DİYARBAKIR – Diyarbakır Kent Kurulunun 29. Olağan Toplantısı geçtiğimiz cumartesi günü Kültür ve Kongre Merkezinde yapıldı. 8 yıl ortadan sonra düzenlenen toplantıya Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Liderleri Serra Bucak ve Doğan Hatun, ilçe belediye eş liderleri, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO), Diyarbakır Barosu, siyasi parti, Barış Anneleri Meclisi, kentteki sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile akademisyenler ve muhtarlar katıldı. Tüm bu iştirakçilere karşın kent kurulunun bir parçası olan kamu kurumları ve Dicle Üniversitesi toplantıya katılmadı.
KENT KONSEYİ NEDİR?
Kent Konseyi, 2005 yılında TBMM’de kabul edilen 5393 sayılı Belediye Kanunu ile mevzuata girmiş bir kavramdır. Bu kavram Büyükşehir Yasası ile birlikte ortaya çıkmış, kentlere yeni bir vizyon kazandırmak amacıyla kuruldu.
Kent konseyi, kentteki önemli aktörleri bir araya getiren bir platformdur. Kamu kurumlarının, sivil toplumun, meslek örgütlerinin, siyasi partilerin ve muhtarların temsilcileri, kent kurulunda bir araya gelir.
Kent kurulunun hukuki desteği, belediye kanunudur (madde 76). Kurulun ilk kuruluşu, belediye liderinin çağrısıyla olur. Ancak kent konseyi, belediyenin bir birimi, müdürlüğü veya uzantısı değildir. Sivil bir oluşumdur.
Kent kurulları, demokratik iştiraki kolaylaştırmak ve geliştirmek amacıyla kurulmuş, Türkiye’deki en önemli kurumsal katılım aracı olarak tanımlanıyor.
DİYARBAKIR’DA KENT KONSEYİ
Diyarbakır’da kent kurulunun geçmişi 2003 yılına dayanıyor. 2003 yılında Yerel Gündem 21 ile başlayan süreç 2005 yılında Kent Kurullarının mevzuata girmesiyle birlikte Yerel Gündem 21’in yanında Kent Kurulunun de kurulmasıyla devam etti. 2005 yılından 2016’ya kadar aktif olarak çalışan Kent Konseyi 8 yıllık kayyum döneminde sekteye uğradı. Kent Konseyi 8 yıl ortadan sonra geçtiğimiz cumartesi günü 29. olağan toplantısını düzenledi.
29. Olağan Kent Konseyi Toplantısıyla uzun bir ortadan sonra kentin sivil toplum kuruluşları ve birçok farklı yerel odak Belediye ile resmi bir platformda bir araya gelmiş oldu. Yerel idarelerle yerel odaklar arasında yeniden birliktelik sağlandı. Bu durum şehirde yıllardan beri ağırlaşan havayı değiştirdi, kentin havasını canlandırdı. Kent Konseyi Diyarbakır halkı ve yerel odaklar için bireylerin sözünü söyleyebileceği, belediyenin eleştirilebileceği, yerel idareyle birlikte politika üretilecek bir alanın varlığı manasına geliyor. Bu anlama binaen toplantıya iştirakin yüksek olduğu gözlendi. Uzun bir ortadan sonra bir araya gelebilmenin de etkisiyle salonda canlı ve dinamik bir hava vardı.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Liderleri Serra Bucak ve Doğan Hatun’un çağrısıyla Diyarbakır Kent Konseyi 6 Temmuz Cumartesi günü Kültür ve Kongre Merkezi’nde toplandı. Kent Konseyi yönetmeliğinin 8. hususuna göre kamu kurum ve kuruluşları kent kurulunun doğal üyeleridir. Yönetmeliğe rağmen davet edilen kamu kurumları çağrıyı cevapsız bırakarak kent kuruluna katılım sağlamadı. Diğer yandan Dicle Üniversitesi tarafından resmi olarak akademisyenlerin görevlendirilmesi gerekirken böyle bir görevlendirme yapılmadı. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ortalarında ihraç olanların da yer aldığı akademisyenleri ferdî olarak davet etti.
‘KAMU KURUMLARINDAN CEVAP ALAMADIK’
Eşbaşkan Serra Bucak mevzuyu şu şekilde değerlendirdi: Biz Kent Kurullarını bir katılımcılık örneği olarak düşünüyoruz. Katılımcı yerel demokrasinin hayat bulduğu modeller olan Kent Kurulları aynı zamanda bir denetim sistemidir. Bunun yanı sıra, belediyelerin yerel dinamiklerle bir araya geldiği, ortaklaşa çalıştığı bir yerinden yönetim formudur. Kent Kurulunda, yerel, sivil veya merkezi, kentin bütün bileşenleri yer aldığında Diyarbakır’ın geleceğini birlikte kurgulayacak örnek bir yerinden demokrasi örneği oluşturabiliriz.
Kamu kurum ve kuruluşları da Kent Konseyi Yönetmeliği 8. Hususa göre doğal üyelerdir. Biz, bu dahiliyeti önemsiyor ve gerekli görüyoruz. DBB olarak, Kent Konseyi toplantısı öncesinde resmi davetimizi hem valiliğe hem de Dicle Üniversitesi rektörlüğüne yaptık. Toplantı sırasında da kürsü konuşmalarımızda davetimizi yineledik. Ancak davetimize kamu kurumlarından herhangi bir cevap alamadık. Biz ne kadar yereli ilgilendiren kararlarda birer tarafsak, kamu kurumları da o kadar bu kentin bir bileşeni. Üstelik yurttaşları doğrudan ilgilendiren uygulamaların birebir muhatapları.
Doğru işleyen demokrasilerde bir kentteki tüm yapılar karar sistemlerine dahil olur. Bu davetimize cevap verilmemesi yerelin, yerel dinamiklerin, Kent Kurulundaki meclisler ve çalışma Gruplarından çıkan taleplerin ve politika tekliflerinin merkezi yönetim tarafından dikkat alınmayacağı, bu karar alma sistemlerinin içinde yer almayacakları anlamına gelmektedir. Aynı zamanda hesap verilebilir ve şeffaf bir yönetim anlayışının olmayışına işaret eder.
EYLÜLDE İKİNCİ TOPLANTI YAPILACAK
Bu duruma rağmen biz DBB öncülüğünde ve kentte çalışan faaliyet yürüten sivil toplumla bir araya geleceğiz, yurttaşların talepleri doğrultusunda ilerleyeceğiz ve Eylül ayında ikinci toplantımızı yapacağız.
Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
05:46
05:46
News
Siyaset
Siyaset
Siyaset
Siyaset
Siyaset
Siyaset
