34,4465$% 0.3
36,3032€% 0.16
2.836,84%0,10
4.835,00%0,20
19.341,00%0,20
2.562,19%-0,20
9.389,62%-0,33
DOLAR 34,4465
EURO 36,3032
ALTIN 2.836,84
BİST 100 9.389,62
Akşam 17:53
BEĞENDİM
İnsanlar, bazen nazik, bazen de kötü olabilirler
Yazar Leo Buscaglia’nın “Bir dokunuşun, bir gülümsemenin, nazik bir kelamın, içten bir dinlemenin, samimi bir iltifatın ya da hayatı dönüştürme potansiyeline sahip en küçük bir ihtimam göstermenin gücünü hafife alıyoruz” kelamına atıfta bulunan Prof. Dr. Tayfun Doğan, tarih boyunca insanların birbirlerine hem mutluluk hem de acı kaynağı olduğunu söyledi. İnsanlar arasında bencil ve acımasız davrananlar olduğu gibi, diğerlerine yardım eden ve fedakâr davrananlar da bulunduğunu kaydeden Prof. Dr. Tayfun Doğan, şöyle devam etti: “Yapılan deneyler, 14-18 aylık bebeklerin, tanımadıkları birine yardım etmeye eğilimli olduklarını göstermektedir. Ayrıca, bebeklerin iyi ve kötü karakterleri ayırt edebildikleri ve iyi karakteri ödüllendirme eğiliminde oldukları da gözlemlenmiştir. Bu ve benzeri pek çok deney, doğuştan gelen bir ahlak ve adalet hissine sahip olduğumuza delil olarak gösterilmektedir. Bununla birlikte insanlar, bazen sevgi dolu ve nazik bazen de zalim ve kötü olabilirler. Psikologlar, insanların her iki potansiyeli de taşıdığını belirtmektedirler. Bu durum, içimizde hem iyilik hem de kötülük tohumlarını barındırdığımızı ve hangisini beslersek onun büyüdüğünü ortaya koymaktadır. Meşhur öyküyü bilirsiniz. Yaşlı Kızılderili, içimizde biri iyi biri kötü iki kurdun yaşadığını ve daima kavga ettiklerini söyleyince torunu sormuş: ‘Hangisi kazanacak?’ Yaşlı Kızılderi: ‘Hangisini beslersek o kazanacak’ demiş.”
İçinde iyilik barındıran insan davranışları neler?
Literatürde içinde iyilik barındıran insan davranışlarının prososyal davranışlar olarak nitelendirildiğini anlatan Prof. Dr. Tayfun Doğan, “Prososyal davranışların bünyesinde, özgecilik gibi hiçbir karşılık beklemeksizin, yerine göre kendinden fedakarlığı da içeren davranışlar olduğu gibi cömertlik, merhamet, insaniyet, yardımseverlik, iyilikseverlik, yüce gönüllülük, nezaket, şefkat, sevgi, hürmet, özveri ve vefa gibi davranışlar da bulunmaktadır” dedi.
Merhamet arttıkça mutluluk da artıyor…
Merhametin, insanların sıkıntılı vakitlerinde onlara destek olmak, onların acılarını, sıkıntılarını ve kahırlarını anlamak, hafifletmek ya da giderme çabası olarak tanımlanabildiğini kaydeden Prof. Dr. Tayfun Doğan, “Merhametin eylem boyutu da söz bahsidir. Merhamet sadece bir duygu değil, aynı zamanda eylem gerektiren bir davranış biçimidir. Bir kişinin yaşadığı badireyi anlamak, empati yapmak ve ona yardımcı olmak bu sürecin bir kesimidir. Acıma ve merhamet ise aynı şey değildir. Acıma bazen kibir ve üstten bakış duygusu yaratabilecekken, merhamet ilgi ve hürmet üzerine heyetidir. Merhamet eksikliği ise genellikle acımasız, duyarsız ve katı yürekli olmakla tanımlanır. Merhametsiz şahıslarda bencillik ve kıskançlık gibi olumsuz hisler da yoğun bir şekilde görülebilir. Merhamet, toplumsal bağlantıları sağlıklı tutan ve bireylerin memnunluğunu artıran bir faktördür. Yaptığımız bir çalışmada mutluluk ile merhamet arasında müspet yönde ilişkiler bulmuştuk. Yani, bireylerin merhamet seviyeleri arttıkça mutluluk seviyelerinin de arttığı sonucuna ulaşmıştık” diye konuştu.
Merhametten maraz doğar mı?
