34,2382$% -0.14
36,7850€% -1.86
3.090,55%-0,88
5.032,00%-1,04
20.063,00%-1,05
2.721,59%-0,77
8.854,03%2,73
Diyarbakır’da özel bir hastanenin yenidoğan yoğun bakım servisinde görevli bir hemşirenin uyuması sonucu, ikiz bebeklerden birinin yaşamını yitirdiği iddia edildi.
Korkunç olay 24 Ağustos 2021’de yaşandı.
K.A., erken doğum nedeniyle gittiği özel hastanede ikiz bebek dünyaya getirdi.
Yenidoğan yoğun bakım kısmında kuvöze alınan ikizlerden erkek çocuk E.A.A., aynı yıl 5 Ekim’de yaşamını yitirdi.
E.A.A.’nın ölümü, doğal ölüm olarak ailesine iletildi.
“HASTA BAKICI HER ŞEYİ ANLATTI”
14 Ekim’de ikiz bebeklerinden kızını ziyarete giden baba E.A., burada çalışan hasta bakıcının kendisine çocuğunun ölümünün doğal ölüm olmadığını ve hemşirelerin ihmali sonucu öldüğünü, bu ihmalleri kayıt altına aldığını söylemesi üzerine savcılığa suç duyurusunda bulunarak, avukatına da vekalet verdi.
Ölüm sebebinin belirlenmesi için 18 Ekim’de otopsi işlemi gerçekleştirilerek, dosya Adana, İstanbul ve Diyarbakır Adli Tıp ünitelerine gönderildi.
8’inci Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan mütalaa dün sonuçlanarak, kararın mahkeme tarafından verilmesinin uygun görüldüğü belirtildi.
Ailenin avukatı Muhammet Tanrıkulu, olaya ilişkin açıklamalarda bulundu.
24 Ağustos 2021 tarihinde erken doğumun ardından iki bebeğin kuvöze alındığını söyleyen Tanrıkulu, kuvözdeyken kız bebeğin durumunun daha kötü, erkek bebeğin daha canlı olduğunu aktardı.
4 Ekim günü müvekkilinin hastaneden arandığını ve “Çocuğunuz şu an krize girdi, can çekişiyor.” denildiğini anlatan Tanrıkulu, bebeğin sonraki gün yaşamını yitirdiğini söyledi.
“HASTA BAKICI OTOMOBİLİNE GELİP HER ŞEYİ ANLATTI”
“Müvekkilimiz kız çocuğunun vefat ettiğini zannediyor, halbuki oğlu olduğunu öğreniyor. Doğal ölüm olarak kendisine bilgi verildiği için defnediyorlar. Kız çocuğu hala hastanede kalmaya devam ediyor.” diyen avukat Tanrıkulu, müvekkilinin 14 Ekim’de kızın görmeye gittiğinde bir hasta bakıcının otomobiline gelip her şeyi anlattığını söyledi.
Tanrıkulu şöyle devam etti:
“14 Ekim’de kızını ziyaret etmeye gittiği zaman hastane çıkışında bir hasta bakıcı kendisinin otomobiline gelip köşede görüşmek istediğini söylüyor.
Müvekkilim araçtan inip görüştüğünde ‘Senin oğlun doğal ölüm şeklinde vefat etmedi, orada hemşireler uyuyorlardı. Senin çocuğun kusmuğunda boğularak vefat etti’ şeklinde bilgi veriyor.
Bunun ardından müvekkilim savcılığa başvurdu, sonraki gün biz de vekaletnameyi alarak belgeyi takibe başladık.”
Hemşirenin iddiaları üzerine başlatılan soruşturmada bebeğin mezarının 18 Ekim 2021’de açıldığı bilgisini veren avukat, otopsi işlemi yapıldığını, evrakın ise Adana, İstanbul ve Diyarbakır’daki Adli Tıp ünitelerine gönderildiğini söyledi.
Avukat Tanrıkulu şunları anlattı:
“Söz konusu sorumlu hemşireler ve doktorlar da ifadeye çağrıldı. Hemşirelerden 3 tanesi ve doktorlar ölümün doğal ölüm olduğunu söylemesine rağmen başka bir hemşire gelerek yoğun bakım ünitesinde iki tane hemşirenin uyuduğunu gördüğünü, bunun ardından yoğun bakım ünitesine baktığında bebeğin morarmış bir halde olduğunu gördüğünü ve hemşireleri uyandırdığını, yapılan müdahalelere rağmen bebeğin kurtarılamadığını beyan etti.”
Dosyanın Sağlık Bakanlığı’na gittiğini, bakanlığın üç hemşire yönünden soruşturma izni verdiğini ancak iki doktor için soruşturma izni vermediğini söyleyen avukat Tanrıkulu, yapılan itiraz sonucu doktorların da soruşturma kapsamına alındığını ifade etti.
Avukat Tanrıkulu, dosyanın 2024 Mayıs ayından bu yana Adli Tıp’ta beklediğini anlattı.
TEK KUVÖZDE ÜÇ BEBEK VAR, HEMŞİRE UYUYOR
Aileye, bebeklerinin ölümünün doğal olmadığını söyleyen hasta bakıcının bir de video kaydı aldığını anlatan avukat, görüntülerde tek kovözde üç bebeğin bulunduğunu, hemşirenin uyuduğunu, TikTok’a içerik çekerek dans ettiğini, bebeklerin kanlı şekilde kuvözlerde bekletildiğini iddia etti.
“SATÜRASYON DÜZEYİNİ 90’DAN 70’E DÜŞÜRDÜLER”
Tanrıkulu, “Satürasyon düzeylerinin 90 yerine 70’e düşürüldüğü, bu şekilde daha geç alarm vererek hemşireleri rahatsız etmemesinin sağlandığı, ikazları vermesine rağmen uyumaya devam edildiği imajlarda anlaşılmaktadır.” diye konuştu.
Olayda hastanenin de sorumluluğu bulunduğunu anlatan avukat Tanrıkulu, “Verilen ifadelerde de sadece iki tane hemşirenin orada bulunduğu söyleniyor. Hastane burada yaklaşık 18 hemşire eksik çalıştırmakta.” dedi.
“Savcılık evrakında hastane evrakları getirildikten sonra doktorların epikriz raporunda müvekkilimizin bebeğinin zati hareket etmediği, tepişiz olduğu, bu sebeple doğal ölüm gerçekleştirildiği yazılmış.” diyen Tanrıkulu, şöyle devam etti:
“Yalnız, elimizdeki görüntülerde müvekkilimizin vefat eden bebeğinin vefattan bir gün önce hareketli olduğu aslında kanıtlandı.
Vefat ettikten sonra nefesi durarak vefat ettiği söylenmesine rağmen röntgen çekilmiş. Bu röntgeni de alıp belgemize sunduk.
Anladığımız kadarıyla hastane yönetimi ve doktorlar toplu halde bu tür ölümleri gizlemek için her türlü çabayı sarf etmişler.
Otopsi ön raporunda bebeğin vefatından sonra batın yıkaması yapıldığı gözlemlenmiş, bu durum adli tıp raporunda anlaşılacak.
Bu kadar yılın ardından oğlunu bekleyen, ikiz çocukları için ikiz bebek arabası alan, her eşyası iki sefer alınan müvekkilimizin acısı katlanarak büyümüştür.”
Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
14 Yılın En Yüksek Cinayet Verisi: 48 Kadın Katledildi