DOLAR

34,4779$% -0.01

EURO

36,1706% -0.19

GRAM ALTIN

2.961,20%-0,02

ÇEYREK ALTIN

5.045,00%0,00

TAM ALTIN

20.118,00%-0,02

ONS

2.668,74%-0,11

BİST100

9.367,77%3,72

İmsak Vakti a 06:20
Bursa AÇIK 18°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
SON DAKİKA

DOLAR 34,4779

EURO 36,1706

ALTIN 2.961,20

BİST 100 9.367,77

İmsak 06:20

18°
  • Bursa Gündem Haber
  • Genel
  • Cumartesi Anneleri 1024’üncü Haftada: Mehmet Tatlı Bayram ve Ramazan Tekin İçin Adalet İstendi

Cumartesi Anneleri 1024’üncü Haftada: Mehmet Tatlı Bayram ve Ramazan Tekin İçin Adalet İstendi

ad826x90

Cumartesi Anneleri, 1024’üncü haftada, 28 yıl önce gözaltında kaybettirilen Mehmet Sevimli Bayram ve Ramazan Tekin için adalet istedi.

Cumartesi Anneleri, kayıplarının akıbetini sormak ve faillerin açığa çıkarılıp yargılanması talebiyle her hafta düzenledikleri hareketlerinin 1024’üncüsünü gerçekleştirdi.

Bu haftaki eylemde 2 Kasım 1996 tarihinde Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde gözaltına alındıktan sonra kaybettirilen 18 yaşındaki Mehmet Sevecen Bayram ve 65 yaşındaki Ramazan Tekin’in akıbeti soruldu.

Açıklamayı İnsan Hakları Derneği’nden (İHD) avukat Jiyan Tosun okudu. Tosun, 

Bayram Ailesi, Kulp Demirli köyüne bağlı Bira Zeyna mezrasında yaşıyordu. Korucu olmaya zorlanan köylüler ağır baskı görüyordu. Tüm baskılara rağmen köylüler korucu olmayı kabul etmeyince 1994 yılında köy yakıldı ve insanlar zorla yerinden edildi. Bayram Ailesi de Diyarbakır’a göç etmek zorunda kaldı.

Mustafa Bayram, oğlu Sevecen ile birlikte inşaatta çalışmak için Kocaeli’ye gitti. 18 yaşında olan Sevimli, ailesine sevdiği bir kız olduğunu söyledi. Aileler görüştü ve söz kesildi. Sevecen nişan için Kocaeli’nden eve geldi. 2 Kasım 1996 tarihinde köyde yaşayan amcasını ziyaret etmek için yola çıktı” bilgilerini paylaştı.

Tosun açıklamasına şu şekilde devam etti:

Hava kararınca, devam eden operasyonlar nedeniyle tehlikeli olur diye yola devam etmedi. Geceyi geçirip sabah yola devam etmek üzere akrabaları olan Ramazan Tekin’in Kulp’un Demirci köyündeki evine gitti. 2 Kasım 1996 gecesi 65 yaşındaki Ramazan Tekin’in evi askerler ve korucular tarafından basıldı.

65 yaşındaki Ramazan Tekin ile evde konuk olan Mehmet Hoş Bayram gözaltına alındı. Gözaltına alınanların Kulp İlçe Jandarma Karakolu’na götürüldüğü ve beş gün karakolda tutulduğu bilgisi ailelerine ulaşsa da başvurdukları karakoldan ‘Biz almadık, bizde yok’ karşılığı verildi.

“Akıbetleri karanlıkta, failleri cezasız bırakıldı”

Bayram ailesinin tanıdık koruculardan bilgi istediğini ve sonraki gün M.B. isimli korucunun Bayram’ı gözleri bağlı bir şekilde İlçe Jandarma Karakolu’nda gördüğünü belirten Tosun, korucu M. B.’nin Bayram ile konuştuğunu söylediğini ifade etti.

