DOLAR

34,5467$% 0.18

EURO

36,0147% -0.62

GRAM ALTIN

3.005,41%1,48

ÇEYREK ALTIN

5.110,00%0,95

TAM ALTIN

20.381,00%1,12

ONS

2.705,79%1,29

BİST100

9.549,89%1,94

İmsak Vakti a 06:22
Bursa HAFİF YAĞMUR 13°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
SON DAKİKA

DOLAR 34,5467

EURO 36,0147

ALTIN 3.005,41

BİST 100 9.549,89

İmsak 06:22

13°

Sanatsepet Ajanda: Bu Hafta, Üç Büyük Şehirde Hangi Sanat Aktiflikleri Var?

ad826x90

T24-SanatSepet Ajanda

Türkiye’nin sanatla dolup taşan kentlerinden İstanbul, Ankara ve İzmir’de bulunan tiyatro, stant, atölye gibi aktiflikleri derleyen SanatSepet Ajanda, bu hafta ikinci sayısıyla sizlerle. Ekim ayının gelmesiyle hareketlenen film şenlikleri, stant takvimleri bu haftaki ajandanın odağında. 

Her hafta cuma günü yayımlanan SanatSepet Ajanda’da bu hafta 5-11 Ekim tarihlerindeki aktifliklerine yer veriliyor. 

İşte İstanbul, Ankara ve İzmir’de sizler için derlediğimiz kültür sanat aktiflikleri:

İstanbul’da bu hafta

BİFED 


Bozcaada’da 11 yıl önce başlayan ve kısa sürede uluslararası bir şenlik haline gelen BIFED; 5 gün boyunca ada halkı ve konuklar, adanın merkezinde, köylerinde, bazen bir açık hava sinemasında, bazen bir köy meydanında sinemalarla bir araya gelecek.

11. kez Bozcaada’da düzenlenen BIFED (Bozcaada International Şenlik of Ecological Documentaries), iklim felaketleri, dijital kirlilik, yerel halk gayretleri ve yoksulluk gibi mevzuları işleyen sinemalarla izleyiciyle buluşmaya hazırlanıyor. Türkiye’den sinemaların yanı sıra aralarında Avusturya’dan Mare, Valley Pride ve Down to the last Drop gibi Avusturyalı direktörlere ait sinemaların de bulunduğu çok sayıda uluslararası direktörün çalışmalarını da içeren şenlik programı, söyleşilere atölyelere ve gelecek vaat eden yetenekler dahil olmak üzere belgesel film yapımcılarına yönelik seminerlere geniş yer ayırıyor.

Festival koordinatörlüğünü Bilgi Üniversitesi Medya Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Ethem Özgüven’in üstlendiği BIFED’ 24, 100’den fazla ülkeden gelen 700’ü aşkın film ortasından seçim yaparak ana yarışta yaklaşık 20, Panorama’da 10 ve özel gösterimlerde 10 film sunacak. Öğrenci projelerine destek vermek için Gaia Öğrenci Mükafatı kapsamında da 10 film pahalandırılacak.

Filmler, küresel ve yerel ekoloji sorunlarına odaklanarak izleyicilere hem ferdi hem de toplumsal anlamda ilham vermeyi hedefliyor.

Festivalde gösterilecek bazı fimlerin direktörleri de aktifliğe katılıp izleyicilerle söyleşiler aracılığıyla buluşarak filmler hakkındaki soruları yanıtlayacak.

Salonların yanı sıra köylerde, çiftliklerde ve doğal yerlerde düzenlenecek söyleşilerde, adanın tabiatı, balı, zeytinyağı, şarabı gibi yerel ögeler da konuşulacak.. 

212 Photography Istanbul

212 Photography Istanbul, İstanbul’un her iki yakasında, şehrin 30 farklı noktasında sanatseverlerle buluşuyor. Fotoğrafın yanı sıra pek çok farklı disipline programında yer veren, Türkiye’den ve dünyadan isimleri İstanbul’da ağırlayan şenlik yedinci yılında sürdürülebilir bir sanat ve kültür geleneği oluşturma yolunda emin adımlar atmaya devam ediyor.

