DOLAR

34,1891$% -0.04

EURO

37,8559% 0.05

GRAM ALTIN

2.906,99%-0,55

ÇEYREK ALTIN

4.977,00%-0,57

TAM ALTIN

19.846,00%-0,58

ONS

2.645,38%-0,49

BİST100

9.051,20%0,43

Öğle Vakti a 12:58
Bursa AÇIK 17°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
SON DAKİKA

DOLAR 34,1891

EURO 37,8559

ALTIN 2.906,99

BİST 100 9.051,20

Öğle 12:58

17°

Otoriteye Aşık Olmak

ad826x90

1871’de doğan Alman yazar Heinrich Mann’ın dünya çapında en sevilen ve en çok tartışılan yapıtı ‘Tebaa’ geçtiğimiz günlerde Kasım Eğit ve Yadigar Eğit çevirisiyle Ketebe Yayınları etiketiyle raflardaki yerini aldı. 19. yüzyıl Almanya’sının çarpıcı bir eleştirisi içeren romanın, otoriteye, tek adamlığa, milliyetçiliğe, militarizme yönelttiği sorularla yazıldığı dönemi aştığı ve günümüze uzanan, derinlikli bir tartışma yarattığı da aşikârdır.

‘Tebaa’, Diederich Hessling isimli bir karakterin hayatı etrafında şekillenir. Hessling, çocukluğundan beri otoriteye arzu duyan, dahası ona yaranmaya çalışan biridir. Okulda arkadaşlarını öğretmene ispiyonlar, evdeki şeyleri ve atölyede personellerin laubaliliğini de babasına söyler. Zaman zaman babasından şiddet görse de ona karşı duyduğu hürmet değişmez. Hatta kendisiyle dalga geçen işçilere, “Ondan siz de dayak yiyebilseydiniz çok sevinirdiniz ancak siz buna değmezsiniz, bunu için çok ama çok değersizsiniz,” der.

Hessling okuldan mezun olup Berlin’e eğitime devam ederken burada milliyetçi bir derneğe kaydolur. Böylece, o yaşına kadar otoriteye karşı beslediği hürmet politize olmaya başlar. Bu da hem Hessling’in hem de romanın esas yüzünü bize gösterir.

GÜÇSÜZÜ EZMEK

‘Tebaa’ bir karakter romanıdır. Biz de roman boyunca Hessling’in gerisi sıra dolanır dururuz. Bu sayede onun işi nereye kadar götürdüğüne ve bu süreçte ne derece ikiyüzlü bir tutum takındığını görürüz.

Hessling kendini, 1888’de tahta çıkan Kayser II. Wilhelm’i örnek alır. Konuşmasından giysisine, sakalından haline kadar her şeyiyle ona benzemek ister. Hatta babası öldükten sonra işlerin başına geçtiğinde, karşısına topladığı işçilere öyle bir nutuk atar ki değme devlet başkanına taş çıkarır. Onunla birlikte daha iyi, daha refah dolu günlere gideceklerini söyler. Elbette bunun için herkesin onun otoritesini kabul edip ona sorgusuz sualsiz tabi olması gerekmektedir. (Mann, Hessling’in yaptığı konuşmalarda birebir Kayzer’in konuşmalarından alıntılar kullanır.)

‘Tebaa’nın dikkat çekici istikametlerinden biri de zati budur. Hessling her ne kadar otoriteye fanatik derecede bağlı biri olsa da, altındaki insanların da kendisine aynı fanatizmle bağlı olmalarını ister. Diğer bir deyişle; kendinden güçlüler tarafından ezilmeyi çok normal ve hatta gerekli bulur, aynı şekilde kendinden aşağıda olanları da hiç düşünmeden, onların kim olduklarına bakmadan ezer.

Tebaa, Heinrich Mann, Tercüman: Kasım Eğit , Yadigar Eğit, 480 syf., Ketebe Yayınları, 2024.

VATAN HAİNLERİ

‘Tebaa’nın yönelttiği tenkitlerden bir oburu de, Hessling’in karakteri özelinde, böyle insanların aslında iç çelişkilerle dolu olduklarını göstermeye yöneliktir. Çünkü Hessling tutkulu bir militarizm destekçisidir ama askerlikten yırtmaya uğraşlar; Hıristiyanlığı, kadim Alman kültürünü her fırsatta yüceltir ama bunlara içten içe hürmet göstermez, çıkarları ölçüsünde yalan söyler, düzenbazlık yapar; devleti her şeyin üzerine koyar ama aslında kendinden diğerini düşünmez.

‘Tebaa’da var olan otoriteye karşı duran, ona yönelik eleştirilen yönelten muhalif tarafın temsilcisi de Buck isimli bir karakterdir. Ancak Hessling sosyal demokrasiden nefret eder. Kayzer’in otoritesini sorgulayan herkesi vatan haini ve düşman ilan eder. Çünkü ona göre devlet ancak böyle yönetilir, aile ve işyeri ancak kendisinin yaptığı gibi yönetim edilir. Bunu sorgulamak kimsenin haddi değildir.

HESSLING BİR İNSAN DEĞİL, ZİHNİYETTİR

Mann’ın, devrin Alman toplumunu Hessling üzerinden anlatması, onun ne kadar ileri görüşlü biri olduğunu da gösterir. Çünkü Mann romanı 1914’te bitirir ve aynı yıl “Zeit im Bild” isimli gazetede tefrika etmeye başlar ama Kayzer’in uzlaşmaz tutumu ve güç aşkı sonucunda Almanya da I. Dünya Savaşı’nda taraf olunca işin rengi değişir ve gazete Mann’ın romanını tefrika etmeyi durdurur.

Roman ilk baskısını I. Dünya Savaşı bitip, Kayzer sürgüne gittiğinde, 1918 yılında yapar. Ne var ki bir uyarı niteliğinde olan bu romana, haydi romanı boş verin, yaşananlara karşın 1930’larda Naziler iktidara gelir.

Hasılı; Hessling bir insan değil, bir zihniyettir ve bu zihniyet, bütün otoriter zihniyetler gibi toplumu düşmanlaştırır ve bütün otoriter zihniyetler gibi yok olmaya mahkumdur.

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika 

Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr

Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Bir ‘Kaza’yla Dağılan Aile

HIZLI YORUM YAP