Üç günden beri Los Angeles’teyim.
Hava 27 derece.
Los Angeles’te yanan bölgeler trafiğe kapanmış.
Yağmayı önlemek için böyle bir yola başvurmuşlar.
O nedenle ben hâlâ yaşayan Los Angeles’i görüyorum.
Siyasetten bıkmış, bitap düşmüş bir pop sosyolog için bulunmaz nimet.
Pop sosyologun her kapıyı açan yaka kartı
Hayatımda ilk kere bir Oscar töreni sırasında Los Angeles’tayım.
Ve pazar akşamı merasimden sonra Hollywood starlarına verilecek yemeğin bütün servis grubunu sağlayan Karaca grubunun sayesinde aldığım bir “yaka kartı” ile birçok yere girebiliyorum.
Dün en ilginci pazar akşamı verilecek yemeği hazırlayan Michelin yıldızlı şef Wolfgang Puck’un mutfağına girip çalışmaları orada izlemekti.
Ekranda gördüğümüz salon aslında o kadar büyük değil
Tabii o mutfağa giderken, pazar akşamı törenin yapılacağı salonu da gördüm.
Hemen söyleyeyim, bizim ekranda gördüğümüzden küçük bir salon.
O salon Oscar gecesi nasıl devleşiyor anlayamadım.
İşte entertainment pazarlaması bu olmalı diyorum.
Wolfgang’ın mutfağına girmek, Oscar’a girmekten zor
Wolfgang Puck’un mutfağına girmek, merasime girmek kadar zor.
Otelin kapısından girdiğiniz andan itibaren bir güvenlik görevlisinin nezaretinde atabiliyorsunuz her adımınızı.
Görevli geçtiğini her yerde “Burada fotoğraf çekemezsiniz” diyor.
Ayrıca verilen fotoğraflı yaka kartlarının üzerini bir başka kağıtla kapatıyorlar. Bu kartın fotoğraflı kısmının fotoğrafını çekip paylaşamıyorsunuz.
Sahte kart yapılmasını önlemek için almışlar bu tedbiri.
Mutfakta apayrı bir atmosfer var
Ancak Wolfgang’ın mutfağına girdiğiniz andan itibaren atmosfer birden değişiyor.
O soğuk güvenliğin yerini birden bir sempati ve tevazu alıyor.
Puck artık bir restoran sanayine dönmüş bir isim.
Dünyanın her tarafında restoranları var.
Bunların ikisi de Türkiye’de.
İkisi de Spago.
Biri İstanbul’da St Regis otelinin roofunda.
Öteki Bodrum’da geçen yıl açılan Royal Maxx’ın içinde.
69 yıllık Oscar’ın 31 yılında Wolfgang var
Oscar için mutfağında 400’e yakın insan çalışıyormuş.
Tören sonrası verilen klâsik yemeğe “Governers Ball” deniyor.
Oscar bu yıl 97’nci yılını kutluyor.
Bunun 31 yılında klâsik tören sonrası yemeği Wolfgang Puck yapmış.
Gecede sunulacak olan bütün yemeklerin örneklerini hazırlamışlar ve masaların üzerinde sergiliyorlar.
Dünyanın her yerinden gelen bir gazeteci grubu üç beş kişilik gruplar halinde içeri alınıyor ve Puck hepsiyle tek tek ilgileniyor.
Hollywood’da herkesin tanıdığı bir Türk gazeteci
Bu arada bir meslektaşımı öveyim.
Hürriyet’in Los Angeles büro şefi Barbaros Tapan burada gerçekten kendini iyi tanıtmış bir gazeteci.
Törenin yapılacağı her yere giriyor, ünlü starlara ulaşabiliyor, herkesi tarıyor.
İdeal bir Hollywood gazetecisi yani.
Yeni nesil Hollywood masaya oturmayı sevmiyor
Wolfgang’la küçük bir sohbet yapıyoruz.
Merak ettiği bazı şeyleri soruyorum.
Ama en merak ettiğim konu şu.
Hollywood’da 31 yıldan bu yana jenerasyonlar değişti. Sanki eski starlarla yenileri arasında yemek alışkanlığı bakımından bir fark var mıydı?
“En büyük fark masa konusunda oldu. Eski starlar masaya oturup yemek yerlerdi, yeniler ise hareketli olmayı tercih ediyor. Uzun bir yemek bu, 3-4 saat sürüyor. Dolayısıyla dolaşıp çeşitli beşerlerle sohbet etmek istiyorlar.”
Gördüğümüz mutfakta 30-40 kadar çalışan var.
Burada 40 kişi görüyorsunuz ama geride 400 kişi var
Bu yemeği kaç kişi hazırlıyor diyorum?
“Bu işi çalışan insan sayısı 400’ü buluyor” diyor.
Türkiye’yi çok seviyor.
Geçen yıl bütün ailesiyle Türkiye’de tatile gelmişler.
“Balığı çok sevdiğim için İzmir’i çok özelikle merak ediyorum” diyor.
Ben de İzmirli olarak ona bol bol kentimi ve Urla’yı anlatıyorum.
Menüyü sorunca 5 sayfalık bir broşür geliyor
Tabii her yıl en merak edilen şeylerden biri menü.
