DOLAR

34,5804$% 0.28

EURO

36,0168% -0.61

GRAM ALTIN

3.007,73%1,56

ÇEYREK ALTIN

5.108,00%0,66

TAM ALTIN

20.369,00%0,81

ONS

2.707,84%1,36

BİST100

9.465,60%1,04

İkindi Vakti a 15:28
Bursa HAFİF YAĞMUR
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
SON DAKİKA

DOLAR 34,5804

EURO 36,0168

ALTIN 3.007,73

BİST 100 9.465,60

İkindi 15:28

Sağlık Çalışanına Yönelik Şiddet: Yasal Düzenlemeler ve Hatalı Uygulamalar

ad826x90

Bu çalışmamızda iki konu ele alınmıştır:

1) Şiddetin artmasıyla ne gibi yasal düzenlemeler yapılmıştır?

2) Yapılan hatalı uygulamaların etkisi nedir?

Başka bir deyişle yazımızda bu tür hareketlerin artması üzerine TBMM’de kabul edilip yürürlüğe konulan kanunlar ile bunun yanında ek tedbir olarak hükümetler tarafından getirilen idari önlemlere yer verilecektir. Ayrıca aksiyonlar nedeniyle yapılan soruşturmalarda olumsuz etki oluşturabilen kısmi yanlışlar, örneklenerek gösterilmiştir.

Bu istikametteki mevzuat listesini bir arada şöyle sıralayabiliriz:

1- Kanunlar:

– 02.11.2011 tarihli, 663 sayılı KHK’nın 54.Maddesi,

– 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nun Ek 12.Maddesi (02/01/2014 tarih ve 6514 sayılı Kanun’un 47.Maddesi): 15/11/2018 tarih ve 7151 sayılı Kanun’un 21.Maddesiyle ilave, 15/04/2020 tarih ve 7243 sayılı Kanun’un 28.Maddesiyle ekler yapılmıştır.

– 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nun Ek 18.Maddesi ((12/5/2022 tarih ve 7406 sayılı Kanun’un 14.Maddesiyle getirilmiştir.)

– 5271 sayılı CMK’nın 100/3-j. Maddesi (12/5/2022 tarih ve 7406 sayılı Kanun’un 9. Hususuyla değişik)

2- Yönetmelikler:

– Sağlık Bakanlığı Personeline Karşı İşlenen Suçlar Nedeniyle Yapılacak Hukuki Yardımların Adap ve Temelleri Hakkında Yönetmelik,

– Sağlık Bakanlığı Hasta ve Çalışan Güvenliğinin Sağlanmasına Dair Yönetmelik.

3- Genelgeler:

– Sağlık Bakanlığı’nın 14/05/2012 tarih ve 2012/23 sayılı ile 27/07/2012 tarih ve 2012/850 sayılı genelgeleri,

– İçişleri Bakanlığı’nın 26/04/2012 tarih ve 2012/22 sayılı genelgesi.

Yukarıda listelenen mevzuat uyarınca özetle şunlar söylenebilir:

1. Sağlık Bakanlığı Beyaz Kod Birimi kurulmuştur: Bu ünite 24 saat hizmet verir. Mensuplara yönelik gerçekleşen ve suç teşkil eden şiddet hareketlerinin takibini yapar. 113 numaralı telefona veya www.beyazkod.sağlik.gov.tr internet adresinden ulaşılabilir. Buralara intikal eden eylemlere bir beyaz kod numarası verilir.

2. Çalışana hukuki yardım uygulaması getirilmiştir: Bakanlık ve bağlı kuruluşlarında görev yapan sağlık çalışanlarına yönelik sağlık hizmeti sunumu veya buradaki vazifelerinden dolayı suç işlenmesi halinde, yapılacak soruşturma veya kovuşturmalarda ilgili personelin talebi halinde kendisine ücretsiz olarak hukuki yardım (avukat ataması) yapılır. Bunun için vekâletname olmadan ilgili hukuk müşavirleri ve avukatları, personeli vekil sıfatıyla temsil eder. Buradaki hukuki yardım ceza hukuku kapsamındaki süreçlerde, yani soruşturma veya kovuşturmalarda olabilir. Tazminat davalarında genel kararlar çerçevesinde kişisel vekalet alakası geçerlidir. Üniversitelerin sağlık ünitelerinin tüzel kişilikleri ve hukuk üniteleri olduğundan bundan hariç tutulmuştur.