“Merhametten maraz doğar” gibi kelamların, iyilik yapmanın ya da merhametli olmanın her zaman iyi sonuçlar doğurmadığını, bazen sorunlara yol açabileceğini anlatmak için kullanıldığını da dile getiren Prof. Dr. Tayfun Doğan, “Bu sözler, bazı insanların iyilik yaptıklarında zarara uğramış olmalarından kaynaklanabilir. Ancak, karşı tarafın kötü davranışını merhametli davranışa bağlamak doğru değildir. Merhametli olmak, doğru olanı yapmaktır; karşı tarafın berbatlığı kendi karakterinin bir sonucudur. Bazen insanlar, merhametli olmamayı ya da iyilik yapmamayı haklı göstermek için ‘merhametten maraz doğar’ gibi sözleri kullanırlar. Yani, merhamet göstermemenin sebeplerini açıklamak adına bu sözleri rasyonel bir münasebet olarak sunarlar. Ancak, bu atasözünde, bilinen manasının ötesinde, kuralları ihlal eden, suç işleyen ve toplumdan dışlanan bireylere merhamet gösterildiğinde, bunun sorunlara yol açabileceği anlatılmak isteniyor olabilir” şeklinde konuştu.
İyiliği yapmak yetmez, zarafetle de yapmak gerekir!
Kimi zaman iyi olmanın saflık olarak görülebildiğini ama iyi olmanın her zaman anlamlı olduğunu kaydeden Prof. Dr. Tayfun Doğan, “Toplumda pek çok olumsuzluk olsa da iyi insan olmayı seçmek ve iyilik yapmak, kendimize ve diğerlerine olumlu katkılar sağlar. Mario Levi’nin belirttiği gibi, çok berbatlığın olduğu bir dünyada iyilik yapmak ve iyi olmak isyan etmek üzeredir ve bir enayilik değil, güçlü bir duruştur. Pek çok kötülük var olsa da etraf kötü beşerlerle dolu olsa da iyi insan olmaktan vazgeçmemek gerektiğini düşünüyorum. Ancak iyilik yaparken, karşı tarafın onurunu korumak da epey kıymetlidir. Yaptığımız iyilik kişi üzerinde bir yük hissettirmemelidir. Yani sadece düzgünlüğü yapmak yetmez, onu zarafetle de yapmak gerekir” dedi.
İyilik, genetiği de etkiliyor…
Prof. Dr. Tayfun Doğan, iyilik yapmanın psikolojik ve fizikî sıhhatimiz üzerindeki tesirine de değinerek, şöyle devam etti: “İyilik yapmak sadece diğerlerine değil, aynı zamanda iyilik yapan kişiye de mutluluk getiriyor. Yapılan araştırmalara göre, iyilik yapan insanlar, iyilik görenlerden daha mutlu oluyor. İyilik, kişinin içsel tatminini artırarak genel memnunluğunu pekiştiriyor. Sadece iyilik yapmak değil yeterliliğe şahit olmak da aynı şekilde insanları mutlu edebilmektedir. Hatta geçmişte yaptığınız bir düzgünlüğü hatırladığınızda bile güya şu anda iyilik yapıyormuşsunuz gibi kendinizi iyi hissedersiniz ve mutlu olursunuz. İyilik yapmanın fizikî sağlığa da olumlu etkileri var. Düzenli gönüllülük faaliyetlerinde bulunan kişilerin, yaşlılık devirlerinde ölüm riski azalmaktadır. Ayrıca, diğerlerine yardım etmek, kalp sağlığı üzerinde de olumlu etkiler yapmaktadır. Yapılan araştırmalar, iyilik yapmanın gen ifadesini bile olumlu yönde etkileyebileceğini ortaya koymuştur.”
İyilik yapmak beyin ve vücut eczanemizi harekete geçiriyor
İyilik yapmanın beynimizde ve bedenimizde olumlu değişikliklere yol açtığını da söyleyen Prof. Dr. Tayfun Doğan, “Başkalarına yardım etme gibi davranışlar beyin kimyasallarını etkiler ve daha iyi bir ruh haline bürünmemize yardımcı olur. Özellikle oksitosin, serotonin ve dopamin gibi kimyasalların salınımı artar, stres hormonu kortizol ise azalır. Yani iyilik yapmak beyin ve vücut eczanemizi harekete geçiriyor. Örneğin oksitosin hormonu, kalp hastalıklarından korunmaya yardımcı olabilecek anti-inflamatuar özelliklere sahiptir. Oksitosin, ayrıca huzur ve sakinlik duygusu yaratır, acıyı azaltır ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Bu biyokimyasal değişiklikler, kişinin daha huzurlu, sakin ve mutlu hissetmesini sağlar. Bu da psikolojik ve fizikî sağlığı olumlu şekilde dayanaklar. Tüm bunlardan yola çıkarak, iyilik güzelleştiriyor diyebiliriz. Bugün pek çok terapist danışanlarına düzenli iyilik davranışlarında bulunmayı önermektedir” şeklinde konuştu.
