Eğitim Sen İstanbul 2 No’lu Şube üyesi eğitim işçileri, son dönemlerde artan cinsiyetçi eğitim siyasetlerine ve uygulamalara karşı açıklama yaptı. Açıklamada; “Enstitü Sosyal” isimli iktidara yakın olduğu iddia edilen vakıfın öğretmenlere kılık kıyafete dair ders vermesi planına tepki gösterildi. İktidarın kadınları ve toplumu cinsiyetçi, gerici siyasetlerine göre yeniden dizayn ettiğini ifade eden eğitim işçileri, “Makbul Kadın tarifinize da kalıplarınıza da sığmayacağız” dedi.
Eğitim Sen İstanbul 2 No’lu Kadın Meclisi, son dönemlerde artan cinsiyetçi eğitim siyasetlerine ve uygulamalara karşı sert bir açıklama yaptı. Kadınların vücutları ve hayatları üzerindeki baskılara dikkat çekilen açıklamada, hükümetin kadınları ve toplumu, gerici ve cinsiyetçi siyasetlerle yeniden dizayn etme teşebbüslerinin hız kesmeden sürdüğü vurgulandı.
Eğitim Sen’in basın açıklamasını Eğitim Sen İstanbul 2 No’lu Şube Başkanı Bengi Şahin okudu. Şahin, şunları söyledi;
“MEB, Diyanet İşleri Başkanlığı, vakıf ve cemaatler aracılığıyla örgütlenmeye çalışıldığı alana dönüştürüldü”
“İktidarın kadınları ve toplumu cinsiyetçi, gerici siyasetlerine göre yeniden dizayn etme uygulamaları hız kesmeden sürüyor. “Enstitü Sosyal” isminde AKP Eskişehir Milletvekili Ayşen Gürcan’ın da idaresinde olduğu, iktidara yakın bir vakıf tarafından “Etkili Öğretmenlik için Dış Görünüm ve Giysi Kodları” adı altında sadece kadın eğitim işçilerine “ders” verilmesi planlanarak, katılmak isteyen kadın eğitim işçilerinden bir form doldurmaları istenmiştir. Eğitim sistemi siyasi iktidarın kendi ideolojik bakış açısına ve yaşam üslubuna uygun jenerasyonlar yetiştirme hedefi doğrultusunda MEB, Diyanet İşleri Başkanlığı, dini vakıf ve cemaatler aracılığıyla örgütlenmeye çalışıldığı bir alana dönüştürülmüştür.
“İktidar kadınların ne giyip ne giymeyeceklerine müdahale ile “makbul kadın” yaratma siyaseti sürdürmektedir”
Cinsiyetçi ve gerici kodlarla hazırlanan gizli ve resmi müfredat, karma eğitime yönelik artan müdahaleler, eğitim işçilerine önlük dayatması, eğitim işçilerine kıyafetleri münasebet gösterilerek verilen cezalar, şimdi ise kılık kıyafet “dersi” verilmek istenmesi, eğitim sistemini dönüştürerek toplumu dizayn etme gayesinin devamı niteliğindedir. Bunun ilk adımı ise kendi gerici, cinsiyetçi, siyasal ideolojik hedefi doğrultusunda öğretmenleri itibarsızlaştırmak “biat eden kendi öğretmenini” yaratma siyasetidir. Örneklerini daha önce de defalarca kez yaşadığımız kadın eğitim işçilerini disiplin soruşturmaları ve cezalarla yıldırmayı ve bu şekilde baskı altına almayı amaçlayan cinsiyetçi kılık kıyafet dayatmaları ve uygulamaları iktidarın eril zihniyetinin bir tezahürü, kadınların haklarına, ömürlerine, vücutlarına ve kimliklerine yönelik saldırı siyasetlerinin eseridir. Siyasi iktidar kadınların nasıl yaşayacaklarına, ne giyip ne giymeyeceklerine müdahale ederek “makbul kadın” yaratma siyasetini sürdürmektedir.
