DOLAR

34,4268$% 0.27

EURO

36,4384% 0.55

GRAM ALTIN

2.842,64%0,30

ÇEYREK ALTIN

4.828,00%-0,18

TAM ALTIN

19.313,00%-0,20

ONS

2.568,56%0,05

BİST100

9.458,96%0,41

İkindi Vakti a 15:30
Bursa HAFİF YAĞMUR 10°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
SON DAKİKA

DOLAR 34,4268

EURO 36,4384

ALTIN 2.842,64

BİST 100 9.458,96

İkindi 15:30

10°
  • Bursa Gündem Haber
  • Genel
  • Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 41 Yaşında: Kuzey Kıbrıs Türk (KKTC) Cumhuriyeti Ne Zaman Kuruldu?

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 41 Yaşında: Kuzey Kıbrıs Türk (KKTC) Cumhuriyeti Ne Zaman Kuruldu?

ad826x90

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) 15 Kasım 1983’te kurulmasıyla Kıbrıs Türk halkının kendi yazgısını tayin etme hakkı dünyaya duyuruldu.
41 yıl önce kurulan KKTC, Kıbrıs Türk halkının Ada’daki siyasi yaşamını devlet olgusuyla dünyaya ilan ettiği önemli bir dönüm noktası oldu

Kıbrıs’ta 1960’da Ada’nın iki halkı olan Türkler ve Rumlar arasında paydaşlık temeline dayanan uluslararası antlaşmalar uyarınca “Kıbrıs Cumhuriyeti” kuruldu.

Kıbrıslı Türkler, Rum silahlı gruplarca 1963’ten itibaren gerçekleştirilen saldırılar sonucu ülke idaresinden baskı ve şiddetle uzaklaştırıldı.

Rumların, Türklere karşı yürüttükleri saldırılar ve ambargolar 1963-1974 yılları arasında artarak sürdü.

Yunanistan’da 1967’de yönetimi ele geçiren askeri darbe yönetimi, Kıbrıs’ta Boğaziçi ve Geçitkale köylerine saldırılar düzenledi.

Türkiye’nin mutabakatlardan doğan müdahale hakkını kullanacağı tarafındaki ihtarı üzerine Yunanistan, Birleşmiş Milletler (BM) nezaretinde adadan kuvvetlerini çekmek zorunda kaldı.

Bu gelişmeler üzerine Kıbrıs Türkleri, 29 Aralık 1967’de “1960 Anayasası tam manasıyla işletilinceye kadar” kendi idarelerinin kendilerince sağlanması anlamına gelen “Kıbrıs Geçici Türk Yönetimi”ni kurdu. Geçici yönetim, bir süre sonra “Kıbrıs Türk Yönetimi”ne dönüştürüldü. Bu yönetim biçimi, “Otonom Türk Yönetimi”nin ilan edildiği 1974’e kadar sürdü.

Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlamak için kurulan EOKA-B’nin liderlerinden Nikos Sampson, Yunanistan’da iktidarda bulunan cuntanın desteğiyle gerçekleştirdiği darbeyle 15 Temmuz 1974’te Kıbrıs Cumhurbaşkanı Makarios’u devirdi. Ada’daki darbe haberi Ankara’ya ulaşınca Milli Güvenlik Kurulu toplandı.

Kıbrıs Barış Harekatı

Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit, toplantının ardından Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) Kıbrıs’a müdahale ihtimaline karşı hazırlık yapılması yönünde talimat verdi.

Türkiye, Ada’ya ortak müdahalede bulunulması için garantör devletlerden İngiltere’ye Ada’ya müdahale önerdi ancak İngiltere öneriyi kabul etmedi.

Başbakan Ecevit ve Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan’ın talimatıyla Türkiye, Kıbrıslı Türklerin güvenliğini de dikkate alarak 20 Temmuz 1974’te Kıbrıs Barış Harekatı’nı başlattı.

