Dolandırıcılık Sendromu Nedir? Genellikle Yüksek Zekalı Şahıslarda Görülüyor

Profesör Ronald Riggio’ya göre, imposter sendromu kendisini şu belirtilerle ele veriyor:  

• Başarılarınızı bahta veya dışsal faktörlere bağlama.
• Eleştirilere, hatta yapan ve faydalı olanlara bile aşırı hassaslık gösterme.
• Yeteneklerinizi küçümseyip fırsatları değerlendirmeme.
• Yetersizlik hissinin fark edilme korkusu.

İmposter sendromu, sadece günlük ömürde değil, profesyonel hayatta da kişinin yaşamını olumsuz etkileyebilir. Doktorlar ve avukatlar gibi başarılı profesyoneller dahil olmak üzere pek çok insan, imposter sendromu nedeniyle iş hayatında ilerlemekte zahmet çekebiliyor.

Korn-Ferry tarafından yapılan bir anket, CEO’ların yüzde 70’inden fazlasının zaman zaman sahte kimlik sendromuyla baş başa kaldıklarını ortaya koydu.

Dolandırıcılık sendromu ismiyle da bilinen imposter sendromu; korku, özgüven eksikliği, korku ve stres gibi olumsuz hislere yol açabilir. Kişi, işini yapma yeterliliğine sahip olmadığını düşündüğü için erteleme davranışını tekrarlayabilir. Bu sendromu yaşayan kişiler, genellikle aşırı mükemmeliyetçi olurlar ve bu durum iş başarısını engelleyebilir.

İmposter sendromunun hayata etkileri her zaman olumsuz yönde olmayabilir. Kişi, kendini kanıtlama isteğiyle motivasyonunu artırabilir ve zorlu misyonlarla karşılaştığında proaktif olabilir.

Önemli olan, şüphe hissini kişisel gelişim için kullanmak ve tasayı, kendiniz için faydalı hale getirebilmektir.