“İktidarın, cemaat ve tarikatlarla yaptığı protokoller kadınlar için daha fazla şiddet ve katliam anlamına gelmektedir”
Ülkemiz özelinde kapitalizm, aterki ve iktidarın gerici ideolojisinin birlikte işleyişi ile kadınların bedenine, kimliğine, emeğine yönelik saldırılar artmaktadır. Kadınların kaç çocuk doğuracağından, nasıl giyineceğine, sokakta özgürce dolaşmasından, çalışmasına, sosyal medya kullanımından, kahkahasına kadar her şey AKP’nin temsil ettiği ideoloji tarafından şekillendirilmeye çalışılmaktadır. İktidarın uzun süredir güvencesizlik, işsizlik, şiddet ve yoksulluk kıskacında kadınların yaşamını daha fazla denetim altına alma çabası, sosyal, siyasal, toplumsal ve ekonomik pek çok hakkı kullanılamaz hale getirmiştir. Biliyoruz ki siyasi iktidarın toplumu dizayn etme, toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini derinleştirmeye dönük tüm bu siyasetleri, vakıf, cemaat ve tarikatlarla yaptığı protokoller kadınlar için daha fazla şiddet, taciz, mobbing ve katliam anlamına gelmektedir.
“MEB eğitim siyasetlerini cinsiyetçi ve gerici kodlarla yeniden şekillendirmek yerine, çözüm üretmelidir”
Kadınların haklarına dönük akınlara, kadın düşmanı politika ve uygulamalara, bizlere dayatılan “makbul kadın” kalıplarına karşı biz kadınlar eril zihniyetin üzerimizde kurmak istediği sistematik tahakkümü kırmanın tek yolunun daima ve örgütlü kadın mücadelesini yükseltmekten geçmekte olduğunu biliyoruz. Ataerkil kapitalist sistemin yarattığı eşitsizlik, ayrımcılık ve sömürünün derinleşerek yaygınlaşması yanında ülkemizde ve dünyanın dört bir yanında kadınlar emekleri, vücutları ve kimlikleri üzerindeki tahakkümü kırmak için yürüttükleri kararlı mücadele ile iktidarlara geri adım attırmayı başarmakta ve geleceğe dair umudu büyütmeye devam etmektedir.
“Binlerce yıllık sömürü tertibine karşı isyanımızı büyütüyor ve direnişi örgütlüyoruz”
Eğitim Senli kadınlar olarak emeğimize, vücudumuza ve haklarımıza dönük her türlü saldırıya sokaklardan, meydanlardan, iş yerlerimizden çabayı ve kadın örgütlülüğünü büyüterek cevap vermeye devam edeceğiz. Kadınları erkeğe, aileye, sermayeye, devlete daha da bağımlı hale getirmek için hayata geçirilen kadın düşmanı siyasetlere karşı, her fırsattaki telaffuzları, fetvaları ve uygulamalarıyla ne giyeceğimizin, ne söyleyeceğimizin, nasıl yaşayacağımızın, sınırlarını çizmeye kalkanlara karşı, emeğimiz, vücudumuz, kimliğimiz ve hayatlarımız üzerindeki binlerce yıllık sömürü sistemine karşı isyanımızı büyütüyor ve direnişi örgütlüyoruz.
“Makbul kadın tarifinize da kalıplarınıza da sığmayacağız”
Buradan bir kez daha ifade ediyoruz: Makbul Kadın tarifinize da kalıplarınıza da sığmayacağız. Vücutlarımıza, ömürlerimize, haklarımıza dönük hücumlara karşı gayretimizden asla vazgeçmeyeceğiz. Cinsiyetçi, tekçi, heteroseksist, gerici ve militarist siyasetlere karşı, kadın dayanışmasından aldığımız güçle haklarımızı ve hayatlarımızı savunmaya devam edeceğiz. Cinsiyetçi eğitim siyasetlerine ve uygulamalarına karşı cinsiyet eşitliği ve özgürlüğünün esas alındığı bir eğitim hakkı çabamızı kararlılıkla sürdüreceğiz. Eşit ve özgür olduğumuz, sömürünün baskının ortadan kaldırıldığı bir gelecek için uğraşımızı sürdürme kararlılığımızdan vazgeçmeyeceğiz. Eşit ve özgür bir ömrü örgütlü uğraşımızla inşa edeceğiz. Hakkımız olanı evde, işte, sokakta, özcesi yaşamın her alanında çabayı büyüterek kazanacağız”
|
Günün öne çıkan haberleri…
|
|
Erdal Beşikçioğlu: Behzat Ç.’yi Etimesgutlularla çekeceğiz; bundan daha iyi bir ilçe tanıtımı olamaz
|
Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
05:48
05:48
News
Genel
Genel
Genel
Genel
Genel
Genel
