TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda, Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi’nin görüşmeleri devam ediyor. Teklif maddeleri üzerinde söz alan milletvekilleri, görüş ve tenkitlerini dile getirdi.
CHP İstanbul Milletvekili Fethi Açıkel, kanun teklifinin eğitim paydaşlarına danışılmadan hazırlandığını savundu. Düzenlemenin içeriğine yönelik tenkitlerini aktaran Açıkel, şunları kaydetti:
“Burada bir Atatürksüzleştirme anlayışının izlerini görüyoruz. Bunun Öğretmenlik Meslek Kanunu’nda yer alması son derece düşündürücü ve vahim. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Atatürk’ün adı Maarif Modeli Ortak Metni’nde bile bir tek sefer geçmiyordu. Burada da benzer bir şekilde olabildiğince sansürlenerek geçmiş. Fikri hür, vicdanı hür nesil yetiştirmek, Atatürk cumhuriyetinin köken, inanç, yaşam usulü ayrımı gözetmeksizin bütün öğretmenlerimizi sorumlu ve yükümlü kıldığı, bizim de çocuklarımızı itimatla öğretmenlerimize emanet ettiğimiz bir ideoloji şemsiyesi altında mümkün olabilir.”
Teklifin ilk imza sahibi AK Parti Sinop Milletvekili Nazım Maviş ise Atatürk prensip ve inkılapları ile Atatürk milliyetçiliğinin sadece bir parti ya da kurumun değil bütün vatandaşlarının ortak değeri olduğunu söyledi.
CHP’li Açıkel’in tenkitlerinin haksız olduğunu anlatan Maviş, teklifin ikinci kısmındaki öğretmenlerin hak, ödev ve sorumluluklarıyla ilgili kısımda Atatürk ve Cumhuriyetin kıymetleriyle ilgili gerekli hassasiyetin gözetildiğini aktardı. Maviş, “Burada yer alan ‘Anayasa’da ifadesini bulan temel prensiplere bağlı’ cümlesi aslında Anayasa’nın temel unsurlarına bağlılığı bir temel yükümlülük haline getiriyor. Ayrıca Atatürk unsur ve inkılapları, Atatürk milliyetçiliği, demokrasi ve laiklik Milli Eğitim Temel Kanunu’nun genel emelleri ve prensipleri olarak sıralanıyor.” dedi.
Saadet Partisi Samsun Milletvekili Mehmet Karaman, kanun teklifinin, öğretmene ve eğitim yöneticilerine alanı dışında farklı alanlarda görev verilmemesini sağlaması gerektiğini; sayım ve inşaat işlerinde görevlendirmelerin, müdür ve müdür yardımcılarına muhakkiklik misyonlarının yaptırılmamasını istediklerini kaydetti.
Meslek Kanununun emeklilik sonrasını da kapsaması gerektiğini savunan Karaman, “Yapılan düzenlemeler öğretmenlik özlük haklarını düzenleme konusunda yetersizdir. Öğretmenlik mesleğine girişten emekliliğe ve emeklilik sonrasını da kapsayacak şekilde özlük haklarını düzenleyen bir yasaya ihtiyaç var.” diye konuştu.
İYİ Parti Manisa Milletvekili Şenol Sunat da öğretmenler için imtihanlarda görevli olmak gibi bir mecburilik getirildiğine dikkati çekerek, “Zorunlu sınav öğretmenlerimizi ÖSYM’nin emir eri haline getirir. Okul dışındaki misyonlar zorunlu olamaz. İmtihanlarda gözetmen veya sınav görevlisi açığı oluşması durumunda muhtaçlığın karşılanması, fiyatlara yapılacak artışla görev halinin cazip hale getirilmesiyle sağlanmalıdır.” ifadelerini kullandı.
DEM Parti İstanbul Milletvekili Keziban Konukcu Kok, Milli Eğitim Bakanlığınca yürütülen Etrafa Hassasım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi (ÇEDES) ile dinî bir yaklaşımla itaatkar bir nesil yetiştirilmek istendiğini, Mesleksel Eğitim Merkezleriyle de bu anlayışın desteklendiğini öne sürdü.
– “Cemaatlerle değil sivil toplum kuruluşlarıyla 2 bin 700 civarında protokolümüz var”
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Kemal Şamlıoğlu, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin genel maksatlarının, Milli Eğitim Temel Kanunu’nun “Türk Milli Eğitiminin Amaçları” ve Anayasa’nın ilgili unsurlarıyla irtibatlı olan temel emellerinin göz önünde bulundurularak düzenlendiğini söyledi.
Bazı milletvekillerinin okullardaki Atatürkçülük ve İnkılap Tarihi derslerinin içeriğine yönelik tenkitlerine cevap veren Şamlıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Uyumluluk ve tekrarlardan kaçınan yaklaşımla hazırlanan programımızda birbirini destekleyen, tamamlayan bir yapıyla programın hazırlanmasına ihtimam gösterildi. 8’inci sınıfta, Mustafa Kemal’in çocukluğu ve eğitim hayatını öne çıkaran ayrıntılara, 12’nci sınıfta ise askerlik ve siyasi hayatıyla kişilik özelliklerine odaklanarak program yazıldı ve bu şekilde onaylandı. 8’inci sınıfın inkılap tarihi ve Atatürkçülük dersi öğretim programı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu ve inkılaplar ünitesinde cumhuriyetin ilanına kadar yaşanan siyasi veya diplomatik gelişmelere yer verilerek hazırlandı. Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde yapılan inkılaplara, bu inkılapların yapılma münasebetlerine, Türkiye’nin çağdaş bir devlet olma yolunda inkılapların sağladığı katkılara, Atatürk’ün Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti’ni muasır medeniyetler düzeyine çıkarma mefkuresinin anlaşılması programa amaç olarak koyulmuştur.”
ÇEDES Projesi kapsamında sivil toplum kuruluşlarıyla protokoller yapıldığını anımsatan Şamlıoğlu, şunları söyledi:
“Tarikatlarla, cemaatlerle değil, kamu kurumları ile sivil toplum kuruluşlarıyla 2 bin 700 civarında protokolümüz var. Temel Eğitim Kanunu’na ve Anayasa’ya karşıtlıktan herhangi bir protokolün yapılması söz konusu değil. Yapılırsa hem yönetim olarak yapanlar ve onaylayanlar hem de taraf olanlar açısından tüzel bir süreç işler. Milli Eğitim Bakanlığı yaptığı hiçbir protokolde sivil toplum bağlamında 1 lira ödeme yapmamıştır, yapamaz da.”
03:35
