Her Şeyin Başı Merkür Sinemasının Galası Yapıldı

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ayşe Balıbey’in aynı isimli yapıtından esinlenilerek hazırlanan “Her Şeyin Başı Merkür” sinemasının galası, Atlas 1948 Sineması’nda gerçekleştirildi.

Yapımcılığını Emre Oskay, direktörlüğünü Ali Balcı’nın üstlendiği sinemanın başrollerinde, Sinem Kobal, Seyit Alp Navruz ve Devrim Yakut yer alıyor.

Galada AA muhabirine açıklamalarda bulunan yönetmen Balcı, sinemanın bir uyarlama olduğunu belirterek, edebi metinlerin sinemaya aktarılmasının zor bir çaba olduğunu söyledi.

“Romanın bana verdiği imkanı doğru bir şekilde kullanmaya çalıştım”

Filmde Balıbey’in romanını okurken zihninde canlanan dünyayı oluşturmaya çalıştığına işaret eden Balcı, “Edebi uyarlamalar belli bir riski içinde barındırıyor. Lakin biz çok keyifli bir çekim süreci yaşadık. Bu benim ilk uzun metrajlı filmimdi. Bununla birlikte çok iyi bir grupla çalıştık ve güzel bir iş çıkardığımızı düşünüyorum. Yapıta bir romantik güldürü olarak yaklaşmadım. Bir romantik macera sineması çekmeye çalıştım ve bunu başardığımızı ifade edebilirim.” dedi.

Balcı, romanın okuru için iyi bir materyal sunduğunu vurgulayarak, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bir kitabı okuduğunuzda orada anlatılanlarla ilgili ister istemez sizde birtakım hayaller uyanıyor. Romandaki karakterlerin hayatlarını anlatılanlar doğrultusunda siz de yeniden oluşturuyorsunuz. ‘Ben olsaydım nasıl anlatırdım?’ diye kendi kendinize soruyor ve düşünüyorsunuz. Bu da güzel bir tecrübeye kapı açıyor. Romanın bana verdiği imkanı doğru bir şekilde kullanmaya çalıştım. Bence ortaya herkesin seveceği bir iş çıktı. Seyirciyi hayat korkusundan uzaklaştıracak ve tebessüm ettirecek bir film bekliyor.”

“Sektörün yaşadığı daralmanın aşılması ve sinemanın tekrar hayatımızın bir parçası olmasını çok önemsiyorum”

Oyuncu Sinem Kobal ise Ayşe Balıbey’in romanını sinemadan önce okuduğunu ve sevdiğini söyleyerek, projede yer almaktan dolayı mutlu olduğunu dile getirdi.

Filmin epey naif bir öyküyü içinde barındırdığını kaydeden Kobal, “Senaryo ortaya çıktıktan sonra, keyifle okuduğum bu yapıtın güzel bir şekilde beyazperdeye uyarlandığını gördüm. Sinemamız, genç bir kadının kendisini gerçekleştirme seyahatini naif bir şekilde anlatıyor. Bunun yanı sıra sinemada astroloji de yine sade bir şekilde işleniyor. Bence romanın temel atmosferine sadık kalarak, güzel bir uyarlamaya imza atıldı. Romanı okuduğumda çok sevmiştim, ortaya çıkan sinemanın de seyirci için keyifli izlenecek bir üretim olduğunu düşünüyorum.” diye konuştu.

Kobal, Türk sinemasının Kovid-19 salgını sonrasında bir duraklama yaşadığına dikkati çekerek, “Sektörün yaşadığı daralmanın aşılması ve sinemanın tekrar hayatımızın bir parçası olmasını çok önemsiyorum. Türk sineması bizim için her zaman çok değerli bir anlama sahiptir. Sinemaseverlerin iyi hislerle sinemadan ayrılacağını ve bunun herkese iyi geleceğini düşünüyorum. Seyirciyi sürprizlerle ve eğlenceli bir film bekliyor.” görüşünü paylaştı.

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika 

Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr

Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber