Deli Mehmet Sığlığı’nın Büyüleyen Su Altı Dünyası

Ayvalık, kuzey ve güney olarak ayrılmış dalış alanlarında, etkileyici flora ve faunasıyla su altı dünyasının zengin çeşitliliğine ev sahipliği yapıyor. Bu alanlar, çok sayıda deniz canlısını barındıran doğal güzellikleriyle dalgıçlara adeta büyüleyici bir keşif sunuyor.

Su altı belgesel imalcisi ve görüntü yönetmeni Tahsin Ceylan, dalış eğitmenleri Kubilay Kılıç ve Ata Akyol, Sahil Güvenlik Dalış, Emniyet, Güvenlik, Arama ve Kurtarma Timi (DEGAK) ekibiyle birlikte Ayvalık’ın nadir hoşluklarından biri olan Deli Mehmet Sığlığı’na dalış yaparak bölgenin gizli hazinelerini keşfe çıktı.

Melina Adası çevresinde de su altına inen ekip, burada Gorgonia tipi mercan resiflerini, büyüleyici müren balıklarını, papaz ve gün balıkları gibi tipleri ve tüplü kurtları kayda aldı. Bu dalış, Ayvalık’ın su altı zenginliklerini ortaya çıkarırken, deniz ömrüne dair çarpıcı görüntüler sundu.

“TÜRKİYE’NİN KIZILDENİZ’İ”

Tahsin Ceylan, Ayvalık’ın su altı ömrüyle öne çıktığını ve bu zenginliğiyle “Türkiye’nin Kızıldeniz’i” olarak anıldığını belirtti. Ceylan, dalış tutkunlarının özellikle kuzeyde Deli Mehmet, güneyde ise ada etraflarındaki alanlara ilgi gösterdiğini ifade ederek şunları söyledi:

“Deli Mehmet dalış noktası, Gorgonia çeşidi mercan resifleriyle ünlü ve güvenli bir alan olması nedeniyle dalışseverlerin favori adreslerinden biri.”

Ayvalık’ın bu eşsiz bölgesinin müren, eşkina ve çeşitli omurgasız çeşitlerin daima misafirliğinde olduğunu vurgulayan Ceylan, su altında kaydettikleri görüntülerin olağanüstü olduğunu paylaştı.

Ceylan, Deli Mehmet Sığlığı hakkında şunları dile getirdi:

Melina Adası’nın eşsiz bir biyoçeşitliliğe sahip olduğunu da belirten Ceylan, 30 metre derinlikte yaşayan tüplü kurtların su altı görüntüsüne adeta görsel bir şölen kattığını, kabuklular ailesinden farklı cinslerin her dalışta karşılarına çıktığını sözlerine ekledi.

DELİ MEHMET’İN HİKAYESİ

Eğitmen Kubilay Kılıç, Deli Mehmet Sığlığı isminin arkasındaki ilginç kıssayı paylaştı. Kılıç, bu bölgenin “Deli Mehmet” olarak bilinen bir balıkçı tarafından keşfedildiğini belirterek, hikayeyi şöyle anlattı:

Bir gün Mehmet, balık avına çıkıyor. O periyotta bugünkü gibi sonar ya da gelişmiş aygıtlar yok; o yüzden bu tür av noktaları sırf kerterizlerle belirlenebiliyor. Mehmet, burada inanılmaz güzel balıklar yakalıyor ve Ayvalık’ta satıyor. Balıkların lezzeti kulaktan kulağa yayılıyor ve herkes Mehmet’e bu bölgenin yerini sormaya başlıyor. Ancak Mehmet, yerini sır gibi saklıyor. Aynı yere tekrar dönmeye çalışıyor, ancak birçok zaman bulamıyor. Bu döngü öyle çok tekrarlanıyor ki Mehmet bir süre sonra bu noktanın peşinde aklını yitirecek hale geliyor. Yıllar sonra gelişmiş aygıtlarla bölge keşfedildiğinde, su altındaki zenginlik gerçekten insanın aklını başından alacak kadar büyüleyici.

Kılıç, dalgıçların bu bölgeye balıkçı Mehmet’in anısına “Deli Mehmet Resifi” dediklerini belirterek, buranın eşsiz su altı hoşluklarının korunması için çalışmalar yürüttüklerini de sözlerine ekledi.