İyilik yapmak, özsaygıyı artırıyor
İyilik yapmanın insanın hayatına anlam katan bir eylem olduğunu dile getiren Prof. Dr. Tayfun Doğan, “Başkalarına yardımcı olmak büyük bir manevi tatmin sağlar ve kişi anlamlı bir şey yaptığı hissiyle dolar. Ayrıca iyilik yapmak, özsaygıyı artırır. Birey, diğerlerine yardım ettiğinde içsel olarak kendisiyle kıvanç duyar. Faziletli davranışlar gösterdiğinde, kendine olan hürmeti artar ve bu da mental sağlığını olumlu yönde etkiler.” dedi.
Nezaket sahibi ve yardımsever birisi olmak cazipliği de artırıyor
Pozitif psikoloji alanında hedonik uyum adı verilen bir kavram bulunduğunu ve hedonik ahengin, başlangıçta mutlu eden şeylerin zamanla tesirini kaybetmesi durumu olduğunu anlatan Prof. Dr. Tayfun Doğan, “İhtiyaç sahiplerine yardım etmek, hedonik ahenkle mücadele eder çünkü iyilik yaparak, sahip olduğumuz zenginliklerin farkına varırız. Bu da mevcut halimizi takdir etmemizi sağlar ve dolayısıyla mutluluğumuzu artırır. İyilik yapmak, sosyal bağları güçlendirir. Sosyal destek ağı kurar, daha sevilen ve güvenilen biri olmamıza yardımcı olur. Özgeci, merhametli, yardımsever insanlara karşı daha yakın hissetmemiz şaşırtan bir durum değildir. Araştırmalar, nezaket sahibi ve yardımsever birisi olmanın cazipliği artırdığını göstermektedir” diye konuştu.
İyilik toplumsal olarak da yararlar sağlıyor
İyiliğin ferdi olduğu kadar toplumsal anlamda da yararlar sağladığına vurgu yapan Prof. Dr. Tayfun Doğan, şöyle devam etti: “İyiliğin ve nezaketin yaygın olduğu toplumlarda genel yaşam kalitesi ve mutluluk seviyesi de yüksek olmaktadır. Böylesi toplumlarda, insanlar kendilerini güvende hissetmekte, içinde yaşadıkları topluma ait hissetmekte ve onun gelişmesi için mücadele etmektedirler. Düzgünlüğün hâkim olduğu toplumlarda bireyler sosyal ve duygusal desteği yoğun bir şekilde hissetmektedirler. Bu durum da yalnızlık ve izole olmuşluk hisleri yaşamalarının önüne geçebilmektedir. Toplum olarak tek bir organizma gibi bütün olarak hareket etmeyi öğrenmemiz gerekiyor. Bu da ancak yeterliliği artırmakla mümkün olabilir.”
İyiliği artırmak adına neler yapılabilir?
Toplum olarak iyilik ve merhameti artırmaya ihtiyacımız olduğunu ifade eden Prof. Dr. Tayfun Doğan, “Kötülüğü, nobranlığı, nezaketsizliği ve şiddete eğilimli olmayı havalı olmaktan çıkarmamız gerekiyor. Çocuklarımıza gerek aile içerisinde gerekse okullarda iyilik yapmayı öğretmemiz gerekiyor. Bunun da en iyi yolu örnek olmaktır. Çünkü çocuklar her şeyden çok model alma yoluyla öğrenmektedirler. Bu tür bir öğrenme de hayatın içinden, yaparak yaşayarak bir öğrenme olduğu için kalıcılığı daha yüksektir. Çocuklar iyilik davranışlarına şahit olmalı ve iyilik yaptıklarında takdir edilmelidirler. Tüm sıkıntı güzelliği bir karakter ve alışkanlık haline getirmektir. Sosyal medya günümüzde hepimizin duygu ve davranışlarını etkilemede tahminen de en büyük hisseye sahiptir. Sosyal medyanın bu gücünden faydalanmalı ve iyilik hareketleri başlatmalıyız. Gördüğümüz nezaket ve iyilik olaylarının yaygınlaşması ve öbürleri tarafından da görülmesi için bir şeyler yapmalıyız. Bunun uygunluğun gizli yapılması prensibine zarar vereceğini düşünmüyorum. Tam tersine insanların umudunu artıracağına ve yeterliliğin yaygınlaşmasına katkı sağlayacağına inanıyorum” şeklinde sözlerine son verdi.
Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Adana’da Balıkçı Ağına Takılan Dev Orkinos İlgi Çekti
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.