34,3869$% 0.47
36,8522€% -0.6
2.968,04%-0,25
4.977,00%-0,14
19.904,00%-0,14
2.684,98%-0,72
9.184,82%2,67
NASA ve ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Yönetimi (NOAA), 2024’te Antarktika üzerindeki ozon deliğinin boyutunun, iyileşme başladığından bu yana yedinci en küçük boyutuna ulaştığını buldu. Hatta sadece son beş yıla baktığımızda, deliğin boyutu en küçük uzunluğuna gerilemiş durumda.
Deliğin aylık ortalama boyutu yaklaşık 20 milyon kilometrekareyken, 28 Eylül’de 22,4 milyon kilometrekare ile zirve noktasına ulaştı. Delik, en kötü olduğu 2000 yılında 50 daha büyüktü ve çok daha fazla tükenmişti.
NASA’nın ozon araştırma ekibinin lideri ve Goddard Uzay Uçuş Merkezi’nde Dünya bilimleri baş bilim insanı Paul Newman, yaptığı açıklamada “2024 Antarktika deliği, 2000’lerin başında görülen ozon deliklerinden daha küçük” dedi ve devam etti: “Geçtiğimiz yirmi yılda gördüğümüz kademeli iyileşme, ozonu tahrip eden kimyasalları sınırlayan uluslararası gayretlerin işe yaradığını gösteriyor.”
Atmosferimiz, üç oksijen atomundan oluşan bir molekül olan ozon açısından zengin bir katmana sahip. Ozon, Güneş’ten gelen ultraviyole (UV) radyasyonu emiyor ve UV ışığı hayli zararlı olabildiğinden dolayı sözün tam manasıyla hayati bir koruma sağlıyor.
Dobson ünitesiyle ölçülen ozon konsantrasyonu, 1970’lerde düşmeye başladı ve bilim insanları bu yıkımdan kloroflorokarbonların (CFC’ler) sorumlu olduğunu belirledi. 1980’lerin ortalarında, Antarktika stratosferinin geniş alanlarında her yıl Ekim ayının başlarında neredeyse hiç ozon bulunmuyordu. Bu yıl konsantrasyon 107 Dobson birimiydi, yani 1979’dakinin yarısından biraz fazlasıydı.
Başka bir deyişle, son veriler ümit verici görünüyor. Ama ozon katmanına verilen hasarın onarılmasından hala çok uzağız. İyileşme devam ediyor ama yaygın CFC kirlenmesinden önceki düzeylere ulaşmamız için uğraşların devam etmesi ve daha fazla vaktin geçmesi gerekiyor.
Ajansların iddialarına göre, ozon deliğinin kapanması için muhtemelen 2066’ya kadar beklememiz gerekecek ve 2040 yılı civarında, ozon düzeyleri 1980 öncesi düzeylere dönecek. Günümüzde içinde bulunduğumuz iklim krizi düşünülürse, ozona zarar veren kimyasalları yasaklayarak bu hasarın onarılmasını mümkün kılan Montreal Protokolü‘nün ne kadar önemli olduğunu gereğince vurgulamak kolay değil. Montreal Protokolü, Dünya’daki her ülke tarafından onaylanan birkaç Birleşmiş Milletler antlaşmasından biri ve insanlığın birlikte çalışarak neler başarabileceğini gösteriyor.
Diğer Teknoloji Haberleri İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika
Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr
Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber
Doğan Avcıoğlu Ödülleri’nde Kazananlar Belli Oldu