34,0330$% -0.1
38,0239€% 0.28
2.826,41%0,86
4.684,00%1,02
18.689,00%1,07
2.584,28%1,00
9.975,61%2,06
Karar yazarı Mehmet Ocaktan, Türkiye’nin iktisattan, dış siyasetten, kadın ve çocuk cinayetlerine çok önemli mevzularda meseleleri olduğuna değinerek en önemli sıkıntısının hukuksuzluk olduğunu kaydetti. Haklarında 440 yıla kadar hapis cezası istenen Dilan-Engin Polat çiftinin 10 ay cezaevinde kaldıktan sonra serbest bırakıldıklarını ve konu hakkında Adalet Bakanı’nın “Tutuksuz yargılanması hatasız olduğu anlamına gelmez. Yargı en doğru kararı verir” sözlerini hatırlatan Ocaktan, “Madem bakanın da teyit ettiği gibi Dilan tayfası tutuksuz yargılanabilir, peki o zaman yıllardır hala cezaevinde tutulan Osman Kavala, Can Atalay ve arkadaşlarına neden aynı muamele uygulanmadı?” dedi.
Dilan-Engin Polat çiftinin tahliyesinin toplumun adalete olan itimadını bir kez daha derinden yaraladığını kaydeden Ocaktan, “Ama esas vicdanları yaralayan problem, Dilan Polat’ın, eşinin tahliye kararı sonrasında söylediği şu sözler: ‘Allah’ım şükürler olsun, devletimiz sağ olsun.’ Doğal olarak insanlar, ‘Demek ki Allah’a ve devlete dua edince, adalet böyle tecelli ediyormuş!’ diyerek adalete olan güvensizlik hislerini böyle ifade etmek zorunda kalıyorlar.” ifadelerini kullandı.
Ocaktan’ın “Dilan tayfası gibi dua etsek adaletin terazisi adil tartar mı?” başlıklı köşe yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Osman Kavala, Can Atalay, Sinan Ateş, Çorlu, 6 Şubat depremleri gibi sembol davalarda adalet talebi bir türlü yerine gelmezken kara para aklama suçlamasıyla haklarında 440 yıla kadar hapis cezası istenen Dilan-Engin Polat çiftinin tahliye edilmesi toplumun adalete olan itimadını bir kez daha derinden yaraladı.
Bu durum doğal olarak ‘adil yargılama’ konusunda zihinlerde kuşkular oluşturdu. Çünkü biliyoruz ki zanlıların 27 şirketine kayyum atanmış, lüks araçları emniyetin kullanıma verilmişti. Hukukçular, iddianamede; yasa dışı bahisten gelen paraların “soğuk cüzdan yöntemi” ile sisteme sokulmadan transfer edilerek aklamaya tabi tutulduğunu belirterek, kanıtların sabit olduğunu, ancak MASAK raporunda, örgütsel bir faaliyetinin olmadığı, yasa dışı bahse, kara paraya yönelik herhangi bir tespit bulunmadığı belirtilince davanın seyrinin değiştiğini iddia ediyorlar.
Ama esas vicdanları yaralayan problem, Dilan Polat’ın, eşinin tahliye kararı sonrasında söylediği şu sözler: ‘Allah’ım şükürler olsun, devletimiz sağ olsun.’ Doğal olarak insanlar, ‘Demek ki Allah’a ve devlete dua edince, adalet böyle tecelli ediyormuş!’ diyerek adalete olan güvensizlik hislerini böyle ifade etmek zorunda kalıyorlar.
Kim ne derse desin, hukukun geldiği bu nokta, toplumun adalete olan itimadını daha da derinden yaralayacaktır. Her ne kadar Adalet Bakanı ‘ Tutuksuz yargılanması hatasız olduğu anlamına gelmez. Yargı en doğru kararı verir!’ dese de bu kelamların toplumda hiçbir karşılığı yok.
Madem bakanın da teyit ettiği gibi Dilan tayfası tutuksuz yargılanabilir, peki o zaman yıllardır hala cezaevinde tutulan Osman Kavala, Can Atalay ve arkadaşlarına neden aynı muamele uygulanmadı?
Galiba haksız yere cezaevinde tutulanlara ‘Siz de Allah’a ve devlete çokça dua edin, adalet yerini bulur’ dememiz gerekiyor.
Maalesef hukukun, adaletin geldiği yer burası… Hukuk devleti anlayışı kaybolunca, çokça dua etmekten başka bir seçeneğimiz kalmadı anlaşılan…”
Berlin Film Festivali’ni kahkahaya boğan Türk: Faruk |
Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
İstanbul’da İş İnsanına Yapılan Silahlı Saldırının Yeni Görüntüler Ortaya Çıktı!