32,7145$% 0.47
35,4384€% 0.38
2.486,60%0,79
4.021,00%0,12
16.115,00%0,15
2.363,79%0,31
10.851,48%-0,19
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kazakistan’ın başkenti Astana’daki Şanghay İşbirliği Örgütü 24’üncü Devlet Liderleri Zirvesi kapsamında temaslarını tamamlayarak Türkiye’ye döndü.
Erdoğan, Kazakistan’dan dönüş yolunda uçakta soruları yanıtladı.
ESAD İLE GÖRÜŞECEK Mİ?
İsrail’in Gazze’ye yönelik ataklarına reaksiyonunu sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gazze’deki yıkıma son verilmeli. İsrail üzerindeki uluslararası baskı artırılmalı” dedi.
Erdoğan, “Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad ile görüşecek misiniz?” sorusuna da “Sayın Putin ile Beşar Esed’e bir davetimiz olabilir. Putin Türkiye’ye bir ziyaret gerçekleştirebilirse, bu yeni bir sürecin başlangıcı olabilir” yanıtını verdi.
KAYSERİ’DEKİ OLAYLAR
Kayseri’deki istismar tansiyonunu de değerlendiren Cumhurbaşkanı, “Alçakça hadise üzerinden kaos planlarına müsaade etmeyiz. Bu ülkede kimse kendini devletin yerine koyamaz” ifadesini kullandı.
MERİH DEMİRAL AÇIKLAMASI
Milli futbolcu Merih Demiral’ın bozkurt işaretli gol sevincine ve UEFA’nın soruşturma başlatmasına da değinen Erdoğan, “Kimse Almanların formalarında kartal var diyor mu? Kimse kalkıp da Fransızların formasında horoz var, niçin horozlanıyorsun diyor mu? Orada Merih heyecanını bu görüntüyle verdi” şeklinde konuştu.
Erdoğan’ın sorulara cevapları şu şekilde:
“GAZZE’DE YIKIMA SON VERİLMELİ”
“Gazze’deki yıkıma son verilmesi için İsrail’in durdurulması ve İsrail yönetimi üzerindeki uluslararası baskıların artırılması gerektiğine dair görüşlerimi paylaştım. Zirve, ülkemizin Teşkilat’a sağlayabileceği katkıları dile getirmek açısından da yararlı oldu. Değerli arkadaşlar, Şanghay İşbirliği Teşkilatı yıllar içinde ekonomik ve ticari alanlarda iş birliğini ön plana çıkartan bir hüviyete kavuştu. 3,8 milyar kişinin yaşadığı bir coğrafyayı kapsayan Teşkilat, üyeleriyle toplam 27 trilyon dolar büyüklükte bir ekonomik gücü temsil ediyor. Türkiye’nin yeniden Asya girişimi kapsamında kıta ülkeleriyle iş birliğini geliştirme iradesi malumunuzdur. Zirveye iştirakimiz bu bakımdan da verimli geçmiştir.”
“PUTİN’LE ARABULUCULUĞU ELE ALDIK”
“Rusya Devlet Başkanı Sayın Vladimir Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Sayın Volodimir Zelensky ile çatışmaların başladığı ilk günden itibaren görüşüyoruz. Bu görüşmelerde ‘arabuluculuğumuz nereye varabilir, nereye kadar etkisi olabilir?’ bunları hususları ele alma imkanımız oldu. Gerçekten, bugün de yine Rusya Devlet Başkanı Sayın Putin ile yaptığım görüşmede arabuluculuk konusunu ele aldık.
“PUTİN ‘İSTANBUL TAHIL GİRİŞİMİ AMACINI KORUYORUM’ DEDİ”
“Sayın Putin, “Ben, bu konuda İstanbul Tahıl Girişimi gayesini motamot koruyorum” cevabını verdi. Bunu geliştirmemizde yarar var. Zira Putin’in Avrupa’ya, karşı bir bakışı var. Bu süreçte Avrupa Rusya’yı maksada koyduğu için, Rusya da Avrupa’ya ve Batı’ya olumsuz bakıyor. “Benim imkanlarımdan orası istifade etmeyecek” diyor. Afrika ile ilgili ise “onlar yoksul oldukları için tüm imkanlarımla ben seferber olurum” yaklaşımı içindeler. Türkiye’yi aslında bu konuda farklı bir yere koyuyorlar.