3. Özel sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan işçi, bu misyonlarıyla kontaklı olarak kendilerine karşı işlenen (mağdur oldukları) suçlar bakımından TCK’nın uygulanmasında 02/01/2014 tarihi itibariyle kamu görevlisi sayılır. Bu bakımdan artık özel bölümde çalışan kişiler için de şikayet şartı aranmaz. Yasa değişikliğiyle sadece lehlerine olarak kamu görevlisi sıfatı getirilmiştir. Başka bir deyişle buralarda görev yapan personelin işlediği suçlar bakımından yani aleyhlerine ise kamu görevlisi sıfatı verilmemiştir.

5. Sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan işçiye karşı vazifeleri sırasında veya vazifeleri nedeniyle işlenen kasten yaralama suçu bakımından 02/01/2014 tarihinden bu yana tutuklama nedeni varsayılabilir. Bu konu tüm kasten işlenebilen suçlar bakımından değil sadece kasten yaralama hatasında geçerlidir. Diğer eylemlerde ise genel kararlar ve yine şartları varsa CMK’nın tutuklama nedeni varsayılabilen suçlar bakımından kıymetlendirilebilir. 02/01/2014 tarihinde 3359 sayılı özel Kanun’a getirilen bu değişiklik, bilahare daha çok yaygınlaştırılması ve aktifliğinin artırılması amacıyla 12/5/2022 tarihi itibariyle kaldırılarak tutuklamaya dair yasal şartları düzenleyen CMK’ya alınmıştır.

6. Kamu veya özel sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan sağlık personeli ile yardımcı sağlık işçisine karşı vazifeleri nedeniyle işlenen kasten yaralama, tehdit, hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme cürümlerinden verilecek ceza 15/04/2020 tarihi itibariyle yarı oranında artırılır ve bu cezalar ertelenmez. Sair tehdit hariç, bu suçlar sağlık çalışanına karşı işlendiğinde şikayet şartı aranmaz. Yine kasten yaralama ve hakaret hatalarında, kamu görevlisine karşı işlenen nitelikli hal yani ceza artırımı var iken sağlıkçılara karşı işlenmesi halinde bir nitelikli ilave hal daha getirilmiştir. Örneğin kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaretin cezası en az bir yıldır. Bu suç sağlık çalışanına karşı işlenirse 1 yıl 6 ay olarak belirlenir. Ayrıca genel yasal şartları bulunsa bile bu cezaların ertelenmesi yolu da kapatılmıştır.

7. Şiddetin gerçekleştiği sağlık ünitesinde, eylemi gerçekleştiren kişi veya yakınına imkan var ise 15/04/2020 tarihi itibariyle mağdur dışındaki sağlıkçılar hizmet verecektir. Başka bir deyişle, hal ve kurallara göre şiddete uğrayan sağlık mensubu, şiddet uygulayan kişiye sağlık hizmeti vermeyebilir.

8. Soruşturma izni verilmesi ve tazminatın rücu edilmesi düzenlenmiştir: Kamu-özel sağlık kurum ve kuruluşları ve vakıf üniversitelerinde görev yapan doktor ve diş doktorları ile diğer sağlık meslek mensuplarının sağlık mesleğinin icrası kapsamındaki uygulamalar nedeniyle yapılan soruşturmalar istikametinden kamu görevlilerine göre daha özel bir düzenleme getirilmiştir. Mesleki Sorumluluk Kurulu tarafından soruşturma izni verilmesi gerekir. Buna dair kararlara karşı itirazlar sadece Ankara Bölge Yönetim Mahkemesine yapılabilecek. Yine mesleksel uygulamalar nedeniyle yönetim tarafından ödenen tazminatın ilgilisine rücu edilip edilmeyeceğine de bu konsey tarafından bir yıl içinde karar verilir.

Daha hızlı ve etkili soruşturma yapılması ile uygulamadaki kusurların mümkün olduğunca azaltılması önem arz eder. Suç teşkil eden bir hareketle karşılaşılması halinde yapılacak en hızlı ve etkin şikayet yöntemi, kurum güvenliğine hemen haber verilmesinin yanında en yakın emniyet-jandarma ünitesine veya ilgili nöbetçi cumhuriyet savcısına olabilecek en seri ulaşım vasıtasıyla bildirim yapılması daha isabetli sonuçlar açısında faydalı olacaktır.

Sağlıkçılara yönelik gerçekleşen aksiyonlar, istisnalar hariç doğrudan soruşturmaya, başka bir deyişle şikayete tabi olmadığından sadece bildirim-ihbar yapmak kafidir. Temelinde bildirim yapma zorunluluğu vardır. İşlem yapıp yapmamak ilgili makamların takdirine bağlı olmayıp yasal zorunluluktur. Kolluk, kendisine yapılan bildirimi derhal buyruğunda görev yaptığı cumhuriyet savcısına bilgi vererek talimatları doğrultusunda hareket etmek zorundadır.

Sağlık mesleği mensubuna hukuki yardım imkanı getirilmiştir. Bu imkan yanlış veya cürümlerin etkin şikayet yöntemi hedefine uygun olmayacak şekilde yorumlanması sonucunda, uygulamada, sağlık vazifelilerinin zaman zaman önce olay tutanağı tuttukları ve bunu duruma göre, il-ilçe sağlık müdürlüğü, valilik-kaymakamlık aracılığıyla cumhuriyet başsavcılığına gönderdikleri görülüyor. Bu şikayet ya da ihbar yöntemi etkin bir yol değildir. Çoğunlukla soruşturmayı geciktiriyor. Görevlilerin bildirim yapılmış olmakla sorumluluğunu gerektirmez ama kanıtların vaktinde toplanmasına, etkin ve hızlı soruşturma yapılmasına engel olabiliyor. Şikayetler üstte anlatılan yolla yapıldığında istenilen sonuçlara ulaşmayı zorlaştırabiliyor. Oysa etkin ve hızlı bir şikayet yapıldıktan sonra da ilgili ünitelere bildirmek ve hukuki yardımdan yararlanmak mümkündür.

Örneğin, muayene sırasında, hasta yakını, doktora yönelik hakaret-tehdit içerikli eylemde bulundu. Hemen kolluğa, eğer varsa hastane polisine bildirim yapılması ve peşinden de orada bulunan görevlilerce eksiksiz tutanak tutulması gerekir. İlk olarak tutulan olay tutanağı, ispat açısından çok değerlidir. Kesinlikle açıklayıcı ve anlaşılır olması, kimin, kime ne söylediği, ne yaptığı, kimin gördüğü ya da duyduğu, aksiyonun nerede geçtiği, o sırada görevlilerin dışında kimlerin hazır oldukları… gibi sorulara cevap verilebilecek şekilde tutulması ve varsa kurum kamera kayıt-görüntülerinin temin edilmesi gerekirken önemli ölçüde bunlara uyulmadığı da oluyor.

Yukarıda belirtilen bildirim tekniğiyle (silsilesiyle) evrak geldiğinde üzerinden makul olmayan süreler de geçebiliyor ki bu durum, şüpheli şahsın tespiti, bulunup savunmasının alınmasında bile zorluklara neden olabiliyor. Bununla birlikte olay tutanağı da sağlıklı bir içerikte tutulmamış ise işin içinden çıkmak zorlaşabiliyor. Çünkü ilgililerin kimi zaman il dışına çıkmaları, kimliklerinin bilinmemesi gibi önemli meselelerle karşılaşmak mümkün olabiliyor. Yine geçilen zaman nedeniyle olayın hatırlanmaması ile işlerin yoğunluğu, sıklıkla benzer olaylarla karşılaşılması gibi nedenlerle mağdur veya şahitler eylemi ve şüphelileri tam olarak hatırlamakta zorlanabiliyor. Bu tür meselelerle pratikte daha çok şüpheli şahısların lehine sonuç doğurabiliyor veya bundan yararlanabiliyorlar. Böyle bir tablo veya sonuç, doğal olarak mağdurda ümitsizliğe ve güvensizliğe neden olabiliyor. Çünkü şüphelinin inkarı, bilakis somut-net anlaşılabilecek kanıtların vaktinde toplanmaması sübut tarafından önemli hukuki sorunlara neden olabiliyor.

Ayrıca olay gerçekleştiği halde, ilgililerden kaynaklanan sair nedenlerle bunu gizlemeleri ya da sürece tabi tutmamaları sorunu vardır. Bu tercihte muhtemelen soruşturma-kovuşturmaların etkili ve hızlı olmaması ile ifadeye-duruşmaya çağırma, bu nedenle olası zaman kaybının da etkisi vardır.

Tüm bu ve benzeri nedenler, istenmeyen hareketlerin önüne geçmediği gibi daha da artış göstermesine neden olabiliyor.

Bu açıklamalar sonucunda kamu veya özel meslek kümeleri içinde en çok şiddete maruz kalan kümelerden birinin doktor veya sağlık mesleği mensupları olduğu söylenebilir. Bunun yanında şiddet eylemleri artıkça yasal ve idari önlemlerin de arttığını söylemek de mümkündür. Hali hazırda mevzuat itibariyle en çok korunan ve teminata bağlanan meslek grubunun sağlık mesleği mensupları olduğu da söylenebilir. Yapılan ihbar, şikayet ve soruşturmalarda özellikle belirtilen konuların gözetilmesi halinde daha hızlı ve etkin bir uygulamanın mümkün olabileceğinin gözetilmesi faydalı olabilecektir.

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika 

Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr

Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Çankırı’da Yerin 150 Metre Altındaki Mağara, Koah ve Astıma İyi Geliyor

HIZLI YORUM YAP