28 Eylül – 13 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek olan şenlik; T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı desteğiyle Türkiye Kültür Yolu Şenliği dahilinde, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın katkılarıyla her sene kapsamı zenginleşen bir program sunuyor. 

Bir Koleksiyoner Hikâyesi


Mustafa Taviloğlu’nun 1972 yılından itibaren büyük bir tutku ve özveriyle oluşturduğu koleksiyonu, “Bir Koleksiyoner Hikâyesi” İstanbul’da yedi farklı yerinde izleyiciyle buluştu. İstanbul Fotoğraf ve Heykel Müzesi, Artİstanbul Feshane, İstanbul Sanat, Müze Gazhane, Likör Fabrikası, Galeri Eyüpsultan ve İş Sanat Kibele Sanat Galerisi gibi İstanbul’un kültür sanat haritasında önemli yedi yere yayılan koleksiyonda 903 sanatkarın 2412 yapıtı yer alıyor.

Küratöryal düzenlemeleri Derya Yücel ve Marcus Graf tarafından yapılan 52 yıllık koleksiyonda Hoca Ali Rıza’dan Osman Hamdi’ye, Halil Paşa’dan Süleyman Seyyid’e, Fikret Mualla‘dan İbrahim Çallı’ya Bedri R. Eyüboğlu’ndan, Cihat Burak’a, Komet’e, Mehmet Güleryüz’e ve Burhan Doğançay’a kadar onlarca ünlü Türk sanatkarın yapıtlarının yanında pek çok yabancı sanatkarın işleri de yer alıyor. Sanatkarlar, dönemler, üsluplar, teknikler ve medyumların çeşitliliği ile geniş bir yelpaze sunan sergide, son yıllarda koleksiyona dahil olan genç sanatkarların güncel yapıtlarını de görmek mümkün.

Tektonik Hafıza

İsmini üzerinde yaşadığımız tektonik levhalardan alan stant; yerkürenin altında ve üstünde olanlarla kurduğumuz devinim halindeki alakadan esinlenerek insanlık hafızasındaki kesintisiz değişim ve dönüşümü ortaya koyan yapıtları bir araya getiriyor.

Tektonik Hafıza, biz yaşarken yavaşça uzamaya devam eden tırnaklarımız gibi durmadan değişen benliklerimizin yerkürenin dönüşümü ile münasebetine dikkat çekmeyi amaçlıyor. Stant, ziyaretçilerini yapıtlar arasında döngüsel rotalar çizmeye teşvik ederek kaçınılmaz olan ferdî ve toplumsal dönüşümün sonsuz ihtimallerini araştırmaya davet ediyor.

Rahmi Aksungur, Setenay Alpsoy, Can Aytekin, Ahmet Elhan, Esma Ertel & Murat Ertel, Mengü Ertel, Kader Genç, Serenay Gülyağcı, Hakan Gürsoytrak, Nuri İyem, Nasip İyem, Temür Köran, Huo Rf, Emin Turan, Rei Xiao ve Devin Oktar Yalkın’ın yapıtlarını bir araya getiren Tektonik Hafıza, bu yıl yedincisi düzenlenecek 212 Photography Istanbul’un paralel stantları arasında yer alıyor. Sergide ayrıca, Nuri İyem’in daha önce sergilenmemiş fotoğrafları, Mengü Ertel’in 1978 tarihli Doğurgan Döngü serisinden bir seçki ve Hakan Gürsoytrak’ın fotoğrafları izleyiciyle buluşacak.

1 Ekim Salı günü saat 18.00’de başlayacak açılışa, 20.00 – 22.00 saatleri arasında Esma ve Murat Ertel’in Tektonik Hafıza’ya özel olarak hazırladıkları kıtalararası bir dinleti eşlik edecek.

Tektonik Hafıza, 1 Ekim – 2 Kasım 2024 tarihleri arasında Evin’de ziyarete açık olacak.