Böylece Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakı önlenerek Kıbrıs Türk halkının varlığı da garanti altına alındı. Harekatın başarıyla sonuçlanmasının ardından 13 Şubat 1975’te Kıbrıs Türk Federe Devleti kuruldu.

Taraflar arasında bir yıl sonra Viyana’da BM nezaretinde Kıbrıs Türk ve Rum tarafları arasında varılan nüfus mübadele anlaşması uyarınca Rumların güneye, Türklerin de kuzeye geçmesi sonucu Ada’da iki kesim meydana geldi.

KKTC 41 yıl önce ilan edildi

Kıbrıs Türk Federe Meclisinde alınan kararla 15 Kasım 1983 tarihi, Kıbrıs Türk halkının siyasi hayatının önemli bir dönüm noktası ve gayretlerini devlet olgusuyla dünyaya ilan ettiği bir gün oldu.

Meclis, aynı gün düzenlediği olağanüstü oturumda KKTC’nin kuruluşunu ve bağımsızlık bildirisini oy birliğiyle onayladı.

KKTC’nin kurulmasıyla Kıbrıs Türk halkının kendi bahtını tayin etme hakkı ilan edilmiş oldu.

KKTC’nin kurucu Cumhurbaşkanı ve devrin Kıbrıs Türk Federe Devleti Başkanı Rauf Denktaş, cumhuriyetin ilan edildiği Meclis birleşiminin tamamlanmasından sonra Federe Meclis önünde toplanan halka ve öğrencilere hitaben yaptığı konuşmada, gayretin bitmediğini belirterek “Ne mutlu KKTC’nin Türk çocuklarına.” ifadelerini kullandı.

5 farklı cumhurbaşkanı, 35 farklı hükümet

KKTC’nin ilan edildiği 1983’ten bu yana ülkede 35 farklı hükümet iş başına geldi. KKTC’de 36. hükümetin kurulması için de çalışmalar devam ediyor.

50 sandalyeden oluşan Cumhuriyet Meclisinde, hükümetin kurulabilmesi için 26 milletvekilinin desteği gerekiyor.

KKTC’nin kurulmasından bu yana ise sırasıyla Rauf Denktaş, Mehmet Ali Talat, Derviş Eroğlu, Mustafa Akıncı ve sonra olarak Ersin Tatar cumhurbaşkanlığı görevi için halk tarafından seçildi.

52 yıldır devam eden Kıbrıs müzakerelerinde sonuca ulaşılamadı

Kıbrıs meselesine çözüm bulma amaçlı müzakereler KKTC’nin kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ile dönemin Rum lideri Glafkos Klerides arasında Haziran 1968’de Beyrut’ta yapılan görüşmelerle başladı.

Rum tarafı her seferinde çeşitli sebeplerle içerisinde BM tekliflerinin de bulunduğu çözüme yönelik adımları reddetti ya da kabul edilmesi mümkün olmayan koşullar öne sürdü.

Dönemin BM Genel Sekreteri Kofi Annan, 2002’de “Annan Planı” olarak da bilinen “Kıbrıs Problemine Kapsamlı Çözüm Temeli” belgesini ortaya koydu.

Denktaş ve o zamanki Rum lideri Tasos Papadopulos, “Annan Planı” çerçevesinde çeşitli görüşmeler yaptı ve plan 24 Nisan 2004’te iki tarafta referanduma sunuldu.

Rum halkının yüzde 75,83’ü planı reddederken, Kıbrıs Türk tarafı kendileri için getireceği pek çok zorluğa rağmen yüzde 64,91 çoğunlukla plana “evet” dedi.

Buna rağmen referandumun hemen ardından 1 Mayıs 2004’te Rum yönetimi, Ada’daki diğer ortak yok sayılarak “Kıbrıs Cumhuriyeti” adı altında AB’ye tam üye yapıldı.

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Mayıs 2015’te göreve gelmesinin ardından BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin ara buluculuğunda “Ekonomi”, “Avrupa Birliği”, “Mülkiyet”, “Yönetim-Güç Paylaşımı”, “Toprak” ile “Güvenlik ve Garantiler ” temel başlıkları altında müzakereler yeniden başladı.

