DOLAR

34,4676$% 0.32

EURO

37,2859% 0.45

GRAM ALTIN

2.997,87%1,49

ÇEYREK ALTIN

5.061,00%1,37

TAM ALTIN

20.181,00%1,36

ONS

2.721,28%1,08

BİST100

8.793,61%-2,32

İmsak Vakti a 05:49
Bursa AÇIK 15°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
SON DAKİKA

DOLAR 34,4676

EURO 37,2859

ALTIN 2.997,87

BİST 100 8.793,61

İmsak 05:49

15°
  • Bursa Gündem Haber
  • Genel
  • Özdağ’dan Sağlık Bakanı Memişoğlu’na İstifa Çağrısı: Eğer Japon Sağlık Bakanı Olsaydı Harakiri Yapardı!

Özdağ’dan Sağlık Bakanı Memişoğlu’na İstifa Çağrısı: Eğer Japon Sağlık Bakanı Olsaydı Harakiri Yapardı!

ad826x90

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, “yenidoğan çetesi”yle ilgili İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde basın açıklamasında Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu‘nu istifaya çağırdı. İstanbul’daki bebeklerin, Gazzedeki bebekler gibi öldürüldüğünü ifade eden Özdağ ,”Eğer Japon Sağlık Bakanı olsaydı, harakiri yapardı. Sağlık Bakanlığı’na kesinlikle bundan sonra tarafsız hiçbir partiye mensup olmayan menzil tarikatına da yakın olmayan dürüst bir kişi soruşturma bitene kadar atanmalıdır” dedi.

“Gazze’de bebekler öldürülüyor diye üzülüyorduk oysaki İstanbul’da hastanelerde bebeklerimiz öldürülüyormuş”

Saray rejimi kokuşmuş, çürümüş bir rejim. Her gün yeni bir felaket haberiyle uyanıyoruz. Açlık ve işsizlik kol geziyor. Sokaklarımız tetikçi çeteler tarafından işgal edilmiş. Polis sokak ortasında vuruluyor, bıçaklanıyor, saldırıya uğruyor. Kızlarımızın kafası kesiliyor.

Uyuşturucu çeteleri siyasete ve bürokrasiye sızmış gençlerimizi zehirliyor ve şimdi ulaştığımız noktada görüyoruz ki SGK’dan günlük 8 bin TL almak için oluşturulmuş bir çete tarafından şimdiye kadar bilinen 12 yeni doğan bebeğimiz öldürülmüş. Biz, Gazze’de bebekler öldürülüyor diye üzülüyorduk meğerse İstanbul’da hastanelerde bebeklerimiz öldürülüyormuş. Üstelik bu yıllardan beri sürüyor. Bizim tespit edebildiğimiz, Savcılığa ilk suç duyurusu, dikkat edin 2007 sonbaharında Şişli Savcılığı’na yapılmış. Bir doktor tarafından hem de 3 kez yapılmış. Bir işlem yapılmamış. Bugüne gelelim; 28 Mart 2023’te bir vatandaşımız CİMER’e ihbar etmiş, 2 Mayıs 2023’te. 5 hafta sonra CİMER İstanbul Sağlık İl Müdürlüğü Özel Hastaneler Kısmına suç duyurusunda bulunmuş. Bunu iletmiş. İl Sağlık Müdürlüğü suç duyurusunu İstanbul Emniyetine bildirmiş. Ancak ne zaman bildirdiğini bilmiyoruz. Çünkü evrağın üzerinden tarih bölümü kesilmiş.

“Böyle bir rezaletin ortaya çıkmasının nedeni Saray rejiminin yönetim zihniyetidir”

İl Sağlık Müdürü kim o tarihte? Şimdi Sağlık Bakanı olan Kemal Memişoğlu. Kemal Memişoğlu müfettiş görevlendirmiş mi? Hayır. SGK’yı uyarmış mı? Hayır. Onların soruşturma başlatmasını istemiş mi? Hayır. İstanbul polisi araştırmayı derinleştirmiş, derinleşen araştırma neticesinde Adalet Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı’ndan soruşturma ve teknik takip için izin istemiş. Aralık 2023’te eski Sağlık Bakanı Fahrettin Koca izin vermiş ve bugüne geldik. Böyle bir rezaletin ortaya çıkmasının nedeni Saray rejiminin yönetim zihniyetidir. Bu cinayetlerin diğer bir sorumlusu, yıllardan bu yana Sağlık Bakanlığı üzerinde etkisi herkes tarafından bilinen menzil cemaatidir.

