DOLAR

34,2505$% 0.3

EURO

37,8320% 0.08

GRAM ALTIN

2.923,68%0,28

ÇEYREK ALTIN

4.987,00%0,24

TAM ALTIN

19.885,00%0,24

ONS

2.656,04%0,01

BİST100

8.898,23%-1,27

İmsak Vakti a 05:31
Bursa AÇIK 26°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
SON DAKİKA

DOLAR 34,2505

EURO 37,8320

ALTIN 2.923,68

BİST 100 8.898,23

İmsak 05:31

26°

Ezginin Günlüğü’nün Kurucularından Hakan Yılmaz’ın Yeni Albümü Yayınlandı: Gül Ayini

ad826x90

T24 Kültür Sanat

Ezginin Günlüğü’nün kurucularından, müzisyen ve ozan Hakan Yılmaz‘ın yeni albümü “Gül Ayini” yayınlandı. Albümün ilk beş müziği Spotify, Youtube, Apple Music ve diğer tüm dijital kanallarda yayında. 11 müzikten oluşan albümün 5 şarkılık ikinci bölümü Kasım başında, son müziği ise Aralık başında yayınlanacak. 

Yılmaz, albüm hakkında “Gül Ayini, benim profesyonel müzik müellifliği ve şarkıcılık hayatımda kendi sesimi ve sözümü bulmaya yaklaştığım olgunluk çağımın bir ürünü” dedi. Yılmaz ayrıca albüm hakkında yaptığı açıklamada Gül Ayini’ndeki müziklerin bir yanlarıyla, Ezginin Günlüğü’nün kendisinin de dahil olduğu kuruluş döneminde deneye-yanıla oluşturdukları, içinde halk türkülerinden, klasik batı müziğinden, poptan ve cazdan izler taşıyan kendine özgü sound’unun izlerini yaşıdığını; bir yandan da Ezginin Günlüğü sound’unun dışına çıkarak kendisinin 2010’lu yıllarda müziğe yeniden dönüşünden sonra kurmaya çalıştığı ve şiiri müzik olarak söylemek olarak tanım ettiği yeni bir tür olan Türkçe şanson, şair-şarkıcılık veya kent ozanlığı çatısı altında toplandığını söyledi.


Hakan Yılmaz

“Gül Ayini olgunluk çağımın bir ürünü”

Hakan Yılmaz, yeni albümü “Gül Ayini” hakkında şunları söylüyor: 

“Gül Ayini”, benim profesyonel müzik müellifliği ve şarkıcılık hayatımda kendi sesimi ve sözümü bulmaya yaklaştığım olgunluk çağımın bir ürünü. Albümde yer alan on bir müzikten sekizi benim müziğe başladığım devirden beri yorumladığım müzik cinslerinden örnekler barındırıyor: iki Azerbaycan müziği (Ben Seni Ararım, Sevgili Canan), dört pop-caz müziği (Gene Geldim Yanına, Bir Bulut Gibi, Hayat Böyle, Geldik) ve iki folk-pop müziği (Yağmur, Dindir Derdimizi). Geriye kalan üç müzik ise daima söylemek istediğim ama fırsat bulup da söyleyemediğim Klasik Türk Müziği (Gül Ayini), Türk Sanat Müziği (Gönül) ve kısmen de Arabesk (Yalnız Yolcu) çeşitlerinden esintiler içeriyor. Böylece bu albümde bütün yorum evrenimi bir araya getirmiş oldum.

Gül Ayini’ndeki müzikler, bir yanlarıyla, Ezginin Günlüğü’nün benim de dahil olduğum kuruluş döneminde deneye-yanıla oluşturduğumuz, içinde halk türkülerinden, klasik batı müziğinden, poptan ve cazdan izler taşıyan kendine özgü sound’unun izlerini taşıyorlar. Bir yandan da Ezginin Günlüğü sound’unun dışına çıkarak benim 2010’lu yıllarda müziğe yeniden dönüşümden sonra kurmaya çalıştığım ve şiiri müzik olarak söylemek olarak tanım ettiğim yeni bir tür olan Türkçe şanson, şair-şarkıcılık veya kent ozanlığı çatısı altında toplanıyorlar. Ezginin Günlüğü’nün kurucu takımının dağılmasını takip eden uzun bir ortadan Kadir Şan Tarhan ile müzik yapmaya yeniden başladığımızda aklımızdaki fikir de tam buydu: öyle müzikler yapalım ki Fransa’da Jacques Brel, Charles Aznavour ve Georges Brassens, Amerika’da Bob Dylan, Leonard Cohen ve Joan Baez, İngiltere’de Mark Knopfler, Sovyet Rusya’da Vladimir Vysotsky, Türkiye’de Fikret Kızılok ve Bülent Ortaçgil misali kendi şiirlerini besteleyen ve yorumlayan şair-şarkıcıların, çağdaş kent ozanlarının yolundan yürüyüp bu yola yeni taşlar koyan eserler ortaya koyalım. “Sen Yoktun”, “Yol, Aşk, Zaman”, “Güzel ve Umutsuz Bir Aşk İçin Şarkılar” albümlerindeki müziklerimle, Tanju Duru‘nun besteleri üzerine sözlerini yazdığım “Raylar Boyunca” ve “Aklım Daima Sende” teklileriyle Türkçe şanson çeşidine katkıda bulunmaya çalıştım. “Gül Ayini” albümü bu yolda attığım önemli bir adım oldu.”

