32,5515$% 0.09
35,2910€% 0.49
2.466,84%0,16
3.996,00%0,07
16.011,00%0,08
2.357,52%0,08
10.872,56%1,78
Ortada ağır bir provokasyonun olduğunu belirten Sabah Gazetesi Yazarı Mahmut Övür, tansiyonun nereye çekildiğine dikkat çekerek önemli ayrıntıları paylaştı.
İşte Övür’ün Kayseri’deki kirli tezgahı ortaya çıkaran yazısı:
Kayseri’de Suriyelilere yönelik vandalizm, tam bir turnusol kâğıdı oldu. Hem içeride uzun vakittir ekilen ırkçı-kışkırtıcı siyaset lisanının kitleleri nasıl zehirlediği görüldü hem de aynı kitlelerin güya bir merkezden düğmeye basılmış gibi harekete geçtiklerine şahit olundu. Yetmedi, bunlara paralel aynı zaman diliminde Suriye içinden Türkiye’ye yönelik saldırılar da devreye sokuldu.
Bu kadar tesadüf olamaz. Haydi MOSSAD’ın tweet’ini ciddiye almayalım, Kayseri’de olup bitenlerde kirli eller yok mu?
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya açıkladı; gözaltına alınan 474 kişinin 285’i sabıkalı. Suç tablosuna bakın; göçmen kaçakçılığı, yaralama, uyuşturucu, yağma, hırsızlık, mala zarar verme, cinsel taciz, dolandırıcılık, parada sahtecilik, tehdit, hakaret, kişiyi hürriyetinden mahrum bırakma gibi onlarca suç işleyen bir araya gelmiş.
O KİŞİ GÖREVLİ Mİ?
Peki bu nasıl olmuş? Adı geçen mahallenin sorunlu olduğu biliniyor. Lakin ortada yanıtı aranan çok sayıda soru var. En başta da taciz iddiasını ortaya atan kişinin yaptıkları. Şu tesadüfe bakın, bu kişi pazar yerine gelen ve tacizci diye suçladığı Suriyeliyi izliyor, yeğeni küçük kızla tuvalete girdikten sonra da onların imgesini kameraya çekiyor. Hatta o sırada “Taciz var” diye de bağırıyor. Görüntüleri daha sonra sosyal medyada yayınlıyor.
Bu işte bir gariplik yok mu? O 19 yaşındaki kişi, “şizofren” olduğu ortaya çıkan “tacizci” Suriyeliyi neden izliyor ve yeğenine tacizde bulunacağını nereden biliyor? Yoksa o “şizofren” hastası olan kişi seçilmiş biri mi?
Bir kez bu konu kesin açıklığa kavuşturulmalı. Kayseri’deki saldırılar bu nedenle daha önce Ankara, Adana veya İstanbul’da yaşanan ve büyütülmek istenen olaylara benzemiyor.
DÖRT KİŞİLİK İKİ ARABA
Kayseri’de kirli bir aklın devreye girdiği çok açık. Bunun bir delili da her birinin içinde 4 kişinin olduğu ve farklı bir kentin plakasını taşıyan iki aracın daima insan taşımaları ve Suriyelilerin meskenlerini gösterip yakılmalarını sağlamaları. O iki otomobilde bulunan kişilerin kimlerle bağı var ve oraya hangi münasebetle geldiler? Son periyotta mali durumlarında bir değişim oldu mu? Sorgulama ve daha sonra yapılacak yargılama sonucunda pusuda bekleyenlerin adresine ulaşılır mı bilemem ama “operasyoncular” ilk kez bu kadar aleni yakayı ele veriyor.
Aslında uzun vakittir Suriyeli göçmenler üzerinden bir operasyon çekilmek istendiği biliniyor. Ortada bir sorun yokken bile birileri ve bazı siyasetçiler bu olayı kullandı, hatta kışkırttı. Bu kez muhafazakâr kent Kayseri’nin seçilmesi de tesadüf olmasa gerek.
Suriyeli aktivist Taha Elgazi’nin şu sözleri bu açıdan manidar:
“Kadınlar ve çocuklar mescitlere sığınmış.
Mescide sığınanlarla görüştüm. Bana, ‘Dışarıdaki saldırganlar tekbir getirerek saldırmaya devam etti’ dediler. Sen kime karşı tekbir getiriyorsun? Mescide sığınanlar da Müslüman.”
Gerilimin nereye çekildiğine dikkat… Hükümetin özellikle de AK Parti’nin bu uyarıyı ciddiye alması gerekiyor. Süreci sabote etmek için hâlâ kışkırtıcı dil kullanan aktörlere sahip muhalefete gelince… Onlar bugün de nefret ve ırkçılık telaffuzlarıyla attığı tohumların eserini biçmeye devam ediyor. Tıpkı Uludere tuzağında, Gezi kalkışmasında ve Kobani vandalizminde olduğu gibi. Umarım bu kez iş sıkı tutulur, olayın içinde olanlar ve kışkırtanlar yargı önünde geç kalmadan hesap verir.
Bakan Işıkhan: Türkiye, Filistin Halkının Yanında Olmaya Devam Edecektir
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.