Tosun, “Ancak karakola çağrılan korucu, şiddet görüp tehdit edilince tanıklığını geri çekti. Aileler savcılığa başvurdu. Hazal Tekin, evlerine yapılan baskında eşini ve konukları Mehmet Şirin’i gözaltına alanların içinde iki korucuyu tanıdığını, isimlerinin Fettah ve Cumali olduğunu söyledi. Kayıplarına ulaşmak için resmi makamlara başvuran aileler ‘Askeriyeyi şikâyet ediyorsunuz’ diye ağır baskı ve tehditle karşılaştı. Diğer gözaltında kaybetmelerde olduğu gibi etkin soruşturma yürütülmedi. Ramazan Tekin ve Mehmet Tatlı Bayram’dan bir daha haber alınamadı; akıbetleri karanlıkta, failleri cezasız bırakıldı” dedi.

“Vazgeçmeyeceğiz”

Tosun, şöyle devam etti:

28 yıldır Bayram ve Tekin aileleri sevdiklerinin akıbetini öğrenememenin acısıyla yaşıyor. 28 yıldır annesi, babası, kardeşleri Mehmet Şirin’i arıyor. 28 yıldır nişanlısı ‘Ölü ya da canlı bir haber alıncaya kadar Şirin’i bekleyeceğim’ diyor. Hemen şimdi bu hukuksuzluğa son verecek, Mehmet Sevecen Bayram ve Ramazan Tekin’in akıbetlerini açığa çıkartacak ve ceza adaletini sağlayacak etkinlikte bir soruşturma başlatılması için savcıları göreve çağırıyoruz.

Kaç yıl geçerse geçsin; Ramazan Tekin, Mehmet Sevecen Bayram ve tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin kozmik hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz.

“Hakikat ve adalet arayışı bir gün üstün gelecek”

Mehmet Sevecen Bayram’ın kız kardeşi Halime Bayram’ın gönderdiği mektup okundu. İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, mektubun içeriğini şöyle paylaştı:

28. yılında da aynı inanç aynı kararlılık, aynı özlem ve aynı acıyla, Şirin’i aramak… Şirin’i aramak derken; adalet aramak, bir insanın yaşam hakkını aramak ve onu hatırlatmak… yaşam hakkı elinden alınmış Şirin’in ve binlercesinin hesabını sormak. 28 yıldır her cumartesi Şirin’in sapasağlam, evden alınıp, bir daha geri dönmemesinin hesabını sormak, faillerinin bulunup en ağır şekilde yargılanmasını istemek.

Sevdiklerimizin kemiklerini aramaya bizi mahkûm edenlere hesap sormak. Kaybedilen evlatlarının mezarını arayan annelere bu ağır acıyı yaşatanlara, gerçek yargı önünde bir gün hesap sorabilmek için, on yıllarını meydanlarda geçiren kayıp yakınlarının, hakikat ve adalet arayışı, elbette ki bir gün üstün gelecek.

Bu adalet arayışının yerini bulacağına inanarak, Şirin’in şahsında, kaybedilen bütün sevdiklerimizin akıbetini sormaya devam edeceğiz. Bu devlet, bu coğrafyada her anneye bir evlat canı borçlu. Bu coğrafyada devletin her kardeşe bir kardeş can borcu var. Bu coğrafyada devletin her eve bir can borcu var.

Devlet bu hakikatle yüzleşmek zorunda. Devleti yönetenler Cumartesi Anneleri’nin, kayıp yakınlarının sesini duymalı ve bir an önce, zaman kaybetmeden bütün yargı sistemlerini harekete geçirerek faillerin ve sorumluların yargılanarak cezalandırılmasını sağlamalıdır. Bu ülkede bir iç barış sağlanacaksa öncelikle Cumartesi Anneleri’nin adalet arayışı görülmelidir.

Biz, Şirin’in gözaltında kaybedilişinin 28’inci yıldönümünde de hakikat ve adalet talebimizi yineliyoruz. Tatlı’yı ve arkadaşlarını bulun, faillerini yargılayın diyoruz.

 

 

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika 

Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr

Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Üretimi Yasak Papağan Satışı Yapan Şahsa 1 Buçuk Milyonluk Ceza

HIZLI YORUM YAP