Cadı Kazanı


Yıl 1692… ABD’de Salem kasabası…Cadılıkla suçlanan insanlar… Büyük tartışmalara, ardından azaplara, nihayetinde de idamlara varan mahkemeler… Çıkarları için listelerce insanları ölüme sürükleyen başka insanlar. İnancı kullanarak; önce toplumsal ömrü, sonra hukuku, nihayetinde onuru yok etmeye çalışan yönetenler ve buna sebep olmayı veya seyirci kalmayı seçen halk… Tiyatro yazınının önemli isimlerinden Arthur Miller’ın, 1952’de gerçek olaylardan yola çıkarak yazdığı bu ölümsüz eser; ilk kez Şehir Tiyatrosu’ndan seyircilerini selamlıyor. Eser, 4-5 Ekim’de Müze Gazhane’de 9-12 Ekim tarihlerinde ise Kağıthane Sadabad Sahnesi’nde olacak. 

Azize Show

Bir standup fotmatında gerçekleştirilen Azize Show, seyircisine gülmeyeceği bir an bırakmıyor. Günümüzün öne çıkan drag queenlerinen Azize, seyircisine sataşıyor, kimseleri ayırmıyor, eşitliğe inanıyor. Masaların ortasından geçerek eğlenceyi yanınıza getiriyor. Azize, stad up gösterisiyle 5 Ekim’de Sahne Beşiktaş’ta olacak.

Ankara’da bu hafta

Belleğin İzdüşümü

 


Derya Yıldız, çağdaş kadını merkeze aldığı bu standında, toplumsal ve ferdî belleği bir araya getirerek izleyicilere derinlikli bir sanatsal deneyim sunacak.

“Belleğin İzdüşümü” standında, Derya Yıldız ferdî ve toplumsal belleğin izdüşümlerini ele alarak geçmişin izlerini çağdaş bir yaklaşımla tuvaline aktarıyor. Sanatçı, fotoğraflarında kadının hayatını renk, ışık ve ses metaforlarıyla harmanlarken, aynı zamanda izleyiciyi derin bir düşünsel seyahate çıkarıyor. Yıldız, toplumsal hafızanın gölgede kalmış anılarını ve silikleşmeye yüz tutmuş anıları kendi sanatsal perspektifiyle birleştirerek, geçmişin derinliklerine çağdaş bir ışık tutuyor.

Bu stant, sanatkarın belleğin ve vaktin dönüşümü üzerine yaptığı içsel bir sorgulama niteliği taşıyor. Her bir eser, hem sanatkarın kişisel geçmişine hem de izleyicinin kendi anılarına hitap eden görsel bir dil yaratıyor. Yıldız, özellikle “görünenler dünyasında” hepimizin aslında gölgelerimizi kovaladığımızı ifade ederken, fotoğraf sanatının kalıcılığına olan inancını ve belleğin sanatta bir yol gösterici olduğunu vurguluyor. İzleyiciler, sergide yer alan yapıtlarda kişisel ve kolektif hafızanın derin izlerini bulacaklar.

“Belleğin İzdüşümü,” Derya Yıldız’ın sanat anlayışının özünü yansıtan bir stant olarak, hem duygusal hem de düşünsel bir derinlik sunuyor. Sanatseverler, bu sergide geçmişin ve bugünün iç içe geçtiği bir dünyada bellek, kadınlık ve sanatın gücüyle yüzleşme fırsatı bulacaklar. Yıldız’ın zengin imgelemi ve ustalıkla kullandığı teknikler, izleyiciyi hem sanatsal hem de düşünsel bir seyahate çıkaracak.