“12 bebek ne yazık ki buzdağının su üzerinde görülen kısmıdır”

Evet, soruyoruz: Bakanlığı yönetiyoruz, ihale alıyoruz, veriyoruz derken düzgündü. Şimdi neredesiniz? Ölen bebekler gece hayalinize giriyor mu?
Kul hakkı yemek nasıl oluyormuş? Bebeklerin kul hakkını yemek nasıl oluyormuş? Bu bebek cinayetlerinin siyasi sorumlusu eskisi ve yenisiyle Sağlık Bakanlarıdır. Gelen bilgilerden anlaşılıyor ki 12 bebek ne yazık ki buzdağının su üzerinde görülen kısmıdır. Çok daha büyük berbatlıklar muhtemelen suyun altında.

Sağlık Bakanı Memişoğlu’ndan “yenidoğan çetesi” açıklaması: Cezasızlık algısı oluşturulmaya çalışıyor, böyle bir şey yok

“Bu zehir sağlık sistemimizin bünyesinden uzaklaştırılmalıdır”

Bu olayın üzerine gidilmez, bütün gerçekler ortaya çıkmaz, katil şebekeleri ve menfaat şebekelerinin işbirliği ile bu olayın üzeri kapatılırsa Türk sağlık sektörü çok ağır bir darbe yer. Sıkıntılar artar. Hastaneler insanların kuşkuyla yaklaştığı, güvenmesi gereken hekimlere kötü gözle baktığı, kuşkuyla baktığı, güvenmediği yerler haline gelir. Ayrıca sağlık turizmi de ağır bir darbe alır. Bundan dolayı bu vahim ve üzücü durum bir fırsat olarak kullanılmalı ve iltihaba derin bir neşter atılmalıdır. Bu zehir sağlık sistemimizin bünyesinden uzaklaştırılmalıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bir araştırma kurulu derhal kurulmalıdır. Soruşturmanın selameti için Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu derhal istifa etmeli ya da görevden alınmalıdır.

Dün gece ben sosyal medyada bakanın istifa etmesi gerektiğini ifade eden bir mesaj atınca Sağlık Bakanı Memişoğlu bana bir mesaj yolladı. Bu iletiyle bir de evrak fotoğrafı vardı. ‘Soruşturmayı ben başlattım. Neden benim istifa etmemi istiyorsunuz’ dedi. Ben de kendisine cevap verdim, ‘Sayın Bakan, acaba Enerji Bakanı’nın istifa etmesi gerektiğini mi düşünüyorsunuz?’ Ayıp! Bakan Memişoğlu’na istifa etmesini söylüyoruz. Eğer Japon Sağlık Bakanı olsaydı, harakiri yapardı. Sağlık Bakanlığı’na kesinlikle bundan sonra tarafsız hiçbir partiye mensup olmayan menzil tarikatına da yakın olmayan dürüst bir kişi soruşturma bitene kadar atanmalıdır”


Ne olmuştu?

İstanbul’da gerek olmadığı halde özel hastanedeki yoğun bakım ünitesine yatırılan 12 bebeğin ihmalden öldüğü iddiasına ilişkin olarak Büyükçekmece Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatılmış, soruşturmayı yürüten savcı Y.E. ise makamında tehdit edilmişti. Olayın ortaya çıkması kamuoyunda infial yaratırken, 22’si tutuklu, 47 şüpheli hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iddianame hazırlandı.

İddianamede neler var?

İddianamede şüpheliler için “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” ve “resmi evrakta sahtecilik” kabahatlerinden toplamda 177 yıl 6 aydan 589 yıl 9 aya kadar hapis cezası istendi.

İddianamede, ölen 10 bebeğin “maktul”, 5 kişinin “müşteki”, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İstanbul İl Müdürlüğünün “suçtan zarar gören”, 19 hastane ve sağlık şirketi “malen sorumlu”, 47 kişi de “şüpheli” olarak yer aldı.

Doktor Fırat Sarı’nın lideri olduğu iddia edilen suç örgütünün sevk ve yönetimini Doktor İlker Gönen ile 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir’in yaptığı belirtilen iddianamede, suç örgütünün esas maksadının işletmesini devir aldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini bertaraf ederek doluluğunu sağlamak, hastaların basamaklarıyla oynama yaparak SGK’den üst huduttan ödeme almak olduğu aktarıldı.

Sağlık Bakanlığı Müfettişliğince hazırlanan uzman görüşü raporunda, yenidoğan ünitelerindeki 10 bebeğin hayatını kaybetmesine neden olan tıbbı eksikliklere yer verildi. Buna göre, fezlekede maktul olarak yer alan bebek A.K’nin ölümüne ilişkin değerlendirmede, solunum sıkıntısı artan bebeğe devre olmadığı için entübasyonun gecikerek yapıldığı belirtildi. Tekrarlayan resusitasyonlar (solunumu veya kan sirkülasyonu durmuş bir kişiye dışarıdan yapılan destekleyici müdahale) ile hastanın sonraki güne kadar yaşatıldığı belirtilen raporda, o sırada hastanede bulunması gereken Dr. D.E’nin görevinin başında olmadığı ifade edildi.

6 aylık bebek, hekimi olmayan yenidoğan yoğun bakıma sevk edildi

Raporda, ayrıca hasta yönetiminin hemşireye bırakıldığı da kaydedilerek, bebeğin vefatından Dr. D.E, ile Dr. İ.G. ve hastane yönetiminin sorumlu olduğu belirtildi. Bebek M.N.O’nun ölümüne ilişkin değerlendirmede de 6 aylık bebeğin çocuk yoğun bakımı yerine, tabibi olmayan yenidoğan yoğun bakımına sevk edildiği, burada da tabibin haberi olmadan hemşirenin müdahalede bulunduğu anlatıldı. Bebek H.K. ile ilgili tespitte ise, hastaya kalp masajı yapıldığı esnada Dr. D.E’nin orada olmaması nedeniyle Dr. İ.G. tarafından olayın örtbas edilmesi için ölüm saati değiştirilerek, epikriz yazdırıldığı aktarıldı.

Sevk edilmeyen bebek hayatını kaybetti

Raporda, bebek Ö.H’ye kalp masajını hemşirelerin yaptığı belirtilerek, bu esnada kullanılan en önemli ilacın adrenalin olduğu, ancak Dr. İ.G’nin hemşirelere “adrenalini kapat” talimatını vererek, yanlış yönlendirme yaptığı vurgulandı.

Raporda ayrıca, bebek M.S’nin, yenidoğan temel bakımının gereklerinin yerine getirilmemesi, ameliyat edilebileceği bir merkeze sevk edilmemesi ve hastayı hayatta tutan “prostavazin” isimli ilaç tedavisinin kesilmesiyle ihmallere bağlı olarak hayatını kaybettiği kaydedildi.

Fezlekede maktul olarak yer alan diğer bebeklere ilişkin değerlendirmede de ihmallere yer verildi.

Dehşete düşüren telefon kayıtları

İddianamede, şüpheliler arasında geçen telefon konuşmalarına da yer verildi. Şüpheli doktor Fırat Sarı ve özel hastanede çalışan acil tıp teknisyeni şüpheli Hakan Doğukan Taşçı arasında hasta sevkleri ve denetim hakkında yapılan görüşmede, Taşçı’nın Sarı’ya “Erişkin yoğun bakıma kontrole gelinmesi halinde, ruhsatın ve kuvözlerin değişmesi gerektiğini, panelin fazla olduğunu, monitörün bulunmadığını, yoğun bakım içerisinde bir çok eksiklik ve usulsüz sürecin olduğunu” söylediği iddianamede yer aldı.

Yenidoğan çetesinde yer alan doktor ve hemşirelerin ismi ortaya çıktı

​​​​​​​Reyap Hastanesindeki bebek hastaların takibini yürüten şüpheli hemşire Mehtap Sayar’ın şüpheli Hasan Basri Gök’le yaptığı telefon konuşmasında bebek hastanın tedavisinin uygun olmayan şartlarda gerçekleştirildiği anlatılan iddianamede, konuşma içeriğinde şüpheli Gök’ün “Mehtap çocuğu öldür elli satürasyonlu çocuk mu olur” dediği, Sayar’ın ise “Öldüreceğim de öldürsem de bir dert biliyorsun yani” dediği aktarıldı. İddianamede, tedavi metotlarının yordamına uygun değil örgüt faaliyetine hizmet edecek şekilde yapıldığı değerlendirildi.

Şüpheli doktor Şeyhmus Çelik’in hastanede olması gerekirken gitmediği, denetim olması ihtimaline karşı özellikle sabah hastanede bulunması gerektiğinin söylendiği anlatılan iddianamede, şüpheli Gıyasettin Mert Özdemir’in şehir hastanesinden kabulünü yaptığı bebeği, maddi menfaat karşılığında anlaşmış olduğu Fırat Sarı’nın hastanelerine yönlendirdiği kaydedildi.

Sağlık Bakanı Memişoğlu’ndan “yenidoğan çetesi” açıklaması: Cezasızlık algısı oluşturulmaya çalışıyor, böyle bir şey yok

Aileler anlattı

Hazırlanan iddianamede bebeklerini kaybeden ailelerin ifadeleri de yer aldı. H.H., eşinin hamilelik sürecinde başka bir hastaneye gittiğini ancak doğum birdenbire başladığında hekimlerinin bel fıtığı sorunu yaşadığı için başka bir hastaneye gittiklerini söyledi. Gittikleri hastanede yenidoğan yoğun bakımı servisinde yer olmadığı yanıtını alan Hakan H., “112’ye bildireceklerini ve müsait hastane bakacaklarını söylediler. Yaklaşık yarım saat sonra Bağcılar’daki özel bir hastaneden bizi kabul ettiklerini söylediler” dedi.

Soruşturmaya konu olan hastanenin özel ambulansının gelerek kendilerini aldığını söyleyen H.H., “Hastaneye vardığımızda bizimle ilgilenen bir doktor yoktu. Sadece ebe vardı. Sabaha B.Y. İsimli doktor eşimi muayene etti ve sezaryen doğum gerektiğini söyledi. Hamileliğin şimdi 25. haftası olduğu için bebeğin daha gelişimini tamamlamadığı bu yüzden anne karnından bir iğne yapacaklarını söylediler” ifadelerini kullandı.

“Bebeğimizi kaybettik”

Doktorun iğneyi yaptıktan sonra da 1 gün beklemek gerektiğini söyleyen H.H., “Ertesi gün eşimi doğuma aldılar. Ameliyat sonrası eşimin de çocuğumun da şu anlık durumlarının iyi olduğunu, bebeği yenidoğan yoğun bakım ünitesine alacaklarını söylediler. İki gün sonra eşimi eve bıraktığım sırada hastaneden aradılar. Doktor beyin benimle görüşmek istediğini söylediler. Yoldayken hastaneden bir daha aradılar. Doktor olduğunu söyleyen biri bebeğimin ölüm haberini verdi. Hastaneye vardığımızda da bebeğimin morgda olduğunu söylediler” dedi.

“Yenidoğan çetesi” nasıl deşifre edildi?

İstanbul İl Sağlık Müdürlüğünün özel hastanelerin kontrolünden sorumlu bir hekimin (T.E.) Ocak 2023’te Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) yaptığı başvuru ile olay fark edildi.

Doktor T.E., bazı özel hastanelerde doldurulması gereken yenidoğan yoğun bakım üniteleri defterlerinin boş bırakılması üzerine olayın üzerine gitti.

İddianamede yer aldığı biçimiyle doktor, “Ayrıca bebeklerin dosya üzerinde gösterilen sağlık durumları ile fiili sağlık durumlarının uyuşmadığını örneğin entübe olarak kayıtlı gösterilen bebeğin gayet sağlıklı ve nefes alabilir durumda olduğunu gördük. Durumu hastane yetkililerine sorduğumuzda az önce düzeldi gibi yanıtlar aldık” dedi.

Ne kadar ceza isteniyor?

