32,7135$% 0.47
35,4351€% 0.38
2.486,35%0,78
4.019,00%0,32
16.102,00%0,33
2.363,01%0,27
10.931,84%0,55
Özellikle küçük çocuklarda yaygın olarak görülen el, ayak, ağız hastalığı, ağız içinde, el-ayak tabanlarında ve bez bölgesinde içi sıvı dolu döküntülerin (vezikül) gözlendiği virütik bir hastalık.
Büyük çocuklar hatta erişkinlerin bile bu virüsle enfekte olabileceğine işaret eden Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Manolya Kara, özellikle havuzların yaygın olarak kullanıldığı yaz aylarında bu enfeksiyonun daha sık görüldüğünü anlattı.
ERKEN DEVİRDE BULAŞICILIĞI YÜKSEK
El ayak ağız hastalığının, enfekte şahıslarla doğrudan veya enfekte yüzeylerle temas yoluyla kolaylıkla bulaşacağına işaret eden Doç. Dr. Kara, bulaş yolları konusunda şu bilgileri verdi:
“Hastalığa yakalanmış bir kişinin burun akıntısı, tükürük, dışkı veya vücut sıvıları ile doğrudan temas etmek, ya da enfekte kişinin öksürmesi veya hapşırması yoluyla havada yayılan virüs parçacıklarının solunmasıyla bulaş gerçekleşebilir. Bunun yanında virüsle kontamine olmuş oyuncaklar, kapı kolları, yiyecek ve içecek kapları gibi yüzeylere temasın ardından ağız, burun veya gözlere dokunulmasıyla hastalık bulaşacağı için özellikle çocukların ortak kullandığı alanların ve oyuncak gibi ortak kullanılan objelerin temizliği son derece kıymetlidir. Bir diğer bulaş yolu ise enfekte kişilerin dışkısı ile kirlenmiş ellerin ağıza temas etmesidir. Bu nokta özellikle hastalığa sahip olan bebeklerin anneleri ya da bakıcıları için çok daha kıymetlidir. Bu nedenle, çocuk bezlerinin değişimi sonrası el yıkama özellikle kıymet taşır.”
Hastaların özellikle erken periyotta bulaşıcılığının yüksek olduğunu anlatan Dr. Kara, “Bu nedenle virüsle enfekte olan oyuncakların paylaşılması, ortak kullanım alanları, çocuk havuzu gibi yerlerde hastalık çarçabuk yayılabilir” dedi.
“BELİRTİLER 3-7 GÜN SONRA ORYATA ÇIKAR”
Belirtilerin genellikle virüs bulaşmasından sonra 3-7 gün içinde ortaya çıktığını anlatan Doç. Dr. Manolya Kara, hastalığın bulgularını şöyle sıraladı:
“Hafif ya da orta dereceli ateş, ona eşlik eden boğaz ağrısı, baş ve kas ağrıları, halsizlik, kusma, karın ağrısı veya ishal hastalığın belirtileri arasında yer alıyor. Özellikle ağız içinde ve etrafında, el-ayak tabanlarında, bez bölgesinde bariz içi sıvı dolu döküntüler gözlenebilir. Hasta, ağız içindeki lezyonlara bağlı olarak beslenmekte zorlanır. Bu belirtilerle hastalık klinik olarak tanınabilir. Lakin ateşin uzaması ya da komplikasyon varlığında kan testlerine başvurulabilir.”
“EN ÖNEMLİ KORUNMA YÖNTEMİ EL HİJYENİ”
Hastalıktan korunma ve yayılmasını önlemek için uygulanacak en önemli stratejinin el hijyeninin sağlanması olduğunun altını çizen Doç. Dr. Manolya Kara korunma teknikleri konusunda şu bilgileri verdi:
“Ellerin sık sık ve doğru şekilde yıkanması, hastalığın yayılmasını önlemenin en etkili yollarından biridir. Özellikle yemek yemeden önce, tuvalet kullanımından sonra ve hasta biriyle temas ettikten sonra kesinlikle eller yıkanmalıdır. Yine öksürme veya hapşırma sırasında ağız ve burnun mendille veya dirsekle kapatılması, virüsün yayılmasını önler. Kullanılan mendiller çabucak atılarak el temizliği sağlanmalıdır. Ayrıca havlu, bardak, çatal-kaşık, oyuncak gibi kişisel eşyalar paylaşılmamalı, virüsle kontamine olabilecek yüzeyler düzenli olarak temizlenerek dezenfekte edilmelidir. Hasta olan bireylerle temastan kaçınılmalı ve hastalığa yakalanmış çocuklar katiyetle okula veya kreşe gönderilmemelidir. Bunun yanında bağışıklık sisteminin güçlü tutulması, enfeksiyon riskini azaltabileceği için yeterli ve istikrarlı beslenme kıymetlidir.”
Uzman Çavuş, Son Nefesini Tedavi İçin Geldiği Hastanenin Tuvaletinde Verdi
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.