Onun için biz bu çerçevede görüşmelerimizi devam ettireceğiz. Şimdilik koridorun Rusya ayağında “nasıl bir aralık alabiliriz, onların bize ne gibi desteği olur?” bunu çalışacağız. Bu konuda da alacağımız sonuçla inşallah Karadeniz Tahıl Koridoru’nu yeniden işler hale getireceğimize inanıyorum. Bu savaş ne Rusya’ya ne Ukrayna’ya kazandırıyor. Savaşın tek kazananı kan ve ölüm tüccarlarıdır. Ben artık tansiyonun düşürüleceğine ve barış tabanının inşa edilebileceğine inanmak istiyorum. Biz o tabanı oluşturmak ve korumak noktasında, bugüne kadar olduğu gibi, üzerimize düşeni yapmaya hazırız.”
“ESAD’A DAVET OLABİLİR” MESAJI: “PUTİN’İN TÜRKİYE ZİYARETİ YENİ SÜRECİN BAŞLANGICI OLUR”
“Bizim Sayın Putin ile Beşar Esed’e bir davetimiz olabilir. Sayın Putin Türkiye’ye bir ziyaret gerçekleştirebilirse, bu yeni bir sürecin başlangıcı olabilir. Suriye alanında ortadan geçen onca yıl herkese kalıcı çözüm sisteminin kurulması gerektiğini net bir şekilde göstermiştir. Altyapısı yok olmuş, halkı darmadağın hale gelmiş Suriye’nin yeniden ayağa kalkması ve istikrarsızlığın son bulması elzemdir.
Sahada son vakitlerde sağlanan sükunet, makul siyasetler ve önyargılardan uzak ve çözüm odaklı yaklaşımlarla barış kapısını aralayabilir. Bölgedeki istikrarsızlığın başta PKK/PYD/YPG olmak üzere terör örgütlerine hareket alanı sağlaması, bir meseledir.”
“DOSTLUK ELİMİZİ UZATIRIZ”
“El birliği ile ayrımsız bir biçimde bu terör yapılarının kökünün kazınması, Suriye’nin geleceğinin inşası için mühimdir. Suriye’nin demokratik altyapısının inşası, kapsayıcı ve onurlu bir barışın sağlanması ve tüm bunlara Suriye’nin toprak bütünlüğü temelinde yaklaşılması değerlidir. Suriye’de esecek barış rüzgarları ve bütün Suriye’de hayat bulacak barış iklimi, çeşitli ülkelere dağılmış milyonlarca insanın ülkelerine geri dönmeleri açısından da gereklidir. Biz komşumuz Suriye’ye dostluk elimizi daima uzattık ve uzatırız. Adil, onurlu ve kapsayıcı yeni bir toplum mukavelesi temelinde kucaklaşan, müreffeh, bir ve bütün Suriye’nin her zaman yanında oluruz. Kâfi ki Suriye, bu büyük kucaklaşmayı başlatsın ve her alanda toparlansın.”
KAYSERİ’DE İSTİSMAR GERİLİMİ: “ALÇAKÇA HADİSE ÜZERİNDEN KAOS PLANLARINA MÜSAADE ETMEYİZ”
“Ülkelerin değil PKK/PYD/YPG, DEAŞ gibi örgütlerin rahatsızlığı söz konusu. Onların böyle bir buluşmayı, Suriye’nin yeniden ayağa kalkmasını istemedikleri ortaya çıkıyor. Ama Suriye’nin kuzeyinde biliyorsunuz birçok yapılanma mevcut. Bunların içerisinde Türkiye ile münasebetlerini hızla düzgünleştirmek isteyenler de bulunuyor. Gerçekten bu Suriye’nin kuzeyindeki olaylar başladıktan sonra Suriye Geçici Hükümeti Başbakanı Abdurrahman Mustafa Bey, devreye girdi ve hızla bu olumsuz gelişmeleri çabucak olumluya çevirdiler. Türkiye içinde de Kayseri’deki hadisede güvenlik güçlerimizin hızlı müdahalesiyle hava sakinleşti ve bir an önce olumlu neticeyi her tarafta aldık. Ülkemizde kısa periyodik bu çeşit durumlar ortaya çıksa bile bunların uzamasına esasen müsaade etmeyiz. Suriye tarafında da terör örgütlerinin karşısında olan yapılar böyle bir duruma izin vermez.”
