DOLAR

32,6645$% 0.32

EURO

35,5639% 0.42

GRAM ALTIN

2.509,16%1,72

ÇEYREK ALTIN

4.049,00%1,37

TAM ALTIN

16.220,00%1,37

ONS

2.390,92%1,48

BİST100

10.851,78%-0,19

Öğle Vakti a 13:13
Bursa AÇIK 25°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Eğitimin Temel Meseleleri?..

ad826x90

Öğretmen atamaları, LGS, YKS, KPSS, öğrenci affı, mülakat, liyakat ve 9. sınıflara telafi düzenlemesi, şu günlerde en çok konuşulan konular. Temel sorunlar, köklü tahliller gerektirir. 

Günü kurtarmaya yönelik projeler maalesef kalıcı olmuyor, problemleri sadece öteliyor ama bir türlü bundan vazgeçemiyoruz. Halbuki sorunlar da belli çözüm yolları da ama nedense bir türlü yol alamıyoruz! 

Devlet ya da bir hükümet siyaseti olsa her şey çok daha kolay olacak. Gelen her bakan kafasına göre değişiklik yapmayacak, yapamayacak. Adı üstünde Milli Eğitim Bakanlığı. 

Lider doruğunda anayasa ve ekonomik konular kadar eğitime de keşke yer verilse. Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek gibi Milli Eğitim Bakanı da keşke muhalefeti bilgilendirse, görüş alışverişinde bulunsa. Zira bu makamlar sadece bugünü değil, geleceği de ilgilendiriyor!.. 

Öğretmen atamaları 

Örneğin öğretmen yetiştirme, atama ve meslek sistemi. Mülakat konusunda kıyametler koptu ama yola devam. Önümüzdeki hafta başlıyor. 20 bin takım için 60 bin öğretmenimiz mülakattan geçecek. 

Farklı branşlarda da olsa KPSS’de 80-85 puan alanlar açıkta kalırken 50’li puanlardan öğretmenlerin atanması çok konuşulacak. “Cumhuriyetimizin 100. yılında 100 bin kadro” diye yola çıkıldı, 20 bin takım ile yetinildi. Takım sayısı ne kadar yüksek olursa olsun herkesi sevindirmek mümkün değildi ama bu da çok az oldu. 

Oysa fiyatlı öğretmen yerine kadrolu öğretmen alınmış olsaydı, 100 bin takım işten bile değildi… Ama asıl önemli olan, her yıl atanan öğretmenlerden çok daha fazla mezun veriyoruz. 

O da yetmiyor, sertifikalılarla sayı daha da yükseliyor. En kıymetlisi de bir milyondan fazla yığılma var. Yani üç-beş yıl içinde tüm öğretmenlerimizi göreve başlatsak bile 10 yıl sonra, bugün yaşanan sorunlar katmerlenerek tekrar karşımıza çıkacak. Pekala ne yapılabilir? Plan, program şart! 

Üniversite sayısını ve kontenjanları sınırsız bir şekilde artırarak gençleri bir müddetliğine mutlu ettik ama sonrasını hiç düşünmedik. Dünün mutlu gençleri, bugün mutsuz. Her şey gibi mutluluk da kalıcı olursa hoştur yoksa daha büyük nefretlerin bir münasebeti olabiliyor. 

Öğretmen yetiştirme atama ve meslek sisteminde durum böylesine iç karartıcı da diğer bahislerde farklı mı? 

Bugünkü sistem, en idealist öğretmenlerimizi bile başta mülakat olmak üzere farklı nedenlerle meslekten soğuttu. 

Bunu mu istiyoruz? 

Düşünmek bile abes. Anlaşılmaz olan çok uzun müddettir bütçeden en büyük payı eğitime ayıran iktidarın, eğitim konusunda kalıcı ıslahatlar geliştirememesi. 

Değiştiriyor gibi yapıp bu sistemi motamot devam ettirmenin, problemleri ötelemenin dışında hiçbir işe yaramadığını ne olur artık görelim. 

Sınavlar… 

Örneğin LGS, YKS, KPSS ve daha kaçları. 

Öğrenci ya da mezunlarından kaçını sevindiriyor, kaçını hayata küstürüyor? Daha da kıymetlisi ne kadar adil, ne kadar seçici, ne kadar yönlendirici?.. 

Gelelim öğrenci affına. Neredeyse her on yılda bir çıkıyor ama her seferinde yeni aflara gerek duyuluyor ve asıl dikkat çeken istikameti afla gelenlerin ne kadarı, kaldıkları yerden eğitimlerine devam edebiliyorlar? Bu konuda da yeni açılımlar şart ama nedense kimse ezber bozmak istemiyor!.. 

Pek çok konuda yiğit adımlar atarken, eğitimde neden bu kadar ürkeğiz anlamak mümkün değil!.. Mesleksel eğitimi unutmak mümkün mü? 

Asla ama adeta yok ettik ya da 50 yıl öncesinin gerisinde kaldık. Çıraklık, kalfalık, çiftçilik öldü. 

Ne endüstride, tarımda, turizmde çalışacak eleman bulabiliyoruz ne de ara insan gücü gerektiren diğer alanlarda. Tüm öğrencileri 12 yıllık zorunlu temel eğitimden sonra üniversite önüne yığmak ne kadar doğru? Bütün bunları şimdi değil de ne zaman sorgulayacağız?.. 

9. sınıflar?

Sınıfta kalma rafa kaldırılırken enine uzunluğuna düşünülseydi bugün bu noktaya gelinmezdi. 

9. sınıflar için nasıl bir telafi düzenlemesi yapılırsa yapılsın, bu bir geri adım olacak ve sistemin devamlılığını ortadan kaldıracaktır. Bu yüzden sınıf tekrarı gibi cezalandırma prosedürleri yerine ödüllendirici sistemler geliştirilmelidir. Örneğin sadece not ortalaması en iyi olanların, en iyi lise ve üniversitelere yönlendirilmeleri gibi!..

Özetin özeti: Eğitim ve çocuklarımızın geleceği, hepimizin ortak paydası. Bu konuda alınan kararlar, bu çerçevede ele alınmalı ve ona göre kalıcı tahliller getirilmelidir. 

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Timur Cihantimur Mahpusta İncinmiş!

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.