CHP’nin Boykot Davetine Tepki Büyüyor: Asıl Hedef Yerli Milli Markalar

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından yerli ve milli markalara yönelik boykot çağrısı yaptı.

Özel, ayrıca 2 Nisan günü ülke genelinde bir tüketim boykotu düzenlenmesi çağrısında bulundu.

BAKANLAR TEPKİ GÖSTERDİ

Özgür Özel’in açıklamaları, özellikle iş dünyası ve siyasi çevrelerden büyük tepki topladı.

CHP’den yapılan boykot davetine, hükümet cephesinden de tepkiler geldi.

Birçok bakan, boykot çağrısının ekonomik anlamda olumsuz etkiler yaratması ve yerli üreticilere zarar vermesi için yapıldığını belirtti.

“MİLLETİMİZ BU TÜR OYUNLARA GELMEZ”

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır, milli markaları boykot davetleriyle zayıflatmaya çabalamanın Türkiye’nin ortak geleceğine zarar verdiğini belirterek, “Milletimiz bu tür oyunlara gelmez.” ifadelerini kullandı.

Kacır, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, üretim ve istihdamın Türkiye’nin milli gücü olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

“Bu gücü kırmaya çalışmak, milli markaları boykot davetleriyle zayıflatmaya çabalamak Türkiye’nin ortak geleceğine zarar vermektir. Türk milleti, feraset ve basiret sahibidir. Milletimiz bu tür oyunlara gelmez. Milletimiz arasında ayrıştırıcı telaffuzlar üretenler, yine ve daima kendileri kaybedecektir.”

“GİRİŞİMCİLERİMİZİN VE SANAYİCİLERİMİZİN EKMEĞİYLE, HELAL KARIYLA OYNAMAYA ÇALIŞANLAR ASLA EMELİNE ULAŞAMAYACAK”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, sosyal medya hesabından, İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ilişkin açıklama yaptı.

Çalışanın, üretenin, ihracat yapanın yanında olmaya devam edeceklerini vurgulayan Işıkhan, şunları kaydetti:

“Sorumsuz davetleriyle işçilerimizin, istihdam oluşturan girişimcilerimizin ve sanayicilerimizin ekmeğiyle, helal yararıyla oynamaya çalışanlar asla maksadına ulaşamayacaktır.”

“ESNAFIMIZA, EKONOMİMİZE, ÜLKEMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı,sosyal medya hesabından, İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ilişkin açıklama yaptı.

CHP’nin siyasi çabayı sokağa taşıma gayretlerinin şimdi de ekonomiyi hedef alma teşebbüsüne dönüştüğünü belirten Yazıcı, şunları kaydetti:

“Ekonomik boykot çağrısı ile toplumda kutuplaşmaya zemin hazırlayanlara, ekonomimizin can damarı işletmelerimizi hedef alanlara milletimiz sandıkta gereken karşılığı verecektir. Hizmet üretmeden, kriz ve kaosla toplumu yönlendirmeye çalışanlara karşı milletimizle birlikte esnafımıza, ekonomimize, ülkemize sahip çıkacağız.”

“TİCARET DURDURULMAMALI”

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, esnaf ve sanatkara destek olunması, ticaretin durdurulmaması gerektiğini belirtti.

Palandöken, “ekonomik boykot” davetine ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, “Bu ekonomik zorlukta müşterisine hizmet etmeye çalışan esnaf ve sanatkara destek olunmalı ve ticaret durdurulmamalı.” ifadesini kullandı.

“BOYKOT DAVETLERİ HERKESE ZARAR VERİR”

Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (AESOB) Başkanı Adlıhan Dere, İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ilişkin yaptığı açıklamada, hukuki bir süreç yaşandığını, konunun yargıda olduğunu belirtti.

Boykot davetlerinin esnafa zarar vereceğini ifade eden Dere, “Ortada bir soruşturma var ve bu konuda yargı misyonunu yapacaktır. Biz esnafız, birleşmeden, uzlaşmadan yanayız. Hiçbir tartışmanın bir parçası olmak istemeyiz. Esnaf ekmeğinin kederinde, dükkanını açıp, eve ekmek götürmek istiyor. Boykot davetleri sadece bir esnafa, bir işletmeye değil herkese zarar verir.” diye konuştu.

“BOYKOT DAVETLERİ AKIL TUTULMASI”

Van Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Takva, yaptığı açıklamada, bazı firma ve markalara yönelik “boykot” davetlerini anlamsız bulduğunu söyledi.

Çağrıların yanlış olduğunu belirten Takva, “Siyasetçiler süreçleri yönetirken ister muhalefette ister iktidarda olsun serbest piyasayı olumsuz etkileyecek hiçbir yaklaşımı doğru bulmuyoruz. Bu nedenle boykot davetlerini akıl tutulması olarak değerlendiriyorum. Hangi görüşten olursa olsun bu davetleri doğru bulmuyoruz.” ifadesini kullandı.

Halkı firmalara karşı örgütlemenin yanlış olduğunu vurgulayan Takva, şunları kaydetti:

“Siyaset terminolojisinde böyle bir yaklaşım yok. Kamu firmalarını boykot edebilirsiniz ama özel sektöre yönelik hiçbir olumsuz yaklaşım doğru değil. Hakikaten bu firmalarda binlerce kişi istihdam ediliyor. Kimse onlar gibi düşünmek zorunda değil. Siyaseti özel sektör üzerinden dizayn edemezsiniz, siyasetçi, siyasetini yapacak. Bu boykot davetini manalandırmak mümkün değil, bu yaklaşımın yanında değil karşısındayız. O firmalar, markalar büyük riskler alarak üretim yapıyor. Bu nedenle bu davetler bir akıl tutulmasından başka bir şey değil.”

