, haksızlıkların uzunluk verdiği bir yer haline gelir” şeklinde konuştu.

“İktidar ve iktidardakiler Fırat Nehri’nin kenarında bir koyun suya gitse sorumluluk bende derken binlerce vatandaş enkaz altındayken sorumluluğu üzerlerine almadılar”

Vatandaşa en çok destek olan belediyelerin CHP’li belediyeler olduğunu belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat ise şunları söyledi:

“Bugün aslında sosyal devlet kavramını neden konuşuyoruz? Neden sosyal devlet gibi bir olgu varken ondan daha çok bugün sosyal belediyecilik konuşuluyor diye açıklarsam CHP’li belediyelerin de eksenini ortaya koymuş oluruz. Bugün aslında Anayasa’nın temel prensibi sosyal devlet olduğumuzla ilgili. En temel hususlarından bir tanesi ama peş peşe öyle olgular yaşadık ki sırasıyla gözden geçirelim. Pandemi, salgın, deprem yaşadık. Ve bu sarsıntıların arasında seller, orman yangınları gibi ögeler yaşadık. Ve bütün bunlarda Türkiye bir fakirleşme sürecini yaşadı. Dolayısıyla bütün bu olgular olurken devletin ihtiyaç duyulan her vatandaşın yanında olması gerekir lakin burada bir eksiklik oldu, toplumda bir travma oldu ve dolayısıyla vatandaş o andan itibaren kendine en çok kim destek oluyor diye baktı. En çok destek olanlar belediyelerdi. Ve bunların arasında yine sosyal sözünün bütünleştiği sosyal demokrat belediyeciler daha çok destek oldular. Vatandaşın daha çok yanında oldular. İktidar ve iktidardakiler Fırat Nehri’nin kenarında bir koyun suya gitse sorumluluk bende derken binlerce vatandaş enkaz altındayken sorumluluğu üzerlerine almadılar. Hatta onlara oy vermezlerse cezalandıracaklarını söylediler. Yine sosyal devletin gereği olarak bir sefer tüm dünyada gelir garantisi olmayan vatandaşlara belirli bir gelir teminatı sağlayan onları toplumda az önce bahsettiğim risklere karşı koruyan sosyal güvenlik olanağı sağlayan ve tüm yurttaşların aslında insan olmaktan dolayı sahip olduğu haklar var. Birincisi vatandaş, yurttaş barınmalı, çağın gereği olarak eğitim almalı, çağın gereği olarak sağlık masraflarından yararlanmalı ve bütün bunları yaparken de eşit yurttaşlar halinde yapmalı. Peki biz 2024’de bu çerçevede ne yapmaya çalıştık hatırlayalım; güvenli kentler olsun istedik bu kentlerde yurttaşlarımız rahat yaşasın istedik ve huzurlu olsun istedik. Kentleri kalkındıran ve geçindiren yine bu kalkınmayı yaparken vatandaşının refah seviyesini arttıran ve bunun da toplumsal dayanışma hissini artırarak başarmayı bir hedef haline koydu Cumhuriyet Halk Partisi.  

“Kadınların ekonomik hayata katılmasını sağlayacağız”

Kaynakları toplumun bütününden yana, kamu çıkarından yana kullanıyorsanız orada siz bir sosyal devlet anlayışına sahipsiniz. Türkiye’de bunun tam tersi. Öyle bir rejim var ki ekmekten, kitaptan vergi alınıyor ama pırlantadan vergi alınmıyor. İşte bütün bunlara karşı biz CHP’li belediyeler olarak bütün yurttaşlarımıza fırsat eşitliği sağlayacak bir sosyal belediyecilik örneği yapmalıyız. O kentte yaşayan gençlerin eğitimden eşit fırsattan sağlanmasını yaratacak yerler yaratacağız. Kadınların ekonomik hayata katılmasını sağlayacağız. Bakın Türkiye Belediyeler Birliği gibi büyük belediye birliği artık bizde. Orayı aldığımızda kaynakların sadece kendi belediyelerine aktarıldığını ve başkalarına hiç kaynak aktarılmadığını gördük. 