Kaç tür yiyecek hazırlanıyor?
“Bir dakika” deyip yan taraftan bana 5 sayfalık bir menü getiriyor.
Birlikte inceliyoruz ve sayıyoruz.
Belki de medyada ilk sefer bir Oscar yemeğinin tam dökümü çıkıyor:
MENÜDE 65 AYRI ÇEŞİT ATIŞTIRMALIK
(*) 65 atıştırmalık ve küçük yemek
(*) 6 çeşit odun ateşinde fırında pizza
(*) 6 çeşit suşi
(*) 8 çeşit Uzak doğu ve Japon
(*) 7 çeşit şarküteri ve peynir.
(Tabii İberiko jambon favorimdi. Uzman bir kesici incecik dilimler kesiyordu.)
Bence bardak lahmacunun Oscar yemeğine girme vakti geldi
Menüde Orta Doğu mutfağını “falafel salata” temsil ediyor.
Ancak pizza bölümünü dolaşırken bir şey dikkatimi çekiyor.
Pizza diye sunulanların ikisi resmen pide.
Ama materyali İtalyan.
Bence bizim bardak lahmacunun Governers Ball menüsüne girme vakti geldi.
Hazır hâlâ hamur işine düşkün bir Hollywood arken bu fırsat kaçırılmaz.
Yeni nesil Hollywood Japon ve Uzak Doğu’ya yönelmiş
Dikkat ediyorum, menüde suşi ve Uzak Doğu yemeklerinin sayısı klasik İtalyan’ı sollamış.
6 çeşit pizza varken 4 çeşit de suşi var.
Ama buna 8 çeşit Uzak Doğu yemeğini de ekleyince denge yükselen yeni dünyaya doğru kayıyor.
İçimden gülümsüyorum.
Başkan Trump tahminen suşi ve Çin yemeklerine de vergi getirebilir.
GALİBA HOLLYWOOD STARLARI DAHA ÇOK HAMUR İŞİ SEVİYOR
(*) 12 çeşit hamur işi tatlı
(*) 5 çeşit dondurma
(*) 7 çeşit çikolata
(*) 17 ayrı küçük tatlı
Bir Wolfgang Puck klasiği altın boyalı heykel çikolata
Her yıl bu gala yemeklerinin klasiği altın tozuyla boyanmış çikolatadan Oscar heykelleri oluyor.
Üç uzunluk çikolata heykel hazırlanıyor.
Büyük uzunluklardan 20, orta uzunluklardan 30 ve küçük uzunluklardan 2500 tane hazırlanıyor.
Bu en küçüklerinden birini bana hediye ediyor.
Tabii ben de her klasik gazeteci gibi bir heykeli altına boyadım.
Hemen söyleyeyim.
Resmen araba kaportası boyar gibi boyuyorsunuz bir püskürtme aleti ile.
Zeytinyağı yine İtalya’da ama Sicilya Toscana’yı geçmiş
Mutfağın giriş kısmının hemen önünde üst üste sıralanmış kutular dikkatimi çekiyor.
Yakından bakınca zeytinyağı şişesi kutuları olduğunu görüyorum.
Kutuların üzerinde Catania yazıyor.
Demek ki Sicilya zeytinyağı tercih edilmiş.
Nedense İtalyan zeytinyağı denince insanın aklına Toscana veya Puglia geliyor ama demek ki Wolfgang orada yeni bir tat keyfetmiş.
İtalyanların zeytinyağı varsa Türklerin de incili tabakları var
Tabii mutfağı gezerken insanın gururunu okşayan bir görünümle karşılaşıyorsunuz.
Pazar gecesi dünyanın en ünlü sinema sanatkarlarına ve beşerlerine, bütün bu yemekler ardında Karaca yazan “Red Carpet” özel koleksiyonu kadrolarla servis edilecek.
Üstelik bu yıl ikinci kez aynı başarıyı gösteriyor.
Serviste iki ayrı koleksiyon kullanılıyor.
Biri geçen yılki organik servis grupları.
Öteki ise bu yıl için özel hazırlanan incili tabaklar.
Dikkat ediyorum, Wolfgang Karaca’nın genç işvereni Fatih Karaca’ya özel bir ihtimam gösteriyor.
Gelen bütün gazetecilere bu tabakları anlatıyor.
Ayrıca bu yıl ünlü sinema insanlarının isimlerinin yazıldığı o meşhur yola yapay zekâyla bir de Karaca ismi eklenmiş.
İlginç bir reklam sineması, Brad’le aynı masadayız
Karaca tabaklarının tanıtımını da ilginç bir sinemayla yapmış.
Yüzünü kapatmış üç kişi görüyorsunuz ve üstünde şu yazıyor:
“Brad’le aynı masadayız”, “Angelina ile aynı masadayız.”
Oscar’a 48 saat kala merasimden sonra verilecek ünlü Governers Ball’ın mutfağından son haberler bunlar.
Yarın Oscar izleme yazılarına devam edeceğim.
Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
02:00
News
Kültür & Sanat
Kültür & Sanat
Kültür & Sanat
Kültür & Sanat
Kültür & Sanat
Kültür & Sanat
