RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’den Gündüz Programlarına İlişkin Açıklama

Gündüz programları hem en fazla izlenen hem de en fazla şikayet alan imaller arasında yer alıyor.

Her kanalda birbirinden farklı programlar yayınlanırken Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), gelen şikayetleri de değerlendirmeyi ihmal etmiyor.

Bazı programlar toplumun ahlak kurallarını ihlal etmeye başladıkları anda RTÜK, devreye giriyor ve gerekli uyarılar yapılıyor.

RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin de Meclis’te bilgi verirken bu programlara ilişkin konuştu ve şimdiye kadar gelen şikayet oranını açıkladı.

29 BİN 998 ŞİKAYET

Televizyonların gündüz nesilleri için daha önce birkaç kez daha uyarı yapan Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, kurallara riayet edilmesi gerektiğini belirtti.

RTÜK Başkanı Şahin, Meclis’te bilgi verirken bu programlarla ilgili olarak 2021 yılından bugüne kadar 26 bin 998 şikayet geldiğini söyledi.

“YÖNETİCİLERLE TOPLANTILAR YAPTIK. İKİ, ÜÇ AY SONRA ESKİYE GERİ DÖNDÜLER”

“Bu, bizim toplam şikayet oranının yüzde 13,4’ünü kapsıyor” diyen Şahin, konuşmasının devamında şunları kaydetti:

Gündüz kuşağı programını ‘muhalif’ veya ‘muhalif olmayan’ bütün kanallar yapıyor. Gündüz kuşağı programları en çok reyting alan programlar, en çok para getiren programlar, en çok izlenen programlar, en çok şikayet edilen programlar.

Biz yöneticiler ile toplantılar yaptık. Ama iki üç ay yapıyorlar, ikazlarımıza dikkat ediyorlar, sonra diyorlar ki: ‘Reytinglerimiz düştü, izlenmiyoruz, tekrar buraya döneceğiz.’

“BUNDAN SONRAKİ SÜREÇ SON NOKTADIR”

Bu demek değildir, “biz izlenilmek için her şeyi yapalım”. Böyle olunca biz prensip kararlarını yayınladık. Bu prensip kararlarına güveniyoruz. Bu saatten sonra yapılacak olan bu tür ihlaller olayı farklı bir tarafa götürür.

Bundan sonraki süreç artık son noktadır. ‘Değişen bir şey olmuyor’ denilirse, nihayetinde bir yasal düzenlemeyle birlikte bunun tamamen kalkacağını arkadaşlarımız biliyorlar ve bunun bilincindeler.

“İLKE KARARLARI SERT ÖNLEMLER İÇERİR”

İlke kararları hem sert önlemler içerir hem de uygulanmaması mümkün olmayan kararlardır. En son çaresiz kalırsak bunu kaldırma istikametine yahut bunu toptan yok etme, ortadan kaldırma istikametine gitmemiz gerekiyor diye düşünüyorum.