Başyapıtlar Sergisi

 

Görsel sanatlar alanında Türk sanat tarihinin son 150 yıllık serüvenini koruma eden milli bir hazine olan Ankara Fotoğraf ve Heykel Müzesi’nin teşhiri de yenilendi. Yeni teşhirin küratörlüğünü Prof. Dr. Kıymet Giray yaptı. Ziyaretçiler, aralarında Osman Hamdi Bey’den Şeker Ahmet Paşa’ya, İbrahim Çallı’dan Bedri Rahmi Eyüpoğlu’na fotoğraf sanatının önde gelen isimlerinin değer biçilemez 240 adet yapıtının sergileneceği Müze’de Türk fotoğraf ve heykel sanatının “Başyapıtları”nı yakından görme ve keyifli vakit geçirme imkânına sahip olacak. Küratör Prof. Dr. Kıymet Giray, kaleme aldığı ve stantla aynı ismi taşıyan “Başyapıtlar” kitabında yapıtların kıssalarının yanı sıra Müze’nin tarihçesine de yer verdi.

Türk görsel sanatlar tarihinin özellikle fotoğraf, heykel ve benzeri alanlarda izlenebilen en eski geçmişini gözler önüne seren; tarihe tanıklık eden, inşâ edildiği günden itibaren Başkent Ankara’nın sosyal ve kültürel ömründe eşsiz bir yeri bulunan Ankara Fotoğraf ve Heykel Müzesi, bünyesinde barındırdığı birbirinden değerli en önemli yapıtlarını özel bir stantla ve yenilenen yüzüyle sanatseverler, araştırmacılar ve ziyaretçileri ile buluşturuyor: “Başyapıtlar” Standı; evinde, sizlerle…

Fosforlu Cevriye

 

Suat Dervişin yazdığı oyun bir sokak çocuğu olan Cevriye karakterinin bütün zorluklara rağmen hayata tutunma gayretlerini konu ediniyor. Sokakta soğuktan ölmek üzereyken tanıştığı adam ile hayatının tarafının değişmesi ile onu artık farklı bir hayat bekliyordur. Aslında gizli bir idam mahkumu olan bu adam, karakterimizi çıkmaza sokacak, kararlar vermek zorunda bırakacak. Arka sokaklarda, hapishanelerde ve birçok farklı yerde hayata tutunmaya çalışan kadınların, çocukların kıssalarını anlatan bu oyun 4 Ekim tarihinde Yeni mahalle Dört Mevsim Tiyatro Sahnesi’nde gösterimde olacak.

Bir Mecnunun Hatıra Defteri

 

Metin Zakoğlu’nun daima birbirinin kopyası olan Gogol yorumlarına karşı bir tepki olarak yazdığı bu oyun, tek oyunculu bir oyun olarak karşımıza çıkıyor. Ana karakteri gerçek bir şizofren olan oyuncu, kimin deli kimin akıllı olduğunu sorgulatıyor. Ana olarak Gogol’un kıssalarına ara ara da Zakoğlu’nun kendi gösterilerine şahitlik edeceğiz. Hem güldüren hem de ağlatan bu duygu karmaşası olan oyun 4-29 Ekim’de Karadavut Sanat Merkezi’nde olacak. 

Hayvan Çiftliği


Hayvanlar üzerinden kurgulanan daha adaletli daha eşitlikçi bir sistem hayalinin daha sonra nasıl bir diktatörlüğe dönüştüğü anlatılmaktadır. Bu dönüşüm, en başında haklı görünen eşitlik ve adalet istemleri üzerinden mevcut sömürü sistemine başkaldırı olarak doğmuştur. George Orwell’in etkileyici romanından esinlenilerek yazılan bu oyun, 11 Ekim’de Şato Yazar Sahne’de olacak.

İzmir’de bu hafta

An’a Adanmış


Şimdiki vaktin içinden geçen patikalarda yol alırken, arkasına düşülen, meçhul bir geleceğe faydalı olabileceğini varsaydığı şeyleri getirir geçmişten. Bu seçilmiş mirası, omuzlarında hafif bir sırt çantası gibi taşır. Hiçbir tartısı olmayan. Gelecek ise karşılıklı bakışlarda gizlidir artık. Sükunetle ve adeta rüyadaymış gibi yol alırken tıpkı bir kaşifin iz süren parmaklarıyla boyar anlarla anılarını. Sema Barlas’ın yapıtlarından oluşan ve ziyaretçilerini büyüleyici bir yolculuğu çıkaracak bu stant 5 Ekim tarhine kadar ziyarete açık olacak.

