Derleyen: Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr – Sosyal medyayı tüm şeffaflığıyla kullanmak da büyük bir illüzyonun parçası haline getirmek de kullanıcıların elinde. Dönem dönem binlerce hatta milyonlarca takipçisi olan sosyal medya kullanıcılarının bu takipçilerini tamamen kendi menfaatleri doğrultusunda yönlendirip onları hem maddi hem de manevi yönden dolandırdıklarına şahit oluyoruz. Bunun yanı sıra takipçilerine ilham olan, tavsiyelerde bulunan şuurlu kullanıcılar da mevcut. Ancak sosyal medya aracılığıyla çok takipçili bir kitle yaratan bazı kişilerin akla hayale sığmayan sahte öyküleri toplumun inancını derinden sarsıyor. Amanda Riley isimli kadının hikayesi işte tam da bu cinsten. Riley, 10 yıl boyunca her gün aynı palavrası nasıl söyledi ve yüz binlerce insanı bu palavraya bakın nasıl inandırdı.
HER ŞEY BİR DANS DERSİYLE BAŞLADI
Tarihin en ilginç dolandırıcılık öykülerinden birine sahip olan Amanda Riley 24 Haziran 1985’te Amanda Maneri ismiyle Kaliforniya’da dünyaya geldi. Şimdi 17 yaşındayken Cory Riley ve Aletta Riley çifti ile tanıştı. Bu çiftin kanser hastası bir kızları vardı ve Amanda da ona dans eğitimi vermek için işe alınmıştı. O yıllarda Amanda ve Cory arasında hiçbir ilişki yoktu. Ancak küçük kızlarına ders vermek için daima evlerine gitgide Riley çiftiyle samimiyet kurdu. Küçük kızla olan dersleri bittikten sonra ikamet danışmanı olarak çalışmaya başladı. Ancak bu iş yerinden de sık sık hastalandığı gerekçesiyle ayrıldı.
O sıralarda Aletta ve Cory Riley çiftinin de boşandığını öğrendi ve şimdiki eşi Cory ile yakınlaştı ve kısa bir süre sonra evlendiler. Bu evlilikten de 2 çocukları oldu. Takvimler 2012 yılını gösterdiğinde Amanda Riley, kanserin bir çeşidi olan ‘Hodgkin Lenfoma’ teşhisi aldığı iddiasıyla ‘Lymphome Can Suck It ( Al sana Lenfoma!) isimli bir blog açtı. Açtığı bu blog sayfasında kanserle olan mücadelesini anlatmaya başladı. Hastalıkla nasıl mücadele ettiğini, günlük yaşantısını takipçileriyle paylaşan Amanda dördüncü evre kanser olduğunu iddia ederek kendisine bağış yapılması için davetlerde bulundu. Takipçi sayısı hızla arttı insanlar artık onun her gün neler yaptığını merak eder oldu. Amanda’nın hikayesi lisandan dile dolaştı hatta kayıtlı olduğu kilise bile onun durumundan haberdardı insanlar kilise toplantılarında Amanda Riley için neler yapabileceklerini konuşur olmuştu.
Amanda’nın iddiasına göre kendisi dördüncü evre kanserdi ancak bu süre içinde bir çocuk dünyaya getirdi ve dahası çocuğuna ‘mucize bebek’ diye sesleniyordu.
KİLİSE DAHİL HERKESİ KANDIRDI
Hastanede tedavi alırken, ilaç içerken ya da çok yorgun hissettiğindeki hallerini takipçileriyle paylaşan Amanda saçlarını bile kazıtmıştı. Onu gören ve öyküsünü yakından takip eden birinin kanser olduğuna inanmaması imkansızdı ancak durum pek de öyle değildi. Yıllar içinde 100 bin dolara (3 milyon 537 bin 110 türk lirası) yakın bağış toplamıştı ve ona yapılan yardımlar maddi bağışlarla sınırlı değildi. Kıssasını duyan herkes ona ve ailesine destek olmak için elinden gelen her şeyi yapıyordu.
Amanda Riley, takipçilerinden ücretsiz seyahatler, bebek bakımı, yemekler ve hediye kartları alıyordu. Çiftin yakın arkadaşlarının ve ortaklarının birden fazla onun gerçekten hasta olduğuna inanıyordu. Amanda ve Cory ayrıca Cory’nin ilk eşinden olan kızı Jessa için Aletta’ya yaptığı çocuk desteği ödemelerini de bu yolla düşürmeye çalıştılar.
KANSERİNİ SAHTE DOKÜMANLARLA KANITLAMAYA ÇALIŞTI
Amanda Riley kanserle mücadelesinde bir ilham kaynağı olmuş kendisiyle aynı durumda olduğuna inanlar için umut vadeden bir figür haline gelmişti. Ancak Amanda aslında hiç kanser olmamıştı. Büyük bir plan kurmuştu ve planı 10 yıl boyunca devam ettirmişti. Sosyal medyadaki takipçilerini, arkadaşlarını hatta arkadaşlarının arkadaşlarını, kilisedeki insanların iyi niyetini herkesi kullanmış ve sözün tam manasıyla tezgaha getirmişti. Üstelik eşi Cory de bu durumdan haberdardı ve bu duruma sessiz kalmayı tercih etmişti.
Genç kadın hastalığına herkesi inandırmak için sahte tıbbi kayıtlar oluşturmuştu, kendince sahte doktor raporları yazmıştı ve bunları faturalandırmıştı. 10 yıla yakın bir süre etrafındaki herkesi bu palavrada kandıran Riley için yolun sonu 2019 yılında geldi. Hakkında başlatılan soruşturmada kanser hastası olmadığı, düzenlediği tüm fatura ve dokümanların sahte olduğu ortaya çıktı. 100 bin dolara yakın bağış yapan 350 kurum ve kişi tespit edildi. Hakkındaki suçlamalardan sadece 2 yıl kaçabilen Amanda Riley 2021 yılında hakkındaki suçlamaları kabul etti. 105 bin 513 dolar (3 milyon 732 bin 110 türk lirası) para cezasına ve 5 yıl hapse çarptırıldı. Şimdilerde ABD’nin Teksas eyaletindeki FMC Carswell Federal Hapishanesinde yatıyor. Onun sürecini takip edenler hapishanedeki insanları da çeşitli hastalık palavralarıyla kandırmaya çalıştığını iddia ediyor.
Yıllarca herkesi kandıran Amanda Riley’in kıssası ‘Scamanda’ ismiyle bir belgesel diziye dönüştürüldü. Belgeselde kandırdığı takipçileri ve yakın çevresindeki kişilerin de yorumları bulunuyor ve hikayesi neredeyse ABD’nin her evinde az çok konuşuluyor.
Mahkemenin kararına göre 5 yıl hapis yattıktan sonra 3 yıl boyunca da yetkililer hayatını yakından takip edecek.
Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
02:00
News
Kültür & Sanat
Kültür & Sanat
Kültür & Sanat
Kültür & Sanat
Kültür & Sanat
Kültür & Sanat