“Geleneksel türküleri ve klasik formda bestelenmiş müzikleri yeniden yorumlamak repertuarımın vazgeçilmez bir parçası”

Bu noktada şunu belirtmem lazım: klasik türküleri ve klâsik formda bestelenmiş müzikleri yeniden yorumlamak benim repertuarımın vazgeçilmez bir parçası oldu, daima de öyle olacak. Ezginin Günlüğü’nün “Sabah Türküsü” (1986) ve “Alagözlü Yar” (1987) albümlerinde seslendirdiğimiz türküler, Ezginin Günlüğü ile birlikte yaptığımız “Doğu Türküleri” (1988) ve Kadir Şan Tarhan ile birlikte çıkardığımız “Türkülerle Yeniden” (2017) albümlerinde yaptığımız türkü yorumları benim klâsik türkülere olan ilgimin, sevgimin, bağlılığımın eserleridir. Bu albümde de Azerbaycan müziğinin iki dev bestekarının – Fikret Emirov ve Üzeyir Hacıbeyov‘un – klâsik formdaki iki müziğine yer verdim. Klasik söz ve müziklere getirdiğim yeni yorumlarla günümüzün hislerine ve arayışlarına seslenen güncel müzikler yaratmak istiyorum. Bir başka deyişle klâsik türkü yorumlarımı da esas uğraşım olan Türkçe şansonun, şair-şarkıcılığın, kent ozanlığının bir parçası olarak görüyorum. 

Daha önceki iki albümümde olduğu gibi “Gül Ayini” albümünün üretiminde da iki çok değerli müzisyenle birlikte çalışma talihini buldum: Deniz Bayrak ve Evren Arkman. Deniz Bayrak albümdeki altı, Cihan Arkman ise dört müziğin düzenlemelerini yaptı. Hem Cihan hem de Deniz başta gitar olmak üzere enstrüman icralarına vazgeçilmez katkılarda bulundu. Her iki müzisyen de aranjmanlarında hem müziklerin derinliğini inceltmeyecek kadar zengin hem de gereğinden fazla enstrüman ve ses ekleyerek kesimlerin özünün bir ses karmaşasının içinde kaybolmasına yol açmayacak kadar sade bir anlayışa bağlı kaldılar.

“Albümdeki on bir müziğin sekizinin sözlerini ben yazdım”

Albümdeki on bir müziğin sekizinin sözlerini ben yazdım. Üç şarkının sözleri ise bizim kültür coğrafyamızın üç büyük şairinden geldi: Sevgili Canan (Genceli Nizami), Gül Ayini (Şirazlı Hafız), Gönül (Nef’i). Albümdeki iki Azerbaycan müziğinin müzikleri Azerbaycan’ın büyük bestekarları Fikret Emirov (Ben Seni Ararım) ve Üzeyir Hacıbeyov’a (Sevgili Canan) ait. Albüm fikrinin doğumundan itibaren dayanağını esirgemeyen, albümdeki altı müziğin düzenlemelerini yapan sevgili dostum Deniz Bayrak iki harika bestesiyle de albüme katkıda bulundu: Yalnız Yolcu ve Gül Ayini. Piyanist ve bestekar arkadaşım sevgili Çiğdem Borucu da Hayat Böyle müziğinin blues gibi akan enfes müziğini besteledi.

Ustalıklı enstrüman icralarıyla müziklere bedel katan müzisyen dostlarıma da teşekkür borçluyum: Erkan Gürer (bas gitar), Efe Demiryoğuran (bas gitar), Cafer İşleyen (yan flüt), İlkay Yılmaz (yan flüt), Ali Yılmaz, nam-ı diğer Motor Ali (bağlama, tarcüş), Altuğ Öncü (ud, keman), Murat Malçok (ney), Eren Aker (elektro bağlama), Furkan Bilgi (klasik kemençe), Timur Atasever (viyolonsel), Gözde Gülşen (viyolonsel), Nilüfer Atılgan (viyola), Uğur Akyürek (keman), Hüseyin Çebişçi (piyano), Mert Koç (piyano, keman), Erkan Kamil Yüksel (gitar), Cihangir Aslan (gitar). 

Albümün kapak dizaynını sevgili Kaan Bağcı yaptı. Günümüzün en çok aranan grafik tasarımcılarından biri olmasına rağmen, zaman ayırıp bu mükemmel tasarımı yaptığı için kendisine teşekkür ediyorum. Kaan Bağcı ile dizayna başlamadan önce birkaç fikir alışverişi gerçekleştirdik. Sonunda ortaya çıkardığı iş albümün konseptini ve manasını çok iyi yansıtan bir fotoğraf oldu. Benim dinleyenlere bir teklifim, özellikle Gül Ayini modülünü dinlerken bir yandan da kapak fotoğrafını izlemeleri, o fotoğrafta gizli manalara doğru müzik eşliğinde bir seyahate çıkmalarıdır.

Albümdeki müziklerin kayıt, mixing ve mastering işlemlerini gerçekleştiren tonmeister’lerimiz Evren Arkman (Harem’s Studio) ve Baran Çak‘tan da (Stüdyo Bade) ayrıca söz etmem şart. Her ikisi de teknik ustalıkları, mühendis titizlikleri, müzisyen hassasiyetleri ve yüksek insani hasletleri ile müziklerin kalitesine kalite kattılar. 

Bu noktadan sonra albüm ve içindeki müzikler dinleyenlerin kişisel anılarına karışacak ve başlangıçta hiç öngörmediğimiz manalar kazanacaklar. Değerinin bilinmesi dileğiyle, emeği geçen, dinleyen, yayan herkese teşekkürler.”

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika 

Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr

Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Garip Ama Gerçek: Everest Dağı Her Yıl Daha da Yükseliyor

HIZLI YORUM YAP