Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli‘nin PKK lideri Abdullah Öcalan‘la ilgili çağrısı ve sonrasında yaşanan tartışmalara ilişkin olarak, “Yeni maceralara gerek yok. Varsa bir şey TBMM’ye gelmeli, daha sonra Türk milletine sorulmalıdır ve öyle karar alınmalıdır. Ben de dahil, Sayın Cumhurbaşkanı da milletvekilleri de halktan alınan vergilerle maaşını alan birer memurdur. Kendi başına, sadece kendi kararlarıyla Türkiye’ye kimsenin bir şey dayatma hakkı yoktur, son söz Türk milletine aittir” dedi. Yavaş, Bahçeli’nin çağrısı sonrasında Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sessiz kaldığının hatırlatılması üzerine, “Bu durum güya bir başka kanadın harekete geçirildiğini gösteriyor” ifadelerini kullandı
Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB), Cumhuriyet’in 101’inci yıl dönümüne özel olarak hazırladığı “T.C. Cumhuriyet Tüneli”ni ziyarete açtı. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, açılışta yaptığı konuşmada, “Bin yıllık öyküdür bu coğrafyada. Bu öykünün her satırında vatan aşkı ve bağımsızlık uğruna ödenen acı bedeller var. Bu topraklar, bağımsızlık uğruna birçok erleri, 15’lileri, 57’nci Alayı ve kaç şehitleri bağrına bastı ve basmaya da devam ediyor. Atatürk ve silah arkadaşlarının, Nene Hatun’un, Şerife Bacı’nın, Kara Fatma’nın ve terör karşısında ülkeyi böldürmemek için canlarını veren şehitlerimizin kahramanlık öyküleri bize güç veriyor, gurur veriyor. Asla unutmayacağız” dedi.
“Halka sorulması lazım”
Ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Mansur Yavaş, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin PKK lideri Abdullah Öcalan’la ilgili davetinin ardından başlayan “yeni çözüm süreci” iddialarına ilişkin olarak şu değerlendirmelerde bulundu:
“Her seferinde insanın aklının hayalinin almadığı açıklamalar var. Ben bu tür açıklamalara katılmadığımı söylerim. Hukuk devletiysek, yapılan her şeyin hukuka uygun olması gerekir. Varsa bu konuda plan proje, vekillerin bunu Meclis’te tartışması gerekir. Ayrıca bu da yetmez; bazı şeylerin halka da sorulması lazım. Bir diğerine karşı işlenen suçu birisinin affetmesi gibi şeyler mümkün değildir. Toplum bu konuda çok acı çekmiştir. Ortak yaşama iradesi olmasaydı bu toplum çoktan ayrışırdı. Bunların toplumdaki ortak yaşama iradesini yaraladığını düşünüyorum. Kim hangi kümenin temsilcisidir, neye göre temsilcidir, bu yetkiyi kimden almıştır, bu kime sorulmuştur, bunların hepsi tartışma bahsidir. Varsa böyle bir plan, proje bunların hem halka iletilmesi, hem de Meclis’te grubu olan partilerle paylaşılması lazım.
“Kimse kendi başına karar veremez”
Dışarıda hazırlanan bir proje varsa ve biz buna alet ediliyorsak, elbette biz buna karşıyız. Ne hudutlarımızın değişmesine ne de üniter yapımızın değişmesine asla izin verilemez. Bu konuda hiç kimsenin de kendi başına karar vermesi mümkün değildir. Buna karar verecek Türk milleti ve onların temsilcisi milletvekilleridir.
“Toplum bu talepten incindi”
Ben bekliyorum önümüzdeki kümede bir el yükseltilip ne denilecek, gerçekten merak ediyorum. Çünkü hiç beklemediğimiz hadiseler. Dün yayınlanan bir rapora göre toplum bu talepten hayli incindi. Hem Türk mahkemelerinde hem de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nce verilmiş kararla terörist başı ve terör örgütü lideri olduğu kabul edişmiş ve cezası onanmış birisinin muhatap alınması gerçekten Türkiye’deki hukuk sistemine karşıttır. Bence bunun tartışılması lazım. Meşruiyet ancak ve ancak TBMM’de aranır. Göreceğiz; önümüzdeki günlerde bununla ilgili bir şeyler TBMM’ye gelecektir.
“İlk 4 madde tartışması bu günlerin habercisiydi”
Anayasa’nın ilk 4 unsurunun yavaş yavaş, olumlu-olumsuz denilerek tartışılmaya açılması, zati bu günlerin geleceğini gösteriyordu. Ama ben Türk milletinin bu kadar kanlı terör hareketlerine rağmen, komşuluk ilgileri, iş yerlerindeki münasebetleri ve bunun sonucu ortak yaşama iradesinde herhangi bie eksiklik görmedim. Eksiklik görenler terör örgütünün uzantılarıdır. Toplumumuzda ne bir anayasa değişikliği talebi vardır, ne de bu bahislerde bir rahatsızlık vardır. Rahatsız olanlar, rahatsızlığı kendisinde aramalıdır.”
