32,5398$% 0.06
35,0202€% -0.01
2.439,02%0,15
3.982,00%0,12
15.952,00%0,11
2.330,08%0,04
10.446,24%1,00
Kadınların yaşam garantisi olan İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasının ardından üç yıl geçti. Türkiye, İstanbul Sözleşmesi’nden resmi olarak 1 Temmuz 2021 itibarıyla çıktı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun datalarına göre kontrattan çıkılmasından bu yana en az 963 kadın öldürüldü. Bayanlar, her 8 Mart Dünya İşçi Bayanlar Günü ve 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde mukaveleden vazgeçmediklerini dile getirmek için sokaklara çıktı. İstanbul Sözleşmesi’nden resmi olarak çıkılmasının üçüncü yılında Cumhuriyet’e konuşan Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) gönüllüsü Selin Nakıpoğlu, kontrattan çekilmenin kadın, çocuk ve LGBTİ+ haklarının giderek daha fazla baltalanmasının bir başka işareti olduğunu belirtti. Nakıpoğlu, “Kadına yönelik erkek şiddetin temelinde cinsiyet eşitsizliğinin yattığını belirleyen ve zorla evlendirme, kürtaj gibi fiilleri suç sayan İstanbul Kontratı, devletin sorumluluklarını açıkça ortaya koyuyor. Bunlar, başta bayanlar ve çocuklar olmak üzere herhangi bir kişinin şiddete maruz kalmasını önlemek, şiddete ve istismara cinsiyeti temelinde yaklaşmak, mağdurları korumak ve gerektiğinde failleri cezalandırmak” diye konuştu.
‘SARAY’IN KARARI YOK’
Nakıpoğlu sözlerini şu şekilde noktaladı: “Eşit yurttaşlık hakkımız için uğraşa olan inancımızı kaybetmeme zamanındayız. Saray’ın imzamı çekiyorum kelamının bir kararı yok ve bu karar erkek şiddeti ile mücadele etmiyorum demek. Biz ne olursa olsun İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz.”
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ndan yapılan açıklamada “Üç yıl önce bugün anayasaya karşıt şekilde İstanbul Sözleşmesi’nden resmi olarak imza çekildi. Günde yedi kadın öldürülebiliyor, şüpheli vefatlar her sene artıyorsa sorumlusu imzayı çekenlerdir. Çözüm İstanbul Sözleşmesi’dir. Her unsuru uygulanana dek çabayı sürdüreceğiz” görüşlerine yer verdi. Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) ise paylaşımında şunları söyledi: “Kadınların ve çocukların nafakasına el uzatanlara, ayrımcılık yapanlara, istismarı affedenlere, kadın cinayetlerini görmezden gelenlere, İstanbul Sözleşmesi’ne karşı olanlara verilecek tek bir yanıtımız var: Kadınların hakları ve hayatları üzerinden siyaset yapmaktan vazgeçin; zira biz eşitlikten, özgürlükten, yaşam stilimizden ve haklarımızı garanti altına alan maddelerden vazgeçmemeye kararlıyız. Biz hiç yorulmadık, vazgeçmedik, boyun eğmedik. Yorulmayacağız, vazgeçmeyeceğiz, boyun eğmeyeceğiz. İstanbul Sözleşmesi’nden de 6284 sayılı maddeden da vazgeçmeyeceğiz”
***
Meltem Z. Serkan Z. / Turgut Doğanyiğit
KIZINI KORUMAK İÇİN CANINI VERDİ
Bolu’da Serkan Z. (36) ile kendisinden boşanmak isteyen iki çocuğunun annesi Meltem Z. (35) arasında tartışma çıktı. Geçen 19 Nisan’da yaşanan olayda, Serkan Z. bıçakla 16 yıllık karısına saldırdı. Turgut Doğanyiğit (63) kızını korumak için kendini siper etti. Sırtından bıçaklanan Turgut Doğanyiğit ve kızı aldıkları bıçak darbeleriyle can verdi. Araya girmek isteyen anne Emine Doğanyiğit de elinden yaralandı. Tutuklanan Serkan Z. biri ağırlaştırılmış olmak üzere iki kez müebbet ile üç yıla kadar hapis cezası istendi. (DHA)
Kurusıkı Tabancayla Yakalandı, Polis Otosundaki Yeri Beğenmedi: “Arkaya Gerek Var Mı?”
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.