“BU ÜLKEDE KİMSE KENDİNİ DEVLETİN YERİNE KOYAMAZ”
“Türkiye’de de ırkçı, akımlar oluşturup kardeşlik iklimini bozmayı amaçlayanlar, karanlık odaklardan aldıkları talimatları yerine getirme gayretindeler. Lakin biz bu oyunları da, nasıl bozacağımızı da çok iyi biliriz. Alçakça bir hadise üzerinden kaos planlayanlara da, istismarlara da müsaade etmeyiz. Kayseri’deki hadisede devletimiz üzerine düşeni yapmıştır, yapmaktadır. Bu ülkede kimsenin kendini devletin kolluk kuvvetlerinin, yargısının, hükümetinin yerine koymasına izin vermeyiz. Onlar kendi sinsi planlarının güçlü olduğunu zannedebilir, fakat bizim kardeşliğimiz, birliğimiz ve beraberliğimiz tüm oyunları bozmaya muktedirdir.”
YENİ KARA HAREKATI OLACAK MI? “EĞER BÖYLESİ BİR ADIM ATMAK GEREKİYORSA BU YAPILIR”
“Şu an itibariyle bunu bölgedeki olayların akışı belirleyecek. Gelişmeler olgunlaşmadan, belli bir noktaya gelmeden şu anda böyle bir adımı atacağız demek yanlış olur. Ama gelişmeler ışığında şayet böylesi bir adım atmak gerekiyorsa bu yapılır. Gerçekten şu anda Suriye’nin kuzeyinde olduğu gibi Irak’ın kuzeyinde de zaman zaman PKK’ya karşı darbeler vuruluyor. Daha yeni 12-13 PKK’lı etkisiz hale getirildi. Diğer tarafta 15 PKK’lı etkisiz hale getirildi.
Yani teröre aman vermeyiz. Zira oralarda da münasebetlerimiz iyi. Münasebetlerimiz iyi olduğu için gerek Irak’ta gerek Suriye’de bu adımları her an atarız. Güvenlik güçlerimizin eli tetiktedir. Tehdidin boyutuna göre de anlık kararları alıp uyguluyoruz. Terörün bölgedeki barışı, huzuru, istikrarı ve kalkınmayı engelleyen bir çıban başı olduğunu da muhataplarımıza anlatmaya devam ediyoruz. En son Irak seyahatimizde de bu yönde temaslarımız gerçekleşti. Arkadaşlarımız da muhatapları ile daima görüşme halindeler. Biz açık ve net bir şey söylüyoruz ve bundan da geri adım atmayacağız. Biz bölgemizde bir teröristan kurdurmadık, kurdurmuyoruz ve asla kurdurmayacağız.”
“3. DÜNYA SAVAŞI’NA ÇANAK TUTAN BİR YAKLAŞIM İÇİNDELER”
“Ne yazık ki Batı’da bu işi kaşıyan ülke ve kesitler var. 3. Dünya Savaşı’na çanak tutan bir yaklaşım içindeler. Malum silah tüccarlarına pazar lazım. Silah tüccarlarının da pazarı Batı. Bu hususla ilgili olarak da Sayın Putin, barıştan yana olduğunu son açıklamalarında söyledi. Zira taraflarda bir yorgunluk olduğu da açıkça ortada. Biz de kendilerine “barışa ne zaman ereceğiz?” dedik. Onlar “bu işin bir vakti yok, bütün problem burada sizler gibi arabulucuların tartısını koymasında” noktasındalar. Biz şimdi tartımızı koymaya çaba ediyoruz. Temennimiz odur ki Rusya-Ukrayna arasında bu savaş artık bir nihayete ersin. Devam ediyoruz, takip ediyoruz.