“Sanki bir kanat harekete geçirilmiş”
Yavaş, “Bahçeli’nin çağrısı karşısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir sessizliği var. Bu konuda ne söyleyeceksiniz?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Bunu da görüyoruz evet. Biliyorsunuz, hükümete yakın gazetelerde ‘Öcalan’ın yeri İmralı’dır’ şeklinde başlıklar çıktı. Bu başlıklar durup dururken atılmaz. Sayın Cumhurbaşkanı’nın bugüne kadar bu konuda hiçbir şey söylememesi güya bir başka kanadın harekete geçirildiğini gösteriyor. Bunlar ulu orta konuşulacak şeyler değildir. Varsa bir şey Meclis’teki bütün partilerin grup başkanvekillerinin yan yana gelip tartışması, daha sonra da bunların toplumun önüne getirilip tartışılmasında yarar var.
“Son söz Türk milletinindir”
Daha önceki çözüm sürecinin başarısız olmasının en büyük nedeni; iki kişiden başka hiç kimse plan nedir bilmiyordu. Bu nedenle başarıya ulaşmadı, çözeceğiz derken daha da bozdular. 800 kadar asker ve polisimizin kanı hala orada duruyor. Yeni maceralara gerek yok. Varsa bir şey TBMM’ye gelmeli, daha sonra Türk milletine sorulmalıdır ve öyle karar alınmalıdır. Onun dışında hiç kimsenin bu bahislerde hiçbir yetkisi yoktur. Bugün Sayın Cumhurbaşkanı’na da Sayın Bahçeli’ye de bu yetkiyi halk vermiştir. Türk milleti her şeyin üzerindedir. Ben de dahil, Sayın Cumhurbaşkanı da milletvekilleri de halktan alınan vergilerle maaşını alan birer memurdur. Kendi başına, sadece kendi kararlarıyla Türkiye’ye kimsenin bir şey dayatma hakkı yoktur, son söz Türk milletine aittir.”
Ne olmuştu?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 22 Ekim’de partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Bugün kitabın ortasından hiçbir yoruma ihtiyaç bırakmayacak nitelikte konuşacağım” diyerek, PKK lideri Abdullah Öcalan‘la ilgili çağrı yaptı ve “Şayet terörist başının tecridi kaldırılırsa, gelsin TBMM’de DEM Parti grup toplantısında konuşsun, terörün tamamen bittiği, örgütün lağvedildiğini haykırsın. Bu dirayet ve kararlılığını gösterirse umut hakkının kullanımıyla ilgili yasal düzenlemenin yapılması ve bundan yararlanmasının önü de gerisine kadar açılsın. Ne Kandil ne Edirne, adres İmralı’dan DEM‘e uzansın, bu ağır ve tarihi terör sorunu ülke gündeminden tamamen çıkarılsın. Hodri meydan, buna varız. Vatan, millet, devlet, bayrak, ortak gelecek ve tam bağımsızlık için bunu dahi sineye çekmeye sonuna kadar hazırız” ifadelerini kullandı. Bahçeli’nin sözleri siyaset kulislerini hareketlendirirken, 1 Ekim’de Meclis’in yeni yasama yılı açılışında DEM Parti’lilerle tokalaşmanın ardından gündeme gelen “yeni bir çözüm süreci mi başlıyor” sorusu daha güçlü şekilde tartışılmaya başladı.
|
Bahçeli, Öcalan’ı Meclis’e çağırdı: Terörün bittiğini haykırsın!
|
GÖKÇER TAHİNCİOĞLU YAZDI
Öcalan’ın tahliyesi için tek unsurluk değişiklik yeterli: Bahçeli’nin sürpriz skandalıyla gündeme gelen “umut hakkı” nedir?
Bahçeli’nin Öcalan’ı TBMM’ye çağırması hangi sonuçları doğurabilir, ‘Çözüm Süreci’nden fark ne, kulislerde neler konuşuluyor, neler olabilir?
MURAT SABUNCU’NUN YAZI DİZİSİ
Diyarbakır’da Bahçeli konuşurken açılan televizyonlar ve altı çizilen yorum: ‘Devlet’ Öcalan ile belli bir noktaya ulaşmasaydı hareket etmezdi
Teröre rağmen barışın peşini bırakmama mesajı veren üç farklı isim: Bahçeli, Demirtaş, Özel…
CANDAN YILDIZ YAZDI
Bahçeli’nin Öcalan’a TBMM davetine DEM’den ilk değerlendirme Sırrı Sakık’tan geldi: Hiç şaşırmadım, daha önemli gelişmeler olabilme ihtimali yüksek
|
Bahçeli’den Öcalan çağrısı: TBMM’de konuşulun, terörün bittiğini, burada lağvedildiğini haykırın!
MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, “Türk siyasetinde 22 Ekim bir milattır” diyerek “umut hakkını” anlattı
DEM Parti Eş Genel Başkanı Hatimoğulları: Tecrit kalksın, Sayın Öcalan konuşsun
Bahçeli’nin Öcalan için “Meclis’te konuşması” gündeme bomba gibi düştü
Özel, “el yükseltti”: Ben de Kürtlere devlet teklifleri veriyorum; Türkiye’nin sahibi olmaya davet ediyorum
TIKLAYIN – Bahçeli’nin Öcalan çağrısı sonrası Erdoğan: Açtığımız tarihi fırsat penceresi, hırsa kurban edilmemeli
TIKLAYIN – Demirtaş: Diyalog arayışlarını kanla kesmeye çalışan anlayış bilmeli ki Öcalan bir inisiyatif alırsa tüm gücümüzle ardında olacağız; barış sesinin bu kez bastırılmasına izin vermeyeceğiz!
TIKLAYIN – Abdullah Öcalan’dan Bahçeli’nin davetine ilk cevap: Koşullar oluşursa teorik ve pratik güce sahibim
|
DEM Partililerle tokalaşma ve “yeni çözüm süreci” iddiası
İsrail’in 7 Ekim 2023’te Gazze’nin ardından Lübnan’a yönelik kara harekatına girişmesiyle başlayan operasyon, İran ile İsrail arasında yaşanan gerginlik ve bölgesel savaş telaffuzları, siyaset kulislerini harekete geçirdi.
Erdoğan: İsrail’in bir sonraki hedefi Türkiye
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1 Ekim’de TBMM’nin yeni yasama sürecinde yaptığı konuşmada, İsrail – Hamas savaşı ve Lübnan’a sıçrayan ataklarla ilgili değerlendirmelerde bulunarak, “İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırım bugünlerde Lübnan’a uzandı. Dün. İsrail’in bir sonraki hedefi Türkiye’dir ve Lübnan topraklarına karadan girdiğini duyurmuştur .
“İç cephe” vurgusu
Erdoğan, aynı konuşmasında “iç cephe” su yaparak, “Fitne teşebbüslerine karşı millet olarak, 85 milyon olarak ‘iç cephemizi’ sağlam çaba sarf ediyoruz. Bugün İsrail’in saldırganlığı karşılanıyor, içsel ve çatışmasız çatışma çözülmüyor, tahlilin ortaya çıkması gerekiyor” ifadeleri kullanıldı.
Bahçeli’den DEM Parti ile tokalaşma
Erdoğan’ın açıklamalarına paralel olarak, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de yeni yasama paketinde sürpriz bir atılımda bulundu ve DEM Parti sıralarına giderek milletvekilleri ile selamlaştı. Bahçeli , DEM Parti’li vekillerin elini sıkmasıyla ilgili, ” Yeni bir periyotta giriyoruz. Biz gelişi güzel keyfe tasa, hayatta kalmaktan kaçışlarla dümenden el uzatmayız.Biz durduk yere el vermeyiz. Öylesine yerimizde ağırlaşıp da el sıkmaya teşebbüs etmeyiz. değerlendirmeleridir” açıklamasında bulundu.
DEM Parti’den açıklama
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ise Bahçeli’nin tokalaşma jestini ve açıklamalarını, “Bu kesimlerin atılacak adımlarda biz de iz sürmeye daima bir arada. Sorun zincirinin tahliline yönelik sağlıklı bir politik programın ortaya çıkması gerekiyor” şeklinde değerlendirildi.
Devlet Bahçeli yeni yasama sürümünde DEM Partililerle tokalaştı
Bahçeli’den, DEM Parti’yle tokalaşmasına ilişkin açıklama: Yeni bir periyoda giriyoruz, günümüze barışı sağlamak lazım
Bahçeli’den DEM Parti’ye “Türkiye partisi olma” çağrısı: Uzattığım el, milli birlik ve kardeşliğimizin mesajıdır
Bahçeli’nin son çağının ardından DEM kulisleri: Kurallar olgunlaşırsa müzakereye hazırız
Yeni “çözüm süreci” mi geliyor? | AKP’li isimlerden peş peşe açıklamaları
Murat Sabuncu’nun yazısı: ‘Devlet desteğinde-bilgisinde’ çözüm mü, Hakan Fidan yine devrede mi, hemen önemsizleştirilmeli mi?
Candan Yıldız’ın röportajı | DEM Partisi Milletvekili Sırrı Sakık: Bahçeli’nin ‘Ülkemizde barışı sağlamak lazım’ sözlerini önemsiyoruz, Bahçeli ile tokalaşmamızı eleştiren troller umurumuzda değil
Bahçeli’nin DEM Parti’lilerle tokalaşmasında “Dolmabahçe mutabakatı” detayı
Mehmet Y. Yılmaz yazdı: Kürt siyaseti aynı suda ikinci kez yıkanır mı?
Yalçın Doğan yazdı: Bahçeli DEM’e çiçek attı ama…
|
|
Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber