32,8777$% 0.62
35,6251€% 0.58
2.499,87%0,89
4.066,00%0,56
16.263,00%0,53
2.366,39%0,31
10.826,11%-0,35
Karar yazarı İbrahim Kahveci, bugünkü yazısında Türkiye’de yaşanan ekonomik durumu ve özellikle fiyatların yüksekliğini ele aldı. Bayram tatili vesilesiyle, Yunanistan ve diğer Avrupa ülkelerindeki fiyatlarla Türkiye’deki fiyatları karşılaştırdı. Kahveci, “Yunanistan’da güzel bir yemek kişi başına 7-10 euro…” tabiriyle başlayan yazısında, Türkiye’deki yüksek yaşam maliyetlerine dikkat çekti. Ayrıyeten, Almanya ve İtalya gibi ülkelerden emlak ve tüketim malları örnekleri vererek, bu eserlerin Türkiye’dekinden daha ucuz olduğunu belirtti.
Kahveci, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) bilgilerini kullanarak, son 3,5 yılda Türkiye’deki fiyat artışlarının dolar bazında neredeyse iki katına çıktığını açıkladı. “Dün TÜİK’in 2020 yılında yayınladığı ürün fiyatlarını vermiş ve bugün ile karşılaştırmıştım. Son 3,5 yılda adeta fiyatlara 1 sıfır eklenmiş,” sözüyle bu durumu özetledi. Ayrıyeten, Türkiye’deki fiyatların artışının fiyat artışlarının gerisinde kaldığını, özellikle asgari fiyatın dolar bazında önemli artmasına rağmen yine de fiyat artışlarını yakalayamadığını belirtti.
Son olarak Kahveci, Türkiye’deki ekonomik siyasetlerin temelinde yatan problemlere işaret etti ve bu siyasetlerin yoksulları daha da yoksullaştırdığını, zenginlerin ise daha da zenginleştiğini ifade etti. “Zenginlerin oluşturduğu fiyat seviyesinden en fazla yoksullar çekiyor. Ve iktisat programımızın temeli de o zenginler yerine yoksulları daha da yoksullaştırmak üzerine dayanıyor,” diyerek Türkiye’deki ekonomik adaletsizliğe vurgu yaptı. Kahveci, Türkiye’nin bu ekonomik baskıları 2027’ye kadar taşıyıp taşıyamayacağını sorgularken, erken seçim yahut diğer mümkün gelişmelerin yaşanabileceğini öngörüyor.
“Bayram tatili nedeniyle komşumuz Yunanistan’dan çok sayıda fiyat karşılaştırması geliyor. Özellikle yemek fiyatları çok paylaşılıyor: Yunanistan’da güzel bir yemek kişi başına 7-10 euro…
Almanya’dan birkaç emlak fiyatı vereyim: Frankfurt’tan 20 km uzaklıkta ormanın içinde 4 katlı binada 109 m2 daire 460 bin Euro (15 milyon TL). Yine daha yeni üretim cam binada 82 m2 bahçeli daire 345 bin Euro (12 milyon TL). 8 katlı binada küçük daire 179 bin Euro (6 milyon TL)
Bakın bu konutları Türkiye’de bırakın İstanbul’da almayı, Anadolu’da bir kasabada bile zor alırsınız. Zira sadece daire fiyatı değil, çevre düzenlemeleri de mükemmel.
O değil de Almanya’da Alman simidi fiyatı 0,39 Euro; yani 13 lira.
******
İtalya’ya gidiyorsunuz mont alıyorsunuz Türkiye’den ucuz. Fransa’dan alışveriş yapıyorsunuz yine Türkiye’den ucuz. İngiltere’de geziyorsunuz orası da Türkiye’den ucuz.
Son gezgin haberini bizden Akif Beki verdi: İspanya-Endülüs Sultanahmet’ten ucuz…
Dün TÜİK’in 2020 yılında yayınladığı ürün fiyatlarını vermiş ve bugün ile karşılaştırmıştım. Son 3,5 yılda adeta fiyatlara 1 sıfır eklenmiş.
Oysa bu devirde kur, yani dolar/TL o kadar artmamıştı. 2020 yılı ortalama kur düzeyi 7,0 liraydı; artık 32,5 lira. Yani kur 4,5 kat arttı ama fiyatlar 10 kat civarında arttı.
Karpuz örneğini tekrar edeyim: O yıl karpuzun kilosu 0,25 sent ama artık 0,50 sent. Bu fiyat ilgisi nerede ise ithalinden yerlisine tüm eserlerde benzer…
Dün örneğini verdiğim gömlek mesela. Az ütü isteyen o gömlek 2020 yılında 27 dolardı. Halbuki aynı gömlek artık 77 dolara satılıyor.”
İbrahim Kahveci‘nin yazısının tamamını okumak için .
Naki Bakır: Yasal Yüzde 25’lik Kira Artış Sınırı, Gerçekte Enflasyonu İkiye Katladı
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.