İddianamede, şüpheliler Fırat Sarı ve İlker Gönen’in 10 kez “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” ve 11 kez uygulanmak üzere “resmi dokümanda sahtecilik” hatalarından toplamda 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9’ar aya kadar mahpusla cezalandırılmaları talep edildi.

Şüpheli Gıyasettin Mert Özdemir hakkında ise “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “kişisel bilgilerin hukuka alışılmamış ele geçirilmesi”, “kamu kurum ve kuruluşlarının ziyanına dolandırıcılık”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” ve “resmi dokümanda sahtecilik” cürümlerinden 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis istendi.

Diğer şüpheliler hakkında da benzer suçlardan hapis cezaları öngörülen iddianamede, ayrıca, malen sorumlu olarak belirtilen hastaneler ve hastanelerin bağlı olduğu şirketler lehine “dolandırıcılık” suçu işlenerek maddi menfaat temin edildiğinden, tüzel bireylere özgü güvenlik önlemi uygulanması, hastanelerin ve şirketlerin kapatılıp mal varlıklarına el konulmasına karar verilmesi talep edildi.

İddianame, gönderildiği Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesince bedellendiriliyor.

Savcı tehdit edilmişti

Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı Y.E’nin, bu soruşturmayı yürüttüğü sırada, bazı şüphelilerin tahliyelerini gerçekleştirmezse suikast yapılacağı ve ailesine zarar verileceği yönünde tehdit edilmesine ilişkin yürütülen ayrı soruşturmada da 12 kişi jandarma ekiplerince gözaltına alınmıştı. 4 kişi serbest bırakılırken, adliyeye sevk edilen 8 şüpheliden 5’i tutuklanmış, 3’ü hakkında da adli kontrol kararı verilmişti.

19 hastane ve sağlık kuruluşu “malen sorumlu” sayılmıştı

Fezlekede, Özel Avrupa Şafak, Özel Bağcılar Medlife, Özel İstanbul Şafak Hastanesi, Silivri Kolan Hastanesi, Özel Reyap İstanbul Hastanesi, Özel Doğa Hospital, Özel Avcılar Hospital, Özel TRG Hospitalist, Akabe Sağlık Tesisleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, Doğamed Sağlık Hizmetleri Sanayi ve Ticaret AŞ, Ekip Sağlık Hizmetleri Ticaret Anonim Şirketi, Güney Hastanesi Sağlık Hizmetleri LTD ŞTİ, Medilife Sağlık Hizmetleri Ticaret Limited Şirketi, Özel İstanbul Şafak Sağlık Hizmetleri ve Ticaret Anonim Şirketi, Refik Arslan Sağlık Hizmetleri ve Ticaret Anonim Şirketi, Reyap Sağlık Hizmetleri Anonim Şirketi, Yonca Sağlık Hizmetleri Limited Şirketi, Medisense Sağlık Hizmetleri Şirketi ile GMZ Sağlık Hizmetleri İnş. ve Tur. Ltd. Şti. de “malen sorumlu” olarak yer aldı.

 

Günün öne çıkan haberleri…

TIKLAYIN | Erdoğan’a “Almanya’da suç işleyen mültecilerin iadesi” soruldu: Kapımız Suriye’den ve Lübnan’dan gelecek mültecilere açık

TIKLAYIN | Fatih Altaylı’ya konuşan AKP’li isim: Yenidoğan çetesi olayı, 2023’ten beri biliniyor; Kemal Memişoğlu, İl Sağlık Müdürü iken soruşturmayı savsakladı!

TIKLAYIN | “Yenidoğan çetesi” skandalı: Ruhsatı iptal edilen hastanelerden biri, eski Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’na ait

TIKLAYIN | Oyuncu Vural Çelik’in cenazesi defnedildi | Birol Güven: Maddi sıkıntı haberleri doğru değil, o görüntüleri şaka amaçlı çekiyordu


Erdal Beşikçioğlu: Behzat Ç.’yi Etimesgutlularla çekeceğiz; bundan daha iyi bir ilçe tanıtımı olamaz


 

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika 

Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr

Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Kapatılan 10 Hastanedeki Hastalar, Başka Sağlık Kuruluşlarına Sevk Ediliyor

HIZLI YORUM YAP