Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, “çözüm süreci” tartışmalarına ilişkin olarak, “Yumuşama, normalleşme, tokalaşma hangi tavır ve dil referans verilirse verilsin Türkiye’de ne önceki uygulamaya benzer ne de yeni versiyonla bir çözüm süreci olmaz, olamaz” dedi. “Devlet deneyip tam sonuç alamadığı yol ve teknikleri bir daha denemez. Devlet başka etkili yol ve usuller bulur. O da 15 Temmuz’dan sonra uygulanan güçlü ve etkili siyasi ve askeri stratejilerdir” ifadelerini kullanan Uçum, “Terörü son noktasına kadar yok edecek çabayı motamot sürdürmek ama Türkiye’nin bütünlüğünü, birliğini ve demokrasisini güçlendirecek demokratik siyaseti en kapsamlı hale getirecek şekilde diyalog ve işbirliğini hayata geçirmek. Bu da mümkündür” değerlendirmesinde bulundu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli‘nin, “Türkiye partisi olun” davetinin DEM Parti’ye sunulan bir seçenek olduğunu söyleyen Uçum, “Eğer DEM kendisine sunulan terör vesayetinden kurtulma imkanını sosyal ve siyasi açıdan değerlendirmezse veya bu imkanı berbata kullanırsa, o zaman TBMM’de DEM üzerinden yürütülen terör vesayeti hukuk yoluyla tasfiye edilir” dedi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin DEM Parti’lilerle tokalaşması ve karşılıklı açıklamalarla gündeme gelen “çözüm süreci” tartışmalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Uçum, Türkiye’de ne önceki uygulamaya benzer ne de yeni versiyonlu bir çözüm süreci olamayacağını belirterek, devletin deneyip tam sonuç alamadığı usulleri bir daha denemeyeceğini söyledi.
Mehmet Uçum, sosyal medya hesabından “Yeni süreç tartışması” başlığıyla yaptığı paylaşımda şunları kaydetti:
“Çözüm süreci’ iddiası saçmadır”
“Yumuşama, normalleşme, tokalaşma hangi tavır ve dil referans verilirse verilsin Türkiye’de ne önceki uygulamaya benzer ne de yeni versiyonla bir çözüm süreci olmaz, olamaz. O süreçler geçmişte kaldı, tarihe mal oldu. Siyonizmin saldırganlığı sebebiyle bir “çözüm süreci” başlatılıyor iddiası son derece saçmadır ve Türkiye’nin gücünün farkında olmamaktır. Mevzuyu hiç bir zaman böyle manasız bir bağlamda ele almamak gerekir.
“Terör Türkiye içinde neredeyse tamamen tasfiye edildi”
Devlet deneyip tam sonuç alamadığı yol ve teknikleri bir daha denemez. Devlet başka etkili yol ve formüller bulur. O da 15 Temmuzdan sonra uygulanan güçlü ve etkili siyasi ve askeri stratejilerdir. Bunların yumuşatılması veya bunlardan vazgeçilmesi söz konusu olmaz. Terör Türkiye içinde neredeyse tamamen tasfiye edildi. Sınır ötesi güvenlik bölgeleriyle birlikte ise tümden tasfiye edilecek bir sürece girildi. Kimse bu sürece engel olamaz.
“Erdoğan’a yeniden adaylık imkanı açmakla ilgisi yok”
Ama bu durum siyasette özellikle Mecliste yapan bir dil geliştirme ve herkesle diyalog kurma yaklaşımlarını dışlamaz. Çünkü TBMM diyalog ve ortak dil geliştirmek konusunda halkın görev verdiği en yüksek devlet erkidir. Bu görevi Meclisteki her partinin her aktörün yerine getirmesi beklenir.
Bu tip teşebbüslerin katiyen TBMM’de 360 milletvekiliyle seçimlerin yenilenmesi kararı alarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yeniden adaylık imkanı açmakla ilgisi yoktur. Ayrıca yeni anayasa yoluyla Cumhurbaşkanı Erdoğanı’ın adaylığının önünü açmakla da ilgisi yoktur.
Gerçekliğe karşıt yorumlarla, hayali kurgularla yapılan değerlendirmeler tamamen asılsızdır.
“Bahçeli, DEM’e seçenek sunmaktadır”
Türkiye partisi olun çağrısı ise değerlidir ve şöyle çeviri edilebilir:
Birincisi DEM’in kendi içinden yükselen “bizi terör ve şiddet siyasetinden kurtarın” talebiniifade edenlere bir imkan sağlamaktır.
İkincisi DEM’i terör vesayetinden kurtarmak için DEM’e bir seçenek sunmaktır.
Üçüncüsü, TBMM’de DEM üzerinden etkili kılınan terör vesayetini hem DEM üzerinden hem de TBMM’den tasfiye etmektir.
“DEM üzerinden yürütülen terör vesayeti tasfiye edilir”
Eğer DEM kendisine sunulan terör vesayetinden kurtulma imkanını sosyal ve siyasi açıdan değerlendirmezse veya bu imkanı berbata kullanırsa o zaman TBMM’de DEM üzerinden yürütülen terör vesayeti hukuk yoluyla tasfiye edilir. Bu da kaçınılamaz bir gerçektir.
