DOLAR

34,2564$% -0.01

EURO

37,0232% 0.04

GRAM ALTIN

3.030,91%0,11

ÇEYREK ALTIN

5.113,00%0,00

TAM ALTIN

20.391,00%0,00

ONS

2.752,45%0,14

BİST100

8.838,60%2,13

Öğle Vakti a 12:53
Bursa AZ BULUTLU 11°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
SON DAKİKA

DOLAR 34,2564

EURO 37,0232

ALTIN 3.030,91

BİST 100 8.838,60

Öğle 12:53

11°

Her Şey Eminönü’de Başlamış! İngiliz Turist Dünyaya Duyurdu: ‘Kokusu Akıldan Gitmiyor’

ad826x90

Melike Sarıkaya / Milliyet.com.tr –  Akide şekeri, Türk mutfağında önemli bir yere sahiptir. Kökeni dolayısıyla bağlılığı ve güçlülüğü ifade eden akide şekeri, Osmanlı döneminle devlete bağlılığında bir simgesiydi. Hatta padişahın siyasetlerinden ya da alınan kararlardan memnun olmayan halk, sunulan akide şekerini reddederek yansısını gösterirdi. Bu şekeri Türk toplumuna kazandıran, Osmanlı’nın kadim sokaklarında başlayan Hacı Bekir’in hikayesi ise sadece bir tatlı ustasının değil, aynı zamanda bir kültür elçisinin de öyküsü. 1777 yılında küçük bir dükkânda başlayan bu tatlı serüven, akide şekerinin mis gibi kokusu eşliğinde nesillerden nesillere yayılan bir mirasa dönüştü. Padişahların saray sofralarından, çocukların bayram sevinçlerine kadar uzanan bu yolculuk hâlâ insanları geçmişindeki güzel anılara götürebiliyor. 

PADİŞAHA GÖTÜRÜNCE ‘ŞEKERCİBAŞI’ OLDU

Akide şekeri, Türk ve Osmanlı mutfağının en eski şekerlemelerinden biri olarak biliniyor. Öyle ki Osmanlı döneminde her rengi farklı bir anlam taşıyan akide şekeri bazı kaynaklarda da ‘Konya şekeri’ veya ‘Mevlâna şekeri’ diye geçiyor. Bu şekerin kelime manasının akitleşmeden geldiğini söyleyen şube müdürlerinden Sefa Taşkın, “Arapça kökenli bu kelime anlaşma, bağlılık anlamına geliyor. Yani temelinde bu şekerleme de bağlılığı simgeliyor. Osmanlı döneminde bu yeniçerilere, ulufe merasimiyle devletin önemli kişileri tarafından ikram edilirmiş. Sert ve renkli yapısının devleti simgelediği düşünülürmüş. Ulufe merasiminde ikram edilen akide şekerini yiyen askerler devlete olan bağlılıklarını ispatlar ve söz verirlermiş. Osmanlı dönemi boyunca çok popüler olan bu şeker genellikle günümüzde bayramlaşmaya gelen çocuklara ve konuklara de ikram edilir” dedi. Taşkın, insanların geçmişle dönük anılarını taçlandıran akide şekerinin dünyada sadece Türkiye’de üretildiğine de değindi. Taşkın, ‘Tatlı yiyelim tatlı konuşalım’ kelamının de akide şekeriyle ortaya çıktığını ekledi.

1777 yılında Hacı Bekir’in Eminönü’nde ilk işletmesini kurduğunu kaydeden Taşkın, Hacı Bekir’’n o devirdeki en büyük konukları saray mutfağıymış. Saray mutfağından gelenler bu şekeri padişaha götürmüş ve padişah da bu şekeri beğenince Hacı Bekir’e ‘Şekercibaşı’ unvanını vermiş. Önce oğlu Mehmet Muhiddin’e, ardından da torunu Ali Muhiddin’e devredilen lezzet günümüzde de hâlâ aynı ismi taşıyor” diye konuşarak sözlerine şöyle devam etti:

“Osmanlı ve Türk kültürünün bir parçası olarak Hacı Bekir, özellikle vaktin yaşam şeklini belgeleyen romanlarda ve yazılarda da yer almış. 19. yüzyılda İstanbul toplumunun mozaiklerini oluşturan bir yapı taşı haline gelmiş. Akide şekerleri aslında yaşayan kültürel bir mirastır. Periyodun Osmanlı idaresinde Avrupalılaşma yolunda Hacı Bekir Brüksel’de, Paris’te birçok fuara katılmış ve şekerleme alanında altın madalyayla ülkesine geri dönmüş. Şu an 6. jenerasyondan aile üyeleri, bu şekerleri deformasyona uğramadan üretmeye devam ediyor.”

