Güney Kore her zaman ilgimizi çeken ülkelerden biri. Kore savaşından sonra kardeş ülke olduğumuz Güney Kore, şimdi tanınan kültürüyle dünyayı etkiliyor. Güney Kore, dünyayı etkilerken de Türkiye’yi pas geçmiyor. Özellikle gençler tarafından hayli merak edilen ülke bir yaşam merkezi haline gelmiş durumda. Pekala Güney Kore’de yaşam nasıl, Kore’de Türkiye’den neler tanınan? Sizler için 4 yıldır Güney Kore’de yaşayan, kalıcı olarak yerleşmeden önce de ülkeye sık sık gidip gelen Fatmanur Ateş ile konuştuk.
Fatmanur Ateş, çocukluğundan beri Güney Kore dizilerine, müziklerine ilgi duyan birisi. Güney Kore’yi yakından takip eden Fatmanur Ateş, bu sayede Korece öğrendi. Üniversite 1.yılında, Korece konuşabilmesi ve ülke kültürüne olan ilgisi nedeniyle Güney Kore Hükümeti’nin bir bursuyla Güney Kore’ye gidiyor. Bu seyahat bursuyla birlikte Güney Kore macerası başlayan Fatmanur Ateş, ” Seyahat bursu programı Güney Kore’nin yemeklerini, kültürünü, tarihi ve endüstrisini yurt dışındaki başarılı üniversite öğrencilerine tanıtma fırsatı veren bir programdı. Bu program sayesinde Güney Kore kültürüne olan ilgim kadar Güney Kore’nin çok gelişmiş bir ülke olduğunu fark ederek bir mühendislik öğrencisi olarak bu ülkeye gelip bir süre de olsa burada yaşamak istediğime ve hatta yüksek lisansımı burada yapmak istediğime karar verdim. Bu şekilde yüksek lisans ve doktora için olan Güney Kore hükümet bursuna hazırlanmaya başladım. Üniversite mezuniyetimden çabucak sonra bursu kazanarak Güney Kore’ye geldim ve Hanyang Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nde yüksek lisans programından mezun oldum. Şu anda, Güney Kore Hükümet Bursu öğrencilerine özel olarak verilen oturma ve çalışma vizesi sayesinde Güney Kore’de hayatımı sürdürüyorum.” diyor.
TÜRKİYE VE GÜNEY KORE ARASINDA BENZERLİKLER
Dizilerden de gördüğümüz üzere aslında Güney Kore, kültürel olarak bize çok uzak olmayan ülkelerden biri. En basit örneğiyle evde terlik kullanımı… Güney Kore ve Türkiye arasındaki benzerlikleri ve farklılıklarını sorduğumuz Ateş, “Güney Kore ile Türkiye arasında birçok kültürel benzerlik var. Öncelikle, hem Güney Kore hem Türkiye, bağımsızlıkları için savaşmış ve uğraşmış iki millet. Bu yüzden, bu iki milletin halklarının bağımsızlık çabası ve milliyetçilik hisleri birbirine çok benziyor. Ayrıca, basit şeyler gibi görünse de evlere ayakkabıyla girmememiz, büyüklerimize ve insanlara hürmetle yaklaşmamız, müsamahamız ve saygımızın kültürümüzde önemli olması da benzer noktalarımızdan. Bayramlarda ve özel günlerde ailecek vakit geçirme, büyükleri ve cetlerin mezarlarını ziyaret etme gibi geleneklerimiz de benzerlik gösteriyor. Konukları müsamahayla karşılama, yemek kültürü, kış için hazırlıkların yapılması ve turşuların kurulması gibi gelenekler de benzerlikler arasında sayılabilir. Aile bağlarının güçlülüğü, ebeveynlerin çocuklarının eğitimi için yaptığı fedakarlıklar ve çocuklarının eğitimine verdikleri değer de benzerliklerimizden. Lakin, bu benzerliklere rağmen, birbirimizden çok farklı olduğumuz kültürel kıymetlerimiz de var. Örneğin, Güney Kore’nin gelişmiş teknolojisi ve endüstrisi sayesinde biraz daha metropolitan yaşam hayatının kültürel değerleri azaltması diyebilirim. Yemek kültürümüze benzer olarak, farklı taraflarımız de var. Bizim buğday üretimimizden ötürü soframızdan ekmeğimizin eksik olmadığı gibi, Güney Kore’nin de pirinç üretiminden ötürü sofralarından pilavlarının eksik olmaması bir fark. Ayrıca, Güney Kore’nin üç öğününde (sabah kahvaltısı, öğlen yemeği, akşam yemeği) benzer yemekler bulunurken, Türkiye’nin ayrı bir kahvaltı kültürü bulunuyor. Türkiye’de çok fazla süt ve süt eserlerinin kullanılması, Güney Kore’de ise bu eserlerin biraz daha az kullanılması gibi basit ama akla gelen ilk farklılıklardan” cevabını veriyor.
