38,3918$% -0.15
43,8205€% -0.08
4.108,41%0,22
6.750,00%-1,22
26.917,00%-1,22
3.336,40%0,53
9.306,96%-1,33
DOLAR 38,3918
EURO 43,8205
ALTIN 4.108,41
BİST 100 9.306,96
İmsak 02:00
Mars’ın yüzeyi boş, kırmızı bir çorak arazi gibi görünüyor. Ancak biraz daha yakından bakarsanız, durum çok farklı olabilir.
Cydonia Enstitüsü olarak bilinen Mars araştırma grubunun kurucusu ve önde gelen araştırmacısı George J. Haas, “Mars’ın Büyük Mimarları” isimli yeni kitabında, insan yapımı olduğundan emin olduğu Mars yüzeyindeki onlarca yapının fotoğrafını analiz etti.
Bunların arasında piramitler, anahtar deliği şeklinde bir oluşum ve hatta papağana benzeyen bir oluşum bile var.
Yazara göre bu oluşumlar bir zamanlar görkemli olan kentlerin, yükselen piramitlerin ve daha fazlasının kalıntıları olabilir. Geometri, Haas’ın söylediğine göre medeniyetin göstergesidir.
Ünlü yazar, 30 yılı aşkın bir süredir NASA’nın Mars görüntülerini titizlikle inceleyerek, sırf doğayla açıklanamayan geometrik özellikler ve desenler aradı.
İşte Haas’ın kitabına konu olan ve NASA tarafından belgelenen bazı yapılar…
1- ANAHTAR DELİĞİ
NASA’nın Mars Yörünge Keşif Aracı (MRO), 2011 yılında Mars’ın yüksek rakımlı bir bölgesi olan Libya Montes’in yüzeyinde tuhaf bir oluşumun fotoğrafını çekti.
Yükseltilmiş yapı iki ana modülden oluşuyordu: kama halindeki bir oluşum ve bağlı dairesel bir kubbe. Birlikte, devasa bir ünlem işaretine benziyorlardı.
2013 yılında bu garip arazi halinin “mükemmel geometrisi” Haas’ın dikkatini çekti. Üç yıl sonra Haas ve birkaç meslektaşı, Space Exploration Mecmuası’nda anahtar deliğinin resmi tahlilini yayınladı ve geometrisi ve simetrisinin akla yatkın inşa edilmiş olabileceğini gösterdiğini sonucuna vardı.
Haas ayrıca anahtar deliğinin, Japonya’daki Kofun Mezarı gibi Ortadoğu ve Japon kültürleri tarafından inşa edilen anıtlarla benzerliğine dikkat çekti.
2- PAPAĞAN JEOGLİFİ
Bağımsız araştırmacı Wilmer Faust, 2002 yılında Argyre Havzası olarak bilinen büyük çarpma kraterinin imgesinde yakalanan tuhaf bir biçimi fark etti.
Haas ve Cydonia Enstitüsü’ndeki meslektaşlarına imgeyi göstererek, bölgenin topografyasında göz ve gagası olan bir kafa, höyük biçimli bir gövde, bir bacak ve ayak ve tüylü uzatılmış bir kanat gibi görünen özellikleri vurguladı.
Haas, “Görüntüyü gördükten sonra papağan oluşumunu hemen fark ettim” dedi. Bu tuhaf yapı o vakitten beri “papağan jeoglifi” veya “Parrotopia” olarak biliniyor.
3- SAGAN PİRAMİTLERİ
NASA’nın Mariner 9 uzay aracı, 1972 yılında Mars’ın atmosferi hakkında bilgi toplayıp gezegenin yüzeyini haritalandırırken, gezegenin ikinci büyük volkanik bölgesi olan Elysium bölgesindeki olağandışı oluşumların imgesini yakaladı.
Bu üçgen, üç kenarlı piramitler, dik kenarlı volkanik koniler ve çarpma kraterleri arasında göze çarpıyordu. Ortalama 3 bin 200 fitten fazla yükseklik ve yaklaşık 10 bin fit genişlikte, Dünya’daki en büyük piramitleri bile gölgede bırakıyorlardı.
Piramitler, ünlü gökbilimci Carl Sagan’ın dikkatini çekmiş ve bunların, kuvvetli rüzgarlar ve sert kumların büyük kaya ve toprak yığınlarını piramit formuna getirmesiyle oluşmuş olabileceğini ileri sürmüştür.
Haas, Sagan’ın açıklamasını dışlamasa da bu piramitlerin akıllı varlıklar tarafından inşa edilmiş olma ihtimalinin bulunduğunu düşünüyor.
4- MARS ATLANTİS KOMPLEKSİ
Mars’ın güney yarımküresinde yer alan Atlantis Kaos bölgesi, derin vadiler VE dik yamaçlı alanlarla karakterize edilir.
Avrupa Uzay Ajansı’na (ESA) göre bilim insanları, bu arazinin bir zamanlar daima olan katı bir platonun yavaş yavaş aşınması sonucu oluştuğuna inanıyor.
Ancak bağımsız araştırmacı Javed Raza, manzaranın “devasa bir şehir benzeri kompleksin” parçası gibi göründüğünü öne sürdü.
Raza, kırık duvarlar ve kulelerle eşit aralıklarla yerleştirilmiş bu temel düzenlemelerinin, Dünya’daki yapılaşmış alanlarda görülebilecek çeşitten kalıntılara tipik örnek olduğunu iddia etti.
5- YILDIZ YAPISI
Mars’ın doğu yarımküresinde engebeli, düz doruklu bir plato olan Nepenthes Mensae bölgesinin ESA görüntülerini incelerken, Haas’ın gözüne garip halli bir oluşum çarptı.
Yükseltilmiş kara parçası, “dev bir deniz yıldızı gibi uzanan beş kolu olan” düzensiz bir yıldız halini andırıyordu.
Yazar, yıldız biçiminin 16. ve 17. yüzyıllarda Avrupa’da ve sömürgeleştirme ve İç Savaş döneminde Amerika’da sıkça görülen, her köşesinde üçgen burçlar bulunan bir yıldız kalesine çok benzediğine inanıyor.
Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Whatsapp Sesli ve İmajlı Görüşmeler İçin Yeni Özellikleri Test Ediyor