‘KOKUYU ALINCA HEMEN BABASINDAN BAHSETTİ’

Akide şekerleri geçmişten günümüze birçok insanın hayatına dokundu. Sefa Taşkın, hemen hemen her müşterisinin bir anısı olduğunu ve bu anıların birinden çok etkilendiğini dile getirdi. Taşkın, “Unutamadığım çok anı var. Genelde buraya Beyoğlu civarının eski insanları çok gelir. Geldiklerinde de her zaman ikramda bulunurum. Kokudan yola çıkarak direkt geçmişe gidiyorlar. 70-80 yaşlarında olan bir beyefendi vardı, o an duygulanmıştı ve beni çok etkilemişti. Babasından bahsetti hemen. Herhalde o zaman okulda bir başarı elde etmiş ve babası da ona lokum getirmiş. Beyefendi bunu anlatırken geçmişteki güzel günlerini bize öylesine hissettirmişti ki benim için asla unutamayacağım bir an olmuştu. Her anı hoştur ama çocukluk anıları başkadır. Buradaki birçok lezzet birbirinden farklı. Tarçınlıdan, sadeden, limonludan çifte kavrulmuştan, akide şekerlerinden birçok tadım var ama bu şekerlerdeki kokular hiç unutulmuyor. Koku hafızası insanın aklından hiç çıkmıyor. Örneğin tarçın, akidenin bu derece ünlü olmasının sebebi. Çok vurucu, keskin bir kokusu var. O kokuyu alanlar direkt geçmişteki anılarına gidebiliyor. İşte bu koku hafızası özellikle şekerleme ürünlerinde çok olur. Eşdeğer ürün çok olabiliyor lakin zaman içinde karışıma uğrayıp gidebiliyor, koku ise her zaman akılda kalıyor” diyerek akide şekerin neden akıllarda kalıcı olduğunu anlattı.

Sefa Taşkın, bu şekerin kıssasını anlatmak için etkinlikler yaptıklarını belirtiyor.

BİR İNGİLİZ TURİST DÜNYAYA DUYURDU

Akide şekerlerin hiçbir çeşidinde katkı maddesi kullanılmadığını vurgulayan Taşkın, akide şekerin üretiminde temel olarak su, şeker ve nişasta bulunduğunun altını çizdi. Ürünlerin aroma vericisinin aromanın ta kendisi olduğunu kaydeden Sefa Taşkın, “Akide şekerlerde tarçının aroması vardır. Gerçek tarçınlardan alınmıştır. Gülün aroması vardır, gerçek gülden alınmıştır. Limonun aroması vardır, o da gerçek limondan alınmıştır. Bu lezzetin unutulamamasının sebebi de budur zaten” dedi. Akide şekerinin unutulmaması gereken bir miras olduğunu vurgulayan Taşkın, bu şekerin kıssasını anlatmak için akide şeker aktiflikleri yaptıklarını da belirtti.

Akide şekerin yanı sıra Hacı Bekir’in lokumlarıyla da bilindiğinin altını çizen Taşkın, sözlerini şöyle noktaladı:

“19. yüzyılda Hacı Bekir’den aldığı lokumları ülkesine götüren bir İngiliz turist Türk lokumlarını Avrupa’da konuklarına ve arkadaşlarına ikram ediyor. Bu lokumu tadanlar Türkiye’ye geldiğinde daima almaya başlıyor ve bu büyüdükçe ‘Turkish Delight’ terimi yaygınlaşıp günümüze kadar geliyor.”

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika 

Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr

Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Hamam Böceği Çiftliği Kurdular! Yapay Zekânın Denetiminde: ‘Ucuz İlaç Alternatifi’

HIZLI YORUM YAP