KORE’DE KEBAP VE KAYMAK POPÜLER
Girişte de belirttiğimiz gibi hem dünyada hem Türkiye’de Kore kültürü hayli tanınan. Müzikleri, dizileri, yemekleriyle başta İstanbul olmak üzere birçok yerde Kore ile ilgili herhangi bir esintiye rastlamak mümkün. Pekala, Kore’de Türkler takip ediliyor mu? Özellikle korelilerin çok fazla spor karşılaşması takip ettiğini belirten Ateş, “Koreliler çok fazla spor yakından takip eden bir millet. Kendi ülkelerinin milli karşılaşmalarını, milli atletlerine çok fazla kıymet veriyorlar. Milli karşılaşmalarda performans gösteren bizim milli atletlerimiz, uluslararası liglerde ülkemizi temsil eden ülkemiz oyuncularını daha fazla yakından tanıyorlar. Bunun yanı sıra Türkiye’yi ünlü bireylerle tanımaktansa Türkiye’nin kültürel sembolleri olan dondurması, kaymağı yemeklerinden özellikle kebap ile çok daha fazla anımsıyorlar diyebilirim.” ifadelerini kullanıyor. Son dönemlerde Güney Kore’de bir şef tarafından kaymağın tanıtılmasıyla birlikte bu eserin tanınan olduğunu belirten Ateş, “Son vakitlerde Türkiye’nin yemeklerinden kaymak, Güney Kore’de çok tanınan hale geldi. Ünlü bir Güney Koreli şefin bir televizyon programında kaymaktan bahsetmesi, kaymağın ne kadar özel ve lezzetli olduğunu anlatması, Güney Kore’deki insanların dikkatini çekti. Kaymağın popülaritesinden ötürü Türkiye’ye seyahat etmek isteyen Türk yemeklerini denemek isteyen gençler artmaya başladı” açıklamasında bulunuyor.
YAŞLILAR VE GENÇLER OLARAK AYRILIYOR
Güney Kore, Kore savaşından dolayı Türkiye’yi kardeş ülke olarak görüyor. Evet tahminen bu yaşı daha ileri olanlarda yaygın ama pekala gençlerde durum aynı mı? 4 yıldır Güney Kore’de gözlem yapan Ateş sorumuza şu yanıtı veriyor: Güney Korelilerin Türkiye’ye bakış açısı gerçekten yaşlılar ve gençler olarak ikiye ayrılıyor diyebilirim. Güney Kore’de yaşlılar, özellikle Kore Savaşı’ndaki Türkiye’nin yardımlarından ötürü, Türkiye’yi kardeş ülke olarak görüyor ve bize çok müteşekkirler. Sık sık Türkiye’yi ne kadar sevdiklerinden ve kardeş ülke olarak gördüklerinden bahsediyorlar. Ayrıca, yaşlı Güney Koreliler seyahat etmeyi çok seviyorlar; emekliliklerinden sonra sık sık seyahat ve cins programlarıyla Türkiye’yi ve Avrupa’yı ziyaret ediyorlar. Türkiye’nin ne kadar güzel bir ülke olduğunu, yemeklerini ne kadar sevdiklerini ve Türkiye hakkında çok güzel şeyler söylediklerini sıkça duyabilirsiniz. Gençler ise biraz daha farklı bir bakış açısına sahip. Kore Savaşı periyodundan uzak olan gençler, Türkiye’yi kardeş ülke olarak görmektense, Avrupa’ya yakın bir ülke olarak görüyorlar. Yine de Türkiye’nin kardeş ülke olduğunu bilen birçok genç de var.
GÜNEY KORE’YE GİDİNCE YAPILMASI GEREKENLER
Ateş, Güney Kore’ye gelecek Türk turistlere teklifleri şöyle sıralıyor ve şu tavsiyelerde bulunuyor: Kore’ye gelecek Türk turistlere ilk teklifim yemek konusunda olacak. Güney Kore, kafe kültürüyle de çok ünlü bir ülke. Tatlı, pastane üslubu kafeleri hayli meşhur. Güney Kore’nin kahvaltı kültürü olmadığı için, sabahları ilk öğünde yemek yemek Türk turistlere garip gelebilir. Bu nedenle, özellikle Türklere ilk öğünlerini ekmek, poğaça şeklinde hamur işi seçeneklerinin olduğu, kahve ve çay içebilecekleri kafelerde geçirmelerini öneririm. Güney Kore’de bu cins kafeler epeyce yaygın ve güne güzel bir başlangıç yapmanız için ülkü. Doğal ki de Güney Kore mutfağını mümkün olduğunca denemelerini öneririm. Güney Kore, sadece kendi mutfağıyla değil, diğer dünya mutfaklarına olan saygısıyla da benim çok takdir ettiğim bir ülke. Güney Koreliler, yemeğe olan sevgileri nedeniyle diğer ülke mutfaklarını da büyük bir beğeniyle takip ediyorlar. Özellikle Japon, Çin, Vietnam , Tayland gibi ülke mutfakları, yakınlık ve kültürel bağlar nedeniyle burada epey tanınan. Bu ülkelerden gelen insanlar Güney Kore’de yoğun olarak yaşadığı için, sadece Kore mutfağını değil, bu ülke mutfaklarını da deneyebilir ve çok lezzetli deneyimler edinebilir.
7/24 AÇIK MARKETLER
Aynı zamanda, Güney Kore’nin 7/24 açık marketlerinde de mükemmel tecrübeler yaşayabilirsiniz. Bu marketler, sadece içecek veya abur cubur alabileceğiniz yerler değil. Aynı zamanda aldığınız yiyecekleri oturup tüketebileceğiniz alanlara da sahip. Bu marketlerde aldığınız bir hamburgeri mikrodalgada ısıtabilir ve sıcak bir şekilde yiyebilirsiniz. Ayrıca, aldığınız bir içeceğin yanına buzlu bir bardak alarak kendi içeceğinizi hazırlayabilirsiniz. Noodle gibi yiyecekleri de sıcak su kullanarak pişirip market içindeki oturma alanlarında keyifle tüketebilirsiniz. Bu nedenle, bu 7/24 açık marketlerde de bir öğününüzü geçirmenizi ve buradaki içecekleri, yemekleri deneyimlemenizi muhakkak öneririm.
“MYEONGDONG’DA BİR GÜNÜNÜZÜ GEÇİRMENİZİ ÖZELLİKLE TAVSİYE EDERİM”
Hem yemek hem de yemeğin yanı sıra Güney Kore kozmetik ve cilt bakım eserleriyle ilgili bir semtten bahsetmek istiyorum. Güney Kore denince akla gelen ve turistlerin kesinlikle uğradığı bir semt olan Myeongdong bölgesi, kozmetik markalarının ve mağazalarının yoğunlukla bulunduğu bir yer. Bu bölgede, Güney Kore kozmetik ve cilt bakım eserlerinin her türlüsünü bulabileceğiniz çok yaygın ve tanınan bir sokak diyebilirim. Gündüzleri bu sokakta alışveriş yapabilir, birçok farklı markayı ve Güney Kore kozmetik eserlerini uygun fiyatlarla bulabilirsiniz. Bu semtte öğlenden sonra ve akşam saatlerinde birbirinden farklı sokak yemeklerini deneyimleme fırsatı yakalayabilirsiniz. Bu yüzden, Myeongdong’da bir gününüzü geçirmenizi özellikle tavsiye ederim. Gündüzleri kozmetik alışverişi yapıp, akşamları ise sokak yemeklerinin tadını çıkararak bir taşla iki kuş vurmuş olacaksınız.
17:11