Dışişleri Bakanım Hakan Fidan Bey, Milli Savunma Bakanım Yaşar Güler Bey bu işin takipçisi durumundalar. Bir an önce temennim odur ki sonuca varalım. Yıllardır dillendirdiğimiz “Dünya beşten büyüktür” ve “Daha adil bir dünya mümkün” tezlerimiz bu olumsuz havayı dağıtmak, büyük savaş riskini ortadan kaldırmak için ortaya koyduğumuz somut tahlillerdir. Hala bunları uygulamak mümkündür. Yapmamız gereken küresel sistemi revize etmek, herkesin ayrımsız uluslararası hukuka uymasını sağlamak, terörizmi topyekün bir anlayışla yok etmek, adaleti ve hakkaniyeti temel alan bir küresel paylaşım sistemini hayata geçirmektir.”
SİYASETTE ‘YUMUŞAMA’: ÖZEL İLE KIBRIS’A GİDECEK Mİ?
“Biz samimi olarak siyasette bir yumuşama sağlayalım, milletimizin bu bahisteki beklentilerini karşılayalım istedik. Samimi bir yaklaşım ortaya koyduk. Kendilerine Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne birlikte gitme teklifimizi bir defa yaptık. Bizim bu teklifimiz sonrası kendi uçaklarıyla gideceklerini açıkladılar. Biz bu noktada KKTC’ye MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Bey ile gideriz.
Kıbrıs’a tahminen bir gün önceden gitme durumumuz olabilir. Malum 20 Temmuz’da Kuzey Kıbrıs’ta kavurucu bir sıcak oluyor. Kavurucu sıcakta Kıbrıs’taki kardeşlerimiz de bir yere kadar tahammül edebiliyorlar. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar Bey bir gün önceden gelinse de geceyi burada geçirseler ve sabah saat 9 gibi törenleri yapsak diye bir teklifle geldi. Biz de ‘uygundur’ dedik. Şimdi kendimizi ona göre hazırlıyoruz.”
CHP’Lİ BELEDİYELERİ HEDEF ALDI: “HIRSIZ ‘BEN HIRSIZIM, ÇALDIM’ DER Mİ?
“Hırsız, ben hırsızım der mi? Veya ben çaldım der mi? Şimdi Özgür Özel Bey kalkıp da bu ahbap atamaları için ‘ne demek canım biz alışılmış ki ahbaplarımızı atayacağız’ mı diyecek? Onun geçmişteki ağabeyleri ‘biz CHP’den atamayacağız da MHP’den mi atayacağız?’ demişlerdi. Şu anda da aynı noktaya geldik. Değişen bir şey yok. İşte daha geçenlerde Manisa’da bir belediyede biliyorsunuz önemli bir yolsuzluk oldu.”
“KULA’DA YOLSUZLUK OLDU”
Haziran ayı enflasyon sayıları açıklandı. Enflasyon, piyasa beklentilerinin altında gelirken bir yılın en düşük aylık enflasyonu gerçekleşti. Yıllık enflasyon da 8 ayın ardından ilk kez geriledi. Bu tablo, Mayıs 2023 seçimleri sonrasında başlayan ekonomi programının öngördüğü dezenflasyon süreci, öngörülen tarihte başladığına işaret ediyor. Hem ekonomi programının devamı hem enflasyonun bundan sonraki süreçte nasıl ilerleyeceği konusunda neler söylersiniz? Temmuz ve Ağustos ayı enflasyon sayılarına göre para siyasetinde yeni adım atılabilir mi?
Biz geçen sene dezenflasyona geçiş için bir süre öngörmüştük. Zira geçen sene gerçekten deprem etkisiyle inanılmaz şartlarla karşı karşıyaydık. Para siyasetinin etkili olması zaman alıyor. Maliye siyasetinde ilave çaba gerekiyordu. Biz o nedenle dezenflasyon Mayıs 2024’ten sonra başlayacak dedik. Hakikaten Haziran ayında yıllık bazda enflasyonda düşüş başladı ama Temmuz’da yani 60’lı sayılar diyorum ama öngörmek mümkün değil.”
