34,1026$% 0.24
38,1457€% 0.1
2.874,39%1,62
4.771,00%1,77
19.025,00%1,76
2.621,87%1,39
9.900,25%-0,76
Netflix, dizinin gerçek hayattaki ‘Martha’sının dizinin yaratıcısı Richard Gadd’ı takip etmekten dolayı mahkum edilmediğini kabul etti. Bu itirafın ardından, diziye ilişkin 170 milyon dolarlık davanın etkilenmesi gündeme geldi.
İskoçyalı avukat Fiona Harvey, dizinin prömiyerinin ardından, gerçek hayattaki ‘Martha’ olduğunu söyleyerek, Beş yıl hapis cezasına çarptırılan iki kez hüküm giymiş bir sapık olarak tasvir edildiği dizinin televizyondaki en büyük yalan olduğunu söylemiş ve Netflix’e dava açmıştı.
GERÇEĞİ BİR MİLLETVEKİLİNİN SORGULAMASI ORTAYA ÇIKARDI
Beyazperde’nin aktardığına göre, Netflix dava öncesinde gerçek hikaye olarak tanıttığı bu dizideki bazı olayların değiştirildiğini, Fiona Harvey’nin dizide aynı zamanda ‘Martha’ tarafından ısrarlı bir şekilde takip edilen Donald Dunn karakterini canlandıran Richard Gadd’ı takip etmekten dolayı mahkum edilmediğini, sadece Gadd ile olan etkileşimleri nedeniyle mahkeme kararına tabi tutulduğunu kabul etti. Bu itiraf, bir milletvekilinin Netflix’in bu yılın başlarında milletvekillerine sunduğu ispatları sorgulamasının ardından Britanya Parlamentosu’nun Kültür, Medya ve Spor Komitesi’ne gönderilen bir mektupla geldi.
Mayıs ayında komite huzuruna çıkan Netflix’in Birleşik Krallık’taki kıdemli kamu siyaseti yöneticisi Benjamin King, dizinin Gadd’ın hüküm giymiş bir takipçinin elinde uğradığı korkunç tacizin gerçek hikayesi olduğunu söylemişti.
Komitenin üyesi John Nicolson, daha sonra Netflix’e bir mektup yazarak, gazetecilerin bu mahkumiyet iddiasını destekleyecek ispatlar bulamadığını belirtti ve King’in iddiasını destekleyecek deliller talep etti.
‘DİZİNİN DAYANDIĞI KİŞİNİN MAHKEME KARARINA TABİ OLDUĞUNU AÇIKLIĞA KAVUŞTURMAK İSTEDİM’
King, cevap mektubunda şu ifadeleri kullandı: Dizinin dayandığı kişinin (hiçbir zaman kimliğini belirlemeye çalışmadığımız kişinin) mahkumiyet yerine mahkeme kararına tabi olduğu istikametindeki anlayışımızı açıklığa kavuşturmak istedim. ‘Baby Reindeer’ın yazarı aylarca önemli tacizlere maruz kaldı (şimdi diğer pek çok kişi için de durum aynı gibi görünüyor), bu da onun sağlığı üzerinde önemli bir etki yarattı.
Netflix’in İngiliz milletvekillerine yazdığı mektubun ortaya çıkması, Gadd’ın Netflix’in Harvey’in davasının düşürülmesi eforlarını destekleyen bir mahkeme beyanı sunmasından birkaç gün sonra yaşandı.
‘DİZİDE HİÇBİR ZAMAN HERHANGİ BİR GERÇEK KİŞİ ‘Martha’ SCOTT OLARAK TANIMLAMAYI AMAÇLAMADIM’
Gadd’ın temel argümanlarından biri Harvey’in ‘Martha’ olmadığı idi. Gadd, 21 sayfalık beyanında şu tabirlere yer verdi: Dizide hiçbir zaman Harvey dahil herhangi bir gerçek kişiyi ‘Martha’ Scott olarak tanımlamayı amaçlamadım. Tüm karakterler gibi ‘Martha’ da Harvey’inkinden çok farklı kurgusal kişilik özelliklerine sahip kurgusal bir karakter.”
Bunu söyledikten sonra yazar ve aktör, birkaç yıl boyunca Harvey tarafından nasıl taciz edildiğini ve takip edildiğini anlattı. Harvey’den gelen e-postaları ve mesajları ayrıntılandıran (birçoğu şu anda mahkeme evrakında redakte edilmiş evraklar olarak yer alıyor) Gadd, 2016 yılında Birleşik Krallık polisinden Harvey’e karşı İlk Durumda Taciz Uyarısı aldığını ancak mahkumiyete ilişkin kanıt sunma konusunda yetersiz kaldığını kaydetti.
(ALINTI)
Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Hande Erçel ile Barış Arduç Başrolde: ‘Rüzgara Bırak’ Sinemasının Çekimleri Tamamlandı