Gazze’de Zorunlu Göç: “Ekim Ayından Beri En Büyük Tahliye Emri”

EN BÜYÜK TAHLİYE EMRİ

Birleşmiş Milletler’in (BM) açıklamasına göre, İsrail Savunma Kuvvetleri’nin Gazze’nin güneyine yönelik tahliye buyruğu, Ekim 2023’ten bu yana verilen en büyük tahliye buyruğu oldu.

Ordu, bir kez daha nüfusun yoğun olduğu bazı bölgelerin boşaltılmasını emrederek yüzlerce Filistinliyi göçe zorladı. 

250 BİN KİŞİ ETKİLENDİ

Birleşmiş Milletler’in Filistin Ajansı (UNRWA), Han Yunus’taki tahliye buyruğundan 250 binden fazla kişinin etkilendiğini tahmin ediyor.

BM sözcüsü Stephane Dujarric’e göre tahliye bölgesi 117 kilometrekarelik bir alanı kapsıyor.

“KAOS VE PANİK”

UNRWA, buyruklar sonrasında Gazze’nin güneyinde “kaos ve panik” hissinin yayıldığını belirtti.

İnsanların telaş içerisinde tekrar göç ettiği, ailelerin taşındığı, eşyalarını toplamaya ve bu bölgeyi terk etmeye başladığı gözlemlendi.

REFAH’TAN HAN YUNUS’A

İsrail hücumlarının Mısırsınırındaki Refah’a ağırlaşması ile birlikte yerinden edilen aileler terk edilmiş Han Yunus kentine geri dönmeye zorlanmıştı.

BİR SONRAKİ DURAK NERESİ?

UNRWA haftalar içinde tekraren yerinden edilen Filistinlilere vurgu yaparak, “İnsanların harap olmuş Han Yunus’a geri dönmeye zorlanmasından sadece birkaç hafta sonra, İsrail yetkilileri bölge için yeni tahliye buyrukları yayınladı. Aileler bir kez daha zorla yerinden edilmeyle karşı karşıya. 250 bin kişinin bölgeden kaçmak zorunda kalacağını tahmin ediyoruz. Gazze’de hiçbir yer güvenli değil” paylaşımında bulundu.

HASTANE HİZMET DIŞI

Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) ise salı günü yaptığı açıklamada, İsrail Savunma Kuvvetleri’nin Han Yunus’taki buyruğunun ardından Gazze’nin güneyindeki Gazze-Avrupa Hastanesi’ndeki tüm hastaların ve sağlık çalışanının tahliye edildiğini bildirdi.

“DERHAL FAALİYETE GEÇMELİ”

DSÖ Genel Yöneticisi Tedros Adhanom Ghebreyesus, 320 hastanın bulunduğu hastanenin “şu anda tamamen boş” olduğunu söyledi.

“Sağlık hizmetine ivedilikle erişimin sağlanması gereken bir devirde 650 yatak kapasiteli hastanenin hizmet dışı kalması yıkıcıdır” diyen Ghebreyesus, hastanenin “derhal” faaliyete geçirilmesi çağrısında bulundu.

DSÖ, hastaların birçoklarının şu anda tam kapasitede çalışan ve tıbbi materyal sıkıntısı yaşayan Nasır Hastanesi’ne yönlendirildiğini belirtti.