“EYLÜL ENFLASYONU YÜZDE 50’NİN BİR TIK ALTINDA OLABİLİR”
“Muhtemelen düşük 60’lı rakam olacak. Ağustos’ta yine düşük 50’li bir rakam olacak. Ve muhtemelen büyük ihtimalle Eylül enflasyonu açıklandığında 50’nin bir tık altı olabilir. Bizim öngördüğümüz politika bu çerçevede. Geçen sene çok önemli bir cari açık sorunumuz vardı. Bu sene artık cari açık sorun olmaktan çıktı. Milli gelire oran olarak yüzde 6’lardan neredeyse bu sene muhtemelen yüzde 2 civarına düşecek. Rezerv konusunda çok önemli ara kat ettik. Brüt rezervimiz yaklaşık 145 milyar dolar. Ve swap hariç rezervlerimiz 10 milyarın üzerine çıktı.
Mart seçiminden bu yana swap hariç net rezervlerdeki iyileşme neredeyse 80 milyar dolar civarı. Gerçekten eşi gibisi kolay görülmeyen bir iyileşme, bir güven var. Dolayısıyla dış denge bir endişe kaynağı olmaktan çıktı. Ülkemizin risk primi kendisine benzer ülkelere oranla 10 kat daha hızlı düşüyor. Bugün itibariyle 263 baz puan civarında. Türkiye’nin son 3 aydır , yerel seçimlerden sonra bizim 2 yıllık tahvil faiz oranlarımız 1000 baz puan düştü. Özellikle bu son enflasyon sayılarından sonra faizler düşmeye başladı. Dün hem 2 yıllık hem 5 yıllık hem 10 yıllık bütün faizlerimiz düştü. Yine bizim yurtdışına ihraç ettiğimiz tahvil faizleri 50 baz puan düştü son yerel seçimden sonra.
Yani risk primi düşüyor, faizler düşüyor ve gerçekten notumuz artıyor, cari açık daralıyor, bütçede de dengeyi güzelleştiriyoruz. Dolayısıyla biraz sabra gereksinimimiz var. Enflasyonda düşüş daha yeni başladı. Hızlanarak devam edecek. Biz inanıyoruz. Bu gayeler başlangıçta tezli görüntü ama maksatları başaracağımıza gerçekten samimi bir şekilde inanıyoruz. Programımız çalışıyor.”
“EN BÜYÜK PROBLEMİMİZ HAYAT PAHALILIĞI”
“Başlangıçta program yok dediler, sonra bu program çalışmaz dediler, sonra para geliyor ama bu sıcak para dediler. Daima bir kulp, bir hata üzerinde yoğunlaşıyorlar. Doğal ki sıkıntılarımız var ama bu meseleleri çözecek güçlü bir siyasi irade var. En büyük meselemiz hayat pahalılığı. En adaletsiz vergi enflasyon. O nedenle dar gelirlilerimize, asgari ücretlimize, emeklilerimize yapacağımız en büyük iyilik popülizm yapmadan enflasyonu kalıcı bir şekilde tekrar tek haneye düşürmek. Vatandaşımızın kalıcı olarak refah düzeyini yükseltmek. İnşallah son çeyreğe girerken bu işi çözüme kavuşturmuş olarak Allah’ın müsaadesiyle gireceğiz.”
“KİMSE ‘ALMANLARIN FORMASINDA KARTAL VAR’ DİYOR MU?”
A Milli Takım futbolcusu Merih Demiral’ın çeyrek final maçında yaptığı bozkurt işaretine ve UEFA’nın soruşturmasına da karşılık veren Erdoğan şöyle konuştu:
“Kimse Almanların formalarında kartal var diyor mu? Kimse kalkıp da Fransızların formasında horoz var, niçin horozlanıyorsun diyor mu? Orada Merih heyecanını bu görüntüyle verdi. Bunun üzerine de malum Dışişleri Bakanlığımız bunların yetkililerini çağırdılar, gerekli adımlar da buna göre atılıyor. İnşallah bütün sıkıntı Cumartesi günü. Biz, alandan galibiyetle ayrılarak bir üst tura çıkalım. Olağanüstü bir durum olmazsa, maça gitme kararımızı verdik.”
Yeşilyurt Belediye Başkanı İlhan Geçit, ‘Baştacı’ Projesi Kapsamında Hasibe Sarıkaya’nın Evine Konuk Oldu
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.