Bu çerçevede Kıbrıs problemine çözüm üretmek, Ada’da kalıcı barış ve istikrarı sağlamak amacıyla yürütülen müzakereler İsviçre’nin Mont Pelerin kasabasında 7-11 Kasım 2016 ve 20-21 Kasım 2016’da iki turlu gerçekleşti.

Son olarak İsviçre’nin Crans Montana kentinde 28 Haziran 2017’de tekrar başlayan ve yaklaşık 10 gün yoğun şekilde devam eden Kıbrıs Konferansı da Kıbrıs müzakerelerinde çözüme en çok yaklaşılan süreçlerden biri oldu.

Garantör ülkeler Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin de katılımıyla yapılan konferansın üçüncü gününde Crans Montana’ya gelen BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, “toprak, siyasi eşitlik, mülkiyet, eşdeğer muamele ile güvenlik ve garantiler” üzerinde bir “paket anlayışı” teklifinde bulundu.

İki taraf beş konu başlığında, garantör ülkeler ise güvenlik ve garantiler başlığındaki tekliflerini sundu. Rum tarafı her keresinde çeşitli sebeplerle içinde BM tekliflerinin de bulunduğu çözüme yönelik adımları reddetti ya da kabul edilmesi mümkün olmayan ön kaideler ortaya koydu.

Kıbrıs Rum tarafının, gerek 5 başlıkta uzlaşmaya yanaşmaması gerek tahlilin uygulanmasının ilk gününden itibaren Ada’da “sıfır asker – sıfır garanti” tavrını sürdürmesi nedeniyle Guterres konferansın başarısızlıkla sonuçlandığını ilan etti.

Böylelikle Türk tarafının konferanstaki yapan rolüne rağmen, Rum tarafının uzlaşmaz hali nedeniyle bir sonuca varılamadı.

Kasım 2019’da BM Genel Sekreteri Guterres ara buluculuğunda Akıncı ile Rum lideri Nikos Anastasiadis arasında üçlü gayriresmi görüşme yapılsa da Kıbrıs müzakerelerinde Crans Montana’nın ardından yeni bir gelişme olmadı.

KKTC’de Ersin Tatar dönemi

KKTC’de 18 Ekim’de gerçekleştirilen cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turunda, Ersin Tatar, oyların yüzde 51,69’unu alarak cumhurbaşkanı seçildi. Tatar’ın seçilmesiyle Kıbrıs müzakerelerinde bir paradigma değişikliği yaşanması bekleniyor.

Kıbrıs’ta federasyon modelinin bir umut olmaktan çıktığını savunan Tatar, hâkim eşitlik temelinde kurulacak, yan yana yaşayan iki devlet modelinin görüşülmesini destekliyor.

Türkiye de Crans Montana’da federasyon tezinin çöktüğünü ve başka bir seçeneğin konuşulması gerektiğini savunuyor.

Yakın zamanda BM öncülüğünde, Kıbrıs’taki taraflar ve garantörlerin masada yer aldığı “5+1” formatında gayriresmi bir toplantının yapılması ve müzakerelerde neyin konuşulacağıyla ilgili durumun netleşmesi bekleniyor.

Türkiye’nin desteği

Türkiye, kurulduğu günden bu yana ambargo ve izolasyonlar altında olan KKTC’yi tanıyan ve her şartta destekleyen tek devlet oldu.

KKTC’nin kuruluşuna giden yolda bir yandan tüm diplomatik kanalları zorlayan Türkiye, diğer yandan diplomasi karşılıksız kaldığında Kıbrıs Türkü’nün varlığını garanti altına almak için 1974’te Kıbrıs Barış Harekatı ile sahada varlık gösterdi.

Türkiye’nin garantörlüğü, KKTC’nin kuruluş sürecine olumlu yansıyan en önemli ögelerden biri oldu.

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika

Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr

Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Narin Cinayeti: Herkes Temizse Narin Neye Öldü?

HIZLI YORUM YAP