“Nedense kendi vatandaşına gelince, bayanına, çocuğuna, köylüsüne, emekçisine gelince en cimri hükümetle karşı karşıyayız”

Kent yoksulluğu diye bir şey oluşmuş. Eğer bir toplumsal barış sağlayacaksak kent fakirleriyle barışmak, önümüzde büyük bir önem olarak duruyor. Bunu dayanışmacı bir sosyal belediyecilikle yapabiliriz. Bizim bütün politikalarımız o yüzden zenginleşme üzerine. Üretimin çok önemli bir kısmı Esenyurt’ta yapılıyor. Ama burada yaşayan insanlar hızla yoksullaşıyor. Esenyurt’ta ayakkabı, bilgisayar fabrikaları var ama aileler çocuklarına ne bilgisayar ne ayakkabı alamıyorlar. Bir tarafta üreten bir kent var. Diğer tarafta bu kentte yaşayan, ürettiğinden pay alamayan insanlar. Bunu yönetim etmek de bizim sosyal belediyecilik anlayışımızın bir parçası. İnşallah iktidar olursak fırsat eşitliği sosyal devlet anlayışımızın en önemli parçası olacak. Bizim Dışişleri eski Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu bir gün diyor ki; ‘Ülkemiz en zengin ülke değil ama en cömert ülkedir” diyor. Böylesine cömert bir ülke. Cömertlik sıralamasında dünyada ilk yirmiye giriyor. Lakin nedense kendi vatandaşına gelince, bayanına, çocuğuna, köylüsüne, çalışanına gelince en cimri hükümetle karşı karşıyayız. Bu tespiti yaparak bitirmek istedim. Bu topraklar, bu ülke büyük ve güçlü. Bütün sorun bu kaynakların adil ve eşit dağıtabilmek.”

Murat “Bugün 7 buçuk milyon çocuk açlıkla yoksullukla mücadele etmektir”

Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık da, “CHP’li belediyeler olarak sosyal adaleti sağlamak gibi bir önceliğimiz var. Ancak dezavantajlı kümelerin her geçen gün imkanlardan yararlanamadığını görüyoruz. Kent yoksulluğu da her geçen gün derinleşiyor. Dolayısıyla bizler de yerel yöneticiler olarak artık kentimizi daha dirençli hale getirmek zorundayız. Bugün sosyal siyasetleri geliştirirken bir taraftan da kentimizin o dirençli yapısını inşa etmek için adımlar atıyoruz. Bizler hükümetin yapmadığı ve sosyal politika olarak öncelleyemediği her alanda CHP’li olarak sürdürülebilir bir dirençlilik ile hareket etmeye çaba ediyoruz. Aslında bu yaptığımız hizmetlerin büyük bir kısmı hak temelli yaklaşmak… Bakın Türkiye Ekonomi Siyasetleri Araştırma Vakfı’nın verisine göre bugün 7 buçuk milyon çocuk açlıkla yoksullukla mücadele etmektir. Aileler evlatlarının beslenme çantasına hiçbir şey koyamıyorlar. Kişinin karakterinin formlandığı yer çocukluğudur. Eğer çocuk, geçmişte ailesinden, toplumdan gerekli ihtimamı görememişse yaşadığı kentten intikamını alır. Biz bu yüzden sadaka kültürünü reddeden, aslında herkesin kendi ekonomik tertibini kurmasını isteyen bir anlayışa sahibiz. Bu ülkenin hem insan kaynağı, hem ekonomik kaynağı var. Vatandaşlarımız vicdanlı, adaletli ve ahlaklı yöneticiler seçerse bu ekonomik nizamı kurabiliriz” dedi.

Festival coşkuyla devam ediyor

Festival, söyleşinin ardından Rumeli, Trakya ve Balkan gecesi ile devam etti. Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen etkinlikte sahne alan Rumelili Orhan ve Kemal kardeşler, Esenyurtlulara eğlence dolu bir akşam yaşattı. Sahnede sanatkarlara çiçek takdim eden Başkan Özer, “Binbir çiçekli bahçenin en güzel, en sevinçli rengi sizsiniz. İyi ki varsınız, iyi ki Esenyurt’tasınız. İyi ki sizin Belediye Başkanınızım. Hepimiz biriz, beraberiz, kardeşiz” dedi.
Birbirinden sevinçli müzikleri Esenyurtlular için seslendiren Rumelili Orhan ve Kemal Kardeşler de “Güzel bir kardeşlik şenliği oluyor. Bugün sevenlerimizle birlikte eğleneceğiz. Türkiye’nin sevinçli türkülerini Esenyurt halkı için seslendireceğiz. Böyle bir şenliği organize eden Belediye Liderimize ve grubuna çok teşekkür ederiz” diye konuştu.


‘Gecenin Kıyısı’nda taraf tutmanın anlamsızlığı üzerine bir hikâye


 

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika 

Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr

Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

7 Milletvekilinin Dokunulmazlık Evrakları TBMM’ye Sevk Edildi; 6’sı Muhalafet Partilerinden, 1’i MHP’den

HIZLI YORUM YAP