“ESNAFIMIZ, ÜRETİCİMİZ VE İŞLETMELERİMİZ HEDEF ALINIYOR”

İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan “boykot” davetlerine ilişkin yazılı açıklama yapan Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Genel Başkanı Ramazan Bingöl, bugün sosyal medyada yayılan ve 2 Nisan’da yapılacak boykot davetini kınadıklarını bildirdi.

Bu davetin ülke iktisadını hedef aldığını, yerli ve milli markalar ile küçük esnafı zor durumda bırakacağını kaydeden Bingöl, şu ifadeleri kullandı:

“Bu davetlerle Türkiye’deki farklı siyasi görüşlerden tüm esnafımız, üreticimiz ve işletmelerimiz hedef alınıyor. Milyonlarca insan, boykot yapılması istenilen o alışverişler sayesinde geçimini sağlıyor. Bu işletmelerimizin elektriği, suyu, çalışan ödemesi ve kirası var. Bu sebeple söz konusu davetin karşısındayız. Bu durumun hiç kimseye bir yararı olmadığı gibi ekonomiye de zarar verecektir. Hassas vatandaşlarımızın yarın daha çok alışveriş yapmasını ve daha çok tüketmesini istiyoruz. Yerli ve milli markalarımıza tam destek veriyoruz. İnanıyoruz ki bu çağrıyı milletimiz sağduyusuyla boşa çıkaracaktır.”

“ŞİRKETLERİMİZ SİYASİ TARTIŞMALARIN DIŞINDA TUTULMALI”

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, üreten, istihdam sağlayan, yatırım yapan şirketlerin hedef haline getirilmesinin ve boykot davetlerinin yanlış olduğunu belirterek, “Şirketlerimiz siyasi tartışmaların dışında tutulmalıdır.” ifadesini kullandı.

Hisarcıklıoğlu, ekonomik boykot davetlerine ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, şunları kaydetti:

“Üreten, istihdam sağlayan, yatırım yapan şirketlerimizin hedef haline getirilmesi ve boykot davetleri yanlıştır. Şirketlerimiz siyasi tartışmaların dışında tutulmalıdır.”

“İŞLETMELERİMİZE YÖNELİK HER TÜRLÜ SİYASİ BOYKOTA KARŞIYIZ”

Konya Ticaret Odası Başkanı Selçuk Öztürk, İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot davetlerine ilişkin yaptığı açıklamada, davetlerin siyasi olduğunu kaydetti.

Ülkedeki üretim ve istihdam sağlayan bütün işletmelerin baş tacı olduğuna değinen Öztürk, “İşletmelerimize yönelik her türlü siyasi boykota karşıyız. Bu tip davetler işletmelere olduğu kadar ülke ekonomisine de çok önemli zarar verir.” ifadesini kullandı.

Konya Sanayi Odası (KSO) Başkanı Mustafa Büyükeğen de Türkiye’nin itidalli ve sağduyulu olunması gereken bir devirden geçtiğinin altını çizerek, “Enflasyonla mücadele ettiğimiz bu devirde ülkemizin sanayi üretimine, ticari hayatına olumsuz yansıyabilecek her türlü davranıştan uzak durulmalı.” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye’nin kendi bölgesinin en güçlü sanayi ülkesi olduğuna dikkati çeken Büyükeğen, ülkenin bu gücünü sürdürülebilir kılmanın herkesin sorumluluğu olduğunu belirtti.

“BU ÇAĞRI TAM BİR ÇARESİZLİK VE BASİRETSİZLİK ÖRNEĞİ”

İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan “boykot” davetlerine ilişkin yazılı açıklama yapan İstanbul Ticaret Borsası Başkanı Ali Kopuz, çağrıların muhalefetin çaresizliğini gösterdiğini ifade etti.

Muhalefetin, yolsuzluk soruşturmasını unutturmak için her şeyi yaptığını ve tüm tuşlara bastığını belirten Kopuz, “Önce gençleri sokağa dökmeye çalıştılar, istedikleri başarıyı elde edemeyince, yerli ve milli markaları hedef tahtasına koydular. Vatandaşlarımız yerli markalarına sahip çıkınca, bu kez tüm ticareti engellemeye çalışıyorlar. Bu çağrı tam bir çaresizlik ve basiretsizlik örneği. Milletimiz bu oyunlara elbette gelmeyecektir.” ifadesini kullandı.

“MİLLETİ AYRIŞTIRMAYI DA GÖZE ALMIŞ DURUMDALAR”

Ali Kopuz, boykot davetlerinin “yolsuzluk soruşturmalarının üzerinin örtülmesi” amacıyla yapıldığını belirterek şunları kaydetti:

“Bu davetler, bir yolsuzluk soruşturmasını örtmek ve algı yönetimi için sadece Türkiye’nin ticaretini, esnafın yararını ve milletin ihtiyaç duyduğu ürünü almasını engellemeyi değil, milleti ayrıştırmayı da göze almış durumda olduklarını gösteriyor. Bu boykot davetini, çok çaresiz durumda olduklarının açık bir göstergesi olarak görüyorum ve milletimizin yarın onlara gereken yanıtı vereceğine inanıyorum.”