Gökkuşağı Karma Fotoğraf Sergisi

26 sanatkarın katılımıyla, 2023-2024 tarihleri arasında bir yıllık çalışmaları sonucunda akrilik, yağlı boya, sulu boya, pastel boya ve karışık tekniklerden oluşturulan özgün eserler izleyiciye sunuluyor. Sergide yapıtları yer alan sanatkarlar; Ada Beşpınarlı, Arzu Acarsoy, Berat Erdemir, Bilgi Güngör, Can Köle, Defne Çalık, Defne Uysal, Dilara Şemsioğlu, Dilek Bayat, Işıl Kaya, Kemal Yeşil, Lamia Kardeşlar, Mehmet Aykaç, Melike Yılmaz, Melisa Yüncü, Nilgün Uyal, Nuran Yuncu, Nurcan Artunç, Özlem Göksel, Pınar Levent, Saadet Şengün, Sevil Karaağaçlar, Selin Aytaç, Sezgin Eroğlu, Süphan Karaman, Funda Serter şeklinde. Farklı teknikleri bir pozisyonda toplayan stant, 27 Ekim tarihine kadar İzmir Sanat Merkezi’nde ziyarete açık olacak. 

Cimri

Semaver Kumpanya, Moliere’in ünlü yapıtı ‘Cimri’yi sahneye taşıyor. Tiyatro tarihinin klasiklerinden olan oyun Tansu Biçer’in rejisi ve Serkan Keskin’in çok konuşulan ‘Harpagon’ performansıyla 7 Ekim’de İzmir Kültürpark Açık Hava Sahnesi’nde olacak.

17. yüzyılda yaşamış Fransız komedya yazarı Moliere’in ünlü yapıtı ‘Cimri’de seyirci, belli bir zümreye bakmakla bir genelleştirmeye bakmak arasındaki pencereden birçok insanın ve ailelerin iç ve dış yapısına bakacak, garip tesadüflere şahit olacak.

“Dünyadaki insanların en az insan olanı; yeryüzündeki canlıların en katı yüreklisi, pintilerin en pintisidir. Onun sevmesinden kuru, onun okşamasından kısır bir şey olamaz. Vermek öylesine zoruna masraf ki, selam bile vermez kimseye, onu bile alır; yalnız alır…” Böyle betimliyor onu tanıyanlar Cimri’yi… Kimdir bu Cimri? Gerçekten de dedikleri kadar acımasız, katı yürekli, pinti ve kötü müdür? İnsan doğuştan mı böyle olur? Sadece yazılmış bir karakter midir? Etrafımızda var mıdır böyleleri? Nasıl bir şey olurdu böylesi bir beşerle yaşamak.

Karanlıkta Kadınlar Sarı Görünür

 

Amerikan erken dönem feminist edebiyatının en kıymetlilerinden Sarı Duvar Kâğıdı öyküsünden ilhamla yola çıkarak yazılan özgün tiyatro metni Karanlıkta Kadınlar Sarı Görünür, farklı olduğu için etrafı tarafından psikolojik zorbalığa maruz kalan ve “normalleştirilmeye” çalışan genç bir kadını merkezine alıyor. Kadın etrafına kendini kanıtlama uğraşı sırasında yeni taşındıkları evdeki duvar kağıdında beklenmedik bir şey fark eder. Amerikan feminist edebiyatının ilk ve en önemli yapıtlarından olan Sarı Duvar Kâğıdı romanından esinlenerek yazılmış olan oyunda farklı olduğu için etrafı tarafından zorbalığa maruz kalan ve değiştirilmeye çalışılan kadının kendi kanıtlama eforlarını yansıtılıyor. Farklılık algınızı değitirecek bu oyun 10-12 Ekim tarihlerinde Han Tiyatrosu Ünal Gürel Sahnesi’nde olacak.

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika 

Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr

Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

‘Bizde Kadın Değerlidir’ Söylemi

HIZLI YORUM YAP