32,7843$% -0.17
35,1778€% -0.31
2.454,48%-0,12
4.007,00%-0,05
16.028,00%-0,05
2.331,68%0,17
10.647,91%-0,31
İstanbul Adliyesi önünde 6 Şubat’ta çıkan çatışmadan sonra yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan ve hakkında “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 10 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan avukat Didem Baydar Ünsal, tahliye edildi.
Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi polis noktası yakınlarında çıkan çatışmada terör saldırısı yapan Emrah Yayla ve Pınar Birkoç öldürülmüş, kurşunların isabet ettiği Dilfiraz Karataş isimli sivil vatandaş yaşamını yitirmiş, 3’ü polis 5 kişi de yaralanmıştı. Olaydan sonra düzenlenen operasyonlarda ortalarında 4 avukatın da bulunduğu 34 kişi gözaltına alınmıştı. Soruşturma kapsamında tutuklanan Didem Baydar Ünsal hakkında da “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 10 yıla kadar hapis istemiyle iddianame düzenlendi. İddianame, İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dosya ile birleştirildi. Baysal, dün ilk duruşmada hakim karşısına çıktı.
Ünsal’ın örgüt mahkumlarını cezaevinde ziyaret ettiği ileri sürüldü
İddianamede, 6 Şubat’ta İstanbul Adliyesi’ne yönelik gerçekleştirilen silahlı saldırı olayı anlatıldı. İddianamede Ünsal’ın, soruşturma kapsamında örgüte ait olduğu iddia edilen Halkın Hukuk Ofisi’ne yönelik olay günü gerçekleştirilen operasyonda yakalandığı kaydedildi. Faal pişmanlık kararlarından faydalanan hükümlü örgüt üyelerinden P.Ö.O., N.A. ve C.Ö.’nün tabirlerinde Didem Baydar Ünsal hakkında beyanlarının bulunduğu, bu beyanlara göre Ünsal’ın, örgüt mahkumlarını cezaevinde ziyaret ettiği ve örgüt talimatlarını ilettiği ileri sürüldü.
1 yıl tutuklu kalmış
Didem Baydar Ünsal, iddianamede yer alan tabirinde; 2017 yılında eşi ve birçok avukat arkadaşıyla birlikte ‘örgüte yardım’ suçundan soruşturma geçirdiğini, yaklaşık bir yıl kadar tutuklu kaldığını, yargılandığı evraktan hüküm giydiğini ve yaklaşık 2 yıl 9 ay kadar da hükümlü olarak cezaevinde kaldığını, 2023 yılı kasım ayında tahliye olduğunu belirtti.
“Emrah Yayla’yı cezaevinde sadece 1 kez ziyaret ettim”
Ünsal, tabirinde; Çağlayan Adliyesi’ne yönelik gerçekleştirilen silahlı saldırı olayını haberlerden duyduğunu, Emrah Yayla’nın vekaletinin kendisinde olduğunu lakin sadece bir kez Kırıkkale F Tipi cezaevinde bulunduğu sırada avukatlık mesleği kapsamında ziyaret gerçekleştirdiğini, başka herhangi bir belgesinde veya evrelerde avukatlık mesleği kapsamında işlem gerçekleştirmediğini, Pınar Birkoç’un da vekaletinin bir avukat arkadaşında olduğunu, avukat arkadaşının yetki dokümanıyla Pınar Birkoç ile Düzce T Tipi cezaevinde bulunduğu sırada hak ihlalleri ile ilgili bir kez görüştüğünü, bunların dışında her iki şahısla da herhangi bir irtibatının olmadığını belirtti.
“Örgüt talimatıyla ilgisi yok”
Avukat Ünsal, gözaltına alındığı adresin avukat meslektaşı Seda Şaraldı’nın işyeri adresi olduğunu ve ziyaret amaçlı orada bulunduğunu ifade etti. Hakkında uygulanan gözaltı kararının haksız olduğunu belirten Ünsal, gözaltı süreçleri sırasında kendisine işkence uygulandığını iddia ederek, protesto amaçlı sadece su ve şeker tükettiğini, herhangi bir direnme aksiyonunda bulunmadığını, kolluk tabirinde susma hakkını kullandığını, hazırlanan evrakların da uygun şekilde hazırlanmadığını düşündüğü için hiçbirini imzalamadığını ve bunların örgüt talimatıyla da bir ilgisinin olmadığını ifade ederek üzerine atılı suçlamayı kabul etmedi. Mahkeme, avukat Ünsal hakkında tahliye kararı vererek duruşmayı erteledi.
“Avukatlık faaliyetleri suçlamaya kâfi görülmüştür”
Duruşma öncesinde bir grup avukatla açıklama yapan avukat Ezgi Önalan, meslektaşlarının hiçbir delil olmadan ve haklarında yakalama kararı da bulunmadan gözaltına alındığını belirterek şöyle konuştu:
“Soruşturma konusu ile ilgili olarak evrakta meslektaşlarımıza yönelik somut tek bir iddia bulunmazken yapılan bu ofis baskınının, avukat gözaltılarının ve tutuklamaların sırf meslektaşlarımız ve mesleğimizle ilgili bir algı oluşturmaya, avukatları kriminalize etmeye yönelik bir hamle olduğunu biliyoruz. O denli ki meslektaşlarımızı tutuklamak için başka bir münasebet, somut bir delil dahi bulamayanlar yargılama sürecinde ‘El konulan dijital gereçlerin incelemesinin tamamlanmadığı’ bahanesiyle tutuklama kararı vermişlerdir. Meslektaşlarımızdan şimdiye kadar sadece Didem Baydar Ünsal hakkında iddianame düzenlendi. Didem Baydar Ünsal hakkında düzenlenen iddianamede yine operasyon konusu eylem ile ilgili bir ilişkilendirme yapılmamış; dijital gereç incelemelerinde herhangi bir suç ögesine rastlanmamıştır. Soruşturmayı yürüten savcılık, avukatları kriminalize ederken başı sıkışınca başvurduğu hukuksuzluğu burada da uygulamış ve tek delil olarak bir bilinmeyen şahit beyanıyla dava açılmıştır. Bilinmeyen şahit beyanlarında sayılan ‘yalnızca Halkın Hukuk Ofisinde çalışmak ve hapishanede müvekkillerini ziyaret etmek’ gibi avukatlık faaliyetleri suçlamaya kâfi görülmüştür” (ANKA)
Ak Parti’li Yenişehirlioğlu’ndan Sahipsiz Hayvanlarla İlgili Açıklama
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.