Bu açılan yolla terör vesayeti tarihe gömülürse, TBMM, Cumhuriyetin ikinci yüzyılına, Türkiye yüzyılına yakışan yeni bir anayasayı ilk dört unsurun asıllarının ve demokratik kazanımlarının üzerine bina ederek çok daha güçlü bir şekilde ve kapsayıcı bir halde hayata geçirme imkanına kavuşur. Bu tarihi fırsatı kimse ıskalamamalı ve göz arkası etmemelidir.
“Demokratik siyaset için diyalog ve iş birliği”
Bunun yolu da şu olabilir: Terörü son noktasına kadar yok edecek çabayı motamot sürdürmek ama Türkiye’nin bütünlüğünü, birliğini ve demokrasisini güçlendirecek demokratik siyaseti en kapsamlı hale getirecek şekilde diyalog ve işbirliğini hayata geçirmek. Bu da mümkündür.
Kimse bu çerçevenin dışında başka bir şey ummasın, başka bir şey beklemesin.”
Ne olmuştu?
İsrail’in 7 Ekim 2023’te başlattığı Gazze operasyonunun ardından Lübnan’a yönelik kara harekatına girişmesi, İran ile İsrail arasında yaşanan gerginlik ve bölgesel savaş telaffuzları, siyaset kulislerini hareketlendirdi.
Erdoğan: İsrail’in bir sonraki hedefi Türkiye
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1 Ekim’de TBMM’nin yeni yasama yılı açılışında yaptığı konuşmada, İsrail – Hamas savaşı ve Lübnan’a sıçrayan taarruzlarla ilgili değerlendirmelerde bulunarak, “İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırım bugünlerde Lübnan’a uzandı. Dün işgal güçleri Lübnan topraklarına karadan girdiğini duyurdu. İsrail’in bir sonraki hedefi Türkiye’dir. Bu niyetini de çeşitli vesilelerle ifşa etmektedir” dedi.
“İç cephe” vurgusu
Erdoğan, aynı konuşmasında, “iç cephe” vurgusu yaparak, “Fitne teşebbüsleri karşısında millet olarak, 85 milyon olarak ‘iç cephemizi’ sağlam tutmaya uğraş ediyoruz. Bugün, İsrail saldırganlığı karşısında, içeride ve dışarıda çatışma alanlarının değil, uzlaşma alanlarının öne çıkması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Bahçeli’den DEM Parti ile tokalaşma
Erdoğan’ın açıklamalarına paralel olarak, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de yeni yasama yılı açılışında sürpriz bir atılımda bulundu ve DEM Parti sıralarına giderek, milletvekilleri ile selamlaştı. Bahçeli, DEM Parti’li vekillerin elini sıkmasıyla ilgili, “Yeni bir periyoda giriyoruz. Ülkemizde barışı sağlamak lazım” diyerek, “Uzattığım el milli birlik ve kardeşliğimizin bildirisidir. Uzattığım el gelin Türkiye partisi olun gelin teröre cephe alın gelin bin yıllık kardeşliğimizde kenetlenin teklifidir. Biz gelişi güzel keyfe sıkıntı, can kasvetinden anlık dürtülerle dümenden el uzatmayız. Biz durduk yere el vermeyiz. Öylesine yerimizden kalkıp da el sıkmaya teşebbüs etmeyiz. DEM’e düşen sorumluluk uzanan bu samimi elin değer kararını anlaması dahası Türkiye partisi olması yönünde bir eşik olarak algılayıp değerlendirmesidir” açıklamasında bulundu.
DEM Parti’den açıklama
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ise Bahçeli’nin tokalaşma jestini ve açıklamalarını, “Bu bahislerde atılacak adımları biz de izleyeceğiz daima bir arada. Buradaki normalleşme midir, iç barış mıdır; kavramı, ismi ne olursa olsun somut olması gereken şey Türkiye’deki bütün bu sorun zincirinin tahliline dair sağlıklı bir politik programın ortaya çıkması gerekiyor” şeklinde değerlendirdi.
Bahçeli’den DEM Parti’ye “Türkiye partisi olma” çağrısı: Uzattığım el, milli birlik ve kardeşliğimizin mesajıdır
TIKLAYIN – Bahçeli’nin son davetinin ardından DEM kulisleri: Kaideler olgunlaşırsa müzakereye hazırız
TIKLAYIN- Yeni “çözüm süreci” mi geliyor? | AKP’li isimlerden peş peşe açıklamalar
TIKLAYIN – Murat Sabuncu’nun yazısı: ‘Devlet desteğinde-bilgisinde’ çözüm mü, Hakan Fidan yine devrede mi, hemen önemsizleştirilmeli mi?
Candan Yıldız’ın röportajı | DEM Parti Milletvekili Sırrı Sakık: Bahçeli’nin ‘Ülkemizde barışı sağlamak lazım’ sözlerini önemsiyoruz, Bahçeli ile tokalaşmamızı eleştiren troller umurumuzda değil
TIKLAYIN – Bahçeli’nin DEM Parti’lilerle tokalaşmasında “Dolmabahçe mutabakatı” detayı
TIKLAYIN – Mehmet Y. Yılmaz yazdı: Kürt siyaseti aynı suda ikinci kez yıkanır mı?
TIKLAYIN – Yalçın Doğan yazdı: Bahçeli DEM’e çiçek attı ama…
12:54
12:54
News
Siyaset
Siyaset
Siyaset
Siyaset
Siyaset
Siyaset
SIYASET
